Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/539 E. 2019/619 K. 04.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2019/539 Esas
KARAR NO: 2019/619

DAVA : Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 28/08/2019
KARAR TARİHİ: 04/09/2019

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının dosya üzerinden yapılan incelemesi sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirket ile gerek Kiptaş gerekse başka bir üçüncü şahıs arasında belirtilen adreste hizmet sunulmasına yönelik herhangi bir güvenlik sözleşmesinin bulunmadığını, davacı hakkında …İcra Müdürlüğünün… Esas sayılı dosyası ile başlatılan icra takip dosyasının alacak kısmında ”30/07/2018 tarihli 40.305,60 TL tutarlı … adresinde davacı şirket tarafından sigortalandığını, 10/01/2018 tarihinde sigortalı ile yapmış oldukları güvenlik sözleşme ile korumakla yükümlü oldukları şantiye sahasında sabah 06:45’te … Transit araçla gelen hırsızların makaraların bir kısmını araca yükleyip işçilerin fark ettiği sırada bariyerin kolunu kırıp kaçmaları suretiyle hırsızlık meydana geldiğini ve hırsızlık sonucunda oluşan hasar tazminatının davacı şirket tarafından sigortalısına ödenmiş olup kusurunuz oranında BK ve TTK hükümleri çerçevesinde rücuen tahsili talebimizdir.” yazdığını, ancak davacı şirket ile dava dışı … ya da başka bir üçüncü şahıs arasında herhangi bir güvenlik hizmet sözleşmesi bulunmadığını, taraflar arasında bir özel güvenlik sözleşmesi olsa dahi davacı şirketin yaşandığı iddia edilen hırsızlık olayı ile ilgili olarak hukuken kusur sorumluluğunun ve tehlike sorumluluğunun bulunmadığını, davaya konu icra dosyasında davacının haciz baskısı altında olduğunu, bu nedenle takibin durdurulması yönünde teminatsız tedbir kararı verilmesini ve belirtilen adreste özel güvenlik hizmeti sunulmasına yönelik bir sözleşme yapılmadığından borçlu olmadıklarının tespiti ve davalının %20’den aşağı olmamak üzere icra tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.

DELİLLER VE GEREKÇE:
7155 sayılı Kanun’un 20. Maddesi ile eklenen 6102 Sayılı Kanun’un 5/A maddesi uyarınca “bu Kanunun (TTK) 4. Maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olmasının dava şartı” olarak düzenlendiği, söz konusu düzenlemenin dava şartı olması nedeniyle uygulamasının zorunlu olduğu, aynı yasanın 23. Maddesi ile 6325 sayılı kanuna eklenen 18/A maddesi uyarınca dava şartı olan arabuluculukta davacının arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin tutanağın aslını yada arabulucu tarafından onaylanmış örneğini dava dilekçesine eklemek zorunda olup, bu zorunluluğa uyulmaması halinde mahkemece davacıya son tutanağın bir haftalık kesin süre içerisinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddine karar verileceği ihtarını içeren davetiye gönderileceğinin düzenlendiği, söz konusu kanunun 01/01/2019 tarihinde yürürlüğe girdiği, davanın ise 28/08/2019 tarihinde açıldığı ve arabulucuya başvurulmadan dava açıldığı, aynı yasanın 18/A-2 fıkrası son cümlesi uyarınca, arabulucuya başvurulmadan dava açılmadığının anlaşılması halinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verileceğinin düzenlendiği görülmekle, davacı tarafından açılan davanın konusu esas itibariyle bir miktar paranın ödenmesi/ödenmemesi olan alacağın bulunmadığına yönelik menfi tespit davasında davadan önce zorunlu arabuluculuğa gidilmemiş olması nedeniyle davanın usulden reddine karar verilerek aşağıdaki şeklide hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının davadan önce zorunlu arabulucuğa gidilmemiş olması nedeniyle DAVA ŞARTI YOKLUĞU SEBEBİYLE USULDEN REDDİNE,
2-Peşin alınan 688,32 TL harçtan alınması gerekli 44,40 TL.nin mahsubu ile fazla yatırıldığı anlaşılan 643,92 TL harcın kararın kesinleşmesini müteakip istek halinde sahibi davacıya iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansının talep halinde ve karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair, kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda karar verildi.

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır