Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/500 E. 2021/940 K. 30.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/500 Esas
KARAR NO:2021/940

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:02/08/2019
KARAR TARİHİ:30/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesi ile, davacı tarafından … … Dış Tic AŞ’ye ait … … Mah … San Sitesi 4.Cadde No:14 …/… adresindeki iş hanı binasının 25/09/218-25/09/2019 tarihleri arasında … nolu işler rayında kobi sigorta poliçesi ile sigortalandığını, sigortalı iş hanında 09/02/2019 tarihinde elektrik trafosundaki dalgalanmalardan dolayı aynı anda birden fazla araç ve cihazda hasarlar meydana geldiğini, hasarların, ısıtma ve soğutma sisteminde (…), …’ın ana kartında ve elektrik panosunda olmak üzere şebeke elektriğinden gelen voltaj dalgalanması neticesinde normalin çok üzerinde yada altında gerilim gelmesi sonucu oluştuğunu, sigortalı … … AŞ tarafından 09/02/2019 tarihinde elektrik trafosundaki dalgalanmadan dolayı meydana gelen hasarlanmalar sebebiyle davacıya ihbarda bulunulduğunu, ihbar sonucu davacı nezdinde hasar dosyasından görevlendirilen bağımsız sigorta eksperi tarafından yapılan incelmede hasar sebebinin elektriksel olduğu, zarar miktarının toplamının 104.580,00TL olduğunun açıklandığını, olay nedeniyle davacı tarafından sigortalısına 08/05/2019 tarihinde 104.580,00TL alacak için davalıya rücu hakkının doğduğunu, davalıya rucu ihtarı gönderildiğini ve arabuluculuk görüşmelerinin sonuçsuz kalması üzerine davalı aleyhine ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile yapılan icra takibine haksız itiraz üzerine takibin durduğunu beyanla, itirazın iptali ile takibin asıl alacak ve ferileri üzerinden devamına, davalı aleyhine %20 icra inkar tazminatı ödemesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili vermiş olduğu cevap dilekçesi ile, gerek davacı tarafın gerekse daa dışı sigortalının tazmin için davalı şirkete süresi içinde müracaat etmediğini, zararın tazmini için kullanıcı tarafından dağıtım şirketine zararın ortaya çıktığı tarihten itibaren 10 iş günü içerisinde talepte bulunabileceğini, ancak dava dışı sigortalı ve davacı tarafından 10 günlük süreden çok sonra başvuruda bulunulduğunu, bu nedenle bu düzenlemedeki sürelerin geçirilmesinden dolayı zararın davalı tarafından karşılanması talebinin usul ve yasaya uygun olmadığını, hasarın davalı şirketin dağıtım şebekesinin işletilmesinden kaynaklandığının davacı tarafından ispatı gerektiğini, yasal süresi içinde zarara uğrayanlar tarafından başvuru yapılmasının yeterli olmayıp hasarın davalı şirketin dağıtım şebekesinin işletilmesinden kaynaklı olması şartı aradığını, hasarın davalı şirketin dağıtım şebekesinin işletilmesinden kaynaklanmadığını, davalı şirketin Arıza Yönetim Sistemi kayıtlarında yapılan incelemede dava konusu yangın olayının gerçekleştiği adresten hiçbir arıza başvurusunun bulunulmadığını, davacı tarafça delil olarak dayanılan ekspertiz raporunun mahkemece mahalinde keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılmadan kabulünün mümkün olmadığını beyanla, haksız davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER ve GEREKÇE:
Taraflara usulune uygun davetiye tebliğ edilmiş olup, hasar dosyası, sigorta poliçesi, ödeme dekontu, tazminat makbuzu ve ibraname, ekspertiz raporu, hasar ihbarı, servis raporu, ticaret sicil gazetesi, faturalar, ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası, voltaj kayıtları celp olunmuştur.
…İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde ; alacaklı … Sigorta AŞ tarafından davalı … AŞ aleyhine 104.580TL asıl alacak, 782,20TL işlemiş avans faizi olmak üzere toplam 105.362,20TL üzerinden takip yapıldığı, itiraz üzerine takibin durduğu görülmüştür.
