Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/51 E. 2019/775 K. 16.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2019/51 Esas
KARAR NO: 2019/775

DAVA : Tespit
DAVA TARİHİ: 31/01/2019
KARAR TARİHİ: 16/10/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı …AŞ’nin kozmetik sektöründe çalışan üretim firmalarından biri olduğunu, diğer davacı …’nin de … AŞ adına tescilli ve … AŞ’nin kullandığı marka olduğunu, davacı …AŞ’nin ürülerinin tümünü kendi … tesislerinde geliştirdiğini, kendisinin ürettiğini ve kalite kontrolünü kendisinin yapıp bizzat kendisinin ambalajladığını, davalı …’un ise davacının tam tersine ticaret unvanında bir sanayi şirketi olduğunu, bu suretle TK 46.maddesi anlamında gerçeğe aykırı beyanda bulunduğunu ve hedef kitleyi haksız rekabet çerçevesinde yanılttığını, hem davalı …’un hemde davacı … AŞ’nin pazarlama şirketi olan davacı … AŞ’nin doğrudan satış şirketi niteliğini taşıdığını, davacılar ile davalı …’un birbirleriyle rekabetinin sadece kozmetik ürünleri alanında değil aynı zamanda doğrudan satış katılımcısı alınında da cereyan ettiğini, davacı … AŞ’nin doğrudan satışını yapan doğrudan satıcıların sayısının davalı …’dan fazla olduğunu, bu konuda davacı şirketler birinin davalı konumunda bulunduğu İstanbul …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin… Esas sayılı dosyasında da yargı önüne getirildiğini, davacı şirketin girişimcilerinin hepsinin muhasebe hesaplarında kayıtlı olduğunu, davacı şirketin birinciliğinin uluslararası gözetim şirketi olan …’un raporunda da ye aldığını, ancak davalı…’un çok uluslu bir dünya devi olduğu için … üzerinde baskı yaptığını ve bu kuruluşun raporunu yayınlamalarına engel olduğunu, …’un …’un raporunun yanlış olduğunu kendilerine bildirdiğini iddia ettiğini, diğer davalıların ise bu iddiayı hiçbir inceleme ve doğrulama yapmadan davacıların reklamlarının medyada yayınlanmasına engel olacakları tehdidinde bulunduklarını, bu iddianın yanlış olduğunun ellerindeki …’un internet sitesinden alınan ekran görüntüleri ile sabit olduğunu, davacı şirketin bu görüntüleri …Noterliği’nin 31/01/2019 tarih ve … yevmiye numaralı e-tespit tutanağı ile tespit ettiğini, …yöneticileri de içeriğini bildikleri … sözleşmesi ve mektubunu ileri sürerek haksız rekabet teşkil eden organizede edilmiş cepheye katıldıklarını, yine davalı …’un genel müdürü …’ün davacı şirkete karşı kendi girişimcilerini davacı şirkete karşı sosyal medyada yayınlanacak ilanlar, beyanlar ve benzeri içeriklerle mücadeleye çağırmak ve bu suretle bir cephe oluşturmak yoluna girdiğini, anılan nedenlerle davalıların birlikte TK 54/2.maddesi ile diğer maddeleri anlamında dürüstlük kuralına aykırı davranışlarda ve uygulamalarda bulunduklarının ve bu haksız rekabet fiilini halen işlediklerinin tespitine, men’ine, haksız rekabetin sonucu olan maddi durumun ve kanuna aykırı olan cephe kurma organizasyonun kaldırılması, yanlış beyanların düzeltilmesi, bu bağlamda tüzel kişiliği ve resmi bir sıfatı bulunmayan ve hedef kitleyi yanıltan… Kurulu’nun haksız rekabet oluşturan adının değiştirilmesine, söz konusu fiiller sebebiyle davacı şirketlerin zararının büyümemesi için haksız rekabet fiillerinin ve bu bağlamda cephe teşkilinin ve haksız, yetkisiz yetki kullanımının tedbiren durdurulmasına, TK 59.maddesi uyarınca gerekçeli kararın Türkiye’de tirajı en yüksek iki gazetede yayımlanmasına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP: Davalılar… ve Mürvet … vekili cevap dilekçesinde özetle; …’nun görüşlerinin zorunlu bir yatırım gücü olmadığını, davaya konu olan kurul görüşünün sadece dosyanın taraflarıyla paylaşıldığını, reklamın yayınlandığı mecralarda paylaşılmadığını, dava açıldıktan sonra 18/03/2019 tarihinde davacının internet sitesinde yayınlanan Şubat 2019 kataloğunda adresli internet sitesinde yayınlanan kataloğuna ait görselde kurul görüşüne konu reklamın yayınlanmaya devam ettiğini, yanı davaya konu tavsiye niteliğindeki RÖK görüşünün fiilen uygulanmadığını, davacıların reklamları üzerinde fiili bir etkisi olmadığını, yine davalıların davacı firma ile rakip olmalarının söz konusu olmadığını, anılan nedenlerle davalılar aleyhine açılan davanın reddine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
Davalı ….AŞ vekili sunmuş olduğu cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; esas dava ile ilgili olarak; davacıların dava dilekçesinde somut olaydaki uyuşmazlıkla ilgisi bulunmayan ve gerçeği yansıtmayan beyanlarda bulunduğunu, davalıların hangi eylemlerinin haksız rekabet yarattığı iddiasına ilişkin somut bir beyanda bulunmadığını, bu nedenle davacıların dava dilekçesindeki taleplerini açıklaması gerektiğini, bir hakkın kullanımının haksız rekabet olarak nitelendirilmesinin mümkün olmadığını, davalı şirket tarafından …’e yapılan başvurunun davacı tarafa karşı cephe oluşturma gayreti olarak yansıtılmaya çalışılmasının abesle iştigal olduğunu, davacı tarafın dava dilekçesinde belirttiği hususların şirket içi paylaşımlar olduğunu, davalı şirket çalışanlarına yönelik yapılan paylaşımlarda herhangi bir haksız rekabet yaratacak ifade yer almadığını, yine karşı davalarına ilişkin olarak; davacı karşı davalılar tarafından yayınlanan “Türkiye’nin bir numaralı doğrudan satış markası” konulu reklamlarının TTK 54.maddesi uyarınca haksız rekabet oluşturduğunu, davacı karşı davanın hiçbir somut veri içermeyen genel bir birincilik iddiasının yanıltıcı olduğunu, söz konusu reklamların bu yönüyle de haksız rekabet yarattığını, somut olayda davacı karşı davalı tarafın basın ilanları, internet sitesi ve satış kataloglarında yer alan birincilik iddiasının gerçeği yansıtmadığını, söz konusu iddianın yer aldığı ilanların yayının ihtiyati tedbir yolu ile durdurulması gerektiğini, anılan nedenlerle haksız ve hukuka aykırı asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile davacı karşı davalıların eylemlerinin haksız rekabet yarattığının tespitine, davacı karşı davalıların internet sitesi, basın ilanları ve satış kataloglarında yer alan yayınların yayımlanmasının durdurulmasına ve haksız tecavüzün men’ine mahkemece verilecek kararın TTK 59.maddeye gören tirajı en yüksek 5 gazeteden birinde ilan edilmesine, davalı şirketin dava sonuçlanıncaya kadar hak kaybına uğramaması için söz konusu yayınların durdurulmasına karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.

DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava; asıl dava yönünden; davalıların iştirak ve katılımıyla birlikte dürüstlük kurallarına aykırı davranış ve uygulamalarla haksız rekabet fiilini işledikleri iddiası ile haksız rekabetin tespiti, meni, ve haksız rekabet sonucu oluşan maddi durumun ve kanuna aykırı olan cephe kurma organizasyonunun kaldırılması, yanlış beyanların düzeltilmesi ve reklam özdenitim kurulunun haksız rekabet oluşturan adının değiştirilmesine yönelik haksız rekabetin tespiti davası olduğu, karşı dava yönünden ise; davacı karşı davalı tarafından basın ilanın internet sitesi ve satış katologlarında yer alan Türkiye’nin 1 numaralı doğrudan satış mağazası Farmasi temalı yayınların TTK 56. Maddesi gereğince haksız rekabet yarattığının tespitine, söz konusu yayınların durdurulmasına ve haksız tecavüzün menine ve ilanına yönelik haksız rekabet davasıdır.
