Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/680 E. 2022/810 K. 08.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2018/680 Esas
KARAR NO:2022/810

DAVA:Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:15/09/2017
KARAR TARİHİ:08/12/2022

…. Asliye Ticaret Mahkemesinin …sayılı 12/04/2018 tarihli yetkisizlik kararı ile mahkememize gönderilen ve Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil ile davalı şirket arasında Yetkili … Satış Noktası taahhütnamesi düzenlendiğini, müvekkil şirketin imzalanan işbu sözleşmeye binaen … en işlek / kalabalık yerinde dükkan kiralayarak çalışmalarına başladığını, çalışmalarını sözleşmelere ve kendilerine gönderilen talimatlara göre gerçekleştirmekte iken davalı şirket tarafından … 21. Noterliğinin 16/03/2017 tarih … yevmiye sayılı ihbarname ile “.. Müşteri Memnuniyetini engelleyen durumlar ve aksiyonları dökümanının denetim başlığı altındaki 8 no’lu maddesi gereğince … tarafından yapılan denetimlerde, denetim koşulunu yerine getirmemeniz halinde şirketin yetkilerinize son verme hakkı saklı tutulmuştur.” denilerek yetkilerine son verildiğinin ihtar edildiğini, ihtarname müvekkiline tebliğ edildikten sonra müvekkil şirket ile davalı tarafın iletişime geçtiğini, davalı taraf ile yapılan görüşmelerde sistemin yeniden açılacağının ve sözleşmeye devam edileceğinin beyan edilmesi nedeniyle kendilerine tebliğ edilen ihtara yanıt verilmediğini, sistemin tekrar açılmaması üzerine … 2. Noterliği’nin 07/07/2017 tarih … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile ihtara cevap verildiğini, davalı tarafça ileri sürülen iddiaların hiçbir yasal dayanağının bulunmadığı ve sözleşmenin haksız yere feshedildiğini, haksız fesih ile birlikte müvekkil şirketin yapmış olduğu masraf ve yatırımların karşılığını alamadığı gibi elde etmesi gereken kârdan mahrum kaldığını, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla haklı davanın kabulü ile sözleşmenin feshinden dolayı uğranılan kâr kabının sistemin kapatıldığı 01/04/2017 tarihinden itibaren işleyecek faiz ile davalıdan alınarak müvekkiline ödenmesini, yargılama masrafı ve vekalet ücretinin karşı yana tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı şirketin sunmuş olduğu dava dilekçesinde sanki taraflar arasında imzalanan taahhütnamenin her bir hükmüne harfiyen riayet etmiş – hiçbir ihlal gerçekleştirmemesine rağmen müvekkili şirketin haksız yere ve keyfi olarak yetkilerini iptal etmiş gibi bir izlenim yaratmaya çalıştığını, davacı şirketin yaratmaya çalıştığı bu izlenimin gerçeğe ve mantığa aykırı olup dava dilekçesinde yer verilen iddiaların ticari hayatın olağan akışı ile de bağdaşmadığını, zira davacının taahhütname ile verdiği taahhütleri ihlal ettiğini ve bu ihlaller neticesinde taahhütnameye bağlı yetkilerinin iptal edilmesinin kaçınılmaz olduğunu, davacı tarafın imzalanan taahhütnamede açık biçimde taahhütname karşılığında verilmiş olan yetkilerin müvekkili şirket tarafından tek taraflı olarak iptal edilebileceği bildiğini ve bu hususu kabul ettiğini, davacının Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’nun (kısaca BTK.) yabancı uyruklu şahıslar adına en fazla 3 hat açılabileceğine dair düzenlemesini ihlal ettiğini ve bu ihlal nedeniyle müvekkili şirketin idare para cezası ile cezalandırılmasına sebebiyet verdiğini, davacının oluştuğunu iddia ettiği zararların kendi eylem ve işlemlerden kaynaklandığını, arz ve izah edilen nedenlerle açılan haksız davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
ÇEKİŞMELİ VAKIALAR HAKKINDA TOPLANAN DELİLLER :
(1)Taraflara usulüne uygun olarak tebligatlar yapılmış olup; … 4. Asliye Hukuk Mahkemesi …/… sayılı talimat dosyasında aldırılan bilirkişi raporu, davacı vekili tarafından sunulan 19/02/2021 ve davalı vekili tarafından sunulan 16/03/2021 – 08/04/2022 tarihli bilirkişi raporuna beyan / itiraz dilekçeleri Mahkememiz dosyası arasına alınmıştır.
(2)Tarafların iddia ve savunmaları ve dosyada toplanan deliller nazara alınarak davalının ticari defter ve belgelerinin incelenerek inceleme yapılması için Ticaret Mahkemesi sıfatıyla … Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi’ne talimat müzekkeresi yazıldığı, mali müşavir … ve inşaat bilirkişi …’a tevdii edilen dosyada tanzim olunan 28/01/2021 havale tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacının da katılımı ile işyerine gidilerek dava dilekçesinde yer alan taleplerin ve yapıldığı iddia edilen zorunlu / faydalı masrafların incelendiğini, davaya konu işyerinin taraflar arasında imzalanan sözleşme feshedildikten sonra inceleme yapılan tarihte bölünüp iki ayrı işyeri olarak kullanıldığını, köprübaşı alanına ve yola cepheli bölümün parfümeri dükkanı olarak işletilmekle ve yeniden dizayn edildiğini – dükkanın pasaja bakan bölümünün ise davacı tarafından cep telefonu tamir ve satış yeri olarak halen kullanıldığının görüldüğünü, inceleme esnasında hazır bulunan davacının beyanı ile kullanmakta olduğu işyerinde herhangi bir tadilat yapmadan kullanmakta olduğu – sadece yola bakan işyeri ile araya bölme duvarı yapılmak suretiyle dükkanın iki ayrı dükkan olarak faaliyete geçmesinin sağlandığının beyan edildiğini, dükkanın öncesinde 3,10m x 9,00m = 27,90m2 mesahalı olduğunu, yerlerinin 60cm x 60cm ebatlarında granit seramik ile döşeli olduğunu, duvarlarının silikonlu plastik boya ile boyalı olduğunu, dükkanın yola ve pasaja cepheli bölümünde 10mm kalınlığında cam vitrin ve kapı yapıldığını, tavanların dekoratif alçıpan asma tavan ve spot ışıklı olarak tanzim edildiğinin tespit edildiğini, taraflar arasında yapılan sözleşme ilişkisine güvenerek işyerine yapılan zorunlu ve faydalı masrafların dava tarihindeki değerlerinin hesaplanmasında; yere döşenmiş granit seramik malzemesi işçilik dahil 27,90m2 x 100,00TL/m2>2.790,00-TL + tavana yapılan dekoratif alçıpan asma tavan malzemesi işçilik dahil 27,90m2 x 150,00TL/m2 = 4.185,00-TL + dükkanın yol cephesi ile pasaja bakan cephesine yapılan 10mm kalınlığında 3,00m x 3,00m ebatlarında cam vitrin ve kapı malzemesi işçilikle maktuen 6.000,00-TL + elektrik ve spot ışıklar bedeli malzemesi işçilikle maktuen 2.500,00-TL ve dükkan duvarlarının silikonlu plastik boya ile boyanması işi malzemesi işçilikle maktuen 2.000,00-TL olmak üzere toplamda 17.475,00-TL olduğunun hesaplandığını, davacı tarafından ibraz edilen ve ticari defter / kayıtlara işlenen demirbaşların (jeneratör, 2 ad. Bilgisayar, stand) toplam tutarının da 7.045,26-TL olduğu göz önünde bulundurularak dükkanda yapılan faydalı ve zorunlu masrafların toplam 24.520,26-TL olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
(2)Tarafların iddia ve savunmaları, dosyada toplanan deliller nazara alınarak, mali müşavir bilirkişi … – nitelikli hesaplama uzmanı … ve sektör / teknik bilirkişi …’a tevdii edilen dosyada tanzim olunan 04/02/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı tarafın ticari defter ve belgelerinde davalı tarafa ait herhangi bir fatura – ödeme kaydı yada davalı tarafından davacı taraf ile bir ticari ilişkisinin görülmediğini, davacı tarafın dava dilekçesinde davalı taraftan kâr kaybı ve yapılan faydalı / zorunlu masrafların tazminini talep ettiğini, davacı … … İlet. .. Ltd. Şti. ile davalı … İletişim Hizmetleri A.