Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/127 E. 2020/99 K. 03.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/127
KARAR NO : 2020/99

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/03/2019
KARAR TARİHİ : 03/02/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı …’nun davalı …ş.’den olan 11.839,00 TL alacağın tahsili için 09/01/2019 tarihinde İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile takip başlattığını, ödeme emrinin davalıya tebliğ edildiğini ve davalı vekilinin icra takibine, borcun olmadığını bahisle haksız ve yersiz olarak itirazda bulunarak takibin durdurulduğunu, davacının 2009 tarihinden beri davalı …ş.’ye bilirkişilik hizmeti verdiğini, karşılığında hizmet bedeli olarak fatura tanzim edildiğini, davalı şirketinde davacı hesabına bu bedelleri ödediğini, bu çalışma sisteminin defalarca tekrar edildiğini, davacı son olarak gerçekleştirdiği 11 adet bilirkişilik hizmetine binaen 01/11/2018 tarihinde …nolu 19.942,00 TL tutarında fatura düzenleyip davalı şirkete gönderdiğini, gönderilen faturaya istinaden davalı şirket tarafından 8.103,00 TL ödeme yapıldığını, kalan 11.839,00 TL bakiyenin ise hiçbir gerekçe gösterilmeden ödenmediğini, davalı şirketin söz konusu faturaya yasal bir itirazının bulunmadığını, davacı tarafından düzenlenen faturanın muhasebeleştirildiğini, davalı şirketin kısmi iade faturası dahi düzenlemediğini ve ibraz etmediğini belirterek davanın kabulüne, haksız ve yersiz olarak yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, %20’den az olmamak üzere inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı taraftan alınan bilirkişilik hizmeti gereği davalı şirket tarafından Adalet Bakanlığı Resmi Gazetede yayımlanan güncel Bilirkişilik Asgari Ücret Tarifesi baz alınarak bir değerlendirme yapıldığını ve dosya ücreti olarak 600,00 TL + KDV ödemesi yapılmasına karar verildiğini, bu doğrultuda kendisine takibe konu faturaya istinaden 8.103,00 TL ödeme yapıldığını, bakiye fatura bedelinin belirlenen tutarın üzerinde olduğu için ödeme yapılmadığı, davacı tarafından başlatılan takibe davalı şirket tarafından itiraz edildiğini, davacı tarafından Adalet Bakanlığı Resmi Gazetede yayımlanan güncel Bilirkişilik Asgari Ücret Tarifesinin de çok üstünde tutarların davalı şirketten talep edildiğini, dosya başına talep edilen tutarların 1.000,00 – 1.500,00 – 2.000,00 TL + KDV tutarı olduğunu, davacının davalı şirketten talep ettiği dosya başına rakamların fahiş olduğunu, takdir edilen ücrete göre yapılan hesaplama gereği fatura bedelinde kısmi ödeme yapıldığını, haksız ve kötü niyetli olarak fazladan talep edilen bakiye tutarının ödenmediğini belirterek davanın reddine ve icra takibinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava; itirazın iptali istemine ilişkindir.
İstanbul … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası getirtilerek incelendiğinde; davacı tarafından davalı aleyhine 11.839,00 TL fatura, 436,42 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 12.275,42 TL üzerinden takip başlatıldığı anlaşılmıştır.
Dosya mali müşavir bilirkişiye tevdi olunmuş, düzenlenen 27/12/20119 tarihli raporda; tarafların 2018-2019 yıllarına ait ibraz ettiği ticari defterlerinin açılış tasdiklerinin zamanında ve usulüne uygun olarak yaptırıldığı, defterlerin birbirini teyit eder şekilde tutulduğu, kayıtların düzenli ve yasalara uygun tutulduğu, ticari defterlerin HMK 222 maddesi uyarınca sahibi lehine delil vasfına haiz olduğu, dava konusunun 01/11/2018 tarihinde davacının davalıya vermiş olduğu 11 adet bilirkişilik danışmanlık hizmeti verdiğine dair 19.942 TL’lik faturadan kaynaklandığı, davaya konu faturanın tarafların ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, davalı şirketin 2018/11 ayına ait BA formunda davacıdan 1 adet fatura karşılığı KDV hariç 16.900 TL tutarında alım yaptığına dair beyanda bulunduğu,davacının … ayına ait BS formunda davalıya 1 adet fatura karşılığı KDV hariç 16.900 TL tutarında satım yaptığına dair beyanda bulunduğu, 01/11/2018 tarihli 19.942 TL tutarındaki faturaya karşılık 8.103 TL ödeme alındığı/yapıldığı, dava dosyası kapsamında taraflar arasında imzalanan cari hesap sözleşmesinin mevcut olmadığı, faturada açıkça vade belirtilmediği ve davacı tarafından davalının icra takibinden önce temerrüde düşürülmediği görüldüğünden davacının davalıdan icra takip tarihine kadar 11.839 TL asıl alacağa 303,60 TL işlemiş faiz talebinde bulunabileceği belirtilmiştir.
Tarafların iddia ve savunmaları, toplanan deliller, alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde; Taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ilâ 85 maddeleri uyarınca ticari defter ve belgeler nezdinde mali yönden bilirkişi incelemesi yapılması yoluna gidilmiştir.
Davalının itirazı; fatura konusu hizmet ediminin alınmadığına yönelik değil, davacı tarafıdan talep edilen hizmet bedelinin fahiş olduğu yönündedir.
Yapılan bilirkişi incelemesiyle taraflar arasında süregelen ticari ilişkinin tespit edildiği, dava konusu cari hesap alacağına ilişkin talep değerinin davacı ve davalı defterlerinde yer alan kayıtla birbirini doğruladığı, tarafların BA-BS formlarında davaya konu faturanın karşılıklı olarak beyan edildiği, davalı tarafça faturaya süresi içinde herhangi bir itirazda bulunulmadığı anlaşılmakla cari hesap ilişkisi doğrultusunda takibe konu edilen miktar üzerinden davalının davacıya borçlu olduğu kanaatine erişilmiştir.
Fatura (cari hesap) alacağı likit ve belirlenebilir olduğundan (emsal için bknz. Yargıtay 19. H.D. 2016/5503 E. 2017/3917 K. Sayılı ilamı) ayrıca takip konusu bedel üzerinden icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiği kanaatiyle neticeden aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.

HÜKÜM: Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile, İstanbul…İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra dosyasında yapılan icra takibine davalının itirazının 11.839,00-TL asıl alacak üzerinden iptaline, takibin bu miktar üzerinden takip talebindeki şartlar ile devamına, takip öncesi işlemiş faiz yönünden iptale yönelik harçlandırılmış bir talep bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
2-İcra İflas Kanun’unun 67/2. maddesi uyarınca asıl alacak miktarının %20.’si oranında hesaplanan 2.367,80-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 808,72 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 202,19 TL harcın mahsubu ile bakiye 606,53 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
4-Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden, kabul edilen dava değeri üzerinden AAÜT uyarınca 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan; 252,99 TL harç, 600,00 TL bilirkişi ücreti, 38,50 TL posta, tebligat ve müzekkere masraflarından oluşan toplam 891,49 TL yargılama masrafınının davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
6-Dosyada kullanılmayan bakiye gider avansının HMK.’nın 333. ve HMK yönetmeliğinin 47/1 maddeleri uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa ödenmesine,
7-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsiliyle Hazine adına gelir kaydına,
Dair, taraf vekillerini yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.03/02/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır