Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/298 E. 2023/386 K. 29.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/298
KARAR NO : 2023/386
DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/05/2019
KARAR TARİHİ : 29/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalılardan … … tarafından ….İcra Müdürlüğünün 2019/… esas sayılı dosyası ile davacı ve diğer davalılar aleyhine kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takibe başlandığını, takipteki borca …İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/… esas sayılı dosyası ile itiraz edildiğini, ancak kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte takip borca itiraz ile durmadığından ….ATM 2019/… D.iş sayılı dosyası ile İİK 72.maddeye göre ihtiyati tedbir kararı alındığını ve dosya borcunun huzurdaki menfi tespit davası sonuçlanıncaya kadar icra müdürlüğünce depo edilmek üzere ödendiğini, takibe konu … Bankası A.Ş…. … şubesine ait … seri nolu 20/02/2019 vadeli 8.057 TL bedelli çekin davacı şirket tarafından ticari ilişki içinde bulunduğu … San.ve Tic.Ltd.Şti.lehine düzenlendiğini, çekin …’ya gönderilmek üzere … Kargoya teslim edildiğini ancak 25/01/2019 tarihinde kargo şirketinde yaşanan hırsızlık sırasında çalındığını, davacı tarafından … ATM 2019/… esas sayılı dosyası ile çekin iptali ve ödeme yasağı talepli açılan davada mahkemece ödeme yasağı kararı verildiğini, davacının, çek ile ilgili olarak sadece …’ya borçlu olup bu borcunda ödendiğini, sonraki cirantalara borçlu olmadığını, …’dan sonraki cirolarda ciro zincirinde kopukluk olduğunu, lehtar … tarafından da … İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/… esas sayılı dosyası ile kambiyo senedi ile ilgili olarak imzaya, borca itiraz edildiğini, takibe konu kambiyo senedinin lehtar …’nın eline hiç geçmediğinin kargo şirketinden gelen tutanakla sabit olduğunu, ciro zincirindeki ilk imzanın lehtara ait olmadığının açık olduğunu, dolayısı ile takip alacaklının yetkili hamil olmadığını, takip alacaklısının basiretli bir tacir gibi davranmayarak ciro aldığı çek hakkında ödeme yasağı olup olmadığını araştırmadığını, çekin çalınması ile yapılan usulsüz cirolar ve başlatılan takiple ilgili olarak C.Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulduğunu, bu nedenlerle davanın kabulü ile, ….İcra Müdürlüğünün 2019/… esas sayılı dosyasında borçlu olmadığının tespitine, açılan takibin iptaline ve icra dairesine depo edilen paranın davacıya iadesine, %20’den az olmamak üzere tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı … … vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı iyiniyetli olup davacının iddialarını davalıya karşı ileri sürülemeyeceğini, TTK m.687/1’e göre davalıya karşı davacının kendilerinden sonraki cirantalarla herhangi bir ticari ilişkisi olmadığı yönündeki itirazlarının ileri sürülebilmesi için hamilin kötü niyetli olması gerektiğinin vurgulandığını, davalı, davaya konu çekte son hamil durumunda olup çekin veriliş koşullarını ve verilme sebebini araştırma durumunda olmadığı gibi bunu bilebilecek durumda da olmadığını, 6102 Sayılı TTK.’nun 792.maddesine göre kaybolan ve rızası dışında elden çıkan çekin istirdadının ancak çeki elinde bulunduran kişinin kötü niyetli veya ağır kusurlu olması halinde istenebileceğinin hüküm altına alındığını, yine TTK’nun 686/2.”poliçe herhangi bir suretle hamilin elinden çıkmış bulunursa….” ibaresinin, poliçenin önceki hamilin elinden rızası hilafına çıkmış olmasını, yani çalınmasını, tehdit ya da hile ile alınmasını, kaybedilmesini veya rıza ile fakat devri sakatlayan hukuki olgularla elden çıkmasını ifade ettiğini, ancak senedi çalışan veya hile ile hamilinden alan ya da bulan kişinin sahte ciro ile devretmesi halinde, bunu bilmeyen ve bilebilecek durumda da olmayan; eş söyleyişle kötüniyetli ve ağır kusurlu bulunmayan yeni hamilin korunacağını, çekteki imzalarla ilgili sahtelik itirazı yapılmamış olup davalının çekin veriliş koşullarını bilebilme durumunun söz konusu olmadığını, davalının iyi niyetli meşru hamil olup davacının aksi yönde bir iddiası var ise ispatlamakla yükümlü olduğunu, Yargıtayın yerleşik içtihatları uyarınca davalının çeki edinme nedenini kanıtlama yükümlülüğünün de bulunmadığını, çeki süresinde ibraz edip ödenmediğini tespit ettiren hamilin cirantalara keşideciye ve diğer çek sorumlularına karşı müracaat hakkını kullanabileceğini, davacı tarafın iddialarının bir kısmı çekin rızası hilafına elden çıktığına ilişkin olsa da bu durumun alacaklının alacağını temin etmesine engel bir durum olmadığını, bu nedenlerle davanın reddine, %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
Dava dilekçesi diğer davalılar … San.ve Tic.Ltd.Şti.ve … Tic.Ltd.Şti.’ne usulüne uygun olarak tebliğ olunmuş, süresi içinde davaya cevap verilmemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Taraflara usulune uygun davetiye tebliğ edilmiş olup, …İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/… esas sayılı dosyasının UYAP sureti, ….ATM 2019/… D.iş sayılı dosyası, …İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/… esas sayılı dosyasının UYAP sureti, … ATM 2019/… esas, 2019/… karar sayılı dosyasının UYAP sureti, ….İcra Müdürlüğünün 2019/… esas sayılı takip dosyasının UYAP sureti, … C.Başsavcılığının 2019/… soruşturma sayılı dosyasının UYAP sureti, işbu dosyadan tefrik edilen … C.Başsavcılığının 2019/… soruşturma sayılı dosyasının UYAP sureti, … Asliye Ceza Mahkemesinin 2021/… esas sayılı dosyasının UYAP sureti, ….İcra Hukuk Mahkemesinin 2022/… esas, 2023/… karar sayılı dosyasının UYAP sureti,
….İcra Müdürlüğünün 2019/… esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; alacaklının … …, borçluların … Ltd.Şti., … San.ve Tic.Ltd.Şti., … Ltd.Şti.ve … Ltd.Şti.olduğu, 8.057 TL çek alacağı, 116,22 TL faiz, 805,70 TL çek tazminatı olmak üzere toplam 8.978,92 TL üzerinden takip başlatıldığı anlaşılmıştır.
…İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/… esas, 2021/… karar sayılı dosyası incelendiğinde; davacının … İnş.ve Tic.Ltd.Şti., davalının … …, davanın 01/04/2019 tarihine açılan ….İcra Müdürlüğünün 2019/… esas sayılı dosyasında takibe-borca itiraz davası olduğu, 01/07/2021 tarihinde davanın reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
….ATM 2019/… D.iş sayılı dosyası incelendiğinde; ihtiyati tedbir isteyen … Tic.Ltd.Şti., karşı tarafın … …, talebin 17/04/2019 tarihli ihtiyati tedbir talebi olduğu, 19/04/2019 tarihinde talebin kabulü ile %15 teminat mukabilinde ….İcra Müdürlüğünün 2019/… esas sayılı takip dosyasına yatan paranın alacaklıya ödenmemesi bakımından ihtiyati tedbir konulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
…İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/… esas sayılı dosyası incelendiğinde; davacının … Ltd.Şti., davalının … … olduğu, davanın ….İcra Müdürlüğünün 2019/… esas sayılı dosyasında imzaya ve borca itiraz davası olduğu anlaşılmıştır.
… ATM 2019/… esas, 2019/… karar sayılı dosyası incelendiğinde, davcıların … Ltd.Şti.ile … Ltd.Şti.olduğu, davanın 19/02/2019 tarihinde açılan çek iptali davası olduğu, 28/05/2019 tarihinde davanın kabulü ile, … Bankası … … Şubesine ait keşidecisi … Ltd.Şti.olan … seri nolu 8.057 TL bedelli çekin zayi nedeniyle iptaline karar verildiği, kararın 25/07/2019 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
….İcra Hukuk Mahkemesinin 2022/… esas, 2023/… karar sayılı dosyası incelendiğinde; davacının … Tic.Ltd.Şti., davalının … …, davanın 28/03/2019 tarihinde açılan borca itiraz davası olduğu, 04/05/2023 tarihinde imzaya itirazın kabulü ile, ….İcra Müdürlüğünün 2019/… esas sayılı takip dosyasından başlatılan takibin İİK’nun 170/3.maddesi gereğince itiraz eden borçlu yönünden takibin durdurulmasına, takip, çeki ciro ile eline geçiren hamil tarafından yapıldığı için alacaklının takip yapmakta kötüniyetli veya ağır kusurlu olduğu kabul edilemeyeceğinden davalı aleyhine İİK.’nun 170/4.maddesi gereğince tazminata ve para cezasına hükmedilmesine yer olmadığına karar verildiği anlaşılmıştır.
Dosya mali müşavir bilirkişiye tevdi olunmuş, düzenlenen 06/04/2020 tarihli raporda; dava dışı … Ltd. Şti kayıtları incelenmiş olup, dava dışı …nın resmi defterlerinin açılış kapanış tasdiklerinin yapıldığı, evrakların defterlere genel kabul görmüş muhasebe usul ve esaslarına uygun olarak işlendiği ve delil niteliği taşıdığı, Bu çerçevede, davalı … Ltd, Şti. nin dava dışı … Ltd. Şti ile devam eden ticari ilişkisi olduğu, kayıp/çalıntı çek bedelinin davacı tarafından dava dışı …’ya 26.02.2019 tarihinde 8.057,- TL olarak ödendiği ve dava dışı firmanın yevmiye defterine kayıt düşüldüğü, dava dışı firmanın resmi defterlerinin incelenmesi sonucunda çekin arkasında ciroları mevcut davalılar ile ticari ilişkisine rastlanmadığı belirtilmiştir.
Dava, menfi tespit davasıdır.
Tarafların iddia ve savunmaları, toplanan deliller, alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Davacı, ….İcra Müdürlüğünün 2019/… esas sayılı takip dosyasına konu … Bankası … … şubesine ait … seri numaralı 20/02/2019 vadeli 8.057,00 TL bedelli çekin ticari ilişki içinde bulunduğu …’ya gönderilmek üzere kargoya teslim ettiğini, ancak çekin 25/01/2019 tarihinde kargo şirketinde yaşanan hırsızlık sırasında çalındığı ve takibe konu edildiğinden bahisle menfi tespit isteminde bulunmuş; davalı taraf ise iddiaları kabul etmeyerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Menfi tespit davalarında ispat yükü iddianın niteliğine göre değişmektedir. Herkes iddiasını ispatla yükümlüdür, 6100 sayılı HMK’nun 189. vd maddeleriyle belirtildiği gibi tarafların kanunda belirtilen süre ve usule uygun olarak ispat hakkına sahip olduğunu, 190. maddeyle kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça iddia edilen vakaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafın ispat yüküyle yüklü olduğu, ispatın hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa ait olduğu açıkça belirtilmiş olup menfi tespit davalarında ise ispat yükü davalıda olup istisnai durumlarda ispat yükü davacıdadır. Bu kapsamda, borçlunun devam etmekte olan bir icra takibine karşı menfi tespit davası açılabileceği, işbu dava bağlamında borçlunun borcunun bulunmadığını iddia etmesi halinde, davalının davaya ve takibe konu asıl borcun varlığını ve alacaklı konumda olduğunu ispatlaması gerekmektedir. Davalı taraflara ihtaratlı bilirkişi inceleme gününün tebliğine rağmen incelemeye katılmamış, ticari defter ve kayıtlarını bilirkişi incelemesine sunmamışlardır.
Mahkememizce dava dışı … Ltd.Şti.’nin ticari defter ve kayıtları üzerinde yapılan mali inceleme ile, şirketin usulüne uygun tutulmuş, delil niteliğine haiz ticari defter ve kayıtlarına göre davacı ile devam eden ticari ilişkisinin bulunduğu, davaya konu çek bedelinin davacı tarafından dava dışı …’ya 26/02/2019 tarihinde ödendiği ve firma defterlerine kayıt edildiği, davacının, çekin arkasında ciroları mevcut davalılar ile ticari ilişkisinin bulunmadığı tespit edilmiştir.
Dosya kapsamında mevcut … C.Başsavcılığının 2019/… soruşturma sayılı dosyasında alınan Adli Tıp/Adli Belge İnceleme Uzmanından alınan 30/10/2021 tarihli raporda, çek ön yüzündeki yazı ve rakamlar ile keşideci imasının … …’nun eli ürünü olduğu, birinci ciranta imzasının … …’ın eli ürünü olduğu, ikinci ciranta imzasının … …, … … ve … … ‘ın eli ürünü olduğunu gösterir nitelik ve yeterlikte bulgu saptanmadığı tespit edilmiş, düzenlenen 08/11/2021 tarihli iddianamede; alınan bilirkişi raporuyla ciro silsilesinin birinci sırasında yer alan … Ltd.Şti.kaşesi üzerindeki imzanın … … tarafından atıldığı, gerçekte … …’ın … …Şti.yetkilisi olduğu, bu cirodan sonraki kaşeler üzerindeki imzalarında sahte atıldığı tespit edildiği ve atılı suçu … …’ın işlediği belirtilmiş, davalı … …’ın savcılık dosyasında vermiş olduğu 18/07/2019 tarihli ifadesinde; çeki, …çilik isimli firmaya vermiş olduğu malzemeler karşılığında aldığını, uzun zamandır işbu şirketin sahibi olan … İlkov ile ticari ilişkisinin bulunduğunu ancak son 2-3 aydır kendilerine ulaşamadığını, çeke konu vermiş olduğu malzemelere ilişkin faturasının bulunduğunu, diğer cirantalar ve keşideciyi tanımadığını, çeki Bahçelievlerde bulunan işyerinde 2019 yılı ocak ayında … çalışanlarından birisinin cirolanmış olarak getirdiğini, çekin ön ve arka yüzündeki ciro dışında hiçbir yazı, rakam ve imzanın kendisine ait olmadığını beyan etmiştir.
Soruşturma dosyası kapsamında verilen 08/11/2021 tarihli ek kovuşturmaya yer olmadığına dair karar ile, çekin ön yüzündeki imzaların tamamının müşteki … …’ya ait olduğu, şahsın … … Şti.yetkisili olduğundan suç işlemesinin mümkün olmadığı, çek arkasında yer alan 1.ciro sahibi … kaşesi üzerinde yer alan imzanın … İnş….Şti.sahibi … …’a ait olduğu ve bu imzanın … yetkilisi olan … … ‘a ait olmadığının tespit edildiği, bu nedenlerle ciro silsilesinde yer alan … şirketi yetkilisi … … ve … haklarında imzalar kendilerine ait olmadığından sahtecilik suçunu bu kişilere yükletmenin yasal imkanı bulunmadığı, atılı suçun tamamen … … tarafından işlendiği anlaşıldığından şüpheliler … … ve … … haklarında evrakta sahtecilik suçunu işlemedikleri anlaşıldığından kamu adına takibata yer olmadığına karar verilmiştir.
….Ağır Ceza Mahkemesinin 2020/… esas, 2021/… karar sayılı 04/02/2021 tarihli kararı incelendiğinde, … numaralı çekin davaya konu edildiği, sanık … …ı’ın … İnşaat…Şti.yetkilisi ve ortağı olduğu, son ciranta olarak kaşesi bulunan sanık … …’ın ise … ic.yetkilisi olduğu, sanık … …’ın alınan beyanlarında çeki … …Şti.yetkilisi olan … isimli kişiden sattığı malzemelere karşılık aldığını beyan ettiği ancak sanığın ticari ilişkiye istinaden sunmuş olduğu fatura tarihinde çekin müştekinin zilyetliğinden henüz çıkmamış olduğunun anlaşıldığı, faturadaki bedel ile çek bedelinin birbirini karşılamadığı, …çilik isimli firma adresine gidildiğinde adresin boş olduğu ve böyle bir şirketin olmadığının tespit edildiği, sanığın savunmalarının suçtan kurtulmaya yönelik olduğu anlaşılarak savunmalarına itibar edilmeyerek sanığın resmi belgede sahtecilik ve kamu ve kurum ve kuruluşlarının kamu meslek kuruluşlarının, siyasi parti, Vakıf veya dernek tüzel kişiliklerinin araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçlarından cezalandırılmasına karar verilerek sanık … … ve … …’ın 3 yıl 9 ay hapis ve adli para ezası ile cezalandırılmalarına karar verildiği anlaşılmıştır.
….İcra Hukuk Mahkemesinin 2022/… esas sayılı dosyası kapsamında alınan Adli tıp ve Belge İnceleme Uzmanının 20/01/2023 tarihli raporu ile, çek aslı arka yüzündeki davacı … kaşe izi üzerine yetkilisine atfen atılmış imzanın mevcut mukayese imzalarına kıyasla davacı … … …’ın eli ürünü olmadığı belirtilmiştir.
Senede karşı mutlak defiler, senet hamili olan herkese karşı ileri sürülebilir. Gerek doktrinde ve gerekse uygulamada “imzanın sahte olması”, “senet metninde sahtekarlık (tahrifat) yapılmış olması”, “borçlunun borçlanma ehliyetinin bulunmaması” “senette zorunlu şekil koşullarının bulunmaması”, “imza sahibinin temsil yetkisinin bulunmaması”, “senedin zamanaşımına uğramış bulunması” vb. defiler senedin hükümsüzlüğüne yönelik olup, her hamile (iyiniyetli olsa dahi) karşı ileri sürülebilen mutlak def’i olarak kabul edilmektedir. Borçlunun hamil/alacaklıya karşı senet metninde imzaya ilişkin iddiası mutlak def’idir. “Senetteki imzanın inkarı halinde, imzanın borçluya ait olduğunu ispat yükü belgeyi elinde bulunduran senet alacaklısına aittir. İmzada sahtecilik iddiası kambiyo senetlerinde mutlak defi olup, lehdar ve ciro yolu ile hamil olan cirantalara ve son hamile karşı ileri sürülebilir…” (Yargıtay 11. HD 2020/5093 E. 2021/5318 K.)
Tüm bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde; davacının keşidecisi olduğu … Bankası … … şubesine ait … seri numaralı 20/02/2019 vadeli 8.057,00 TL bedelli çekin ticari ilişki içinde bulunduğu …’ya gönderilmek üzere kargoya teslim ettiği, ancak çekin 25/01/2019 tarihinde kargo şirketinde yaşanan hırsızlık sırasında çalındığı ve takibe konu edildiği, çek aslı arka yüzündeki davacı … kaşe izi üzerine yetkilisine atfen atılmış imzanın mevcut mukayese imzalarına kıyasla şirket yetkilisi … … …’ın eli ürünü olmadığı, … kaşesi üzerinde yer alan imzanın … İnş….Şti.sahibi … …’a ait olduğu, davacının işbu çekten kaynaklı davalılara karşı sorumluluğunun bulunmadığı, davaya konu işbu çekin davacının elinde iken zayi olduğu ve sahte imza ile piyasaya sunulduğu, davacıdan sonraki ciro silsilesinin koptuğu, çekteki imzanın sahte olması, senetteki taahhüdün bulunmadığı yönündeki defilerden olup herkese karşı ileri sürülebileceği anlaşılmakla davanın kabulü ile, ….İcra Müdürlüğünün 2019/… esas sayılı dosyasında takibe konu … Bankası A.Ş…. … şubesine ait 20/02/2019 keşide tarihli 8.057,00 TL bedelli çekten dolayı davacının davalılara borçlu olmadığının tespitine, davalıların takipte kötü niyetli olduğu sabit olmadığından, kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜ ile;
1-….İcra Müdürlüğü’nün 2019/… esas sayılı dosyasında takibe konu … Bankası A.Ş. … … Şubesi’ne ait 20.02.2019 keşide tarihli 8.057,00-TL bedelli … seri no’lu çekten dolayı davacının davalılara borçlu olmadığının TESPİTİNE,
2-Şartları oluşmadığından İİK 72/5 uyarınca davacı lehine kötüniyet tazminatı talebinin REDDİNE,
3-…. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/… D.iş sayılı dosyasından verilen tedbir kararının hüküm kesinleşinceye kadar devamına,
4-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 550,37 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 137,60 TL’nin mahsubu ile bakiye 412,77 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile Hazineye irat kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan; bilirkişi ücreti, tebligat, posta ve müzekkere masraflarından oluşan toplam ‬‬1.181,50 TL yargılama masrafının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine, ayrıca işbu dava nedeniyle davacı tarafından yatırılan 137,60 TL peşin harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
6-Davalılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendileri üzerinde bırakılmasına,
7-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince 8.057,00 TL ücreti vekaletin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak kendini vekil ile temsil ettiren davacıya verilmesine,
8-Dosyada kullanılmayan bakiye gider avansının HMK.’nın 333. ve HMK. yönetmeliğinin 47/1. maddeleri uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa ödenmesine,
9-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(11)-(13) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile Hazine adına gelir kaydına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliği tarihinden itibaren iki hafta içinde, HMK 342.maddesine uygun olarak düzenlenmiş dilekçenin, HMK 343.maddesi gereğince Mahkememize ve Mahkememize gönderilmek üzere başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilmesi ve HMK 344.maddesinde belirtilen harç ve giderlerin yatırılması sureti ile … Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar tefhim edildi, usulen anlatıldı. 29/05/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

İşbu evrak, 5070 Sayılı Elektronik İmza Yasası kapsamında imzalanmıştır.