İstanbul …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas ve İstanbul…Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyalarının birer sureti uyap sistemi üzerinden celp edilmiş, İstanbul …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/1002 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davanın …A.Ş, davalının …A.Ş olduğu, davanın kullandığı reklamlarda “sürdürülebilir doğal güzellik ve sağlığı üretiyoruz, Avrupanın en büyük entegre kozmetik tesisi, Türkiye’nin en büyük doğrudan satış şirketi, sektörün lider doğrudan satış firması, Türkiye 1.Milyondan fazla girişimci…” vs gibi kullandığı reklamlar aracılığıyla haksız rekabet ettiğinin tespiti ve söz konusu haksız rekabetin refi ve menine yönelik olduğu, yargılamanın halen derdest olduğu anlaşılmıştır. Yine celp edilen İstanbul …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacının … A.Ş, davalının …A.Ş olduğu, davanın haksız rekabetin tespiti, refi ve meni ile manevi tazminat davasına yönelik olduğu ve davalı şirket yönetim kurulu başkanının yaptığı bir takım konuşmalar sebebiyle haksız rekabette bulunduğunun tespitine yönelik ve söz konusu haksız rekabetin refi ve meni ile manevi tazminat istemine yönelik olduğu, yine bu dosyanın da derdest olduğu anlaşılmıştır.
Bilindiği üzere 6100 sayılı HMK.nun 166. maddesi uyarınca “(1) Aynı yargı çevresinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış davalar, aralarında bağlantı bulunması durumunda, davanın her aşamasında, talep üzerine veya kendiliğinden ilk davanın açıldığı mahkemede birleştirilebilir. Birleştirme kararı, ikinci davanın açıldığı mahkemece verilir ve bu karar, diğer mahkemeyi bağlar. ” denilmektedir.
Mahkememizdeki iş bu davanın tarafları ve konusu itibariyle İstanbul …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin… Esas sayılı dosyası ile birbirini etkileyecek nitelikte olduğu, anılan yasanın 4.fıkrasında “Davaların aynı veya birbirine benzer sebeplerden doğması ya da biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunması durumunda, bağlantı var sayılır” hükmü bulunduğu, mahkememizin iş bu dava dosyası ile İstanbul…Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası arasında fiili ve hukuki bağlantının mevcut olduğu, her iki dava dosyasındaki iddiaların özellikle karşı dava kapsamında aynı olduğu, biri hakkında verilecek hükmün diğerini de etkileyeceği, yine İstanbul …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dava dosyasının daha önce açılmış olduğu anlaşıldığından usul ve dava ekonomisi de göz önüne alınarak her iki dava dosyasının birleştirilmesine, yargılamanın daha önce açılan İstanbul …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin…Esas sayılı dosyası üzerinden yürütülmesine, dosyamız esasının bu şekilde kapatılmasına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi ve ayrıntısı yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacılar ile davalı… A.Ş arasında bu dosyanın davalısı aynı zamanda karşı davacısı … A.Ş tarafından davacıların eylemlerinin haksız rekabet oluşturduğundan bahisle İstanbul …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin…2 Esas sayılı dosyası ile dava açılmış olduğu, her iki dava dosyasındaki iddiaların özellikle karşı dava kapsamında aynı olduğu, dolayısıyla birinden verilecek kararın diğerini etkileyeceği, İstanbul …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin dava dosyasının daha öncesinden açılmış olduğu anlaşıldığından her iki dava dosyasının HMK 166.maddesi uyarınca BİRLEŞTİRİLMESİNE,
2-Yargılamaya daha önce açılmış bulunan İstanbul …Asliye Ticaret Mahkemesinin …Esas sayılı dava dosyası üzerinden yürütülmesine,
3-Mahkememiz esasının bu şekilde kapatılmasına,
4-Harç, yargılama gideri ve vekalet ücretinin birleştirilen dosya üzerinden değerlendirilmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, ESAS HÜKÜMLE BİRLİKTE kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır