Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/241 E. 2022/106 K. 24.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/241 Esas
KARAR NO :2022/106

DAVA:İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:22/09/2014
KARAR TARİHİ:24/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan İstirdat davasının yapılan açık yargılaması sonunda aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 02/02/2013 tarihini 03/02/2013 tarihine bağlayan gece … .. Ltd. Şti. binasında meydana gelen soygun nedeniyle davacının bir çok eşyası ve çelik kasadaki çeklerin çalındığını, söz konusu soygun olayıyla ilgili … CBS’nın …Sor. Sayılı dosyasıyla soruşturma başlatıldığını, … San. Ve Tic. Ltd. Şti. Tarafından muhatap … … / … şubesinin … numaralı 14/05/2013 tarihli 22.900,00-TL bedelli çek ile birlikte 5 adet daha çekin kasadan çalındığını, … .. Ltd. Şti. İle davacının kardeş firmalar olup çalınan işbu çekin müvekkili ile … arasındaki ticari ilişkiden dolayı …’ın ciro ederek teslim ettiği çek olduğunu ayrıca vaki soygun hadisesinde çalınan çeklerin iptali için … ATM’nin … E. Sayılı dosyasında da çekler için ihtiyati tedbir kararı verildiğini, dava konusu çekle ilgili henüz adı geçen Mahkemeye müracaat edilmemiş olsa da çekin davalı … tarafından 14/05/2013 tarihinde ödeme için …’na ibraz edildiğini böylece davalının işbu çek için hamil olduğunun ortaya çıktığını, tahsil edilemeyen çek için icra takibi başlatıldığını, müvekkilinin kendisinden sonraki hiçbir ciranta ile hiçbir şekilde ticari ilişkisinin bulunmadığını, çalınan çek için tedbir kararı alınarak davalı tarafın icra takibine konu ettiği çekler üzerindeki kaşelerin ve üzerine atılan imzaların sahte olduğunu, takip tutarının tamamının icra dairesi veznesine yatırılacağından bu paranın %15 teminat yatırılarak tahsilini önlemek amacıyla tedbir kararı verilmesini, icra takibinin durdurulmasını, dava konusu çekin davalıdan istirdadını ve yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
Davalı …Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin uhdesinde bulunan … A.Ş. … şubesine ait 14/05/2013 tarihli 22.900,00-TL bedelli çek hakkında davacı tarafından … ATM. … Esas sayılı dosyasıyla dava ikame edildiğini, anılan davanın henüz derdest olması nedeniyle huzurdaki dava yönünden derdestlik nedeniyle reddine karar verilmesini, dava konusu çekin ciro yoluyla müvekkili şirket uhdesinde bulunduğunu ve iyiniyetli 3. kişi konumunda yer aldıklarını, müvekkili şirketin müşterisi … ile akdedilen faktoring sözleşmesi gereği faktoring işleminin gerçekleştirildiğini ve işlemin ekinde dava konusu çekin ödeme vasıtası olarak müvekkili şirkete ciro yoluyla devredildiğini, müvekkilinin üzerine düşen tüm yükümlülükleri yerine getirdiğini ve çalıntı çek ile ilgili İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunduklarını, kaldı ki davacı tarafın TTK. gereği iddia ettiği şahsi def-i niteliğindeki hususları iyi niyetli meşru hamil müvekkili şirkete ileri süremeyeceğini, davacının yargılamaya konu çekten ötürü menfi tespit davasını HMK. gereği yazılı delillerle kanıtlaması gerektiğini, fazlaya dair maddi / manevi tazmin hakları saklı kalmak üzere kötüniyetli davacı aleyhine %20’den az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı yana yükletilmesini talep etmiştir.
