Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/793 E. 2019/733 K. 02.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/793 Esas
KARAR NO: 2019/733

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 10/09/2018
KARAR TARİHİ: 02/10/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı tarafından davalıya güneş paneli satışı yapıldığını ve 11/04/2018 tarih 396.657,00 USD bedelli faturanın düzenlendiğini, davacının edimlerini eksiksiz olarak yerine getirdiğini, ürünlerin davalıya teslim edildiğini, davalı tarafından ürünlerin hiçbir itiraz ileri sürülmeksizin teslim alındığını, faturanın kabul edildiğini ve itiraz edilmediğini, ancak davalı tarafından teslim alınan malın bedelinin bakiye kalan kısmı olan 84.613,65 USD’nin tüm taleplere rağmen ödenmediğini, bunun üzerine davalı aleyhine İstanbul…İcra Müdürlüğü’nün…Esas sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını, davalı tarafından başlatılan icra takibine kötü niyetli olarak itiraz edildiğini, anılan nedenlerle davalının haksız ve dayanaksız itirazının iptali ile takibin devamına, davalının alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı şirketten enerji santralinde kullanılmak üzere güneş paneli satın alındığını ve KDV dışında kalan tüm mal bedelinin ödendiğini, davacının sözlü mutabakatı ile KDV’ye ilişkin bakiye kısmın mal bedelinin aktarılması aşamasında ödenmemiş ve yatırım teşvik belgesi temin edildiğinden hesaptan düşüleceğinin kararlaştırıldığını, bu işlemin yapılmasının sebebinin lisanssız güneş enerjisi santralinde kullanılacak olan güneş panellerinin ilgili mevzuat gereği KDV istinasına tabi olması ve Yatırım Teşvik Belgesi’nin Ekonomi Bakanlığı’ndan temin edilmesi ile birlikte fatura konusu malın KDV tutarının 3065 sayılı KDV Kanunu ilgili maddesi gereği indirim hakkına sahip olması olduğunu, bu kapsamda KDV istinasına tabi olan fatura konusu malın teslimi aşamasında Yatırım Teşvik Belgesi olmadığından KDV’li olarak fatura kesildiğini, davacı şirketin de mutabakatıyla Yatırım Teşvik Belgesi’nin temin edilmesi ile muhasebe kayıtlarının KDV’siz olarak revize edileceğinin belirtildiğini, davalı tarafından fatura konusu malın kullanıldığı projeye ilişkin olarak 28/08/2018 tarih ve 500229 sayılı Yatırım Teşvik Belgesi’nin temin edildiğini, söz konusu belgenin davalı şirket tarafından davacı şirkete sunulmasına rağmen işlem yapılmadığını ve kötü niyetli olarak icra takibi başlatılarak işbu davanın açıldığını, anılan nedenlerle davacının haksız davasının reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı şirket üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.

DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, davacı ile davalı arasında bulunan ticari ilişki sebebi ile davacı tarafından davalı aleyhine İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine davalının itirazı üzerine açılan itirazın iptali davasıdır.
İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının celp ve incelenmesinde; davacı şirket tarafından davalı şirket aleyhine 84.613,65 USD asıl alacak ve 1.817,45 USD işlemiş faiz olmak üzere toplam 86.431,10 USD’nin tahsili amacıyla 01/08/2019 tarihinde takip başlatıldığı, başlatılan takibe davalı tarafından 10/08/2019 tarihli dilekçe ile itiraz edildiği, itiraz üzerine takibin durduğu, esas davanın ise yasal süre içinde açıldığı görülmüştür.
Mahkememizce tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yatırılarak davacı tarafın davalıdan alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise ne miktarda alacaklı olduğu, davacının işlemiş faiz talebinde bulunup bulunamayacağı, bulunabilecek ise ne miktarda talep edebileceği ile yine davalı şirketin aldığını iddia ettiği Yatırım Teşvik Belgesi sebebiyle KDV’den muaf olup olmadığı hususlarında rapor aldırılmasına karar verilmiş, bilirkişi olarak Borçlar Hukuku Nitelikli Hesap Uzmanı Dr.Öğr.Üyesi …, Mali Müşavir… ve Mali Müşavir … tayin edilmiş, bilirkişi heyeti tarafından sunulan raporda; davacı tara ticari defter kayıtlarında takip tarihi itibariyle davalı taraftan 412.914,61 TL karşılığı 84.613,65 USD alacaklı görüldüğü, davalı taraf ticari defter kayıtlarında ise davacı tarafa 260.671,65 TL borçlu olarak görüldüğü, tarafların TL cari hesapları arasındaki 152.243,00 TL farkın, kur farkından kaynaklandığı, taraflarca anlaşılan döviz kuru bulunmadığı dikkate alınarak TCMB USD alış kuru dikkate alınarak yapılan hesaplama neticesinde davacı tarafın davalı taraftan 60.507,00 USD KDV + 12.376,90 USD fatura bakiyesi olmak üzere toplam 72.883,90 USD alacağı olacağı yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Yapılan yargılama, davacının iddiaları, davalının beyanları, icra takip dosyası, ibraz edilen deliller, mahkememizce yaptırılan ve hüküm kurmaya elverişli bulunan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı şirket tarafından davalı şirkete güneş paneli satışı yapıldığı ve bu satış ile 11/04/2018 tarih 396.657,00 USD bedelli faturanın düzenlendiği, ancak davalı tarafından teslim alınan malın bedelinin bakiye kalan kısmı olan 84.613,65 USD’sinin ödenmediği, bunun üzerine davacı tarafından davalı aleyhine İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığı, davalı şirket tarafından başlatılan takibe itiraz edildiği, itiraz üzerine takibin durduğu ve esas davanın açıldığı görülmüştür. Mahkememizce tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde yaptırılan ve hüküm kurmaya elverişli bulunan bilirkişi raporuna göre; davacı tarafın ticari defter ve kayıtlarında, icra takibine konu yapılan 11/04/2018 tarihli faturanın 336.150,00 USD + 60.507,00 USD KDV olmak üzere toplam 396.657,00 USD olarak tanzim edildiği, söz konusu fatura üzerinde TCMB USD alış kurunun 4,0707 TL ile karşılığının ticari defter kayıtlarına işlendiği, yine davacı kayıtlarında 10/04/2018 tarihli 600.000,00 TL banka havalesi ödemesine ilişkin kayıtlarında 1 USD’nin 4,1526 TL kur ile 144.487,79 USD karşılığı ve 10/05/2018 vade tarihli 754.000,00 TL çekli ödemeye ilişkin kayıtlarına 1 USD’nin 4,5820 TL kur ile 164.555,56 USD karşılığının işlendiği, yine davacının kayıtlarına göre dava tarihi itibariyle davalı taraftan 412.914,61 TL karşılığı 84.613,65 USD alacaklı olduğu, davacının takip ve dava konusu faturadan kaynaklı alacaklı olarak görüldüğü, davalı şirketin kayıtlarında ise takip ve dava tarihi itibariyle 260.671,65 TL davacı tarafa borçlu olarak görüldüğü, taraflar arasındaki TL cari hesapları arasındaki 152.243,00 TL farkın kur farkından kaynaklandığı, alıcı ile satıcı arasında yapılan sözleşmede döviz kurunun taraflarca belirlenmiş olması halinde sözleşmede belirlenen döviz kurunun, sözleşmede döviz kurunun taraflarca belirlenmemiş olması halinde ise faturanın düzenlendiği tarihte Resmi Gazete’de yayımlanan TC Merkez Bankası döviz alış kurunun esas alınarak 213 sayılı VUK’nun 280.maddesinde “Yabancı paralar borsa rayici ile değerlenir. Borsa rayicinin takarrüründe muvazaa olduğu anlaşılsa bu rayiç yerine alış bedeli esas alınır.” hükmü dikkate alınarak yapılan hesaplama sonucu davacı tarafın davalı taraftan 60.507,00 USD KDV + 12.376,90 USD fatura bakiyesi olmak üzere toplam 72.883,90 USD alacağı olduğu, her ne kadar davacı tarafça taraflar arasında akdedilen sözleşme uyarınca satışı yapılan güneş paneli bedellerinin, yatırım teşviki kapsamında satın alındığı, bu nedenle yatırım teşvik belgesinin bulunması sebebiyle KDV ödenmemesi gerektiği iddia edilmiş ise de, taraflar arasında akdedilen sözleşmede yapılan satışların KDV’siz yapılacağına ilişkin bir düzenlemenin bulunmadığı, faturanın kesildiği tarih itibariyle davalı şirketin yatırım teşvik belgesinin bulunmadığı, KDV Kanunu 13.maddesi ve KDV Genel Tebliği B.5.maddeleri uyarınca bir alım satımın KDV’den istisna olabilmesi için satım anında yatırım teşvik belgesinin bulunmasının gerektiği, KDV Kanunu’na göre KDV’nin faturanın düzenlendiği tarih itibariyle düzenlenmesi gerektiği, ayrıca davacı tarafından kesilen faturaların da KDV’li olarak kesildiği ve bu faturaların davalı tarafça kabul edilip kendi ticari defterlerine de aynı şekilde işlendiği, yine davalı iddiası doğrultusunda KDV bedelinin sonradan düşüleceğine ilişkin taraflar arasında bir anlaşmanın bulunduğunun da davalı tarafça ispat edilemediği gözönüne alındığında davalının bu itirazlarına değer verilmemiş, bu itibarla davacının davasının kısmen kabul kısmen reddine karar vermek gerekmiş, yine alacak belirlenebilir ve likit olduğundan İİK 67/2.maddesi uyarınca hükmedilen 72.883,90 USD’nin takip tarihindeki karşılığı olan 355.673,43 TL’nin %20’si oranında olmak üzere 71.134,68 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.

