Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/12 E. 2020/544 K. 05.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/12
KARAR NO:2020/544

DAVA:Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:20/03/2017
KARAR TARİHİ:05/10/2020

Mahkememizden verilen 29/05/2018 tarih ve 2017/272 Esas 2018/715 sayılı kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi, 9. Hukuk Dairesi’nin 06/12/2018 tarih ve 2018/3493 Esas, 2018/1683 Karar sayılı ilamıyla kesin olmak üzere KALDIRILMAKLA, yukarıdaki esasa kaydı yapılan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasında yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının … plakalı araç sahibi olduğunu, 07/12/2016 tarihi itibari ile şirket çalışanı … ın yönetiminde bulunan aracın … Mahallesi … Caddesi üzerinden … İstikametine nizami olarak kendi şeridinde seyir halinde iken karşı yönden gelen davalı … sevk ve idaresinde bulunan … plakalı aracın kendi şeridinden çıkarak davacıya ait aracın sol ön kısmını vurmak sureti ile ağır hasarlanmasına sebep olduğunu, kaza tespit tutanağına göre davalı sürücünün tam kusurlu olduğunu, davacının aracı … a.ş. Nin servisinde tamire bıraktığını, aracın tamir boyunca 17 gün çalışamadığını, davacının akaryakıt nakliye işini başka bir şirkete yaptırmak zorunda kaldığını, böylece nakliye işini yapılan … … Ltd. Şti. ye toplam KDV dahil 15.644,99 TL ödeme yapmak zorunda kaldığını, sözü edilen şirketin … A.Ş.’ nin … … bulunan dolum tesisinden davacı şirketin istasyonunun bulunduğunu, … Caddesindeki petrol istasyonuna taşıma gerçekleştirdiğini, iş bu taşımaların düzenlenen faturalar ile sabit olduğunu belirtmiş davalıların kusuru neticesinde müvekkiline ait aracın ağır hasar görmesi nedeni ile 17 gün boyunca tamiratının sürmesi nedeni ile başka bir şirkete yaptırılan taşıma işinden kaynaklı 15.644,99 TL nin dava tarihinden itibaren işleyecek en yüksek banka faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilerek yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı … Tic. San. A.Ş. Vekilinin dosyaya sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; davalının … bünyesinde faaliyet gösteren bir şirket olduğunu, sadece … markası ile yaklaşık 40.000 araçlık bir filo ile kiralama yaptığını, ana sözleşmesinde kiralama yapılacağına dair madde bulunduğunu, diğer davalı ile aralarında defalarca araç kiralama sözleşmesi yapıldığını, davaya konu kazadan önce son olarak 10/10/2016 tarihinde araç kiralanarak teslim edildiğini, meydana gelen kaza sebebi ile düzenlenen ve taraflara atfedilen kusur oranlarını kabul etmediklerini, alanında uzman bilirkişi vasıtası ile bilirkişi incelemesi yapılmasının gerektiğini, ayrıca ikame olunan aracın hangi amaçla ve ne şekilde kullanılmış olduğunu ve bu amaca ilişkin kiralama bedellerinin nasıl bir rayiç üzerinden yapıldığına ilişkin herhangi bir dosya ibraz edilmediğini, serviste geçirilen süreler açısından herhangi bir delilin dosyaya sunulmadığını belirtmiş haksız açılan davanın reddine karar verilerek yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı sigorta şirketine dava dilekçesi usulüne uygun olarak tebliğ olunmuş, davaya cevap verilmemiş, duruşmalar katılım olmamıştır.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava; trafik kazasından kaynaklı araç mahrumiyeti sebebiyle uğranılan zararın araç işleteninden tahsiline yönelik haksız fiile dayalı tazminat davasıdır.
Mahkememizce yapılan yargılama sonunda 29/05/2018 tarihli karar ile, davacının davalı … yönünden açmış olduğu davayı atiye bıraktığı göz önünde bulundurularak bu davalı yönünden açılan davanın açılmamış sayılmasına, diğer davalı yönünden kazaya karışan aracın uzun süreli kiralama sözleşmesi ile sürücü …’a kiralandığı, dolayısı ile davalının işleten sıfatının bulunmadığı, meydana gelen zarardan sorumluluğunun olmadığı anlaşılmakla bu davalı yönünden açılan davanın husumetten reddine karar verilmiş, bu karara karşı davacı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9.Hukuk Dairesinin 2018/3493 esas, 2018/1683 karar sayılı 06/12/2018 tarihli ilamı ile, taraflar arasındaki kira sözleşmelerinin aynı araca ilişkin olup olmadığı, kesintisiz olup olmadığı, dolayısıyla kazaya karışan araç için davalılar arasında tanzim edilen uzun süreli ve 3. kişileri bağlayacak güçte bir kira sözleşmesinin bulunup bulunmadığı hususlarının araştırılarak sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinden bahisle mahkememiz kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.
Mahkememizce yeniden yapılan yargılama ile davalı … vekiline … ile yapıldığı iddia edilen tüm araç kira sözleşmeleri ile özellikle davaya konu kazaya karışan … araca ait kira sözleşmelerinin varsa tamamını sunması için kesin süre verilmiş, davalı … Tic. San. A.Ş. vekili tarafından 29/04/2019 tarihli dilekçe ile, davalı şirket adına kayıtlı … plakalı aracın iade alınması üzerine verilen… plakalı araç için düzenlenmiş araç kiralama sözleşmesi sureti ve ekleri, 06/05/2019 tarihli dilekçe ile de davalı şirket adına kayıtlı… plakalı aracın kiralanması nedeniyle düzenlenen 7 adet fatura sureti dosyaya ibraz edilmiştir.
Dosya bozmadan önce tevdi edilen kusur-hasar-zarar uzmanı ve mali müşavir bilirkişi heyetine tekrar tevdi olunarak dosyaya sunulan kira sözleşmesi ve faturalarda da incelenerek BAM 9.Hukuk Dairesinin ilamında belirtilen hususlar doğrultusunda ek rapor tanzimi istenmiş, bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen 21/02/2020 tarihli ek raporda; davalı … ile Mülük … arasında … Plakalı araç ile ilgili olarak … kira anlaşma numaralı sözleşme düzenlendiği, aynı sözleşme üzerinde plaka değişikliği yapılarak, ( … plaka numarası kalem ile tek çizgi ile silinerek) … olarak revize edildiğinin görüldüğü, sözleşme eki olarak … Plakalı araç için 10/10/2016 günü saat 20:20’de (sözleşme yerine geçen, … numaralı Kira Anlaşmasının uzantısı olan) Araç Teslim Formunun düzenlendiğinin tespit edildiği, … kira anlaşma numaralı sözleşmenin 29/06/2016 tarihinde başladığı 21/07/2016 günü sona erdiği, kiralama süresinin 21 gün 22 saat olduğu, sözleşme eki olan Araç Teslim Formunun l0/10/2016 tarihinde sant 20:20’de tanzim edildiği, … tarafından … adına ilk faturanın 31/07/2016 tarihinde … plakalı araç için son faturanın ise 22/12/2016 tarihinde … plakalı araç için tanzim edildiği tespit edildiği, dava dosyası içinde kazaya karışan araç için davalılar arasında tanzim edilen uzun süreli ve 3. kişileri bağlayacak güçte bir kira sözleşmesine rastlanmadığı belirtilmiştir.
Tüm dosya kapsamı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9.Hukuk Dairesinin 06/12/2018 tarih ve 2018/3493 Esas, 2018/1683 Karar sayılı ilamıyla birlikte değerlendirildiğinde; bozma öncesi bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen 16/04/2018 tarihli bilirkişi raporu ile, kazaya karışan … plaka sayılı araç sürücüsü …’ın %100 oranında kusurlu olduğu, davacı tarafa ait … plaka sayılı çekici sürücüsü dava dışı …’ın kusursuz olduğu, davalı muhasebe kayıtlarında kaza yapan araç sürücüsü … ile cari hesap usulü çalıştıkları, bu çalışmanın araç kiralama sözleşmesine dayandığı, kazaya karışan araç davalı … mülkiyetinde olup kira anlaşması ile …’e 29/06/2016-21/07/2016 tarihleri arasında kiralandığı, kira anlaşmasının süresi bitince … plaka ile araç teslim formuna dayanarak 10/10/2016 tarihinde davaya konu kazanın sürücüsü …’e tekrar kiralandığı, kazaya karışan araç davalı …’da 3 ay kalmış olup 27/10/2016 tarihinde 4.209,06 TL’lik araç kira faturası düzenlendiği, davalının muhasebe kayıtlarına 27/11/2016 tarihinde 7.070,58 TL’lik araç kira faturasının, kaza yapılan ay olan 12.ay faturasının da 3.261,38 TL olarak kayıt altına alındığı, kazaya karışan davalı mülkiyetindeki aracın sözleşme karşılığı teslim edilmiş olup araç kira faturalarının da usule uygun olarak düzenlendiği, davacı tarafın ticari defter ve kayıtları incelendiğinde, davalıdan tahsili talep edilen taşıma ile ilgili yapılan masraf faturasının taşıma işini yapan … firması ile davacı arasında faturalandırıldığı, bu işlemin yazılı sözleşmeye dayanmadığı, davacının yapılan masraflara ilişkin davalıya yansıtma faturası düzenlemediği, faturanın banka üzerinden usulüne uygun olarak ödenmediği, 15.644,99 TL’lik faturanın 04/03/2017 günü kapalı fatura olarak kayıtlara alındığı, resmi bir makbuz olmaksızın elden kasadan ödenmiş gibi muhasebeleştirildiği, muhasebe kaydının ekinde ödeme belgesi bulunmadığı, 20/04/2017 günü tekrardan 15.644,99 TL olarak … firmasına … kanalı ile havale yapılarak ödendiği, 21/04/2017 tarihinde … firmasından davacı hesabına 13.250 TL olarak ödemenin geri gönderildiği, buna göre davacının davalıdan tamirat süresince taşıma işleminden kaynaklanan nakliye masrafı olarak talep edebileceği miktarın 2.394,99 TL olabileceği, fazlası için fatura kesildiği fakat davacı tarafından bu faturanın ödemesinin yapılıp yapılmadığı, resmi belgelere göre usulüne uygun olarak ödeme belgesine rastlanmadığı tespit edilmiştir.
Davacı davalı … yönünden açmış olduğu davayı atiye bırakmış olup bu davalı yönünden açılan davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerekmiştir.
Davaya konu kazaya karışan araç için davalılar arasında tanzim edilen uzun süreli ve 3.kişileri bağlayacak güçte bir kira sözleşmesine rastlanmadığından kazaya karışan … plaka sayılı aracın kaza tarihi itibariyle işleteni davalı şirket olup dava konusu talepte de işleten sıfatı ile sorumludur. Buna göre davanın davalı şirket yönünden kısmen kabulü ile 2.394,99 TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın davalı … yönünden AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
2-Davanın davalı … San.A.Ş. Yönünden KISMEN KABULÜ ile, 2.394,99-TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar tarifesi gereği alınması gereken 163,60 TL karar ve ilam harcının, peşin alınan 267,18 TL’den mahsubu ile 103,58 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği kabul ve ret oranına göre hesap ve takdir olunan 2.394,99 TL ücreti vekaletin davalı … San.A.Ş.den alınarak davacıya verilmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği kabul ve ret oranına göre hesap ve takdir olunan 3.400 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalı … San.A.Ş.ye verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 199,60 TL harç, 1.800 TL bilirkişi ücreti, 278,80 tebligat, müzekkere, posta gideri olmak üzere toplam 2.278,40 TL yargılama giderinin kabul ve ret oranına göre 348,78 TL’sinin davalı … San.A.Ş.’den alınıp davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı … San.A.Ş. tarafından yapılan 54,60 TL yargılama giderinin kabul ve ret oranına göre 46,24 TL’sinin davacıdan alınarak işbu davalıya ödenmesine, bakiyesinin davalı üzerinde bırakılmasına,
8-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacı vekili ile dahili davalılar vekilinin yüzüne karşı diğer davalının yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.05/10/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır