Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/240 E. 2020/82 K. 30.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/240
KARAR NO : 2020/82

DAVA : İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/09/2014
KARAR TARİHİ : 30/01/2020

Mahkememizde görülmekte olan İstirdat davasının yapılan açık yargılaması sonunda aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
(I) TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 02/02/2013 tarihini 03/02/2013 tarihine bağlayan gece …Şti. Binasında meydana gelen soygun nedeniyle davacının bir çok eşyası ve çelik kasadaki çeklerin çalındığını, söz konusu soygun olayıyla ilgili Denizli CBS’nın … Sor. Sayılı dosyasıyla soruşturma başlatıldığını, … tarafından muhatap … Bankası … şubesinin … numaralı 30/04/2013 vadeli 8.000,00-TL bedelli çek ile birlikte 5 adet daha çekin kasadan çalındığını, …Şti. İle davacının kardeş firmalar olup çalınan işbu çekin müvekkili ile … arasındaki ticari ilişkiden dolayı …’ın ciro ederek teslim ettiği çek olduğunu ayrıca vaki soygun hadisesinde çalınan çeklerin iptali için Denizli ATM’nin… E. Sayılı dosyasında da çekler için ihtiyati tedbir kararı verildiğini, çalınan çeklerle ilgili meşru hamil olduğu iddiasıyla davalının da müracaat ettiğini ve tahsil edilemeyen çek için icra takibi başlatıldığını, müvekkilinin kendisinden sonraki hiçbir ciranta ile hiçbir şekilde ticari ilişkisinin bulunmadığını, çalınan çek için tedbir kararı alınarak davalı tarafın icra takibine konu ettiği çekler üzerindeki kaşelerin ve üzerine atılan imzaların sahte olduğunu, takip tutarının tamamının icra dairesi veznesine yatırılacağından bu paranın %15 teminat yatırılarak tahsilini önlemek amacıyla tedbir kararı verilmesini, icra takibinin durdurulmasını, dava konusu çekin davalıdan istirdadını ve yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu çekin kanunda bahsi geçen faktoring hizmetleri çerçevesinde müvekkiline cirolanmış bir çek olduğunu ve davacının huzurda görülen davayla müvekkiline yasal olarak devredilen hakların kullanılmasını sürüncemede bırakmak gayretinde olduğunu, dava konusu çeklerden…bank … şubesine ait … numaralı 16.520,00-TL bedelli çekin faktoring işlemleri neticesinde müvekkili şirketin müşterisi tarafından kullandığı kredi karşılığında ciro edilmek suretiyle tevdi edildiğini, çek bedelinin iyi niyetli müvekkili şirkete borçlusu tarafından ödenmesi gerektiğini ve çekin alacaklısı müvekkilinin hile veya ağır kusuru bulunmadığını, davacının çeklerin çalındığına dair iddialarının ancak savcılık dosyaları incelendikten sonra anlaşılabileceğini, çek hakkında verilen tedbir kararının müvekkili lehine kaldırılmasını davanın reddi ile yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davacı yan üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.

(II) DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Mahkememizin … Esas sayılı dosyasının davalı … yönünden tefrik edilerek yeni numara aldığı, tefrik olunan dosyanın iş bu dosyamız üzerinden yürütüldüğü ve taraflara usulüne uygun olarak duruşma gününün tebliğ edildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama devam ederken; davacı vekili 30/01/2020 tarihli beyan dilekçesinde özetle; davalı …Ş. ile dava konusu hukuki ihtilaf üzerinde anlaşmış olmaları ve taraflar arasında imzalanan sulh protokolü gereği davanın konusuz kaldığını beyan etmiş, protokolün onaylanarak hükmün eki sayılması talebiyle karşılıklı olarak vekalet ücreti taleplerinin olmadığını bildirmiştir. Davalı vekilinin beyanı da aynı yönde olmuştur.
HMK’nın 315. maddesi gereğince; “Sulh, ilgili bulunduğu davayı sona erdirir ve kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur.” tarafların dava konusu uyuşmazlıkla alakalı sulh oldukları, karşılıklı olarak yargılama gideri vekalet ücreti talepleri bulunmadığı ve sulh yönünde özel olarak yetkilendirilen taraf vekillerince imzalanmak suretiyle dosyaya sunulan ve içeriği itibariyle onaylanması uygun görülen sulh protokolü kapsamında dava hakkında sulh nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına dair karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

(III) HÜKÜM SONUCU :
(1)Taraflar arasında sulh sağlanmış olması nedeniyle uyuşmazlık konusu ortadan kalktığından davanın esası hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
(2)Taraflar arasında imza edilen 30/01/2020 tarihli protokolün hükmün eki sayılmasına,
(3) Taraflar arasında imza edilen 30/01/2020 tarihli protokolün aynen onaylanmasına,
(4)Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 54,40 TL maktu karar ve ilam harcının dava tefrik edilmiş olması nedeniyle davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
(5)Talep gibi her iki taraf yararına vekalet ücreti, yargılama gideri takdirine yer olmadığına,
(6)Dosyada kullanılmayan bakiye gider avansının HMK.’nın 333. ve HMK. yönetmeliğinin 47/1. maddeleri uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa ödenmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, 5235 sayılı Kanun’un 33-(1), 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341-(1) ve devamı maddeleri uyarınca, gerekçeli kararın usulen taraflardan her birine tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre dahilinde, Mahkememize dilekçe ile başvurmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.

Katip …
✍e-imzalıdır.

Hakim …
✍e-imzalıdır.

“5070 Sayılı Kanun hükümlerince bu belge elektronik imza ile imzalanmıştır. “