Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/369 E. 2020/751 K. 07.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/369
KARAR NO:2020/751

DAVA:Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :10/04/2017
KARAR TARİHİ:07/12/2020

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili … Tüketici Mahkemesine hitaben verdiği dava dilekçesinde özetle; … Kaymakamlığı İlçe Tüketici Hakem Heyeti’nin 06/03/2017 tarihli, … dosya no’lu, … no’lu kararının haksız ve hukuka aykırı olduğunu, davalı … … A.Ş. ile davacı arasında hiçbir zaman sözleşme kurulmadığını ancak davalı firmanın icra takibi başlattığını, borca dayanak olarak 09/05/2011 tarihli, … no’lu Alarm Sistemi Abonelik ve Hizmet Sözleşmesini gösterdiklerini belirterek davacının haklarının haleldar olmaması, davalı şirkete borçlu olmadığının tespitini, haksız ve hukuka aykırı olarak kesinleşen icra takibiyle haciz gibi olumsuz bir işlemle karşılaşmamasını, davacının şikayet edilen firmaya borçlu olmadığının tespitine, %20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesine,yargılama masrafı ve vekalet ücretinin şikayet edilen firma üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konu güvenlik sistemleri davacının işyerinde kurulmuş ve davacının …’ten talep ettiği hizmeti mesleki amaçlarla edindiğini bu sözleşmelere ilişkin davacının tüketici sıfatını haiz olmadığını, dava konusu somut olayın özelliklerine bakıldığında, davacının hem davalı …’in vermiş olduğu hizmetten yararlandığını ikrar etmesi hem de hiç bir sözleşmeyi akdetmediğinden bahisle borçtan sorumlu tutulamayacağını belirtmesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, sözleşme uyarınca alınan hizmetlerin aylık hizmet bedellerine ilişkin olup, 1.044,17 TL asıl borca ek olarak yasal faiz ve takip masrafları ile birlikte 1.842,00 TL tutarında olduğunu, dolayısıyla davacı tarafından …’ten hizmet alınmış olmasına rağmen kullandığı sistemin hizmet bedellerinin iadesini talep etmesi hem sözleşmeye hem de hakkaniyete açıkça aykırılık teşkil ettiğini belirterek haksız ve hukuki mesnetten yoksun davacının iddialarının asılsız olması nedeniyle esastan reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava; menfi tespit davasıdır.
….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası getirtilerek incelendiğinde; davalı tarafından davacı aleyhine 1.044,17 TL alacak üzerinden takip başlatıldığı anlaşılmıştır.
….Tüketici Mahkemesinin … esas, … karar sayılı 26/09/2017 tarihli kararı ile davanın Tüketici Hakem Heyeti Kararının iptali istemi yönünden reddi ile … Kaymakamlığı İlçe Tüketici Hakem Heyeti Başkanlığının 06/03/2017 tarihli … sayılı kararının değişik gerekçe ile onanmasına, menfi tespit ve kötüniyet tazminatı talebi yönünden davanın tefriki ile ayrı bir esasa kaydına karar verilmiştir.
….Tüketici Mahkemesinin … esas, … karar sayılı 30/10/2017 tarihli kararı ile, tefrik edilen dava yönünden … Asliye Hukuk Mahkemesine görevsizlik kararı verildiği anlaşılmıştır.
….Asliye Hukuk Mahkemesinin … esas, … karar sayılı 19/12/2017 tarihli yetkisizlik kararı üzerine dosya ….Asliye Hukuk Mahkemesinin … esas sırasına kayıt edilmiştir.
….Asliye Hukuk Mahkemesinin … esas, … karar sayılı 11/04/2019 tarihli görevsizlik kararı üzerine Mahkememize tevzi edilen dosya Mahkememiz yukarıda yazılı esas sırasına kayıt edilmiştir.
Davalı vekili tarafından taraflar arasında yapıldığı iddia edilen sözleşme aslı sunulduktan sonra sözleşmedeki imzanın davacı …’nın eli ürünü olup olmadığının tespiti amacıyla grafolog bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiş ise de, davalı vekilinin mahkememize sunduğu 27/12/2019 tarihli dilekçesiyle davalı şirketin tüm sözleşme ve belgelerini arşivliyen arşiv firmasının deposunda çıkan yangın nedeniyle sözleşme asıllarının yandığını ve zayi olduğunu, buna ilişkin ….ATM’nin … esas sayılı dosyası ile zayi belgesi verilmesi için dava açtıklarını beyan etmesi üzerine Mahkememizin 02/01/2020 tarihli ara kararı ile davacı …’nın imza incelemesine yer olmadığına karar verilerek dosyanın Elektrik Mühendisine tevdine karar verilmiştir.
Dosya elektrik mühendisi bilirkişiye tevdi edilmiş düzenlenen 23/09/2020 tarihli raporda; dava konusu sözleşme içeriğinin taraflar arasında Elektronik Güvenlik Sistemleri kurulması ve Alarm Haber Alma Merkezi aracılığıyla bu sistemlerin izlenmesi alanında hizmet vermek içerikli olduğu, bu kapsamda 10/05/2011 tarihli “Hizmet Anlaşması” imzalandığı ve bu sistemin sözleşme gereği aynı tarihte tam, eksiksiz ve çalışır vaziyette teslim edilmiş olduğu, davalı … Şirketi’nin sözleşme kapsamındaki tüm görevlerini eksiksiz olarak ifa ettiği anlaşılmakla sunulan hizmet kayıtlarında sözleşme ile müşterinin güvenlik tesisatından alarmı haber alma merkezine gelen alarmları 24 saat gözetlediği, herhangi bir tehdit anında ilgili mercilere, müşteri ve müşterilerin belirleyeceği kişi ve kuruluşlara haber verdiği taahhüdünü yerine getirmek amacıyla alarmı haber alma merkezine gelen sinyalleri 24 saat boyunca izlenmiş olduğu kısaca taahhüt ettiği hizmeti vermiş olduğu kanaatine varıldığı, bu nedenle takibe konu hizmetin cari hesap bedelinin kadri marufunda olabileceği kanaatine varıldığı, Alarm Sistemi Abonelik ve Hizmet Sözleşmesinde yer alan imza örneği ile davacının resmi makamlardaki talepleri için kullanmış olduğu imzalı örneklerinin uzmanlik gerektirmeyecek şekilde birbirlerinden farklı oldukları tespit edilebilmekte olduğu, bu hususta nihai kararın Mahkememizde olduğu, ödemeler hususundaki kredi kart sahibinin Güvenlik ve Risk Analizi Form kayıtlarında aktivasyon ve bağlantı için irtibata geçilen kişinin, Abonelik Sözleşmesi ve Sistem Teslim Form Kayitlarında muhatap kişinin dava dışı … olduğunun anlaşıldığı, dosya kapsamında dava dışı … ile davacının ticari ilişkisini ortaya koyabilecek belgenin görülmediği belirtilmiştir.
Yapılan yargılama, tarafların iddia ve savunmaları, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı tarafça, davalı tarafından başlatılan ….İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasındaki borca dayanak olarak gösterilen 09/05/2011 tarihli, … no’lu Alarm Sistemi Abonelik ve Hizmet Sözleşmesindeki imzanın davacıya ait olmadığı, sözleşmedeki imzanın ve abone T.C.kimlik numarasının, imza ve e-posta adresinin davacının dükkanını 2010 yılında satın alan …’a ait olduğu ve davacının davalı tarafa herhangi bir borcunun bulunmadığı iddia edilmiş olup, davalı vekilinin cevap dilekçesinde davacıyı temsilen … ile sözleşme yapıldığını belirttiği, yapılan bilirkişi incelemesi ile kredi kartı sahibi dava dışı … tarafından alınacak hizmet kapsamında ödeme talimat verildiği, kayıtlara bu şahsa ait e-posta adresinin geçirilmiş olduğu, Güvenlik ve Risk Analizi Form kayıtlarında aktivasyon ve bağlantı için irtibata geçilen kişinin … olduğu, 10/05/2011 tarihli Sistem Teslim Form Kayıtlarından aynı tarih itibarı ile montaj işleminin yapıldığı, sistemin sorunsuz olarak teslim edildiği, alınan hizmet süreci boyunca sözlemeye konu işyeri için oluşan tehlike ve risk anında iletişime geçilen kişi olarak dava dışı … isminin geçtiği, sözleşmede yer alan imza örneği ile davacının resmi makamlardaki imzalarının uzman gerektirmeyecek şekilde birbirinden farklı olduklarının tespit edildiği, dava dışı … ile davacının ticari ilişkisini ortaya koyabilecek belge bulunmadığı anlaşılmakla buna göre davacının davasının kabulü ile davaya konu icra dosyasına ilişkin takip nedeni ile davacı borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş ancak davalının takipte kötü niyetli olduğu sabit olmadığından kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile ….İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasında ilişkin takip nedeni ile davacının borçlu olmadığının TESPİTİNE,
2-Şartları oluşmadığından İİK 72/5 uyarınca davacı lehine kötüniyet tazminatı talebinin REDDİNE,

3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar tarifesi gereği alınması gereken 71,32 TL nispi karar ve ilam harcından, peşin alınan 54,40 TL’nin mahsubu ile bakiye 16,92 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği hesap ve takdir olunan 1.044,17 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 85,80 TL harç, 600,00 TL bilirkişi ücreti, 147,70 TL diğer posta masrafları olmak üzere toplam 833,50 TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzüne karşı okunup usulüne uygun anlatıldı.07/12/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır