Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/130 E. 2020/646 K. 05.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/130 Esas
KARAR NO:2020/646

DAVA :İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:12/03/2019
KARAR TARİHİ:05/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesi ile; davacı …A.Ş. … Şubesi tarafından …. Ltd. Şti.’ne 22.11.2013 tarihli Genel Kredi Sözleşmesi gereğince 10.000.000,00-TL ve 23.06.2018 tarihli Genel Kredi Sözleşmesi gereğince 18.000.000,00-TL olmak üzere 28.000.000,00-TL bedelli kredi kullandırıldığı, davalıların söz konusu Genel Kredi Sözleşmelerini müteselsil kefil sıfatı ile imzaladıkları, borçlu şirketin Genel Kredi Sözleşmesi gereğince kredi geri ödemeleriyle ilgili edimlerini yerine getirmemesi üzerine borçlu firma ve kefillerine ….Noterliği’nin 04.09.2018 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesinin keşide edilerek hesabın kat edildiği ve alacağın muaccel hale getirildiği, ancak verilen süre zarfında alacak tasfiye edilmediği için ….İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığı, borçlular tarafından haksız ve hukuki, dayanaktan yoksun olarak ve alacağın tahsilini geciktirmek amacı ile borca ve ferilerinin tamamına itiraz edildiği, itirazın iptali davası açmadan önce 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu ve 6102 sayılı TTK’nın 4.maddesi çerçevesinde Arabulucuya başvuru zorunluluğu bulunduğundan, … başvuru numarası ile arabuluculuk başvurusu yapıldığı, yapılan görüşme neticesinde anlaşma sağlanamadığı için işbu davayı ikame etme gereği hasıl olduğu belirtilerek, davalılar tarafından ….İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı icra dosyasına yapılan itirazın iptali ile icra takibinin takip tarihinden dava tarihine kadar yapılan ödemeler borçtan düşülerek dava tarihi itibari ile TL Krediler için 6.307.875,51-TL üzerinden, EURO Kredisi için 414.654,85-EURO üzerinden takip talebindeki şartlar ile devamına, alacağa takip tarihinden itibaren, takip talebinde belirtilen oranlar üzerinden faiz işletilmesine, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesi ile, davacı tarafça lehine kredi kullandırılan … San. ve Dış Tic. Ltd. Şti.’ne ….Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E. sayılı dosyası ile açılan konkordato davasında 02.10.2018 tarihinde başlamak üzere üç ay süre ile geçici mühlet kararı verilerek konkordato komiseri atandığı, yönetim kurulu ve diğer organların işlemlerinin denetimi komiser heyetine bırakıldığı ve müvekkil şirketin tüm banka hesapları üzerindeki tasarruf yetkisinin mahkemeden sadır olan karar doğrultusunda sınırlandırıldığı, konkordatonun başarıya ulaşması mümkün olduğundan şirket hakkında 22.02.2019 tarihinden başlamak üzere 1 yıllık kesin mühlet kararı verildiği, geçici mühlet kararı verilen şirkete 03.10.2018 tarihinde kredi ilişkisinin sonlandırıldığı ve tüm alacakların muaccel hale geldiğine dair mezkur hesap kat ihtarnamesi gönderildiği, oysaki yeni yasa ile getirilen düzenlemede borçlunun konkordato talep etmesinin borcu muaccel hale getireceğine yahut sözleşmenin haklı nedenle feshi sebebi sayılacağına ilişkin hükümlerin mühlet kararı içerisinde uygulanmayacağının esas alındığı, bu sebeple davacı bankanın salt konkordato talep edildiği gerekçesiyle hesapları kat etmesinin haksız ve hukuka aykırı olduğu, müvekkil şirketin halihazırda konkordato sürecinde olması ve diğer alacakların korunması bakımından mahkemece verilen tedbir kararları sebebiyle müvekkilin tasarruf yetkisinin komiser onayına tabi tutulduğu, dolayısıyla bu süreçte konkordato projesi kapsamında alacaklılara komiser gözetiminde ve onayıyla ödemeler yapıldığı, davacı tarafa teminat olarak verilen müşteri çeklerinin anapara borcundan mahsup edilmeden hesabın kat edilmesinin hatalı olduğu, yasal takibe karşı yapılan itirazın yerinde ve haklı bir itiraz olduğundan davacı tarafça icra inkar tazminatı talep edilmesinin haksız ve mesnetsiz olduğu belirtilerek, davacı tarafça teminat olarak verilen müşteri çeklerinin kredi anapara borcundan mahsup edilmeden müvekkillerin davacı tarafa talep edilen miktarda borcu bulunmadığından, haksız ve mesnetsiz açılmış olan davanın reddine, davacı tarafın haksız icra inkar tazminatı taleplerinin reddine, yargılama giderileri ve vekalet ücretinin davacı tarafa bırakılmasına karar verilmesi talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; davacı banka ile dava dışı … … Ltd. Şti ile akdedilen GKS uyarınca kullandırılan kredilerin geri ödenmemesi sebebiyle bu GKS’nin kefil sıfatıyla imzalayan davalılar hakkında başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptaline yönelik itirazın iptali davası olduğu tespit edilmiştir.
Davacı vekilinin UYAP sistemi üzerinden sunmuş olduğu dilekçe ile davanın konusuz kaldığını, davalıların ilgili icra dosyasındaki itirazlarından vazgeçtiğini belirterek karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesini, karşılıklı olarak herhangi bir yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığını beyan etmiş, davalılar vekili de yine UYAP sistemi üzerinden sunmuş olduğu dilekçe ile ilgili icra dosyasına yapılan itirazdan vazgeçildiğini, davanın konusuz kaldığını, karşılıklı ücreti vekalet ve yargılama gideri taleplerinin olmadığını beyan ederek karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesini talep etmiş olduğu anlaşılmıştır.
Gelinen aşamada yargılama safahatı içerisinde yukarıda da belirtildiği gibi davalılar vekili söz konusu icra takibine vaki itirazlarından, taraflar arasında imzalanan protokol gereğince anlaşma sağlandığı için feragat ettiklerini, vazgeçtiklerini beyan etmiş UYAP sistemi üzerinden sunmuş oldukları dilekçe ile beyan etmişlerdir. Öyle ise, davalıların ayrı ayrı icra takibine vaki itirazlarından vazgeçmiş olmaları nedeniyle mahkememizce görülmekte olan işbu itirazın iptali davasının artık konusu kalmamıştır. Bu nedenle konusu kalmayan işbu dava hakkında ayrıca karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine ulaşılarak konusu kalmayan işbu dava hakkında ayrıca karar verilmesine yer olmadığına dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi ve ayrıntısı yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalıların ayrı ayrı icra takibine vaki itirazından vazgeçmiş, feragat etmiş olmaları nedeniyle konusu kalmayan işbu dava hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-Alınması gereken 54,40 TL harcın peşin alınan 103.792,27 TL’den mahsubu ile fazla alınan 103.737,87 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Taraflarca ücreti vekalet talebi bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansı ve teminatın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
Dair tarafların yokluğunda, disiplin para cezası yönünden kesin, esasa yönelik kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Bölge Adliye Mahkemeleri İstinaf yolu açık olmak üzere oybirliği karar verildi. 05/11/2020

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …