Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/501 E. 2021/542 K. 01.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/501 Esas
KARAR NO:2021/542

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:02/08/2019
KARAR TARİHİ:01/07/2021

Mahkememizde görülmekte olan itirazın iptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında ticari bir ilişki olduğunu ve bu ilişkinin tek bir faturaya dayanmadığını, ticari ilişkiye istinaden kesilmiş faturalar ve tahsilatı gerçekleştirilen birçok fatura bulunduğunu, cari hesap ilişkisiyle e-fatura kesildiğini ancak daha sonra davalının bu faturaları kabul etmeyerek kendisine iade ve itiraz ettiğini, … no’lu faturanın tahsili için …. İcra Dairesinin … sayılı dosyasıyla takip başlatıldığını ancak başlatılan icra takibine haksız / hukuksuz yere itiraz edildiğini, arz ve izah edilen nedenlerle talebin kabulü ile haksız itirazın kaldırılarak takibin devamını, %20’den az olmamak kaydıyla davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini, mahkeme masrafları ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili ile davacı arasında Türkmenistan’da devam eden elektrik santrali projesi için çeşitli malzemelerin siparişi kapsamında ticari ilişki bulunduğunu, siparişlerin temin sürelerinde gecikmeler yaşanması nedeniyle müvekkili şirket tarafından davacıya ceza-i şart maddesinin uygulanacağı ihtar edildiğini ve 14 adet sipariş emri kapsamında ceza-i şart maddesinin uygulanmak durumunda kalındığını, bu hususun karşı tarafa hem mail hem de sözlü olarak ifade edildiğini, müvekkili firma tarafından kesilen ceza-i şarta ilişkin faturada görünen toplam miktar (61.161,68-USD) dava konusu olmadığından davacı tarafından takip çıkış miktarı olan 8.092,44-USD için işbu itirazın iptali davası ikame edildiğinden sadece bu kısım için cevap verildiğini, kalan bedele ilişkin talep ve itiraz hakkını saklı tuttuklarını, müvekkili şirketin davacı tarafa herhangi bir borcu bulunmadığını bu nedenle davanın reddi ile icra takibinin iptalini, davalı aleyhine %20’den az olmayacak şekilde kötü niyet tazminatı takdir edilmesini, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin karşı tarafa tahmilini talep etmiştir.
ÇEKİŞMELİ VAKIALAR HAKKINDA TOPLANAN DELİLLER :
(1)Taraflara usulüne uygun olarak tebligatlar yapılmış olup; …. İcra Dairesinin … sayılı dosyası, … 2. Asliye Ticaret Mahkemesinden aldırılan bilirkişi raporu, davacı vekili tarafından dosyaya sunulan 23/09/2020 tarihli beyan dilekçesi ve ekleri, davalı vekili tarafından dosyaya sunulan 15/03/2021 tarihli beyan dilekçesi ve ekleri, davacı ve davalı vekilleri tarafından bilirkişi raporuna karşı yapılan beyan ve itiraz dilekçeleri Mahkememiz dosyası arasına alınmıştır.
(2)Tarafların iddia ve savunmaları, dosyada toplanan deliller ve davacı tarafa ait ticari defter/belgeler üzerinde inceleme yapılması için … Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine talimat müzekkeresi yazıldığı, mali müşavir bilirkişi …’e tevdii edilen dosyada tanzim olunan 14/06/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacının 2018 ve 2019 yıllarında e-defter mükellefi olduğunu ve bu yıllara ait e-defter beratları ile Usb içinde 2018 yılına ait kebir ve envanter defter dökümleri ibraz edildiğini ancak davacının envanter defterlerini incelemeye ibraz etmediğini, davacının defter kayıtlarına göre takip tarihinde davalıdan 345,937,02-TL alacaklı görüldüğünü, dava dilekçesi ekinde sunulan takip konusu faturanın örneği incelendiğinde faturanın 23/04/2018 tarihinde kesildiğini ve 9,750-USD olduğunu, davacı tarafından 07/12/2018 tarihinde 30.000-Euro tutarında vade farkı açıklamasıyla kesilen ve o günkü kurdan 160.824.00-TL tutan e-arşiv faturasının davalı tarafından kabul edilmediğini ve bu faturanın davacı defterlerinde de işlenmeyerek kayıt altına alınmadığını, yine aynı tarihte davacı tarafından 8.000-USD hava kargo bedeli açıklamasıyla kesilen ve o günkü kurdan 42.886.40-TL tutan e-arşiv faturasının da davalı tarafından kabul edilmemesi üzerine bu faturanın davacı defterlerine işlenmeyerek kayıt altına alınmadığını, davalı tarafından kesilen 07/12/2018 tarihli sipariş gecikme cezası açıklamalı 61,161,68-USD tutarındaki faturanın davacı defterlerinde işli olmayıp kayıt altına alınmadığını, faturanın o günkü kurdan (5,3608-TL) karşılığı değeri 327.875,53-TL olduğunu, davalının temerrüte düşürüldüğünü gösteren dosyada bir belge olmadığı yönünde görüş ve kanaat bildirmiştir.
(3)Tarafların iddia ve savunmaları, dosyada toplanan deliller nazara alınarak, mâli analiz uzmanı bilirkişi …’ye tevdii edilen dosyada tanzim olunan 10/06/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davalı kayıtlarında davacının cari hesap ekstresi incelendiğinde 07/12/2018 tarihli 61.161,68 USD tutarlı fatura hariç tarafların hesap hareketlerinde mutabakat olduğunu, davacının …. Noterliğ’nin 18/12/2018 tarihli ihtarnamesi ile faturayı kabul etmediğini, taraflar arasında devam eden ticari ilişki çerçevesinde davacı tarafından 07/12/2018 tarihinde düzenlenen 30.000-Euro ve 8.000- USD tutarlı faturalara davalı tarafından itiraz edildiğini ve her iki tarafın kayıtlarında bulunmadığını, davalının sunduğu cari hesap hareketlerinde bakiye bulunmadığını, hesap USD ve Euro üzerinden olmak üzere hareket gördüğünü, bu nedenle bakiye hesaplaması yapılmasının mümkün olmadığını, davacının kayıtlarında takip tarihi itibariyle davalıdan 345.937,02 TL alacaklı olduğunun görüldüğü, davacının icra takibinde 8.000 USD asıl alacak üzerinden takip başlattığını, ancak hesap hareketinde 8.000 USD tutarlı bir faturaya rastlanılmadığını, 8.000 USD tutarlı bir fatura düzenlendiğini ancak kayıtlara alınmadan iptal edildiğini, bu iptal edilen faturada kısmi alacak olduğuna ilişkin açıklamanın bulunmadığını, davacının başlattığı icra takibinin iptal edilen fatura ile ilişkili olup olmadığının değerlendirilmesinin hukuki takdiri mahkemeye ait olduğunu, taraflar arasında devam eden ticari ilişki çerçevesinde davacı tarafından 07/12/2018 tarihinde düzenlenen 30.000-Euro ve 8.000- USD tutarlı faturalara davalı tarafından itiraz edildiğini ve her iki tarafın kayıtlarında bulunmadığını, davalı … tarafından yine 07/12/2018 tarihinde düzenlenen 61.161,85-USD tutarlı gecikme cezası açıklamalı faturaya da davacı tarafından noter vasıtası ile itiraz edildiğini ama davacı kayıtlarında bulunmadığını, bu faturayı davalının sunduğu ancak resmi makamlar tarafından onaylanmayan ve …’da tutulan ticari defterlerde işlenmiş olduğundan teyit edilemediğini cari hesapta bulunduğunu, taraflar arasındaki diğer cari hesap hareketlerinde mutabakat bulunduğunu davacının 18/12/2018 tarihinde noter aracılığıyla gönderdiği itirazda bu faturayı 13/12/2018 tarihinde tebellüğ ettiğinin belirtildiğini, TTK. 21/2 çerçevesinde itirazın 8 günlük süre içinde yapılıp yapılmadığı hususunda tadirin yüce Mahkemeye ait olduğunu, yapılan değerlendirmenin 8 günlük süre içinde itirazın yapıldığının kabulüne dayandığını dolayısıyla anlaşmazlık konusu üç faturanın da cari hesaptan ari tutulduğunda davacı kayıtlarına göre davacının davalıdan takip tarihi itibariyle 345.937,02-TL alacaklı olduğunun görüldüğünü, (işbu tespitin davacı tarafa ait kayıtların …’da olması nedeni ile bilirkişi … tarafından yapıldığını,) bu çerçevede itiraza konu üç faturanın cari hesaplardan ari tutulması halinde davacının davalıdan takip tarihi itibarı ile alacağının 345.937,02-TL olduğunu, tarafların sundukları cari hesap hareketlerinde bu faturalar hariç mutabakat bulunduğunu, davacı tarafından başlatılan icra takibinin iptal edildiği için kayıtlarda bulunmayan 8.000-USD tutarlı fatura alacağı üzerinden başlatılmış olmasının değerlendirilmesinin sayın Mahkemenin takdirinde olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Dava; itirazın iptali davasıdır.
…. İcra Dairesinin … sayılı dosyası incelendiğinde; … … 2 şubesi tarafından borçlu ….ve Tic. A.ş.’ye 8.000-USD diğer asıl fatura alacağı-fatura üzerinden icra takibi yapıldığı, borçlunun itirazı üzerine alacaklı tarafından itirazın iptali davası açıldığı anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; açılan dava taraflar arasındaki ticari ilişki nedeniyle düzenlenen fatura alacağının tahsiline ilişkindir. Tarafların tacir olduğu davacı tarafından delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ilâ 85 maddeleri uyarınca tarafların ticari defter ve belgeler nezdinde mali yönden bilirkişi incelemesi yapılması yoluna gidilmiştir. Yapılan bilirkişi incelemesi ile tarafların usulüne uygun olarak tutulan HMK 222. Maddesi uyarınca delil vasfına haiz ticari kayıtlarını sunduğu, sunulan kayıtlardan taraflar arasında ticari ilişki olduğu, davacının 07/12/2018 tarihinde düzenlediği 30.000 USD ve 8.000 USD tutarlı iki faturanın davalı tarafça yapılan itirazla her iki tarafın kayıtlarına alınmadığı, 07/12/2018 tarihli 61.161,68 USD tutarlı gecikme cezası açıklamalı faturaya da noter marifetiyle itiraz edildiğinden kayıtlara alınmadığı, itiraza konu üç faturanın cari hesaplardan ari tutulması halinde davacının takip tarihinde davalıdan 345.937,02 TL alacağının bulunduğu, tarafların sunduğu cari hesap hareketlerinde bu faturalar hariç mutabakat bulunduğu, icra takibine konu olan 8.000 USD tutarlı fatura bakımından tarafların hesap hareketinde 8.000 USD tutarlı bir faturaya rastlanılmadığı, davacı tarafça 8.000 USD tutarlı bir fatura düzenlendiğini ancak kayıtlara alınmadan iptal edildiği, bu iptal edilen faturada kısmi alacak olduğuna ilişkin açıklamanın bulunmadığı tespit edilmiştir.
Somut olayda davacı, …. İcra Dairesinin … E. Sayılı dosyasında davalı aleyhine başlatılan takipte 8.000 USD diğer asıl alacak- fatura bakımından alacağın tahsilini talep etmiş, borçlunun itirazı üzerine duran takip bakımından mahkememizde itirazın iptali davası açılırken davacı dava dilekçesinde söz konusu faturanın numarası belirtilerek takibe konulduğu ve davalının haksız yere itiraz edildiği belirtilmiştir. İİK 67. Maddesinde düzenlenen itirazın iptali davaları; takip hukuku içinde ve takip talebiyle sıkı sıkıya bağlantılı ele alınması gereken, sonucuyla takibin devamına etkili bir dava türüdür ve takip talepnamesinde dayanılan borç ve borcun sebebi ile bağlılık asıldır. Bu sebeple itirazın iptali davaları takibe sıkı sıkıya bağlı olduğundan uyuşmazlığın icra takibine dayanak yapılan belgelerle sınırlı olarak incelenip çözümlenmesi gerekmektedir. Davacı tarafından icra takibinin dayanağı olarak 8.000 USD asıl alacak miktarlı fatura olduğunu belirtmiş ve dava dilekçesinde bu fatura bakımından yapılan takibe yapılan itirazın iptalini talep etmiş olup dayanak yapılan faturanın alacağın konusu olduğu sonucuna varılmıştır. Ancak bilirkişiler tarafından ticari kayıtların incelenmesi ile yapılan tespitlerden her ne kadar davacının davalıdan bakiye alacaklı olduğu tespit edilmişse de bu alacak takibe konu faturadan kaynaklanmamaktadır. Takibe konu yapılan 8.000 USD tutarlı fatura ise davacının kayıtlarına alınmadan iptali yapılan, kısmi alacak olduğuna ilişkin bir açıklama da bulunmayan, davalının kayıtlarında da yer almayan faturadır. Davacının işbu davaya konu iptal edilen fatura haricinde davalıdan herhangi bir alacağının bulunması durumunda bu alacaklar işbu dosyanın ve takibin konusu olmadığından davacı yeni bir icra takibi yaparak bu alacağın tahsili yoluna gidebilecektir. Belirtilen bu sebeplerle takibe dayanak olan 8.000 USD tutarlı fatura işbu alacağın konusu olmadığı, her ne kadar bilirkişi raporuyla davacının takip tarihi itibariyle 345.937,02 TL alacağının bulunduğu tespit edilmişse de dava dilekçesi, harca esas değer de dikkate alınmak suretiyle davacının 8.000 USD tutarlı faturanın tahsili için icra takibi yaptığı, ancak bu faturanın iptale konu fatura olduğu ve tarafların kayıtlarında yer almadığı, itirazın iptali davalarının takibe sıkı sıkıya bağlı davalardan olup takip dayanağı belgelerle sınırlı olarak inceleme yapılması gerektiği nazara alınarak takip konusu faturadan kaynaklı davacının alacağı bulunmadığından davanın reddine karar vermek gerekmiştir. Ayrıca davalı taraf davacı aleyhine kötü niyet tazminatı talep etmekle yapılan değerlendirmede; İİK 67/2. Maddesi gereğince alacaklı olduğunu iddia eden tarafın takipte kötü niyetli ve haksız olunması kötü niyet tazminatının şartlarından olduğu, davacının takipte kötü niyetli olduğundan bahsetmek mümkün olmayacağından şartları oluşmayan kötüniyet tazminatının reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
(1)Davanın REDDİNE,
(2)Şartları oluşmayan kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
(3)Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar tarifesi gereği alınması gereken 59,30-TL maktu karar ve ilam harcının, peşin alınan 688,31-TL’den mahsubu ile bakiye 629,01-TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
(4)Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
(5)Davalı tarafından yapılan 38,50-TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
(6)Davalı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden, reddedilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca 6.344,11-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
(7)Dosyada kullanılmayan bakiye gider avansının HMK.’nın 333. ve HMK. yönetmeliğinin 47/1. maddeleri uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa ödenmesine,
(8)6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(11)-(13) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsiliyle Hazine adına gelir kaydına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, 5235 sayılı Kanun’un 33-(1), 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341-(1) ve devamı maddeleri uyarınca, gerekçeli kararın usulen taraflardan her birine tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre dahilinde, Mahkememize dilekçe ile başvurmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 01/07/2021

Katip …
✍e-imzalıdır.

Hakim …
✍e-imzalıdır.