ÇEKİŞMELİ VAKIALAR HAKKINDA TOPLANAN DELİLLER :
(1)Taraflara usulüne uygun olarak tebligatlar yapılmış olup; … ATM.’nin … Esas sayılı dosyasında bulunan ATK raporu – bilirkişi raporları – duruşma zabıtları – gerekçeli karar – kesinleşme şerhi, davacı vekilinin 14/10/2021 tarihli dava konusu çeke ilişkin başlatılan herhangi bir icra takibi bulunmadığına ilişkin beyan dilekçesi, davalı vekilinin 14/10/2021 tarihli dava konusu çek ile ilgili sadece ilamsız sözleşmeye dayalı takip yapıldığına ilişkin beyan dilekçesi, davacı ve davalı vekilleri tarafından bilirkişi raporuna karşı sunulan beyan ve itiraz dilekçeleri, …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası (uyaptan), …. İcra Müdürlüğünün … Esas – …. ATM.’nin… Esas ve Mahkememizin … Esas sayılı dosya fotokopileri Mahkememiz dosyası arasına alınmıştır.
(2)Tarafların iddia ve savunmaları, dosyada toplanan deliller nazara alınarak, bankacı bilirkişi …’ye tevdii edilen dosyada tanzim olunan 01/08/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle; dosya muhteviyatından davalı …Ş. ile dava dışı … – … arasında 06/02/2013 tarihinde faktoring sözleşmesi imzalandığı görüldüğünü, bu sözleşme kapsamında … ile 25/02/2013 tarihinde 22.900,00-TL tutarlı faktoring işlemi yapıldığını, …’nın … İnşaat Ltd. Şti’ne düzenlediği 25/02/2013 tarihli … numaralı 23.010,00-TL bedelli faturanın 22.900,00-TL’lik kısmını temlik aldığını, bu kapsamda ödeme aracı olarak … Ltd. Şti. tarafından düzenlenen 14/05/2013 vadeli … numaralı 22,900,00-TL tutarlı dava konusu çekin teslim alındığını, düzenlenen alacak bildirim föyünde bu işleme ilişkin 21.200,00-TL ödeme yapılacağının belirtildiğini ve faturaların üzerine temlik şerhlerinin düşüldüğünü, ayrıca faturanın üzerinde “mal alıcıya iş yerinde teslim edildiğinden irsaliye düzenlenmemiştir” ibaresinin bulunduğunu, ancak fatura üzerinde teslimata dair bir imza bulunmadığını, davalı …’in çek keşidecisi ile çekle ilgili işlem tarihinden önce de istihbarat yaptığı ve işlem sırasında istihbaratı güncellediği görüldüğünü, dava konusu çekle ilgili banka şubesi arandığı banka tarafından çekin çalıntı olduğunun bilinmesine rağmen davalıya bilgi verilmediğinin anlaşıldığını, dava konusu çekin … Ltd. Şti. tarafından davacı … adına düzenlenmiş olmakla 02/02/2013 tarihinde çalındığının anlaşıldığını, davacı şirketin çekin iptali için … ATM.’ne başvurması sonucu 06/02/2013 tarihinde çeklerin ödenmemesi yönünde karar verildiğini, ödeme yasağıyla ilgili evrağın 07/02/2013 tarihinde çek ile ilgili bankaya teslim edildiğini, bu tarihin faktoring işleminin gerçekleştiği 25/02/2013 tarihinden önceki bir tarih olduğunu, çekin arkasında … kaşesi üzerindeki imzanın da firma yetkilisine ait olmadığı hususunun Adli Tıp Kurumu tarafından tespit edildiğini, faturanın düzenleme ve işlem tarihi (25.02.2013) fatura üzerinde irsaliye düzenlenmediği ibaresi bulunmasına ve faturada teslim imzası bulunmamasına rağmen işlemin gerçekleştirildiğini, ayrıca Faktoring İşlemlerinde Uygulanacak Usül ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 5. Maddesinin 1. fıkrasının da faktoring şirketlerine kambiyo senetleri karşılığı kredi işlemlerinde müşteri hakkında yeterli istihbarat çalışması yapma – faturaların mevzuata uygunluğunu irdeleme – müşterinin ticari itibarını ve ticari geçmişini araştırma – gereğinde senet borçlusu veya düzenleyicisinden borcun teyidini alma gibi görevler yüklediğini, gerek faktoring mevzuatı gerek TTK. madde 792 çerçevesinde davalı …Ş.’nin mevzuatın tüm hükümlerini yerine getirmesine ve müşterisi ile ödeme aracı olan çek için banka nezdinde istihbarat yapmasına karşılık çekin çalındığı bankaya tebliğ edilmesine rağmen dava dışı banka tarafından uyarılmaması nedeniyle çalıntı çek ile işlem yapıldığını, yapılan güncel istihbarat föyünde banka ile konuşulduğunun belirtilmesine karşılık banka ile konuşulduğu hususunun teyit edilmediğini, işbu yorumun elde bulunan istihbarat föyü üzerinden yapılmakla değerlendirilmesi ve takdirin sayın Mahkeme’de olduğunu, temin edilen istihbarat föyünün dosya muhteviyatına eklenmekle yeterli istihbarat yapılıp yapılmadığı hususunda takdirin yine sayın Mahkemede olduğunu, çek ile ilgili istihbarat yapıldığına dair belge sunulması ve çekin çalıntı olduğunun kolayca öğrenilmesinin mümkün olmasına rağmen banka nezdinde yapılar istihbaratta bankanın eksik bilgi vermesi nedeniyle bu bilgiye ulaşılamadığını ve çalıntı çekin işleme konu edildiğini, tarafınca davalının yeterli istihbarat yaptığı ve işlemlerin faktoring mevzuatına uygun olarak yapıldığına kanaat edildiğini, bu çerçevede çekin çalındığının bankaya işlem tarihinden önce bildirilmesine ve çekile ilgili istihbarat yapılmasına karşılık çekin çalıntı olduğunun tespitinin yapılmadığını, sayın Mahkeme tarafından işlemin 6102 sayılı TTK. 792 madde hükümleri ve Faktoring Mevzuatı çerçevesinde değerlendirildiğinde tarafınca temin edilen belgelere dayanarak oluşan kanaat çerçevesinde yeterli istihbarat yapıldığının kabulü halinde davalı …’in ilgili kanun yönetmelik ve mevzuata uygun hareket ettiğini / iyiniyetli üçüncü kişi olarak değerlendirme yapılabileceğini, sayın Mahkemenin görüşünün davalı …Ş.’nin yeterli istihbaratı yapmayarak kolaylıkla elde edebileceği çalıntı çek bilgisine ulaşmaması nedeniyle kabulü Mahkeme’nin takdiri olmakla beraber iktisapta ağır kusurlu olduğunun kabulü mümkün olduğunu, bu hususun kabulü halinde iyi niyetli 3. kişi konumunda bulunup bulunmaması ile defilerin davalıya karşı ileri sürülüp sürülmeyeceğinin sayın Mahkeme tarafından değerlendirileceği yönünde görüş ve kanaat bildirmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Dava çek istirdatı istemine ilişkindir.
Mahkememizin … Esas sayılı dosyasının davalı … yönünden tefrik edilerek yeni numara aldığı, tefrik olunan dosyanın iş bu dosyamız üzerinden yürütüldüğü ve taraflara usulüne uygun olarak duruşma gününün tebliğ edildiği anlaşılmıştır.
Yapılan yargılama tarafların iddia ve savunmaları, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Davaya konu olan … 14/05/2013 keşide tarihli 22.900,00 TL bedelli çek incelendiğinde; keşidecisinin … San. ve Tic. Ltd. Şti, hamilinin davacı … … Ltd. Şti, cirantalarının sırasıyla … …Ltd. Şti, … Ltd. Şti, … Ltd. Şti, … ve davalı …Ş’nin hamil konumundadır. Davacı, lehtarı olduğu çeklerin soygun hadisesi sebebiyle çalındığını, çekin zayii olması nedeniyle iptali için dava açıldığını, çekin arkasındaki … Makine’nin kaşesinin ve imzanın sahte olduğunu, sonraki cirantalarla herhangi bir ticari faaliyetinin bulunmadığını, davalının hırsızlık sonucu ele geçirilmiş çek nedeniyle yetkili hamil olmadığını, davalının çeki kötü niyetle iktisap ettiğini ileri sürerek çekin istirdatına karar verilmesi isteminde bulunmuştur.
Davalı … mahkememizde açılan dava bakımından derdestlik itirazında bulunmuş ise de; … 2. ATM … Esas sayılı dosya incelendiğinde davacılarının … San. ve Tic. Ltd. Şti ve … … Ltd. Şti olduğu davanın çekte ismi geçenlerin hepsine yöneltildiği ancak davanın menfi tespit davası olduğu eldeki davanın ise istirdat davası olduğundan davalının derdestlik yönünden itirazları reddedilmiştir.
Mahkememizce tarafların ticari defter ve kayıtları incelenmiş olmakla alınan bilirkişi raporları ile; davalı …Ş ile kendisinden önceki ciranta … arasındaki Faktoring Sözleşmesine istinaden 2013 yılında faktoring işlemi yapıldığı, davacı ile kendinden sonraki ciranta … Gıda Ltd Şti ile ticari ilişkisinin bulunmadığı, davacının defterinde ticari ilişki kapsamında keşideciden aldığı çeki ticari defterlerine kaydettiği, ayrıca davacı şirket yetkilisinin imza örnekleri alınarak yapılan imza incelemesi neticesinde ise davaya konu çekteki imzanın davacı şirket yetkilisine ait olmadığı tespit edilmiştir.
6361 sayılı Yasa’nın 9/2 maddesi hükmü faktoring şirketlerine, kambiyo senetlerine dayalı olsa bile temlike konu alacağın bir mal veya hizmet satışından doğduğunu fatura ile tevsik etme ve kambiyo senedi ile faturanın uyumlu olduğunu araştırma yükümlülüğünü yüklemiş, 6102 sayılı T.T.K.’nun 790. maddesi ise ciro silsilinde dış görünüş itibari ile kopukluk olup olmadığını inceleme yükümlülüğünü yüklemiştir. Sözleşme tarihine göre Faktoring şirketlerine bunların dışında daha fazla yükümlülük yükleyen bir mevzuat hükmü bulunmamaktadır.( Yargıtay 19.Hukuk Dairesinin 12/06/2017 tarih 2016/10538 esas 2017/4836 karar sayılı ilamı) faktoring şirketinin temlik aldığı çeklerle ilgili asıl ilişkileri de tetkik etmek yükümlülüğünden söz edilemez. Kaldı ki, Faktoring İşlemlerinde Uygulanacak Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik, BDDK. Tarafından 04/02/2015 tarihli ve 29257 sayılı Resmi Gazete’de yayımlandığı ve Yönetmelik 11 maddeye göre yürürlük tarihi 01/01/2015 tarihinden geçerli olmak üzere yürürlüğe girmiştir. Davaya konu olayda faktoring şirketi ile, dava dışı … arasında yapılan faktoring sözleşmesi 2013 tarihli olup buna göre sözleşme tarihinden sonra 01/01/2015 tarihinde yürürlüğe giren Faktoring İşlemlerinde Uygulanacak Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik’in 5 maddesinin bu tarihten önce yapılan faktoring sözleşmeleri için geçerli olmadığı anlaşılmıştır. Yine de Faktoring işlemi açısından yapılan incelemede, istihbarat föyü dosyaya sunulmuş olmakla, davalı … şirketinin, çek keşidecisi ve çekle ilgili işlem tarihinden önce istihbarat yaptığı ve işlem sırasında istihbaratı güncellediği, föyde çekin temiz olduğu, şube tarafından çek ödemelerinde sorun olmadığının belirtildiği, risk olmadığının yazıldığı tespit edilmiştir.
Dava dilekçesi değerlendirildiğinde davacının talebinin menfi tespit istemine ilişkin olmayıp çekin istirdatı istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda 6102 sayılı TTK’nın 792. maddesinde “Çek, herhangi bir suretle hamilin elinden çıkmış bulunursa ister hamile yazılı ister ciro yoluyla devredilebilen bir çek söz konusu olup da hamil hakkını 790’ıncı maddeye göre ispat etsin, çek eline geçmiş bulunan yeni hamil ancak çeki kötüniyetle iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu takdirde o çeki geri vermekle yükümlüdür.” şeklinde hükmü mevcuttur. Bu düzenleme uyarınca rıza hilafına elden çıktığı ileri sürülen çekin istirdatına karar verilebilmesi için davacının dava konusu yaptığı çekin yetkili hamili olduğunu kanıtlamasının yanında, çeki elinde bulunduran yeni hamilin çeki kötü niyetle iktisap ettiğini ya da iktisapta ağır kusuru bulunduğunu ispat etmesi gereklidir. Bu durumda 6361 Sayılı Yasa ve ilgili mevzuat nazarında çekin anılan kanunun 9 vd maddeleri uyarınca devralındığını ispat yükünün davalıya, 6102 Sayılı TTK 792. Maddesince çekin yetkili hamili olduğunu ve davalının çeki kötü niyetle iktisap ettiğini ya da iktisapta ağır kusuru bulunduğunu ispat yükünün ise davacıya ait olduğunun kabulü gereklidir. Somut olay bakımından, davaya konu 22.900 TL bedelli çek bakımından yapılan incelemede çekin bütün yasal unsurları mevcut olup, ciro silsilesinin kopuk olmadığı anlaşılmakla, imzaların istiklali ilkesi gereği hamilin sahte imzayı bilme imkanı da yoktur. Davalı … mevzuat gereği üzerine düşen yükümlülüğü de yerine getirmiş olup faktoring sözleşmesi gereği çeki iktisap ederek hamil konumunda olduğu ve dosyaya sunulan risk bildirim belgelerinde de davaya konu çek yönünden riske rastlanılmadığı görülmüş olup, davacı, çekin kendi zararına devralındığını yani davalının kötüniyetli olduğu ispatlayamamıştır. Ayrıca davacı … Asliye Ticaret Mahkemesi’ne başvurarak 06/02/2013 tarihinde kıymetli evrakın iptali davası açarak ödeme yasağı kararı almışsa da bu davanın hasımsız olduğu, faktoring işleminin yapıldığı tarihin ödeme yasağı kararından sonra 25/02/2013 tarihinde yapıldığı ancak dava dışı 3. Kişi konumunda olan banka tarafından davalıya bu hususta bilgi verilmediği ve istihbarat föyünde bankanın çek ödemelerinde sorun olmadığının bildirildiği yani ödeme yasağına ilişkin herhangi bir bilgi verilmediği bu durumda da davalının bu karardan haberdar olmadığı neticede Faktoring şirketinin kötü niyet ve iktisap anında ağır kusurundan bahsedilemeyeceği kanaatine varılmıştır. Belirtilen bu sebeplerle, davaya konu çekin kıymetli evrak niteliğinde olduğu, davalı … mevzuat gereği üzerine düşen yükümlülüğü de yerine getirerek, faktoring sözleşmesine istinaden davalının hamil konumunda olduğu ve dosyaya sunulan risk bildirim belgelerinde de çekte riske rastlanılmadığı görülmüş olup, çekin davacının zararına olarak devraldığını yani davalının kötüniyetli yahut ağır kusurlu olduğu ispatlanamadığı takdir edilmekle TTK 792. Maddesinin yasal şartlarının oluşmadığı anlaşıldığından davanın reddine, ayrıca davalının kötü niyet tazminatı talebi bakımından İstanbul (kapatılan) 33. ATM 27/03/2013 tarih… esas numaralı tedbir kararı icra dairesinden gelen yazı cevabıyla infaz edilmediği tespit edilmekle şartları oluşmadığından kötü niyet tazminatına hükmedilmemiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
(1)Davanın REDDİNE,
(2)Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 80,70-TL maktu karar ve ilam harcının davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
(3)Davacı tarafından yapılan giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
(4)Davalı tarafından belgelendirilen bir yargılama masrafı olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
(5)Davalı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden, reddedilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
(6)Dosyada kullanılmayan bakiye gider avansının HMK.’nın 333. ve HMK. yönetmeliğinin 47/1. maddeleri uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa ödenmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, 5235 sayılı Kanun’un 33-(1), 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341-(1) ve devamı maddeleri uyarınca, gerekçeli kararın usulen taraflardan her birine tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre dahilinde, Mahkememize dilekçe ile başvurmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 24/02/2022

Katip …
✍e-imzalıdır.

Hakim …
✍e-imzalıdır.