Ş arasında 25/07/2012 tarihli “Yetkili … Satış Noktası Taahhütnamesi” imzalandığını, daha önce talimat Mahkemesine sunulan 28/01/2021 tarihli bilirkişi raporunda davacı tarafa ait ticari defter ve kayıtlarına işlenen demirbaşlara ait fatura toplamlarının 7.045,26-TL olduğunu, davacı tarafından ibraz edilen ticari defter ve yevmiye defterlerinin incelenmesinde Demirbaşlar Hesabı bakiyesinin 5.514,41-TL olduğu görüldüğünü, yine dosya içerisine sunulan bilirkişi raporunda dükkânda yapılan toplam faydalı ve zorunlu masrafın 17.475,00-TL olarak tespit edildiğini, bilirkişi tarafından tespit edilen faydalı / zorunlu masraflara ait davacı tarafından herhangi bir bilgi veya belge sunulmadığı için davacı tarafın ticari defterlerinde işbu 17.475,00-TL’nin kayıtlı olup olmadığının tespiti edilemediğini, dava dosyasındaki sözleşmelerin incelenmesi neticesinde her ne kadar davalı – davacı taraf ile bir sözleşme ilişkisinin olmadığını belirtmişse de tarafların iş ilişkisinin davacının farklı seviyelerdeki bayileri aracılığı ile gerçekleştiğinden ilgili üst ve orta seviye bayilerinin bu ilişkileri kurma konusunda yetkilendirmesi sebebiyle sözleşmenin tarafı olduğunu, davacı tarafın yabancı uyruklu şahıslarla ilgili kanun ve yönetmeliklere aykırı olarak ön ödemeli 3’ten fazla hat açtığı hususunun kendilerine sunulan dokümanlarla anlaşıldığını, bu durumun taraflar arasındaki tek taraflı taahhüde doğrudan aykırı durum oluşturmakla yapılan ihtarlar sonucunda bu durumun telafisine dönük çabanın davacı tarafça gösterilmediğinin anlaşıldığını, davacı tarafın belgelere göre müşterilerin abonelik sonlandırma ve dondurma konularında yanlış bilgilendirdiğini, yine davalının yaptığı resmi ihtarlara rağmen bu durumun düzeltmediğinin anlaşıldığını, 2016 tarihli … denetleme raporunda da aynı kusurun yeniden raporlandığını, taraflar arasında bayilik ilişkisinin söz konusu olduğunu ancak davalı tarafından davacının … 21. Noterliğinin 16/03/2017 tarih … yevmiye sayılı ihtarnamesi gönderilerek davacının yetkilerine son verildiğini, davacı tarafça sözleşmenin haksız fesih nedeniyle kâr kaybına uğranıldığı ve yapılan zorunlu ve faydalı masraflar için maddi tazminat talep edildiğini, davalının 13/11/2014 tarihinde göndermiş olduğu ihtarname ile davacı şirketi usulsüz hat verme hususunda ihtar ettiğini, yine davalı şirketin davacı şirketi 24/11/2015 tarihinde abonelik feshi prosedüründe yasal düzenlemelere uyması konusunda uyardığını, en son 16/03/2017 tarihinde ise genel bir uyarı mahiyetinde bir ihtarname gönderildiği ve akabinde davacının yetkilerinin kısıtlandığını, sözleşmenin haklı nedenle feshedilip edilmediği hususunda son takdir yetkisi sayın Mahkeme’de olduğunu, davalı tarafın sözleşmeyi haklı nedenle feshetmediğine karar verilmesi halinde ise yoksun kalınan kâr ve menfi tazminat kalemi olarak kabul edilebilecek masrafların talep edilemeyeceğini, zira bunların davacının kendi ticari faaliyeti kapsamında yapmış olduğu masraflardan sayılacağını, sayın Mahkemenin davacının kâr kaybına uğradığına hükmetmesi halinde kâr kaybının sözleşme süresi sonuna kadar olarak hesaplanabileceğini, dosya içerisine sunulan “Yetkili … Satış Noktası Taahhütnamesi”nde taahhütname bitiş süresi belirlenmediği için kâr kaybı hesabının yapılamadığı yönünde görüş ve kanaat bildirmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Dava; sözleşmenin haksız feshedildiği iddiasına dayalı olarak açılan kâr kaybı ve uğranılan zarar iddiasına dayalı maddi tazminat davasıdır.
Dosyanın incelenmesinde dava açılış tarihinin 2017 yılı olduğu, dosyanın Mahkememize …. Asliye Ticaret Mahkemesinin …sayılı 12/04/2018 tarihli yetkisizlik kararıyla gönderildiği, 21/02/2019 tarihlideki ön inceleme duruşmasında dosyanın işlemden kaldırıldığı, daha sonra yenilenerek davaya devam edildiği ancak davacı vekilinin yalnızca 3. celseye katıldığı, 16/01/2020 tarihinden sonra yapılan duruşmaların hiçbirine katılmadığı ve sürekli mazeret dilekçesi sunduğu, mahkememizin 09/09/2021 tarihli 7. celsesinde davacı vekilinin mazeretinin son kez kabul edildiği ancak sonraki duruşmalara yine katılmadığı gibi bu duruşmada da yine mazeret dilekçesi sunarak duruşmaya iştirak etmediği anlaşıldığından son duruşma 08/12/2022 tarihli duruşmada davacı vekilinin mazeret talebinin reddine karar verilmiştir. Son duruşmaya katılım sağlayan davalı vekili beyanında, davacının mazeret beyanının reddi ile davacı tarafça takip edilmeyen dosyayı kendilerinin de takip edilmediği belirtmişlerdir.
6100 sayılı HMKnun 150/6. maddesinde “İşlemden kaldırılmasına karar verilmiş ve sonradan yenilenmiş olan dava, ilk yenilenmeden sonra bir defadan fazla takipsiz bırakılamaz. Aksi hâlde dava açılmamış sayılır.” denilmektedir.
Ayrıca 6100 sayılı HMK’ nın 320/4. Maddesine göre basit yargılama usulüne tabi davalarda işlemden kaldırılmasına karar verilmiş olan dosyanın yenilenmesinden sonra takipsiz bırakılması halinde davanın açılmamış sayılacağı hususunun düzenlendiği, 21/02/2019 tarihli celsede taraflarca takip olunmayan dosyanın yenileninceye kadar işlemden kaldırılmasına karar verildiği, davacı vekilinin talebi üzerine yenilenen dosyaya davacı vekilinin sürekli mazeret dilekçesi sunduğu ve 08/12/2022 tarihli celsede yine davacı vekilinin mazeret dilekçesi sunduğu yukarıda belirtilen sebeplerle davacı vekilinin mazeret talebinin reddine karar verildiği, davalı tarafın davayı takip etmeyeceğini belirttiği de nazara alındığında; davacı tarafça takipsiz bırakılan davanın HMK 150/6. ve HMK 320/4 Maddeleri uyarınca açılmamış sayılmasına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
(1)HMK 150/6. ve HMK 320/4 Maddesi uyarınca davanın AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
(2)Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 80,70-TL karar ve ilam harcının peşin olarak alınan 31,40-TL’den mahsubu ile eksik kalan 49,30-TL harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
(3)Davacı tarafından yapılan giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
(4)Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
(5)Dosyada kullanılmayan bakiye gider avansının HMK.’nın 333. ve HMK. yönetmeliğinin 47/1. maddeleri uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa ödenmesine,
Dair, davalı vekilinin yüzüne karşı, davacı vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliği tarihinden itibaren iki hafta içinde, HMK 342.maddesine uygun olarak düzenlenmiş dilekçenin, HMK 343.maddesi gereğince Mahkememize ve Mahkememize gönderilmek üzere başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilmesi ve HMK 344.maddesinde belirtilen harç ve giderlerin yatırılması sureti ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar tefhim edildi, usulen anlatıldı. 08/12/2022

Katip …
✍e-imzalıdır.

Hakim …
✍e-imzalıdır.