Tarafların iddia ve savunmaları, dosyada toplanan deliller nazara alınarak dosya rapor tanzimi için bilirkişiye gönderilmiş, bilirkişiler Elektrik Elektronik Mühendisi … …, Sigorta Uzmanı … ve SMMM Mali Müşavir … tarafından tanzim olunan 08/03/2021 tarihli bilirkişi raporunda; hasarın varlığının yetkili servisler tarafından düzenlenen teknik servis formları ile sabit olduğunu, teknik servis formlarında ve ekspertiz raporunda hasarların sebebinin şebeke elektriğinden gelen elektrik enerjisi geriliminin çok yüksek yada düşük gelmesi sonucu kısaca voltaj dalgalanması sebebi olarak gösterildiğini, hasarlar öncesinde sigortalı şirketin bulunduğu Cadde-Sokak adreslerinde davalı yetkililerince yer altı veya yer üstü kablo onarım çalışması yapıldığına ilişkin delil niteliği taşıyabilecek fotoğraf, görüntü kaydı, davalı kurum arıza bildirim yazısı, tretuvar üzerinde kilit kaldırım taşlarının yeni yerleştirilmesi, kilit taş üzerlerine kum atılması, beton zemin kırılmış ise yeniden beton atılması vb.arızanın varlığına işaret niteliği taşıyacak herhangi bir bulguya ilişkin delil sunulmadığını, davalı tarafından bölgede çalışma yapıldığına dair delil niteliği taşıyacak belge, fotoğraf, görüntü kaydı vb.belge bulunmadığını, bir an için sigortalı şirket kofrasından önce, … sorumluluğunda bulunan bölgede arıza meydana geldiği kabul edilse dahi, … ait trafo merkezlerindeki koruma emtialarının oluşabilecek bir kısa devre akımının önüne geçebileceği, gerek hasar sonrasında onarım yapan elektrik firmasınca (… Elektrik) gerekse eksper tarafından arızanın gerekçesinde, meydana geldiği yerin tam olarak tespit edilemediğini, yine elektrik firması teknik servis formunda 1x 240 mm2 ve 1x70mm2 kesitli kabloların değiştirilmesi oldukları anlaşıldığını, gerilim dalgalanmasının elektronik cihazlara hasar verebileceğini, ancak kablonun değişmesini gerektirecek bir hasara sebep olamayacağını, kabloların farklı kesitlerde oldukları tespit edildiğinden sigortalı şirketin iç tesisatında meydana gelen hasarın onarımına ilişkin kullanıldıklarını, bu nedenle davalı kurum kusurundan ziyade sigortalı iş yeri iç tesisatından kaynaklanmış olabileceğini, davacının dosyada ödeme yaptığına dair 29/04/2019 tarihli 104.580,00TL bedelli ibranamenin mevcut olduğunu, her ne kadar davalı dağıtım lisansı sahibi tüzel kişi …’ın, ilgili mevzuat uyarınca bölgesinde bulunan tüm müşterilere eşit taraflar arasında ayrım gözetmeksizin yeterli, kaliteli ve sürekli elektrik enerjisi sunacak şekilde hizmet vermekle yükümlü ise de, dava dışı sigortalı şirketin uğramış olduğu dava konusu hasara sebep elektriksel gerilim dalgalanlamanın davalı sorumluluk bölgesinde meydana geldiğine ilişkin davalı kuruma kusur atfedilebilecek yeterli delil bulunmadığını, mahkemece aksi kanaatte olması halinde davalının sorumlu tutulabileceği tazminat tutarının KDV dahil 24.480TL hesap edildiğini, takip tarihine kadar 1.228,16TL işlemiş avans faizi ve 1.960,55TL dava tarihine kadar işlemiş avans faizi olabileceğini belirtmişlerdir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş olup, rapora karşı beyanlar dosyaya ibraz edilmiş, itirazlar doğrultusunda tanzim olunan 26/09/2021 tarihli ek raporda; kök rapordaki kanaatlerin aynen devam ettiği belirtilmiştir.
Dava, davacı tarafından rücuen tazminat alacağı iddiası ile davalı aleyhine başlatılan icra takibine itirazın iptali davasıdır.
