Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/743 E. 2019/1076 K. 26.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/743
KARAR NO : 2019/1076

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 15/08/2018
KARAR TARİHİ : 26/12/2019

Mahkememizde görülmekte olan tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
(I) TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 17/03/2017 tarihinde sevk ve idaresindeki motorsiklet ile seyir halinde iken plakası tespit edilemeyen bir harfiyat kamyonunun çarpması sonucu yaralandığını, müvekkilinin kazanın oluşumunda kusurunun olmadığını ancak kaza anında hafriyat kamyonunun plakası tespit edilemediğinden kaza tespit tutanağının tutulmadığını, plakası tespit edilemeyen aracın kazanın meydana gelmesinde kusurlu olduğunu, müvekkilinin vucüdunda kazadan kaynaklı kırıklar oluştuğunu belirterek 50,00 TL trafik kazası sonrasında meydana gelen geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatının kaza tarihi olan 17/03/2017 tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Talep tutarının açıklattırılması gerektiğini, davacı yanın delillerinin kendilerine ulaşmadığını, plakası tespit edilemeyen araçların ispatının somut delillere dayanmadığını, davacının soyut iddiaları dışında kazaya ilişkin herhangi bir somut bilgi ya da belge sunulmadığını, davaya konu kazaya ilişkin kusur oranlarının tespitinin Adli Tıp Kurumu vasıtasıyla yapılması gerektiğini, müvekkili kurumun geçici iş görmezlik tazminat sorumluluğunun bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

(II) ÇEKİŞMELİ VAKIALAR HAKKINDA TOPLANAN DELİLLER :
(1)Taraflara usulüne uygun olarak tebligatlar yapılmış olup; davacının tedavi gördüğü hastanelere, davalı …’na, … Müdürlüğü’ne yazılan müzekkerelerin cevapları Mahkememiz dosyası arasına alınmıştır.

(III) DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazası nedeniyle uğranıldığı iddia olunan cismani zararın tazmini istemine yöneliktir.
Takdir olunacağı üzere haksız fiil temelinde açılan huzurdaki maddi tazminat davasında öncelikle hadise ile zarar arasındaki uygun illiyet rabıtasının açıkça ortaya konulması gerekmektedir.
Somut olaya bakıldığında ve özellikle celbedilen hastane dosyası içeriği incelendiğinde davacının 17/03/2017 tarihi itibariyle hastaneye kaldırıldığı sabit nitelikte ise de hadisenin trafik kazasına bağlı olarak gerçekleştiğine dair hiçbir beyan veyahut tespitin olmadığı, epikriz raporunda oluşturulan tanıların davacı asilin bilincinin açık olduğunun anlaşılıyor olmasına rağmen “iş kazası sonrası muayene ve gözlem” adı altında düzenlendiği, haricen sakatlanmanın dava dilekçesinde ifade edilen kazaya bağlı olarak geçekleştiği yönünde dosyaya geçerli ve somut nitelikte hiçbir delil sunulmadığı, kolluğa yapılan şikayet başvurusunun olaydan yaklaşık 8 ay sonra gerçekleştiği ve hadisenin davacı asilin beyanından sonra soruşturulmaya başlandığı, soruşturma dosyasında davacının şikayet başvurusu haricinde somut bir delil bulunmadığı, öncelikle ispatlanması gereken illiyet bağına dair dosyaya hiçbir delil ibraz edilmemiş olmakla sair yöndeki incelemenin davanın esasına tesir etmeyeceği takdir edilmiş ve davanın reddine dair aşağıdaki karar tesis edilmiştir.

(IV) HÜKÜM SONUCU :
(1)Davanın REDDİNE,
(2)Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 44,40 TL maktu karar ve ilam harcından peşin alınan 35,90 TL harçtan mahsubu ile bakiye 8,50 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
(3)Davacı tarafından yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına,
(4)Davalı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden, reddedilen miktar itibariyle AAÜT uyarınca 50,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,
(5)Dosyada kullanılmayan bakiye gider avansının HMK.’nın 333. ve HMK. yönetmeliğinin 47/1. maddeleri uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa ödenmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, 5235 sayılı Kanun’un 33-(1), 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341-(1) ve devamı maddeleri uyarınca, gerekçeli kararın usulen taraflardan her birine tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre dahilinde, Mahkememize dilekçe ile başvurmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır

“5070 Sayılı Kanun hükümlerince bu belge elektronik imza ile imzalanmıştır. “