Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/464 E. 2023/581 K. 19.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/464 Esas
KARAR NO:2023/581

DAVA:Akaryakıt Bayilik Sözleşmesinden Kaynaklanan Alacak ve Tazminat Davası
DAVA TARİHİ:23/07/2019
KARAR TARİHİ:19/09/2023

Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle ; Taraflar arasında Madeni Yağ Bayilik Sözleşmesi akdedildiği, davalının dağıtımını yaptığı … Marka ürünlerin, davacı müvekkil tarafından satış ve pazarlaması hakkında bayilik müvekkil bayi olarak sözleşmeden kaynaklı tüm edimleri eksiksiz olarak yerine getirdiği, müvekkil, davalının talepleri ve muvafakati ile cari hesap usulü devam eden mal alım/satımına ilişkin ödemelerini peşin veyahut vadeli çeklerle gerçekleştirdiğini, tedarikçi konumdaki davalı şirket sözleşmenin 6/3 maddesinde kaarlaştırıldığı üzere “…her türlü zarar, ziyan, kar mahrumiyeri ve cezai şartın teminatı..” olarak da sözleşme süresince geçerli olmak üzere davacı müvekkilden kesin teminat mektupları aldığını, ülkenin içinde bulunduğu 2018 yılı 2.çeyreğinden itibaren hissedilen ekomomik kriz ve nakit sıkıntısı davalının ticari uygulamalarında bir kısım değişikliklere sebebiyet verdiğini, davalının haftalık hesap kapatma ile ticari ilişki devam devam etmekte iken 2018 Eylül’den itibaren hesap kapatmada ilaveten müvekkilden fazladan çek talep edilmeye başlandığını, fazladan çek keşidesinin mümkün olmadığını belirten davacının vadeli çeklerin erken kapatılmasını yapmaya başladığını, müvekkilin açık hesabı yada ötelenmiş bir çeki bulunmamasına rağmen davalı Bayilik Sözleşmesinin 6/3 madddesi uyarınca davacının kendisne verdiği toplamda 800.000 TL tutarındaki … Bankası /… Org … … Şubesine ait 1502102 nolu, … A.Ş/… Şb. … Nolu Teminat Mektubu, 08.11.2018 tarihinde tazmin talebinde bulunulması ile müvekkilin konuya vakıf olduğunu, davalının taraflar arasındaki Bayilik Sözleşmesine aykırı olarak mektupların nakde çevrilmesi talebinin durdurulması amacıyla Bornova 4 Noterlğinin 08.11.2018 tarih … Yev. ihtarname keşide edildiğini, ilgili banka hukuk müşavirleri ile de e.posta yazışmaları yapıldığını, davalı şirketin e.mail adreslerine de taraflar arasında toplantı yapılması ve ek teminatlar verilebileceğini ve teminatların nakde çevrilmesi talebinden dönülmesi talepleri olduğunu ancak 08.11.2018 tarih mesai sati bitiminde teminat mektuplarının nakde çevrildiğini, davalının hiç bir gerekçe göstermeksizin teminat mektuplarını nakde çevirerek hakkın kötüye kullanılmasının açık örneğini gösterdiğini, 800.000 TL’lik teminat mektubunun nakde çevrilmesi suretiyle muaccel hale gelmediğini ve zaten vadeli çekler ile ödemesi gerçekleştirilmiş olan 318.279.44 TL taraflar arasındaki vadelendirme tablosuna aykırı olarak PEŞİN (nakden) tahsil ettiğini bu aşamada davacının 318.279.44 TL’lik borcuna ilişkin vadelendirme yapıp vade farkı uygulayan davalının teminat mektuplarını paraya çevirmek suretiyle alacaklarını peşin olarak tahsil ettiğini ancak davalı sözleşme uyarınca nakit alımlarda uygulaması lazım gelen nakit iskontosunu yapmadığı gibi bedelsiz kalan davacı şirket çeklerin iadesini de geç gerçekleştirdiğini, davalının vadeli alacağını nakden almasına rağmen davacıya nakit iskontosu uygulamamış olmasına nedeniyle davacının 318.279.44 TL üzerinden iskonto bedel alacağı bulunduğunu, davalı sözleşmeye aykırı olarak davacının teminat melktuplarını nakde çevirmesine karşın sözleşmenin feshi yoluna gitmediğini, davalının kendisi tarafından belirlenen sözleşme hükümlerine riayet etmeksizin davacıya mal vermeye ve ticari ilişkisini sürdürmeye devam ettiğini, cari hesap dökümlerinden de anlaşılacağı üzere sözleşmesel ilişki devam ettiğini, devam eden ticari ilişki ve sözleşmenin fesih edilmemiş olması karşısında sözleşmede kararlaştırıldığı üzere davacıya her yıl ödemesi gereken primleri de ödemekten imtina ettiğini, davacının 2018 yılı satışlarından kaynaklanan prim alacağı da bulunduğunu, sunulan faturalardan da anlaşılacağı üzere bir kısım fatura bedelleri (0) TL olarak gözüktüğünü, bedelsiz çıkılan faturaların her biri davalının davacıya 2017 yılında hak ettiği prim ödemelerine ilişkin olduğunu, davalının 800.000 TL’lik teminat mektuplarının hukuka, ticari ahlaka ve sözleşmeye aykırı surette nakde çevrildiğini, 318.279.44 TL cari hesap borcun vadesinden önce tahsil edilmesine ragmen nakit iskonto uygulamadığını, 2018 yılına ilişkin primlerin ödenmeden imtina ettiğini, tüm bunlara rağmen sözleşmeyi fesih etmediğini, ticari ilişkiye kısıtlı da olsa devam ettiğini, müvekkilin ticari hayatın fiilen durma noktasına getirdiğini, müvekkil şirkette çalışanların işinden olmasına sebebiyet verdiğini, teminat mektuplarının bozdurulması nedeniyle kredi siki yükseldiği madeni yağ piyasasında çeklerine itibarını kaybettiğini, tüm tedarikçilerin davacı müvekkile mal vermeyi kestikleri için satış yapamadığını ve kazanç elde edemediğini, borçlarını ödemede temerrüde düştüğünü, aylık 6 Milyon Ciro yapan müvekkil şirketin 2019 yılında 30-40 bin TL kazanç edemez duruma düştüğünü, davacı şirketin grup şirketi durumundaki … A.Ş’ni de olumsuz etkilediğini, davacı şirketin 318.279.44 TL’lik vadeli borcunun sözleşmeye aykırı surette nakden tahsil edilmesi sebebiyle nakit iskonto alacağı ve sözleşmenin feshedilmemiş olması nedeniyle 2018 yılı Prim alacaklarının tahsilini, davalı şirkete ait 800.000 TL’lik teminat mektubunu sözleşmesel ilişki ve hukuka aykırı surette nakde çevirmesi nedeniyle davaının ticari itibarının zedelenmesi ve ticari hayatının sona ermiş olması nedeniyle uğradı zararların tazmini amacıyla işbu dava ikame fazlaya ilişkin talep dava ve ıslah hakkı saklı kalmak kaydıyla, bayilik sözleşmesinden kaynaklı şimdilik 10.000 TL alacağın tahsili ile sözleşmeye, hukuka aykırı surette teminat mektubunun bozdurulması nedeniyle davacının uğradığı zararların şimdilik 10.000 TL’nin tazminine karar verilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle ; Taraflar arasında 27.07.2017 tarihli imzalı Madeni Yağ Bayilik Sözleşmesi ile 25.02.2018 tarihli Peşin Prim Protokolü sözleşmelerinin bulunduğunu, Peşin Prim Sözleşmesi uyarınca 01.01.2018 ila 31.12.2018 tarihleri arasında 400 ton madeni yağ alımının kabul ve taahhüt edildiğini ancak bu dönem içinde 186 ton madeni yağ alımının gerçekleştirildiğini, eksik alım nedeniyle yüzde oranı üzerinden kendilerine önceden tevdi olunan peşin primin kıstaleyn usulü yüzde oranını bayiden talep etme haklarının bulunduğunu buna rağmen Prim Protokolü hükümlerinin uygulanmadığını, aksine 22.06.2018 tarihinde peşin primin %50 fazlasıyla ödendiğini, bu hususlara rağmen davacının sözleşmeden doğan edimleri yerine getirmemesi nedeniyle davacının vermiş olduğu teminat senetlerinin nakde çevrildiğini, bilahare davacı bayinin faaliyetlerini sürdürebilmesi için peşin ödeme ve kredi kartı ile ürün satışına devam edildiğini, davacı şirketin iflasa sürüklendiği iddialarının mesnetsiz olduğunu, davalı şirketin nakde çevrilen teminat mektuplarından dolayı 318.279,44-TL iskonto bedeli alacağı olduğunun asılsız olduğunu, davanın reddini talep etmiştir.
…. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin… Talimat sayılı dosyasında alınan 14/01/2022 tarihli talimat bilirkişi raporu dosya arasına alınmıştır.
Mahkememiz dosyasında bilirkişi heyeti tarafından hazırlanan 13/07/2022 tarihli bilirkişi heyet raporu dosya arasına alınmıştır.
Dava; bayilik sözleşmesinden kaynaklanan alacak davası ile sözleşme hükümlerine aykırı olarak teminat mektubunun bozdurulması nedeniyle uğranılan zararın tazminine dair açılan tazminat davasıdır.
Davacı şirket cari hesap dökümü kayıtlarının incelenmesi sonucunda alınan talimat raporunda; teminat mektuplarının nakde çevrilmesinden önceki 07.11.2018 tarihi itibariyle … Yağ San.Tic.A.Ş.’nin borçlu değil 1.717,24 TL alacaklı olduğu, bu duruma göre 08.11.2018 tarihinde teminat mektuplarından nakde çevrilmesiyle alınan 818.279,44 TL’nin eklenmesiyle … Yağ San. Tic. A.Ş.’nin alacağının 818.996,68 TL’ye ulaştığı, sonra…. Tic. A.Ş. tarafından iade edilen çeklerin tutarlarının düşülmesiyle 27.12.2018 tarihi itibariyle alacağın 9,18 TL’ye indiği, taraflar arasında yürürlükte olan Madeni Yağ Bayilik Sözleşmesi 3. maddesinde belirtilen “…zarar, ziyan, kâr mahrumiyeti, cezai şart…” tespit edilmediğinden ve gönderilen madeni yağ vb. faturaların karşılığında verilen vadeli çeklerin zamanında itiraz edilmeden kabul edilmiş olduğu anlaşılmakla bu hususlar ispat edilemediğinden … Yağ San. Tic. A.Ş.nin 08.11.2018 tarihi itibariyle alacak talebinde haklı olduğu, bu tarihten sonra…. Tic. A.Ş.’nin daha önce kabul etmiş olduğu iade çekler listesindeki toplam 820.000 TL tutarlı çekleri iade etmesiyle ve taraflar arasındaki peşin olarak sürdürülen ticari alışveriş sonunda cari hesap döküm kayıtlarına göre 01.02.2019 tarihi itibariyle … Yağ San. Tic. A.Ş.’nin alacağının 9,18 TL bakiye ile sonlandığı, bu tespitin 23/07/2019 dava tarihi itibariyle de geçerli olduğu tespit edilmiştir.
Mahkememizce alınan teknik heyet bilirkişi raporunda; Davalı tarafından ibrazı ile incelenen ve VUK md. 182 uyarınca tutulması gereken 2017 vd. yıllara ilişkin ticari defterlerin usule uygun olarak süresi içinde tasdikleri ve e. defter beratlarının alındığı, ticari defterler ile muavin kayıtları birbirini doğruladığı, davalı defterleri delil niteliği taşıdığı,
Taraflar arasındaki ticari ilişki çerçevesinde, davalı tarafından davacıya satış yapılan madeni yağ bedellerine ilişkin faturalar ve davacıdan nakit veya ağırlıklı olarak çekle yapılan tahsilatlar, davacının davalı şirket nezdinde oluşturulan 120 ALICILAR ana hesap altındaki … Nolu cari hesap (muavin hesap) üzerinden kayıt ve izlendiği,
Davalının incelenen 2017 yılı ticari defter ve muavin kayıtlarına göre, davalı tarafından davacıya yapılan madeni yağ satışları ve davacıdan yapılan tahsilatlar sonucundada 31.12.2017 yıl sonu yevmiye defter kapanış kaydına göre davalının davacıdan 32.313.16 TL alacaklı olarak 2018 yılına devrettiği,
Taraflar arasındaki ticari ilişkin 2018 ve 2019 yılında da devam ettiği, 2018 yılı içindeki ticari ilişki sonucunda 31.12.2018 yılı sonu kayıtlarına göre, cari hesaptan davalının davacıdan alacaklı olmadığı, davacı tarafından 27.12.2018 tarihinde Vakıfbank’tan gönderilen 6.417 TL’lık havale sonrasında, cari hesabın davacı lehine 3.06 TL bakiye ile 2019 yılına devrettiği tespit edilmiştir. 2019 yılı içinde ise, davalı tarafından davacıya yapılan satışlara karşılık davacı tarafından ödemelerin tamamen Banka havalesi ile gerçekleştirildiği,
İncelenen cari hesap ekstresine göre, davacı tarafından davalı şirket lehine verilen banka teminat mektuplarınının tazmin edildiği 08.11.2018 tarihi itibariyle davalının cari hesaptan davacıdan alacak bakiyesinin 28.279.44 TL alacaklı durumda olduğu, … Bankası’dan tazmin edilen 500.000 TL’lık teminat mektubu sonrasında davalının davacıya 471.720.56 TL borçlu duruma geçtiği,
08.11.2018 tarihişnde …’tan gelen havale ile davalının davacıya cari hesaptan dolayı 531.720.56 TL borçlu duruma düştüğü, aynı tarihte (08.11.2018 tarihinde) davalının, …’tan 318.279,44 TL’lık teminat mektup tazmini ile cari hesaptan davacıya olan borç tutarının 850.000.00 TL’na çıktığı,
İş bu tarihten sonra ise, davacı tarafından mal alışlarına karşılık davalı şirkete verilen ileri tarihli (vadeli mal alımına uygun olarak) çeklerin davalı tarafından davacı şirkete 26.11.2018 tarihinde 27 adette toplamda 800.000.00 TL tutarındaki çeklerin iade edildiği,
Taraflar arasındaki 08.11.2017 tarihinden sonraki ticari ilişkide, davalı tarafından davacı adına düzenlenen satış fatura bedellerine vade farkı uygulanmaksızın, fatura tarihlerinde banka havaleleri ile tahsilat yapıldığı, 05.07.2019 tarihi itibariyle davalının, davacıya 36,88 TL borçlu kaldığı, davalı ticari defterlerinden tespit edilmiştir.
Taraflar arasında imzalanan 27.07.2017 tarihli Madeni Yağ Bayilik Sözleşmesinin “Bayinin Yükümlülükleri” başlıklı 5.2 Fıkrası :
BAYİ, … tarafından kendisine sağlanan bayilik hakkı ve diğer maddi haklara karşılık olarak belirlenecek miktarda ürün almayı taahhüt etmeyi taahhüdü gerçekleştirmek için gerekli her türlü iyi niyeti çaba ve özveriyi sergileyeceğini kabul beyan … ve taahhüt etmiştir.
Madde 6 : Ürünlerin Fiyatı ve Ödeme :
2.Ödeme :
BAYİ, …’e karşı ödeme mükellefiyetini vadesinde yerine getirmediği takdirde … tarafından bu borcuna aylık % 5 (yüzde beş) faizin uygulanacağını kabul, beyan ve taahhüt eder.
3.Teminat :
Bayi, İşbu Sözleşmeden doğan borç ve yükümlülüklerini ihlal eder veya sözleşmeyi herhangi bir neden ile feshederse, …’in uğrayacağı her türlü zarar, ziyan kar mahrumiyeti ve cezai şartın teminatı olmak üzere, …’in kabul ettiği bankalara ait ve …’in kabul ettiği metne uygun olmak üzere sözleşme süresi boyunca geçerli olacak ve kesin banka teminat mektubunu veyahut sair teminatı …’e vermeyi kabul ve taahhüt eder. …’in söz konusu teminatlar ile karşılanamayan her tür zarar ve ziyanını tazmin etmek hakları ayrıca saklıdır.
BAYİ, …’ın değişen ticari ve piyasa koşullarına göre kendisinden her zaman ilave teminat talep etme hakkına sahip olduğunu peşinen kabul eder.
Madde 11. Sözleşme Hükümlerinin İhlali ve Fesih:
“BAYİ, İşbu Sözleşme hükümlerinden bir kısmını ihlal ettiği, yükümlülüklerini veya borçlarını zamanında veya eksiksiksiz olarak yerine getirmediği takdirde …’in mehil vermek suretiyle aykırılıkların giderilmesini talep etmek veya mehil vermeksizin sözleşmeyi derhel tek taraflı olarak feshetmek kahhını haiz olduğunu kabul etmiştir. … tarafından bu hakkın kullanılmaması bu haktan feragat edildiği anlamına gelmeyecektir.
Taraflar ayrıca:
1)BAYİ’nin sözleşmede yazılı hükümleri ihlal etmesi yükümlülük ya da borçlarının zamanında ve eksiksiz olarak yerine getirmemesi durumunda … herhangi bir ihtarda bulunmaksızın veya süre vermeksizin sözleşmeyi derhel fesih hakkı bulunduğu,
2)…’in derhal fesih hakkını kullanması halinde BAYİ’nin vadesi gelmemiş olan borçlarının dahi derhal muaccel hale geleceği konusunda anlaşmışlardır.
25.02.2018 Tarihli “Peşin Prim Protokolü”
Taraflar arasında imzalanan Protokole göre, peşin prime hak kazanılabilmesi için; Madeni Yağ Bayilik Sözleşmesi hükümleri uyarınca, BAYİ tarafından …’den 01.01.2018 / 31.12.2018 tarihleri arasında 400 TON madeni yağ alım taahhüdünde bulunulduğu,
Davalı şirket tarafından cevap dilekçesi ekinde, davacı şirket tarafından 2017 yılı içinde 66.771 kg madeni yağ, 2018 yılı içinde de 186.210 kg madeni yağ alımı yapıldığına ilişkin beyanda bulunulduğu ve satış miktarlarına ilişkin excel formatta satış rakamlarının yer aldığı belge dilekçe ekinde dosyaya sunulduğu görülmüştür.
Davacının “Peşin Prim Protokolü” Kapsamında Peşin Prim Alacak Talebine İlişkin Değerlendirme:
Tarafların iddia ve savunmaları, taraf ticari defter kayıt ve belgeleri, dosya kapsamına sunulan deliller, Bayilik Sözleşmesi ve Peşin Prim Protokolü’nün ilgili Maddeleri birlikte değerlendirildiğinde,
Davacı tarafından Davalı şirketten, Protokolün geçerliği olduğu tarih aralığında taahhüt edilen Madeni Yağ Alımı (Yıllık 400 ton) yapılmamış olduğundan, davacının Peşin Prim Alacak talebinin doğmadığı kanaatine varılmıştır.
Davacının Davalı Tarafından Tazmin Edilen Teminat Mektuplarından Kaynaklanan Zarar Talebine İlişkin Değerlendirme:
Taraflar arasındaki Bayilik Sözleşmesi çerçevesinde mal alım-satımının 4 ay vadeli kredili olarak kararlaştırıldığı,
Davalı tarafından davacı adına düzenlenen mal satış faturaları üzerinde yapılan incelemede, fatura düzenleme tarihinden itibaren ortalama 3 ay vade içerisinde ödenenmek üzere kararlaştırıldığı ve mal satışının kredili satış olarak taraflarca belirlendiği,
Davacının iş bu mal alış fatura ödeme tarihlerine uygun olarak ileri tarihli çeklerle ödemede bulunulduğu,
Davalı tarafından sözleşmenin feshi ile 08.11.2018 tarihinde 800.000 TL bedelli banka teminat mektuplarının nakde çevrildiği,
Teminat Mektuplarının 08.11.2018 tarihinde tazmin edilmesi ile, davacıdan mal satışı karşılığı (taraflar arasında kredili satışa uygun olarak alınan çekler) fatura bedellerinin ödeme vadelerine uygun olarak alınan ileri tarihli 800.000 TL tutarındaki çek bedellerinin vadelerinden önce tahsil edilmiş olduğu ve bedelleri tahsil edilen çeklerin davacıya 26.11.2018 tarihinde iade edildiği, teknik bilirkişi heyeti tarafından tarafların ticari defter kayıtlarının incelenmesiyle tespit edilmiştir.
İş bu Tespitler çerçevesinde, taraflar arasındaki imzalanan Bayilik Sözleşmesinin 6. maddesine uygun olarak satışların kredili olarak (ortalama 3 ay vadeli) kararlaştırılmış olmasına uygun olarak, davacıdan alınan ileri tarihli çeklerin, 08.11.2018 tarihinde teminat mektuplarının tazmin edilmesi ile henüz ödeme vadesi gelmeyen çek bedellerinin tahsil edilmesi ile davacının, davalıya olan borcunun kararlaştırlan tarihten önce ödenmiş olması karşında uğradığı faiz kaybı/maddi zararına ilişkin hesaplama, takdiri Mahkememizde olmak üzere hesaplanmıştır.
Davacı tarafından davalıya cari hesap borcuna karşılık ödeme olarak verdiği ileri vadeli çeklerin bedellerinin, teminat mektuplarının 08.11.2018 tarihinde tazmin edilen bedellerinden mahsup edilmesi suretiyle erken tahsilat yapılması karşısında uğradığı zararın tazminine ilişkin talebinin Mahkemenizce de benimsenmesi halinde; tazmin edilen teminat mektuplarından tahsil edilen ileri vadeli çeklerin erken tahsili için tarafların tacir olduğu nazara alınarak, (Her ne kadar taraflar arasında imzalanan Bayilik Sözleşmesinde davacının geç ödemeleri için aylık % 5- yıllık % 60 gecikme faizi/vade farkı uygulanacağı kararlaştırılmış ise de) iş bu erken tahsilatlar için 3095 Sayılı yasanın 2/2 maddesine uygun olarak % 19,50 ve değişen oranlarda işlemiş faiz/zarar hesabı yapıldığında henüz ödeme vadesi gelmeyen çeklerin tazmin edilen teminat mektup bedellerinden tahsili ile davacının, iş bu erken ödeme nedeniyle 27.631.23 TL Maddi zararının doğduğu, iş bu 27.631.23 TL’nın davalıdan talep edilebileceği hususu Mahkememiz takdirlerinde mütalaa edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı ve delillerin birlikte değerlendirilmesi sonucunda; Somut uyuşmazlıkta davacı taraf, davalı ile aralarında bayiilik sözleşmesi olduğunu, davalının teminat mektubunu nakde çevirdiğini, davalının bu yolla vadelendirme tablosuna aykırı olarak alacağını peşin tahsil ettiğini, ancak buna rağmen nakit iskontonun uygulanmadığını, yine davalının yıllık ödemesi gereken prim ödemelerini ödemediğini belirterek sözleşmeden kaynaklı alacağının tahsilini ve teminat mektubunun paraya çevrilmesi nedeniyle uğradığı zararın tazminini talep etmiştir.
Davalı taraf ise cevap dilekçesinde, davacının 2018 yılında 400 ton yağ almayı kabul ettiğini, ancak 186 ton yağ aldığını, davacının sözleşmeye aykırılığı nedeniyle teminat mektubunun paraya çevrildiğini, bu nedenle davacıya iskonto bedeli borcunun olmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.
Taraflar arasında “Madeni Yağ Bayilik Sözleşmesi” başlıklı sözleşmenin olduğu uyuşmazlık konusu değildir. Taraflar arasındaki bu sözleşmede prime ilişkin bir düzenleme bulunmamaktadır.
Davalı tarafın cevap dilekçesinin ekinde sunmuş olduğu “Peşin Prim Protokolü” başlıklı ek sözleşmenin taraflar arasında imzalanmış olduğu hususu ispata muhtaçtır. Davacı taraf, dava dilekçesinde davalıdan prim alacağı bulunduğunu iddia etmektedir.
Davalı tarafından dosyaya sunulan “Peşin Prim Protokolü” başlıklı sözleşmede tarafların imzası bulunmamaktadır. Hakeza davacı taraf cevaba cevap dilekçesinde, bu sözleşmenin taraflar arasında hiçbir zaman imzalanmadığını beyan etmiştir. Bu durumda davacı tarafın imzalanmadığını iddia ettiği sözleşmeye göre prim talep etmesi çelişkili davranış yasağıdır.
Sektörel bilirkişi incelemesinde, bayilik sözleşmelerinde ek protokol şeklinde uygulamaların genel bir teamül olduğu, ana sözleşmede yer almayan prim uygulamalarının, teşviklerin, taahhütlerin ve cezai yaptırımların bu ek sözleşme içeriğinde rakamsal olarak belirlendiği gözetilerek davacının talebinin dayanağının da bu protokole dayandığı anlaşılmakla taraflar arasında “Peşin Prim Protokolü” başlıklı bir sözleşmenin varlığı mahkememizce belirlenmiştir.
İncelenen cari hesap ekstresine göre, davacı tarafından davalı şirket lehine verilen banka teminat mektuplarınının tazmin edildiği 08.11.2018 tarihi itibariyle davalının cari hesaptan davacıdan alacak bakiyesinin 28.279.44 TL alacaklı durumda olduğu,
08.11.2018 tarihinden sonra, davacı tarafından mal alışlarına karşılık davalı şirkete verilen ileri tarihli (vadeli mal alımına uygun olarak) çeklerin davalı tarafından davacı şirkete 26.11.2018 tarihinde 27 adette toplamda 800.000.00 TL tutarındaki çeklerin iade edildiği,
Taraflar arasındaki 08.11.2017 tarihinden sonraki ticari ilişkide, davalı tarafından davacı adına düzenlenen satış fatura bedellerine vade farkı uygulanmaksızın fatura tarihlerinde banka havaleleri ile tahsilat yapıldığı,
Yönündeki teknik mali bilirkişi tespitleri ve yukarıda belirtilen her iki sözleşme hükümleri birlikte değerlendirildiğinde, davalının mehil vermeksizin sözleşmeyi derhal tek taraflı olarak feshetmek hakkına haiz olduğu, BAYİ’nin sözleşmede yazılı hükümleri ihlal etmesi, yükümlülük ya da borçlarını zamanında ve eksiksiz olarak yerine getirmemesi durumunda …’in herhangi bir ihtarda bulunmaksızın veya süre vermeksizin sözleşmeyi derhel fesih hakkının bulunduğu, …’in derhal fesih hakkını kullanması halinde BAYİ’nin vadesi gelmemiş olan borçlarının dahi derhal muaccel hale geleceği, bayi, sözleşmeden doğan borç ve yükümlülüklerini ihlal ederse …’in uğrayacağı her türlü zarar, ziyanın, kar mahrumiyetinin ve cezai şartın teminatı olmak üzere, …’in sözleşme süresi boyunca geçerli olacak ve kesin banka teminat mektubunu veyahut sair teminatı …’e vermeyi kabul ve taahhüt ederek …’in söz konusu teminatlar ile karşılanamayan her tür zarar ve ziyanını tazmin etmeye haklarının bulunduğu anlaşılmakla davacının eksik alım nedeniyle cezai şart alacağı ile kar kaybı, diğer zararları ile vade farkı uygulanması gereken itiraz edilmeyen fatura bedellerinin bulunduğu dikkate alındığında ve talimat mali bilirkişi raporunda tespit edildiği üzere davalının 2018 ve 2019 yıllarına ait ticari defterlerini bilirkişiye ibraz etmediği, bunun sebebinin ise şirketin ticari faaliyetine son vermesi olduğu belirtilmekle davacının 2018 ve 2019 yıllarında zarar ettiği ve 2019 yılı ocak ayı sonundan itibaren kayıtlarının bulunmadığı tespit edilmekle davalının yukarıdaki sözleşme hükümleri kapsamında derhal fesih hakkını kullanarak vadesi gelmeyen borçların dahi muaccel olacağı kararlaştırıldığından davacının mali durumunun da kötü olduğunun taraflar arasındaki ticari ilişkide bizzat davacı tarafça, davalıya teminatın süresinin uzatılmayacağının beyan edilerek elden ödemenin teklif edilmesi ile davalının çeklerinin karşılıksız çıkması maddi olguları karşısında davacının prim alacaklısı olmadığı ve davalının teminat mektubunu paraya çevirmesinde sözleşme hükümleri kapsamında haksız olmadığı kanaatine varılmakla davanın reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 269,80 TL harçtan peşin yatırılan 341,55 TL peşin harcın mahsubu ile artan 71,75 TL harcın karar kesinletiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince 9.200 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-1.320 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
6-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK 341 maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.19/09/2023

Katip …
e-imzalıdır.

Hakim …
e-imzalıdır.