Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/374 E. 2021/579 K. 07.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/374 Esas
KARAR NO:2021/579

DAVA:Alacak
DAVA TARİHİ:25/06/2008
KARAR TARİHİ:07/07/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekilince sunulan 25/06/2008 tarihli dava dilekçesi ile; davacının … da ikamet ettiğini, uzun yıllar çalışarak biriktirdiği parasını yatırıma dönüştürmek istediğini, …. Bankası …’nin gurbetçiler için Türk gazetelerinde verdiği dövize yüksek faiz şeklinde yapılan reklamında etkisi ile döviz bazında yatırım yapmak amacıyla ve … bankasında hesap açılmak üzere … … Bankası …’ye para yatırdığını, yatırdığı mevduat karşılığı … … Bankası … bünyesinde hesap açıldığı ve kendisine … Bank yazan … Bankası logosu olan koşan at simgesinin bulunduğu bir adet hesap cüzdanının verildiğini ve davacının da … de kurulan bir bankada değerlendirildiğini düşünerek hesap cüzdanı ile yaptığı her işlemi … … Bankası …’nin şubeleri aracılığıyla gerçekleştirdiğini, tüm bu işlemlerin … … Bankası … şubelerinde gerçekleştirilmiş olması, kendisine verilen hesap cüzdanı üzerinde … … Bankası …’nin adının ve logosunun bulunması nedeniyle de … Bankası dışında bir bankaya para yatırdığını aklına bile getirmediğini, ancak … Grubuna ait … ‘a ve … ‘e el konulması sonrası … … Bankası …’nin mevduatları ödemede sıkıntıya düştüğünü ve bu süreç sonucunda da bankanın yönetiminin 03/07/2003 tarihinde alınan kararla …’ye devredildiğini, bu devrin akabinde … Bankası olayını araştıran komisyon tarafından yolsuzluk raporunun hazırlandığını ve devlet kurumlarının da doğan zararlardan sorumlu olduğunun ortaya çıktığını, … … Bankası …’nin yönetiminin …’ye devri sonucunda davacıya herhangi bir faiz ödemesi yapılmadığı gibi ana paranın dahi iade edilmediğini, diğer yandan … Bankasına para yatıranlardan paraları… hesabına aktarılanlara bir ödeme yapılamayacağının, … ve … tarafından basın yolu ile ilgililere duyurulduğunu, bu nedenle davacının devlete ve … … Bankası …’ye güvenerek yatırdığı parasını geri alabilmek için sorumluluğu bulunan davalılar aleyhine bu davayı açtığını, söz konusu davacının uğradığı zarardan birinci derecede … … Bankası …’nin sorumlu olduğunu, … … Bankası … ve … Limited hakim ortağı …’ın da doğan zarardan birinci derece de sorumlu olduğunu, zira TTK.336. maddesi uyarınca bu sorumluluğun meydana geldiğini, … çalışanı … … Bankası çalışanı yönetim kurulu üyesi ve daha sonra Müflis … … Bankası …. Genel müdürü olan …’ın ve temsil ettiği kurum olan … ‘nun meydana gelen zarardan sorumlu olduğunu, davacının yatırdığı paranın … … Bankası … bünyesinde olduğunun kabulü sonucunda … tarafından normal mevduat hesap sahiplerinde olduğu gibi davacıya da ödeme yapılması gerektiğini belirterek davacının uğradığı toplam 822.693,30 TL ‘nin davalılar … dan, … … Bankası …’den, … dan, … dan ve bu tür davalardan sigorta olarak doğan zararları karşılamak üzere kurulmuş olan … den müşterek ve müteselsilen avans faizi ile alınarak davacıya verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Dava dilekçesi davalılara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir. Davalılar … ve … Limited davaya ilişkin herhangi bir cevap vermemişlerdir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Mahkememizin …esas sayılı dosyasında yapılan yargılama sonucunda 02/10/2013 tarihli 2013/194 sayıl karar ile, davanın davalı … Bankası … yönünden kabulü ile, 822.693,30TLnin dava tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte bu davalıdan alınarak davacıya verilmesine, ancak davalı … Bankası … iflas etmiş ve iflas masası teşekkül etmiş bulunduğundan hükmedilen alacağın iflas masasına kayıt ve kabulüne, diğer davalılar hakkındaki davanın ayrı ayrı kabule şayan bulunmadığından reddine karar verilmiş, kararın temyizi üzerine Yargıtay 23.Hukuk Dairesinin 2015/6682 esas 2016/3419 karar sayılı 06/06/2016 tarihli ilamı ile,
“1- Davalılar …, … yönünden açılan davanın, bu kurulların idari eylem ve işlemlerinin hukuka uygun olup olmadığını ve işlemlerin uygulanmasında zarar doğup doğmadığının tespit edileceği yerin idari yargı olduğu, davalı … yönünden açılan davanın ise bu davalının … s. Kanun’un 24/6-3 maddesi gereğince atanan kamu görevlisi olduğu dikkate alınarak bu davalılar yönünden açılan davanın yargı yolu yönünden reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
2-Davalılar … ve … … Ltd. Şti. yönünden açılan davaların ise alacak davası olduğu ve kayıt kabul davaları ile farklı yargılama usulüne tabi olduğu dikkate alınarak bu davalalılar yönünden tefrik kararı verilip ayrı bir esasa kaydedilerek yargılamanın yürütülmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
3-Davalı Müflis … … Bankası Temyiz nedenlerine gelince; masaya kayıt ve kabulüne karar verilen alacak miktarına iflas tarihine kadar faiz yürütülmesi gerekirken mahkemece dava tarihinden itibaren avans faizine hükmedilmesi doğru görülmemiştir.” gerekçesiyle bozma kararı verilmiş, karar düzeltme talep edilmiş ise de, aynı dairenin … esas … karar sayılı 20/05/2019 tarihli ilamı ile karar düzeltme isteminin reddine karar verilmiş ve dava mahkememizin 2019/374 esas sırasına kaydedilmiş, mahkememizin 2019/374 esas sayılı dosyasında verilen 23/12/2020 tarihli karar ile de mahkememiz dosyasında davalılar …, … ve … yönünden açılan davanın tefrikine karar verilerek mahkememizin 2021/318 esas sırasına kaydedilmiş, davalı Tasfiye Halinde Müflis … … Bankası … yönünden açılan dava mahkememizin 2021/319 esas sırasına kaydedilmiş, davalılar … ve … … Ltd Şti yönünden davaya devam olunmuştur.
Taraflara usulune uygun davetiye gönderilmiş, mahkememizce usul ve yasaya uygun bulunan Yargıtay bozma ilamına uyulmasına karar verilerek yargılamaya devam olunmuştur.
Yapılan yargılama, davacı tarafın iddiaları, davalıların beyanları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasındaki uyuşmazlığın, davacının … … Bankası … … şubesi nezdinde açmış bulunduğu hesabı kapatarak … Ltd … – … ‘a yazılı talimata istinaden … Ltd nezdinde ki hesaba ilişkin 822.693,30 TL ‘nin faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsili talebine ilişkin olup, … Bankası … Şubesinde 14/05/2003 tarihinde davacı adına 575.310 $ tutarında döviz tevdiyat hesabı (…) açıldığı, bu hesabın davacının talimatı üzerine aynı gün kapatıldığı, hesap kapatma fişi üzerinde davacının imzasının mevcut olduğunun tespit edilmiş, davacı yanın 14/05/2003 tarihinde kapattığı bu hesap bedeli 575.310 $ yurt dışındaki … Ltd nezdinde hesap açılmak üzere adı geçen bankaya yazılı talimat verdiği tespit edilmiş, davacı … ‘ın 14/05/2003 tarihinde … Ltd … – …’a hitaben yazdığı talimat ile 14/06/2003 vadeli 575.310 $ tutarında vadeli mevduat hesabı açılmasını yazılı şekilde talep ettiği, bu talimata istinaden davacı adına yurt dışında … Ltd nezdinde … nolu 575.310 $ tutarında %6 faizli hesabın açıldığı, davacının … Bank … Şubesi aracılığıyla … Ltd nezdinde açtırdığı hesabın yurt dışında açılmış… hesap mahiyetinde olduğu, bu hesabın … Bankalar Kanunu hükümlerine tabi olmadığını” tespit etmiş ve davacının bu davada davalılar … ve … Limited’den talep edebileceği bir alacağı olmadığı sonucuna ulaşmış, Yargıtay bozma ilamında … ve … Ltd Şti yönünden verilen red kararında aleyhe bir bozma nedeni öngörülmediği, bu kapsamda … ve … Ltd yönünden kazanılmış hak oluşturduğu da dikkate alınarak davanın reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ve dosya içeriğine göre;
1-Davalılar … ve … LİMİTED yönünden açılan davanın SÜBUT BULMADIĞINDAN REDDİNE,
2-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 59,30TL karar harcının peşin olarak alınan 11.106,40TLden mahsubu ile fazla aınan 11.047,10TLnin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalılar tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansının talep halinde ve karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalıların yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde YARGITAY’a TEMYİZ YOLU açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 07/07/2021

Başkan …
E-İMZALI
Üye …
E-İMZALI
Üye …
E-İMZALI
Katip …
E-İMZALI