Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/530 E. 2021/47 K. 21.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/530
KARAR NO:2021/47

DAVA:İtirazın İptali
DAVA TARİHİ:23/08/2019
KARAR TARİHİ:21/01/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin organizasyonunu yaptığı … tarihleri arasında gerçekleştirilen … FUARINA katılmak isteyen davalı ile fuar katılım şartlarını düzenleyen 03/01/2019 tarihli Fuar Katılım Sözleşmesi imzalandığını, sözleşmeye göre davalının fuar katılım bedeli borcu toplamı 7.280,00 USD’yi 05/02/2019 tarihinde 2603 Euro, 05/03/2019 tarihinde 3.000 Euro, 05/04/2019 tarihinde ise 3000 Euro olarak ödemek üzere ödeme planı yapıldığını, davacının sözleşme ile gereği davalı firma için fuarda 16 m2 standlı fuar alanı tahsis edildiğini, fakat davalı firmanın, fuara katılmadığını, davacı tarafından 03/05/2019 tarihli, “standlı nakliyeli” fuar katılım bedeli açıklamasıyla düzenlenen 53.830,38-TL bedelli bir adet e-faturanın davalıya tebliğ edildiğini, davalının faturaya itiraz etmediğini, tüm sözlü uyarılara rağmen fatura borcunu ödemeyen davalı hakkında …. İcra Müdürlüğünün …E. Sayılı dosyasıyla icra takibi yapıldığını, davalının haksız olarak itiraz ederek takibin durmasına ve davacı alacağının tahsilinin gecikmesine neden olduğunu belirterek, davalının yetkiye, borca ve takibe yaptığı haksız itirazının iptali ile takibin devam olunmasına, takip konusu alacağın % 20′ sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava dilekçesinde, davalı ile davacı arasında Fuar Katılım Sözleşmesi imzalandığını, sözleşme gereği davalının ilgili fuara katılmadığını ve fuar katılım bedelinin ödenmediğinin belirtildiğini, ancak dava dilekçesinde belirtilen hususların gerçeği yansıtmadığını, davacı tarafın davasını yetkisiz Mahkemede ikame ettiğini, icra takibine itirazda da belirtmiş oldukları üzere davalının faaliyet gösterdiği adresin “… Mah. … Sok. No:… … Blok K:… D: … …” olduğunu, bu sebeple yetkili yerin … Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, bu nedenle davanın yetki bakımından reddine karar verilmesi gerektiğini, her ne kadar davacı tarafın, davalı şirket ile aralarındaki Fuar Katılım Sözleşmesi uyarınca davalı şirketin kendilerine borçlu olduğunu iddia etmiş ise de bu iddianın gerçeği yansıtmadığını, Fuar Katılım Sözleşmesinin 3. Maddesinde “müşteri organizatöre kabul edilir mazeretini yazılı olarak bildirmek kaydıyla fuarın açılış tarihinden yirmibeş gün öncesine kadar fuara katılmaktan vazgeçebilir” şeklinde belirtildiğini, ilgili madde gereğince davalı tarafından davacı tarafa fuara katılmayacağına dair bildirim yapıldığını, ancak yapılan bildirime rağmen davacının fuar katılım bedeline ilişkin icra takibi başlatmasının haksız ve kötüniyetli olduğunu belirterek, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla, davanın reddine, davacının haksız ve kötü niyetli hareket etmiş olduğundan %20’den az olmamak kaydıyla kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
ÇEKİŞMELİ VAKIALAR HAKKINDA TOPLANAN DELİLLER :
(1)Taraflara usulüne uygun olarak tebligatlar yapılmış olup; …. İcra Müdürlüğünün …esas sayılı dosyası ile tarafların sunduğu tüm deliller celp edilerek, dosyamız arasına alınmıştır.
(2)Tarafların iddia ve savunmaları, dosyada toplanan deliller nazara alınarak, mali müşavir bilirkişi …’a tevdii edilen dosyada tanzim olunan 17/08/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı … … … A.Ş ile davalı… S ist. San. Ve A.Ş arasında 03.01.2019 tarihinde …/ … Fuar Katılım Sözleşmesi imzalandığını, sözleşmeye göre, davacı taraf davalı tarafa 03/05/2019 tarihli … sıra numaralı “…” açıklamalı toplam 53.830,38 TL bedelli (KDV dahil 8.065,20 Euro karşılığı ) e-fatura düzenlediği ve ticari defterlerine alacak olarak işlediğini, davalı taraf 30/12/2019 tarihli cevap dilekçesinde, davalı tarafından davacı tarafa fuara katılmayacağına dair bildirim yaptığını, yapılan bildirime rağmen davacının katılım bedeline ilişkin icra takibi başlattığını bildirdiği, ancak dosya içerisinde davalı tarafın davacı tarafa fuara katılmayacağına dair her hangi bir bilgi veya belge sunulmadığını, davacı taraf …. İcra Müdürlüğü …esas sayılı dosyası ile, davalı taraftan 53.830,38 TL alacak talebinde bulunduğunu, davacı tarafın incelenen ticari defter kayıt ve belgelerine göre 24.05.2019 takip tarihi itibari ile davalı taraftan 53.830,38 TL. (KDV dahil 8.065,20 Euro karşılığı) alacaklı olduğu, davalı taraf ticari defterlerine göre, davacı tarafa 2018 yılından gelen 24/05/2019 takip tarihi itibari ile 843,92 TL. borçlu olduğu, davalı tarafından davacı taraf adına düzenlenen iade faturası veya faturaya itiraz edildiğine dair her hangi bir bilgi veya belge bulunmadığı belirtmiştir.
(3)Davacı vekilinin bilirkişi raporunda davacı şirkete ait ticari defterlerin kapanış süresi dolmadan incelenmesine yönelik itirazlarının değerlendirilmesi bakımından bilirkişiden ek rapor alınmış, aynı bilirkişi tarafından ibraz edilen 09/12/2020 tarihli ek raporda özetle; Davacı taraf 2019 yılı Envanter Defterinin inceleme esnasında yazdırılmamış olduğu, davacı tarafından süresinden sonra yazdırılan 2019 yılı Envanter Defterinin davacı taraf lehine delil teşkil edip etmeyeceği Mahkemenin takdirinde olduğunu, davacı tarafın incelenen ticari defter kayıt ve belgelerine göre 24/05/2019 takip tarihi itibari ile davalı taraftan 53.830,38 TL. (KDV dahil 8.065,20 Euro karşılığı) alacaklı olduğu, davalı taraf ticari defterlerine göre, davacı tarafa 2018 yılından gelen 24/05/2019 takip tarihi itibari ile 843,92 TL. borçlu olduğu, davalı tarafından davacı taraf adına düzenlenen iade faturası veya faturaya itiraz edildiğine dair her hangi bir bilgi veya belge bulunmadığı bildirilmiş, bilirkişi raporu ve ek raporu taraf vekillerine tebliğ olunmuştur.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Dava; itirazın iptali davasıdır.
…. İcra Müdürlüğünün …esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı … A.Ş tarafından borçlu … San. A.Ş aleyhine 53.830,38 TL alacak üzerinden takip başlatıldığı, borçlunun itirazı üzerine takibin durduğu, alacaklının itirazın iptali davası açtığı anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; açılan dava taraflar arasında 03/01/2019 tarihinde imzalanan Fuar Katılım Sözleşmesinden kaynaklanan fatura nedeniyle alacağının tahsiline ilişkindir. Sözleşme kapsamında … yetkili kılındığından yetki sözleşmesi gereği davalının yetkiye yönelik itirazlarının reddine karar verilmiştir. Tarafların tacir olduğu davacı tarafından delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ilâ 85 maddeleri uyarınca ticari defter ve belgeler nezdinde mali yönden bilirkişi incelemesi yapılması yoluna gidilmiştir. Davacı tarafından sunulan ticari defter ve kayıtların incelenmesi sonucunda düzenlenen bilirkişi raporundaki tespitlerden; davacı tarafın davalıya düzenlemiş olduğu davaya konu faturanın defterlerde kayıtlı olduğu, davacının ticari defterlerinden yevmiye ve kebir defterini elektronik ortamda tuttuğu, envanter defterini kağıt ortamında tutulacağı, defterlerin açılış onaylarının yasal sürede yaptırıldığı, inceleme esnasında kapanış tasdik sürelerinin her iki taraf bakımından henüz dolmadığı, davacının envanter defterinin yazdırılmamış olduğuna ilişkin tespitler yapılmıştır. Davacı tarafın e defter mükellefi olduğu nazara alındığı, e defterlerde kapanış tasdikine gerek olmadığı ve davacının sunmuş olduğu berat kayıtlarının da olduğu nazara alındığı defterlerin lehe olarak değerlendirilebileceği anlaşılmıştır. Kaldı ki taraflarlar arasında imzalanmış ve ödeme günü, miktarı belirli olan sözleşme bulunmaktadır. Davacı tarafın defter kayıtlarına göre davalıdan 58.830,38 TL alacaklı, 5.000,00 TL borçlu olduğu yani 58.830,38 – 5.000,00 = 53.830,38 TL alacaklı olduğu, davalının defter kayıtlarında ise davacıya 843,92 TL borçlu olarak gözüktüğü anlaşılmaktadır. Bu durumda davalı taraf davacının e fatura olarak düzenlediği fatura bedelini ticari kayıtlara işlemediği anlaşılmaktadır.
