Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/617 E. 2020/40 K. 16.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/617
KARAR NO : 2020/40

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nit. Hiz. Söz. Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/07/2018
KARAR TARİHİ : 16/01/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
(I) TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirkete … no’lu 15/07/2016 – 2017 vadeli “… Paket Sigortası” ile sigortalı bulunan …’a ait …’daki gayrimenkulde yapılan incelemede üst komşu daireden gelen su nedeniyle hasar oluştuğunu, müvekkili şirketin sigortalı dairenin hasarı için 25/05/2017 tarihinde 2.630,00-TL ödeme yaptığını, alacağın ödenmesi için davalıya yapılan başvurulara ilişkin olumlu cevap alınmaması nedeniyle alacağın tahsili için İstanbul … İcra Müd.’nün … E. Sayılı dosyasıyla başlatılan takibe davalı tarafından itiraz edildiğini beyanla vaki itirazın iptali istemiyle huzurdaki davayı açmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu hasarın poliçe vade tarihinden önce süregelen bir hasar olması nedeniyle poliçe teminatı kapsamında olmadığını, kabul anlamına gelmemekle birlikte kusur oranının tespiti için dosyanın Adli Tıp Kurumuna sevk edilmesi gerektiğini, davacının gerçek zararının tespiti için dosyanın bilirkişiye tevdiini, icra inkar tazminatına hükmedilmesi talebinin reddi gerektiğini beyanla davanın reddini talep etmiştir.

(II) ÇEKİŞMELİ VAKIALAR HAKKINDA TOPLANAN DELİLLER :
(1)Taraflara usulüne uygun olarak tebligatlar yapılmış olup; davalı vekilinin cevap dilekçesi ekinde “Zorunlu Mali Sorumluluk Poliçesi – … no’lu hasar dosyası” (sureti), İstanbul … İcra Müd.’nün … E. Sayılı dosyası Mahkememiz dosyası arasına alınmıştır.
(2)Tarafların iddia ve savunmaları, dosyada toplanan deliller nazara alınarak, sigorta uzmanı bilirkişi …’a tevdii edilen dosyada tanzim olunan 25/03/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle; dosya içerisinde yer alan tanzim edilmiş poliçelerin her iki şirket için geçerli bir poliçe olduğunu, davaya konu olan hasarın oluş tarihi 11/09/2017 olmakla davalı … şirketine ait “…” sigorta poliçesinin 09/02/2017 – 09/02/2018 vadesi arasında olduğunu, onarım teklifi üzerinde yapılan incelemelerde talep edilen malzeme ve işçilik kalemlerinin oluşan hasarla uyumluluk gösterdiğini ve talep edilen bedellerin piyasa rayiçlerinde olduğundan tazminat bedelinin birbiriyle uyumlu olarak 2.630,00-TL olduğunun görüldüğünü, oluşan hasarın Yangın Genel Şartları teminatında değerlendirilebileceğini ve poliçe teminatlarına göre teminat kapsamında olduğunu, rücu imkanının bulunduğunu ve davacı … şirketinin sigortalısına ödediği tazminat oranında davalıdan 2.630,00-TL rücuen tahsili gerektiği yönünde görüş ve kanaat bildirmiştir.

(III) DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Dava; rücuen tazminat davasıdır.
6102 Sayılı TTK 1481- (1) maddesi uyarınca; “Sigortacı, sigorta tazminatını ödedikten sonra hukuken sigortalı yerine geçer. Sigortalının gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkı varsa bu hak, tazmin ettiği bedel tutarında sigortacıya ait olur.”
Somut olayda mahkememizce alınan bilirkişi raporuyla dosyada mübrez hasar dosyası ve ekspertiz raporu dahilinde davacı şirket tarafından 11/02/2017 olay tarihi itibariyle konut poliçesi ile sigortalanmış olan dairenin üst katın musluğunun bağlantı yerinden patlaması neticesinde suyun aşağı sızarak yatak odası ve banyoya akmak suretiyle maddi hasara sebebiyet verdiği ve iş bu hasar bedelinin malzeme ve işçilik giderleri de dahil edilerek toplamda 2.630 TL miktarında olup oluşan maddi hasarla uyumlu olduğunun rapor edildiği, hadisenin davalı tarafa yine olay tarihini kapsar şekilde sigortalı olan artı konut poliçesi dahilinde davalı sigortalısının banyosundaki musluğun patlamasıyla meydana gelmiş olması dikkate alınarak zararın teminat dahilinde kaldığı anlaşıldığından davacı firmanın ödediği hasar bedelini rücu imkanı bulunduğunun kabulüyle itirazın iptaline hükmedilmesi gerekmiştir. Ancak alacak likit ve belirlenebilir değildir. Bu minvalde aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.

(IV) HÜKÜM SONUCU :
(1)Davanın KABULÜ ile;
Davalının İstanbul … İcra Müd.’nün … E. Sayılı dosyasına vaki itirazın iptaliyle takibin takip talebindeki şartlar dahilinde kaldığı yerden devamına,
(2)Alacak likit ve belirlenebilir olmadığından icra inkar tazminatı isteminin reddine,
(3)Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 182,31 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 45,58 TL harcın mahsubu ile bakiye 136,73 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
(4)Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden kabul edilen dava değeri itibariyle uyarınca 2.668,91 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
(5)Davacı tarafından yapılan; 35,90 TL başvuru harcı, 45,58 TL peşin harç, 5,20 TL vekalet harcı, 700,00 TL bilirkişi ücreti, 98,00 TL müzekkere, posta, tebligat masraflarından oluşan toplam 884,68 TL yargılama masrafının davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
(6)Davalı tarafından belgelendirilen bir yargılama masrafı olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
(7)Dosyada kullanılmayan bakiye gider avansının HMK.’nın 333. ve HMK. yönetmeliğinin 47/1. maddeleri uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa ödenmesine,
Dair miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar davacı vekili yüzüne karşı okunup usulüne uygun anlatıldı.

Katip …
✍e-imzalıdır.

Hakim …
✍e-imzalıdır.

“5070 Sayılı Kanun hükümlerince bu belge elektronik imza ile imzalanmıştır. “