Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/741 E. 2020/214 K. 27.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/365
KARAR NO : 2020/221

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 26/04/2018
KARAR TARİHİ : 27/02/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
(I) TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı …’nin, 11/02/2010 tarihli İstasyon Otomasyon Sistemi Servis Bakım ve Automatic Satış Sözleşmesine binaen davacı tarafın bayii olarak ticari faaliyetine başladığını, davalının, bayilikten kaynaklanan borçlarını davacıya ödemekte gecikmeye ve dahi ödememeye başladığını, 7.250,68 TL. alacağın tahsili için davalı aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında ilamsız icra takibi ikame edildiğini, davalının da icra takibine itiraz ederek takibi durdurduğunu belirterek itirazın iptali istemli huzurdaki davayı ikame etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;11/02/2010 tarihinde … Anonim ortaklığı ile sözleşme imzaladığını ve davacı … Ortaklığı’nın kötü davranışları neticesinde aralarındaki bayilik ilişkisine son verdiğini, mal sahibi …’in ödemeleri zamanında yapmasına, yükümlülüklerini tam olarak yerine getirmesine rağmen … Ortaklığı’nın kendisine LPG satışı yapmadığını, bu konuda … tarafından…ne noter aracılığıyla ihtar çekildiğini, kendisine gaz verilmesi gerektiği aksi takdirde bayilikten ayrılacağını beyan etmiş olduğunu,… tarafından kendisi aranarak “bu ihtarnameyi sehven çektiğini belirt yoksa bir daha hiç yakıt vermem “şeklinde tehditlerde bulunulduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

(II) ÇEKİŞMELİ VAKIALAR HAKKINDA TOPLANAN DELİLLER :
(1)Taraflara usulüne uygun olarak tebligatlar yapılmış olup; İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosya, taraflar arasında imzalanan bayilik sözleşmesi celp olunmuştur.
(2)Tarafların iddia ve savunmaları, dosyada toplanan deliller nazara alınarak, davalı tarafın ticari defter ve kayıtları üzerine inceleme yapılmak üzere Dinar Asliye Hukuk Mahkemesine talimat yazılmış, bilirkişi …’a tevdii edilen dosyada tanzim olunan 27/02/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle; 2010 yılı yevmiye defterinin incelemesi neticesinde 11 adet faturada toplam KDV dahil 341.432,43 TL’lik fatura alışı tespit edildiği, cari hesaba ait muavin defter dökümü incelemesinde… A.Ş’ye hiçbir borcun olmadığı ile birlikte ödemelerin nasıl yapıldığı hususunda ayrıntılı bilgiye ulaşılamadığı sonuç ve kanaat bildirmiştir.
(3)Tarafların iddia ve savunmaları, dosyada toplanan deliller nazara alınarak, bilirkişi…’a tevdii edilen dosyada tanzim olunan 11/07/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle; incelenen defter kayıt ve belgelere göre davacı tarafın ariyet verilen mallara dayalı olarak, 3.392,18.TL’ yi amortisman kaydı suretiyle giderleştirmediği, davalı tarafın …’in… A.Ş.’ye karşı devir tarihine kadar doğmuş 10.000 TL borçlarını ve fer’ilerini, kayıtsız şartsız üstlenmiş olması nedeniyle borçlu sayılıp sayılmayacağının mahkemenin takdirinde olduğu, davacı tarafın fazlaya ilişkin taleplerine yönelik okunaklı ve ariyet listesi ile karşılaştırma imkanı veren fatura ibraz etmediği için diğer alacaklarına ilişkin tespitte bulunulamadığı, davalı tarafın mülga TTK’ya göre temerrüde düşürüldüğüne ilişkin dosyada belge bulunmadığı için işlemiş faiz hesabı yapılmadığı görüş ve kanaati bildirilmiştir.

(III) DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Dava; faturaya dayandırılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır.
Taraflar tacir olup davacı ve davalı tarafından delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ilâ 85 maddeleri uyarınca ticari defter ve belgeler nezdinde mali yönden bilirkişi incelemesi yapılması yoluna gidilmiştir.
Yapılan mali inceleme kapsamında takip konusu alacağın kaynağının davacı tarafından davalıya kesilen 17/02/2011 tarihli KDV dahil bedeli 7.254,25 TL olan “sabit kıymet satışı” açıklamalı fatura olduğu, davalı tarafın ticari defter ve belgelerinin talimat yoluyla incelenmesinde faturanın işlenmiş olduğuna dair tespitin yapılmadığı, bu minvalde fatura konusu hizmet ya da mal tesliminin ispatı gerektiği, fatura içeriğinin akaryakıt istasyonuna münhasır olmak üzere altyapı, betonlama hizmeti, dağıtım panosu ve UPS’ye ilişkin olup dava dışı … Tarafından isyerinin devri suretiyle davalı tarafa geçtiğinin kabulü gerektiği, bununla birlikte dava dilekçesi ekinde yer alan 11/02/2010 tarihli davalı tarafından imza edilen devir taahhütnamesi başlığı altındaki belgeye istinaden de davalının devir tarihine kadar doğmuş olan 10.000 TL’ye kadarki borç miktarını da kayıtsız şartsız üstlendiğinin açıkça belirtildiği, bu doğrultuda raporda yapılan mali hesaplama da yerinde görülerek 5 yıllık amortisman payı düşülmek suretiyle davacının neticeden devirden ve taahhütten kaynaklı bakiye borcunun 3.392,18 TL olacağı kabul edilmiş, takip öncesi davalının temerrüde düşürüldüğüne dair tespit yapılamamakla işlemiş faiz talebi reddedilmiştir. Alacak likit ve belirlenebilir bulunmayıp tespiti yargılamayı gerektirdiğinden icra inkar tazminat istemi yerinde görülmemiş ve aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.

(IV) HÜKÜM SONUCU :
(1) Davanın KISMEN KABULÜ ile;
Davalının İstanbul …İcra Müd. … E. Sayılı dosyasına vaki itirazının kısmen iptaliyle takibin 3.392,18-TL asıl alacak bedeli üzerinden işbu bedele takip tarihinden itibaren talep gibi yıllık %9,75 oranını geçmeyecek şekilde avans faizi uygulanmak suretiyle takibin devamına, Fazlaya ilişkin talebin reddine,
(2)Alacak likit ve belirlenebilir olmadığından icra inkar tazminatı isteminin reddine,
(3)Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 231,71 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 232,33 TL harçtan mahsubu ile fazla yatırılan 0,61 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
(4)Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden kabul edilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca 3.392,18 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
(5)Davalı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden reddedilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca miktar itibariyle 3.392,18 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsil edilerek davalı tarafa verilmesine,
(6)Davacı tarafından yapılan; 35,90 TL başvuru harcı, 232,33 TL peşin harç, 5,20 TL vekalet pulu, 1.250,00 TL bilirkişi (talimat) ücretleri, 166,40 TL müzekkere, posta, tebligat masraflarından oluşan toplam 1.689,83 TL yargılama masrafından davanın kabulü reddi oranında yapılan hesaplama neticesinde 421,36 TL yargılama masrafının davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
Bakiye kısmın davacının üzerinde bırakılmasına,
(7)Dosyada kullanılmayan bakiye gider avansının HMK.’nın 333. ve HMK. yönetmeliğinin 47/1. maddeleri uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa ödenmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, 5235 sayılı Kanun’un 33-(1), 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341-(1) ve devamı maddeleri uyarınca, gerekçeli kararın usulen taraflardan her birine tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre dahilinde, Mahkememize dilekçe ile başvurmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

“5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”