Yapılan yargılama, davacı tarafın iddiaları, davalının savunmaları, tanzim olunan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı tarafından … … Dış Tic AŞ’ye ait … … Mah … San Sitesi 4.Cadde No:14 …/… adresindeki iş hanı binasının 25/09/218-25/09/2019 tarihleri arasında … nolu işler rayında kobi sigorta poliçesi ile sigortalandığı, sigortalı iş hanında 09/02/2019 tarihinde aynı anda birden fazla araç ve cihazda hasarlar meydana geldiği, sigortalı … … AŞ tarafından meydana gelen hasarlanmalar sebebiyle davacıya ihbarda bulunulduğu, ihbar sonucu davacı nezdinde hasar dosyası açılarak eksper incelemesi yaptırıldığı ve hasar tutarının 104.580,00TL olduğunun tespit edildiği ve davacı tarfından sigortalısına bu tutarın ödendiği, taraflar arasındaki uyuşmazlığın ise, davacının dava dışı sigortalısı … … AŞ’ye ödemiş olduğu hasar bedelinin rücuen tahsili için davalı aleyhine başlattığı icra takibine davalının noktasında toplandığı, mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu tanzim olunan ve mahkememizce de kabul gören bilirkişi raporuna göre, hasarın varlığının yetkili servisler tarafından düzenlenen teknik servis formları ile sabit olduğu, teknik servis formlarında ve ekspertiz raporunda hasarların sebebinin şebeke elektriğinden gelen elektrik enerjisi geriliminin çok yüksek yada düşük gelmesi sonucu kısaca voltaj dalgalanması sebebi olarak gösterildiği, hasarlar öncesinde sigortalı şirketin bulunduğu Cadde-Sokak adreslerinde davalı yetkililerince yer altı veya yer üstü kablo onarım çalışması yapıldığına ilişkin delil niteliği taşıyabilecek fotoğraf, görüntü kaydı, davalı kurum arıza bildirim yazısı, tretuvar üzerinde kilit kaldırım taşlarının yeni yerleştirilmesi, kilit taş üzerlerine kum atılması, beton zemin kırılmış ise yeniden beton atılması vb.arızanın varlığına işaret niteliği taşıyacak herhangi bir bulguya ilişkin delil sunulmadığı, davalı tarafından bölgede çalışma yapıldığına dair delil niteliği taşıyacak belge, fotoğraf, görüntü kaydı vb.belgenin de bulunmadığı, bir an için sigortalı şirket kofrasından önce, … sorumluluğunda bulunan bölgede arıza meydana geldiği kabul edilse dahi, … ait trafo merkezlerindeki koruma emtialarının oluşabilecek bir kısa devre akımının önüne geçebileceği, ayrıca dava dışı sigortalı şirketin söz konusu elektronik cihazları, cihatlara harici olarak bağlanmış parafudr, paratoner ve alarm cihazları ve voltaj düzenleyiciler ile koruma altına almış olduğu hususu ve bu önleyici cihazların üretici firma tarafından tavsiye edilen düzenli bakımlarının yapılmış olduğu hususu, ayrıca parafudr, paratoner, alarm cihazları ve voltaj düzenleyicilerin yetkili kişiler veya ürctiici firmalar tarafından periyodik bakımlarının yapılmış olduğu hususlarının da belgelendirilemediği, bu doğrultuda dava dışı sigortalı şirketin uğramış olduğu dava konusu hasara sebep elektriksel gerilim dalgalanmanın davalı sorumluluk bölgesinde meydana geldiğine ilişkin davalı kuruma kusur atfedilebilecek yeterli delil bulunmadığı anlaşıldığından, davacı tarafından ispat olunamayan davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ve dosya içeriğine göre;
1-İspat olunamayan davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince 5.100,00-TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak kendini vekil ile temsil ettiren davalıya verilmesine,
3-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 59,30TL karar harcının peşin olarak alınan 1.272,32TLden mahsubu ile fazla alınan 1.213,02TLnin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-)6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(11)-(13)- (14) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsiliyle Hazine adına gelir kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan 150,00TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının talep halinde ve karar kesinleştiğinde yatıran tarafa İADESİNE,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı 30/11/2021

Katip …
E-İMZALI

Hakim …
E-İMZALI