Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/609 E. 2019/171 K. 28.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/464 Esas
KARAR NO : 2019/68
DAVA : Genel Kurul Kararının İptali
DAVA TARİHİ: 28/05/2018
KARAR TARİHİ: 30/01/2019
Mahkememizde görülmekte olan Genel Kurul Kararının İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; davacıların davalı kooperatif tarafından kendilerine daire tahsis edilmiş olan kooperatif ortakları olduğunu, davacıların davalı kooperatif üyeleri olmasına rağmen 06/05/2018 tarihli genel kurula çağırılmadıklarını, kendilerin tebliğ edilmesi gereken çağrı belgesi, tebligat gönderileri, yönetim kurulu faaliyet raporları vs.hiçbir belgenin tebliğ edilmediğini, 06/05/2018 tarihli genel kurula davacılar dışında dava dışı 614 ortağın da çağırılmadığını ve hazirun cetvelinde de yazılmadıklarını, bu nedenle genel kurul kararlarının tamamının iptaline karar verilmesi gerektiğini, davalı kooperatifin 06/05/2018 tarihli olağan genel kurul toplantısının yeterli çoğunlukta toplanmadığını, yeterli çoğunlukla karar alınmadığını, özellikle kasti olarak üyelerin birçoğuna çağrılar yapılmadığını, hazirun cetvellerine ve …’ye üyelerin birçoğunun isim ve adreslerinin bildirilmediğini, gerçek dışı belgeler düzenlendiğini, gerçek olmayan adreslere çağrılar yapıldığını, açıkça gerçeğe aykırı hazirun listesi ile gerçeğe aykırı belgeler tanzim edilerek suç işlendiğini, anılan nedenlerle davalı kooperatifin 06/05/2018 tarihli 2017 hesap yılı olağan genel kurul kararlarının tamamının iptaline, dava sonuna kadar davalı kooperatif yönetimine kayyum atanmasına, davalı kooperatif yönetim kurulu ve müdürlerinin davalı kooperatif adına kayıtlı taşınmazları 3.kişilere satış ve devri hakkında yetkilerinin durdurulması için ihtiyati tedbir kararı verilmesine, yine davalı kooperatifin dava sonuna kadar ortaklardan aidat-taksit ve gecikme faizi vb.suretlerde tahsilat yapılmasının önlenmesi ve bankalarda açılmış hesaplar üzerindeki tasarruf yetkilerinin tedbiren durdurulmasına dair ihtiyati tedbir kararı verilmesi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı kooperatif yönetim kurulu üyeleri sunmuş oldukları cevap dilekçesinde özetle; 06/05/2018 tarihinde yapılan 2017 çalışma yılı olağan genel kuruluna katılın bir kısım davacıların, genel kurulun yapılmamasını talep ettiklerini, yasal olarak bu talebin yerinde görülmediğinden genel kurulun yapıldığını, kurula katılan bir kısım davacıların alınan bütün kararlara gerekçe göstermeden muhalif olduklarını, davacıların genel kurula 151 ortağın davet edildiği ve bu sebeple çağrının usulsüz olduğu yönündeki iddialarının haksız olduğunu, davalı kooperatifin inşaatlarının etap etap yapılıp hak sahiplerine teslim edildiğini, ödemesini tamamlayanların tapularının verildiğini, ödemesini yaparak tapusunu alan ortaklardan istifa edenlerin ilişiklerinin de kesildiğini, davalı kooperatifin iddia edildiği gibi hiçbir zaman aynı zaman dilimi için 765 ortağı olmadığını, genel kurula 151 ortak davet edilerek bunlardan 46 kişinin kooperatiften istifa ettiği için genel kurul gündemine 105 kişinin isminin yazılı olduğunu, genel kurulda bir kısım davacıların dışında katılan diğer üyelerin kabul oyları ile alınan kararlarda karar nisabında eksiklik olmadığını, genel kurulda alınan kararların kanuna, ana sözleşmeye ve iyi niyet kurallarına aykırılık teşkil etmediğini, yine davalı kooperatifin borç batağında olduğu yönündeki iddiaların gerçek dışı olduğunu, davacıların davalı kooperatif ve yönetim kurluu üyeleri hakkında tedbir kararı verilmesine yönelik taleplerinin hukuki ve ahlaki olmadığını, anılan nedenlerle davacıların taleplerinin reddine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, 06/05/2018 tarihinde yapılan davalı kooperatif genel kurulunda alınan tüm kararların yoklukla malul olduğunun tespitine ve iptaline yöneliktir.
Mahkememizce davalı kooperatifin ticari defter ve belgeleri ile pay defterleri üzerine bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş, bilirkişi olarak Mali Müşavir …, Kooperatif Uzmanı… ile Hukukçu … tayin edilmiş, bilirkişi heyeti tarafından sunulan raporda; 2006 yılında kurulan kooperatifin genel kurul toplantılarında, inşa edilecek konut ve ortak sayısının tespit edilmemiş olması nedeniyle istifa ve ihraçları dikkate alarak belli bir tarihteki ortak sayısını tespit etme imkanının bulunmadığı, 06/05/2018 tarihli genel kurul toplantısına ait tüm belgelerin dosya kapsamında mevcut olması, davalı kooperatifin de iki klasör halinde tüm istifa dilekçelerini, ortaklar cetveline yazılan ortaklara ait ortaklar defteri sayfalarını, genel kurul öncesinde vuku bulan istifaların kabulüne ait yönetim kurulu kararlarını dosyaya ibraz etmiş olması sebebi ile davayla ilgili belge ve kanıtların dosya kapsamında mevcut olduğu, 30/06/2013, 22/06/2014, 14/06/2015, 26/06/2016 tarihlerinde ve 2017 yılında yapılmış olan genel kurul toplantıları hakkında aynı iddialarla iptal davası açıldığı, taahhütlü mektup gönderilen ortaklarla ortaklar cetveline yazılan ortakları göstermek üzere bir liste düzenlendiği, bu listenin istifa dilekçeleri ve yönetim kurulu kararları ile karşılaştırılması sonucunda kooperatifin ortaklarla ilgili kayıtların karışık ve hatalı olduğu, gerçek durumu yansıtmadığına ilişkin örnekler bulunduğu, çağrı mektubu gönderilmesine ve ortaklar cetevelinde yer almasına rağmen genel kurul toplantısına katılmayan …, …, …, … isimli dört ortağın dava açma şartını taşımadığı, davalı kooperatifin istifa ettikleri ispat edilemeyen… ve … adlı davacıların genel kurul toplantısına davet edilmemesi ve ortaklar cetveline yazılmamasıyla ortaklık hakkının ihlal edildiği, ancak bu kişilerle… dışında çağrı mektubu gönderildiği halde istifa ettikleri gerekçesiyle ortaklar cetveline alınmayan 46 ortağın genel kurul toplantısına katılmak için teşebbüste bulunduğuna, şikayetçi veya davacı olduğuna dair herhangi bir bilgi ve belgeye rastlanmadığı, genel kurulun toplantıya davet usulünde kararların alınmasında herhangi bir aykırılık bulunmadığı, genel kurul tutanağında davacıların kararlara muhalif kalma sebeplerinin belirtilmediği, bu tespit ve değerlendirmeler çerçevesinde ortaklık kayıtlarının ve özellikle 06/05/2018 tarihli toplantıya temel oluşturan ortaklar cetvelinin gerçek durumu yansıtmaması sebebi ile genel kurul toplantısının, dolayısıyla toplantıda alınan tüm kararların iptalinden söz edilebileceği yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Yapılan yargılama, davacıların iddiaları, davalının beyanları, ibraz edilen deliller, mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu ibraz edilen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacılar tarafından davalı kooperatifin 06/05/2018 tarihinde yapılan genel kurulda alınan kararların iptalinin talep edildiği, davacılar …, …, …, … isimli davacıların genel kurul çağrı belgelerinin gönderildiği, ancak bu şahısların genel kurula katılıp alınan kararlara muhalif kalmadıkları, dolayısıyla TTK’nun 446.maddesi uyarınca dava açma haklarının bulunmadığı, davacı…’in ise davalı kooperatifte ortak olduğuna ilişkin dosyaya yeterli kanıt sunulmadığı, bu itibarla bu davacının da davalı kooperatifin ortağı olduğunu ispatlayamaması sebebi ile dava açma şartı bulunmadığı, bu yönü itibariyle bu şahıslar tarafından açılan davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddi gerektiği, davacılar… ve … tarafından, her ne kadar bu iki davacı davalı kooperatifin üyesi iseler de istifa yada ihraç edildiklerine ilişkin kararların kesinleşmemesi, bunlara yönelik açılan davaların sürüyor olması dikkate alındığında, yine Kooperatifler Kanunu 16.maddesi/son fıkrası uyarınca ortaklıktan çıkarılma kararı kesinleşmediği sürece, ortakların ortaklık hak ve yükümlülüklerinin çıkarılma kararı kesinleşinceye kadar devam edeceği, bu itibarla söz konusu bu iki davacının genel kurula çağrılmamasının usulü eksikliklik olduğu, bu kapsamda bu şahısların genel kurul iptal davası açabilecekleri, ancak sırf bu iki davacının genel kurula davet edilmemesinin sonuca etkili bulunmadığı, toplantıda alınan kararların oy ve karar nisapları göz önünde tutulduğunda bu iki davacı genel kurula katılıp olumsuz oy kullansa dahi bunun sonuca etkili olmadığı gibi alınan kararlarda kanun, yasa ve ana sözleşme hükümlerine bir aykırılık görülmediği anlaşıldığından bu iki davacı tarafından açılan davanın esastan reddine karar vermek gerekmiş, yine diğer davacılar yönünden de her ne kadar 06/05/2018 tarihli genel kurulda alınan kararların iptali talep edilmiş ise de, genel kurulda alınan kararların kanun, ana sözleşme hükümlerine bir aykırılık bulunmadığı gibi, toplantı ve karar nisaplarının gerek Kooperatifler Kanunu’nda gerekse Türk Ticaret Kanunu’nda belirtilen nisap ve oranlara uygun olduğu, ayrıca hakkaniyet ve eşitlik ilkelerine de herhangi bir aykırılık oluşturmadığı anlaşıldığından bu davacılar yönünden açılan davanın esastan reddine karar vermek gerekmiştir, aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi ve ayrıntısı yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacılar …, …, …, … ve… tarafından açılan davanın DAVA ŞARTI YOKLUĞU NEDENİYLE USULDEN REDDİNE,
2-ZAFER MURAT ÇETİNTAŞ ve … tarafından açılan davada, her ne kadar usulüne uygun çağrı yapılmamış ise de tek başına çağrı yapılmaması sonuca etkili görülmediğinden davanın ESASTAN REDDİNE,
3-Diğer davacılar yönünden açılan davanın alınan kararlarda kanun, yasa, ana sözleşme hükümlerine ve hakkaniyet kurallarına herhangi bir aykırılık görülmediğinden ESASTAN REDDİNE,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar tarifesi gereği alınması gereken 44,40 TL maktu karar ve ilam harcından, peşin alınan 35,90 TL’nin mahsubu ile bakiye 8,50 TL’nin davacılardan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği 1 nolu hükümde davası usulden reddedilen davacılar yönünden hesap ve takdir olunan 2.725,00 TL maktu ücreti vekaletin davacılardan alınarak davalıya verilmesine,
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği 2 ve 3 nolu hükümde davası esastan reddedilen davacılar yönünden hesap ve takdir olunan 2.725,00 TL maktu ücreti vekaletin davacılardan alınarak davalıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
8-Davalı tarafından yapılan 29,35 TL yargılama giderinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine,
9-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
Başkan
¸e-imzalıdır
Üye
¸e-imzalıdır
Üye
¸e-imzalıdır
Katip
¸e-imzalıdır