Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/857 E. 2019/471 K. 29.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/857 Esas
KARAR NO : 2019/471
DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ: 25/09/2018
KARAR TARİHİ: 29/05/2019
Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyası davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacıların yetkili ortağı oldukları …AŞ’nin 14/03/1985 tarihinde …Odası’na … sicil numarası ile kaydedildiğini, şirketin en son merkezinin “…” adresinde faaliyet gösterdiğini, dvacılardan…ve …’in hem diğer ortak muris babaları … ile şirket ortağı hemde mirasçı konumunda olduklarını, şirketin gayrifaal olması nedeniyle 6102 sayılı TTK geçici 7.maddesi uyarınca 31/07/2013 tarihinde alınan karar ile münfesih sayıldığını ve tasfiye işlemlerine girilmeksizin şirketin sicilden ve vergi kaydından terkininin yapıldığını, ancak şirketin üzerine kayıtlı… Parsel 3 Numaralı bağımsız bölümün halihazırda aktif olarak mevcut olduğunu ve şirketin terkin edilmiş olması nedeniyle taşınmazda devir ve satış işlemlerinin yapılamadığını, anılan nedenlerle münfesih durumdaki …AŞ’nin … Mah, 840 Ada, 20 Parsel 3 Numaralı bağımsız bölümünün devir, satış ve temliki ile sınırlı olmak üzere ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Ticaret Sicil Müdürlüğünün TTK 32.maddesi ve Ticaret Sicil Yönetmeliği 34.maddesi hükmü çerçevesinde işlem yaptığını, davalı Sicil Müdürlüğü’nün resen terkin işlemini, 6102 sayılı Kanunun Geçici 7.maddesi ve 30/12/2012 tarihli ve 28513 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiş olan “Münfesih Olmasına veya Sayılmasına Rağmen Tasfiye Edilmemiş Anonim ve Limited Şirketler ile Kooperatiflerin Tasfiyelerine ve Ticaret Sicili Kayıtlarının Silinmesine İlişkin Tebliğ” kapsamında olduğunu, tesis edilen işlemde hukuka aykırılık bulunmadığını, davalı kurumun mahkeme hükmü olmaksızın bir şirketi tekrar sicile tescil yükümlülüğü bulunmadığını, yine davalı kurumun davanın açılmasına sebep olmadığını, bu nedenle yargılama gideri ve vekalet ücretininden sorumlu tutulamayacağını, anılan nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, 6102 sayılı TTK’nun geçici 7.maddesi uyarınca sicilden silinmiş olan…AŞ’nin, üzerine kayıtlı …Mah, 840 Ada, 20 Parsel 3 Numaralı bağımsız bölümün devir, satış ve temlikinin yapılabilmesi için şirketin yeniden ihyasına yönelik şirket ihyası davasıdır.
İhyası istenilen …AŞ’nin ticaret sicil kayıtları ile üzerine kayıtlı olduğu bildirilen taşınmazın tapu kayıtları celp olunmuştur.
İhyası istenilen …AŞ’nin sicil kayıtlarının incelenmesinde; …Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün … sicilinde kayıtlı olduğu, şirketin son tescilinin 31/07/2013 yapıldığı ve 31/07/2013 tarihinde 6102 Sayılı TTK Geçici 7.maddesine göre resen terkin edildiği görülmüştür.
Mahkememizce davacılar vekiline varsa tasfiye memuru adayının açık kimlik bilgileri ile adresinin bildirilmesi amacıyla 2 haftalık süre verilmiş, davacılar vekili tarafından tasfiye memuru olarak … bildirilmiş, mahkememizce tasfiye memuru adayına meşruhatlı davetiye çıkartılarak tasfiye memurluğunu kabul edip etmediği hususu sorulmuş, … tarafından sunulan beyan dilekçesi ile tasfiye memurluğunu kabul ettiğini bildirmiştir.
Yapılan yargılama, davacı tarafın iddiaları, dava konusu bağımsız bölüme ilişkin tapu kayıtları, ihyası istenen şirketin ticaret sicil kayıtları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; 6102 sayılı TTK’nun 547.maddesinde; “(1) Tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu anlaşılırsa, son tasfiye memurları, yönetim kurulu üyeleri, pay sahipleri veya alacaklılar, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinden, bu ek işlemler sonuçlandırılıncaya kadar, şirketin yeniden tescilini isteyebilirler. (2) Mahkeme istemin yerinde olduğuna kanaat getirirse, şirketin ek tasfiye için yeniden tesciline karar verir ve bu işlemlerini yapmaları için son tasfiye memurlarını veya yeni bir veya birkaç kişiyi tasfiye memuru olarak atayarak tescil ve ilan ettirir. ” denilmekte olup, anılan yasa hükmü gereğince ihyası talep edilen İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün …sicil numarasında kayıtlı …AŞ’nin TTK 547/2.maddesi uyarınca şirket adına kayıtlı bulunan …Mah, 840 Ada, 20 Parsel 3 Numaralı bağımsız bölümdeki 19/63 oranında pay sahibi olduğu taşınmazın devir, satış ve temliki ile sınırlı olmak üzere yeniden ihyasına, şirkete tasfiye memuru olarak …’ün atanmasına karar vermek gerekmiş, aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi ve ayrıntısı yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının KABULÜ ile, … Ticaret Sicil Müdürlüğünün … sırasında kayıtlı … Şirketinin malik olduğu … Mahallesi, 840 Ada, 20 Parsel sayılı zemin kat 3 nolu bağımsız bölümdeki 19/63 oranında pay sahibi olduğu taşınmazın devir, satış ve temliki ile sınırlı olmak üzere yeniden İHYASINA,
2-Şirkete …T.C. Kimlik numaralı …’ün TASFİYE MEMURU OLARAK ATANMASINA,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar tarifesi gereği alınması gereken 44,40 TL maktu karar ve ilam harcından, peşin alınan 35,90 TL’nin mahsubu ile bakiye 8,50 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü davada yasal hasım olduğundan aleyhine harç, vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmesine yer olmadığına,
6-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
Başkan
¸e-imzalıdır
Üye
¸e-imzalıdır
Üye
¸e-imzalıdır
Katip
¸e-imzalıdır
“5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”