HÜKÜM: Gerekçesi ve ayrıntısı yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının KISMEN KABUL – KISMEN REDDİ ile, davalı tarafından İstanbul … İcra Müdürlüğünnü … Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın 72.883,90 USD yönünden itirazın iptali ile takibin bu miktar üzerinden deamına, takibe takip tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4a maddesi uyarınca kamu bankalarının USD cinsine uyguladığı 1 yıllık vadeli en yüksek mevduat faiz oranının uygulanmasına, faizin asıl alacak üzerinden yürütülmesine,
2-İİK’nun 67/2. Maddesi uyarınca hükmedilen 72.883,90 USD’nin takip tarihindeki karşılığı olan 355.673,43 TL’nin %20’si oranında olmak üzere 71.134,68 TL icra inkar tazminatına hükmedilmesine, bunun davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Kalan kısımlar yönünden davanın reddine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar tarifesi gereği alınması gereken 24.296,05 TL nispi karar ve ilam harcından, peşin alınan 7.381,09 TL’nin mahsubu ile bakiye 16.914,96 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
5-Davacı tarafından yatırılan 7.381,09 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği kabul ve ret oranına göre hesap ve takdir olunan 27.290,41 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği kabul ve ret oranına göre hesap ve takdir olunan 17.946,55 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Davacı tarafından yapılan 2.700,00 TL bilirkişi ücreti ve 121,00 TL posta masrafı olmak üzere toplam 2.821,00 TL yargılama giderinin kabul ve ret oranına göre 1.802,59 TL’sinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
9-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.

Başkan
¸e-imzalıdır
Üye
¸e-imzalıdır
Üye
¸e-imzalıdır
Katip
¸e-imzalıdır

“5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”