Davacı tacir şirketin davalı tacir şirkete fatura kestiği, kesilen faturaların e fatura olduğu, izleme kayıtlarından ilgili faturanın gözüktüğü, fatura elektronik ortamda gönderilmiş olduğundan davalı tarafın faturanın kendisine gönderilmediğine ilişkin savunmaları dikkate alınamamıştır. Taraflar arasında akdedilen Fuar Katılım Sözleşmesi incelendiğinde 3. Madde uyarınca: “Müşteri organizatöre kabul edilebilir mazeretini yazılı olarak bildirmek kaydıyla fuarın açılış tarihinden 75 gün öncesine kadar fuara katılmaktan vazgeçebilir. Ancak bu durumda sözleşme bedelinin % 30 u cezai şart olarak uygulanır. Kalan miktar müşterinin ödediği para birimi cinsinden 75 gün içinde geri ödenir. ” şeklinde düzenleme mevcuttur. Bu kapsamda davalı müşteri fuara katılmamasını geçerli bir mazeretle yazılı olarak davacıya bildirmek zorunda olduğu anlaşılmaktadır. Dosya kapsamında davalı taraf davacıya göndermiş olduğu herhangi bir yazılı bildirime ilişkin belge sunmamıştır. Ayrıca davacı tarafça dava dilekçesinin ekinde bulunan fuar tarihinde davalıya tahsis edilen alanının boş olduğuna ilişkin gözlemci tarafından imzalanmış olan tutanak ve sunulan fotoğrafla da davalının fuara katılım sağlamadığı, başka biri tarafından kullanılmadığı dikkate alınmış zaten davalı taraf da fuara katıldığı yönünde bir savunmada bulunmamıştır.
Davaya konu taraflarca imzalanan sözleşme kapsamında ödeme planı ve tarihleri, bedelleri açıkça belirlenmiş, davacı taraf e fatura ile sözleşme kapsamında belirlenen tutarı davalıdan talep ettiği anlaşılmıştır. TTK 21/2. Maddesi uyarınca faturaya 8 gün içinde itiraz edildiğine ilişkin dosyada davalı tarafından sunulmuş herhangi bir belgenin bulunmadığı, yine yukarıda belirtilmiş olduğu gibi davalı tarafça davacıya fuara katılımın gerçekleşmeyeceğine ilişkin sürelere uyarak tanzim edilmiş yazılı bir belgenin ibraz edilmediği, her iki tarafın tacir olduğu ve tacir olmanın yükümlülüklerinden birisinin de basiretli davranmak olduğu nazara alındığında davacının davalıdan alacaklı olduğu kanaatine varılmıştır. Bu sebeplerle davacının davalıdan 53.830,38-TL tutarında alacağı olduğu ve bunu davalıdan tahsilini talep edebileceği, davacı tarafından davalı aleyhine işbu tutarın tahsiline yönelik başlatılan icra takibinde davalının itirazının haksız olduğu anlaşıldığından, davanın kabulü ile, davalının …. İcra Müd.’nün …E. Sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazının haksız olduğu anlaşıldığından iptali ile takibin devamına, ayrıca alacağın sözleşme ile açıkça belirlendiği ve likit olduğu anlaşılmakla, İİK 67/2 maddesi uyarınca kabul edilen miktar üzerinden icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiği kanaatiyle kabul edilen alacağın %20′ si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
(1)Davanın KABULÜ ile; Davalının …. İcra Müd.’nün …E. Sayılı takip dosyasına yaptığı İTİRAZIN İPTALİ ile, takibin takip talebindeki şartlarla aynen devamına,
(2İİK 67/2 maddesi uyarınca alacağın (53.830,38-TL) %20’si oranında (10.766,07-TL) icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
(3)Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 3.677,15 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 723,33 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.953,82 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
(4)Davacı tarafından yapılan; 723,33 TL peşin harç, 44,40 TL başvuru harcı, 800,00 TL bilirkişi ücreti, 96,40 TL tebligat, posta ve müzekkere masraflarından oluşan toplam 1.664,13 TL yargılama masrafının davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
(5)Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden, AAÜT uyarınca 7.797,95 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
(6)Dosyada kullanılmayan bakiye gider avansının HMK.’nın 333. ve HMK. yönetmeliğinin 47/1. maddeleri uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa ödenmesine,
(7)6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(11)-(13) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsiliyle Hazine adına gelir kaydına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, 5235 sayılı Kanun’un 33-(1), 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341-(1) ve devamı maddeleri uyarınca, gerekçeli kararın usulen taraflardan her birine tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre dahilinde, Mahkememize dilekçe ile başvurmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.21/01/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır