Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/849 E. 2020/615 K. 27.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2018/849 Esas
KARAR NO:2020/615

DAVA:İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:24/09/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesi ile, davacının, davalıdan olan alacağının tahsili için ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile takibe başlandığını, davalının süresinde icra takibine haksız ve yersiz olarak itiraz ederek takibi durdurduğunu, davalının eczacı olup, eczane işletmesi bulunduğunu, eczanesinde satmak üzere davacıdan çeşitli tarihlerde ürün alımı yaptığını, Haziran 2018 tarihinde kadar gönderilen ürün bedellerin bir kısmı olan 4.218,67TLyi davacıya ödemediğini, bu nedenle davacının davalıdan alacaklı olduğunu, davalının icra takibine itiraz ettikten sonra 02/07/2018 tarihinde 1.000TL ödeme yaptığını, bu durumun dahi icra takibine yapılan haksız itirazın iptalini gerektirdiğini beyanla, haksız itirazın iptaline, takibin 3.218,67TL üzerinden devamına, %20’den az olmamak üzere inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı mahkememize vermiş olduğu cevap dilekçesi ile, öncelikle icra takibinin yetkisiz icra müdürlüğünde açıldığın, icra müdürlüğünün yetkisiz olduğunu, ayrıca davalının eczanesinin …’ta bulunduğundan … İcra Müdürlükleri ve … Asliye Hukuk Mahkemesinin davaya bakmakla yetkili olduğunu, cari hesap sözleşmesinin iki kişinin herhangi bir hukuki sebep veya ilişkiden doğan alacaklarını istemekten karşılıklı olarak vazgeçip bunları kalem kalem alacak ve borç şekline çevirerek hesabın kesilmesinden sonra çıkacak artan tutarı isteyebileceklerine ilişkin yapılan sözleşme olduğunu, sözleşmenin geçerlilik şartı olarak yazılılık kuralı getirildiğini, alacaklı ile kendisi arasında yazılı olarak yapılan herhangi bir sözleşme olmadığını, davacıya borcu olmadığı halde alacaklı tarafından borcu mevcutmuş gibi yapılan takibin haksız olup iptali gerektiğini, davacının sözde alacaklarına faiz işlettiğini, fakat öncesinden alacaklı tarafından temerrüde düşürmek için herhangi bir işlem yapılmadığını, davacının haksız olduğunu beyanla, davanın yetkisizlik nedeniyle reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Taraflara usulune uygun davetiye tebliğ edilmiş olup, SGK kaydı, faturalar, muavin defter kayıtları, ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası celp olunmuştur.
….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı … Ltd Şti tarafından borçlu …-… aleyhine 4.218,67TL cari hesap, 57,47TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 4.276,14TL üzerinden icra takibi başlatıldığı, borçlunun itirazı üzerine takibin durduğu görülmüştür.
Tarafların iddia ve savunmaları, icra takip dosyası birlikte değerlendirilmek sureti ile rapor tanzimi için dosya Mali Müşavir bilirkişi Seda Ağır’a tevdi edilmiş olup, tanzim olunan 17/03/2020 tarihli bilirkişi raporunda; davacının icra takip tarihi itibariyle davalıdan kaydi olarak 3.728,50TL asıl alacak, 57,47TL işlemiş faiz olmak üzere toplamda 3.785,97TL tutarında alacaklı olduğunu belirtmiştir.
Dava, davacı tarafından alacağın tahsiline yönelik davalı hakkında başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali talebidir.
Davacının iddia ve talep ettiği alacağın taraflar arasındaki cari ilişkiye ilişkin olduğu, bu nedenle yetkili mahkememin HMK’nın 6. Maddesine göre belirlenmesi gerektiği, 6100 sayılı HMKnun 6.maddesinde “Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir” denilmektedir. Yine aynı sayılı HMK’nun 114/1-c maddesi gereğince mahkemenin yetkili olması dava şartı olarak belirtilmiştir. HMK’nun 115.maddesinde “Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler.” denilmektedir.
Dosyanın tetkikinde; davalının yerleşim yerinin … Mah …. Sk No:…/… olup, … ilinin mahkememizin yetki alanı içerisinde bulunmadığı, … ilinin … Asliye Hukuk Mahkemeleri yetki alanı içerisinde olduğu, yine davacının adresinin … Mah … Cad No:…olduğu, bu adres itibariyle de mahkememizin yetkili olmadığı, bu nedenle yetkili mahkemenin davalının yerleşim yeri mahkemesi olan … Asliye Hukuk (Ticaret) Mahkemeleri olduğu anlaşılmakla, mahkemenin yetkisinin kamu düzenine ilişkin olması ve mahkemenin yetkili olup olmadığının yargılamanın her aşamasında resen nazara alınması gerektiğinden, dava dilekçesinin yetki nedeniyle reddine, HMKnun 6.maddesi gereğince gereğince mahkememizin yetkisizliğine, talep halinde 6100 sayılı HMKnun 20.maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden itibaren iki hafta içerisinde müracaat edildiğinde dosyanın yetkili … Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine dair, aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ve dosya içeriğine göre;
1-Davanın yetki yönünden reddi ile Mahkememizin YETKİSİZLİĞİ’ ne, talep halinde dosyanın yetkili olan … Nöbetçi Asliye Ticaret (Hukuk) Mahkemesine gönderilmesine,
2-HMK 20. Maddesi uyarınca hükmün kesinleşmesine müteakip 2 haftalık kesin süre içerisinde taraflardan bir tarafından dosyanın yetkili mahkemeye gönderilmesi halinde dosyanın yetkili … Asliye Hukuk (Ticaret) Mahkemesine gönderilmesine, taraflarca 2 haftalık süre içerisinde dosyanın yetkili mahkemeye gönderilmesinin talep edilmemesi halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtarına,
3-Harç ve yargılama giderlerinin yetkili mahkemede değerlendirilmesine,
4-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 27/10/2020

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı