Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/592 E. 2020/644 K. 04.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2018/592 Esas
KARAR NO:2020/644

DAVA:Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ :19/10/2012
KARAR TARİHİ:04/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:Davacı vekiliverdiği dava dilekçesi ile 23/07/2012 tarihinde …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı aracı ile … ili …-… istikametine seyir halinde iken çift taraflı trafik kazasının meydana geldiği, olayda …’ın vefat ettiği, olayda …’ın asli kusurlu olduğu, …’ın kaza tarihi itibariyle zorunlu mali mesuliyet sigortasının bulunmadığını, davalı …’nhın kaza tarihinde geçerli olan teminat limitleri dahilinde sorumluluğunun bulunduğu, teminat limiti kaza tarihi olan 23/07/2013 tarihi itibariyle kişi başı sakatlanma ve ölüm halinde 225.000,00 TL olduğunu, … her iki araç bakımından da ayrı ayrı 225.000’er TL olmak üzere toplam 450.000 TL sorumlu olduğunu, davalıya teminat limitler iiçinde ödeme yapmaları için ihtarat yapıldıı ancak 8 iş günü içerisinde ödeme yapmadıklarını, davacıların murisi olan …’ın ölümü nedeniyle şimdilik … için 700 TL … için 100 TL … için 100 TL … için 100 TL olmak üzere 1.000 TL maddi tazminatın 19/10/2012 tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
ISLAH: Davacı vekili vermiş olduğu ıslah dilekçesi ile, davalarını davacı … için 303.037,20TL, … için 94.560,42TL, … için 34.537,72TL, … için 17.864,66TL olarak ıslah ederek, 02/11/2015 tarihinde ıslah harcını yatırmıştır.
CEVAP: Davalı vekili davaya verdiği cevap dilekçesinde davanın kazaya karıştığı açıklanan … palakı aracın sahibine işletenine ve diğer araç motoskilte sürücüsü …’e davanın ihbar edilmesi gerektiğini, dava öncesi vekil edene müracaaat üzerine açılan dosyada noksan belgelerin ikmali yapılmadığından, vekil eden davanın açılmasına sebebiyet verilmediğini, kazaya karışan motosiklet tescilsiz ve plakasız olduğundan davalının sorumluluğunun bulunmadığını, davalının sorumluluğunun kusur oranı ile kaza tarihindeki teminat limiti ile sınırlı olduğu, kazanın oluşumunda varsa kusur oranı, varsa ödenecek miktarın bilirkişi tarafından hesaplanmasının gerektiği, davanın açılmasına sebep olmayan vekil edenin temerrüdü söz konusu olmadığından faizin başlangıç tarihi ve faizi kabul etmediklerini, haksız ve mesnetsiz açılmış bulunan davanın reddinin gerektiğini bildirmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Mahkememizin 15/03/2017 tarihli 2014/528 esas 2017/353 karar sayılı kararı ile, Davacıların davasının Kısmen Kabul – Kısmen Reddi ile, Davacı … için 213.326,12 TL (151.518,60 TL sigortacısız araç olan … plakalı araç yönünden, + 61.807,52 TL plakasız ve tescilsiz motosiklet yönünden) tazminatın 23/10/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine, Davacı … için 66.566,77 TL (47.280,21 TL sigortacısız araç olan … plakalı araç yönünden + 19.286,56 TL plakasız ve tescilsiz motosiklet yönünden) tazminatın 23/10/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine, Davacı … için 24.313,18 (17.268,86 TL TL sigortacısız araç olan … plakalı araç yönünden + 7.044,32 TL plakasız ve tescilsiz motosiklet yönünden) tazminatın 23/10/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine, Davacı … için 12.576,01 TL (8.932,33 TL sigortacısız araç olan … plakalı araç yönünden + 3.643,68 TL plakasız ve tescilsiz motosiklet yönünden) tazminatın 23/10/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine karar verilmiş, mahkememiz kararı taraf vekillerince istinaf edilmiş olup, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9.Hukuk Dairesinin 22/06/2018 tarihli 2017/1357 esas 2018/990 karar sayıl ilamı ile;
“Davacılar vekilinin istinaf itirazları bakımından;
. . . Dava konusu uyuşmazlıkta davacı tarafça talep edilebilecek toplam destekten yoksun kalma tazminat miktarı 573.638,00 TL olarak belirlenmiş olup, belirlenen tazminat miktarı, her iki araç için, kişi başı sakatlanma ve ölüm halinde poliçe teminat limiti olan 450.000,00 TL’nin üzerinde olduğundan, davalı …’nın, ayrı ayrı poliçe limitlerinin toplamı dikkate alınarak karar verilmesi gerekmektedir.
Davacılar desteği motosiklette yolcu olduğundan, kazanın meydana gelmesinde kusuru bulunmamaktadır. Ancak, zararın meydana gelmesinde veya artmasında zarar görenin de kusurunun bulunması halinde, 6098 sayılı TBK’nın 52. Maddesi, hatır taşıması bulunması halinde de TBK’nın 51. Maddesi maddesi uyarınca, tazminattan uygun bir indirim yapılması, gerek öğretide gerekse Yargıtay İçtihatlarında benimsenmiş ve yerleşmiş bulunmaktadır. Müteveffanın kask takmaması nedeniyle ATK Trafik İhtisas Dairesi tarafından belirlenen %10 kusur, müterafik kusur kapsamındadır. Mahkemece ayrıca, tescilsiz motosiklet yönünden %20 hatır taşıması indirimi yapılmıştır.
Davacılar desteğinin kazanın meydana gelmesinde kusuru bulunmadığından, kusur indirimi yapılarak tazminat miktarlarının belirlenmesi doğru olmayıp, öncelikle, müteveffanın kusursuz durumuna göre talep edilebilecek tazminat tutarları belirlenip, bilahare müterafik kusur ve hatır taşıması indirimi yapılıp yapılmayacağının değerlendirilmesi gerekmektedir. Bu durumda, kazanılmış haklar dikkate alınarak ve karar tarihine en yakın asgari ücret esas alınarak tazminat miktarlarının belirlenmesi gerekmektedir.
Davacılar ihtiyari dava arkadaşları olduğundan, davacılar yararına ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, tüm tazminat toplamı üzerinden tek vekalet ücretine hükmedilmesi, yasal düzenlemeler gereği, TBK’nun 51. ve 52. maddelerinden kaynaklanan hakkaniyet ve takdiri indirimler nedeniyle, davanın kısmen reddedilmesi halinde, indirimden dolayı reddedilen kısım için davalı yararına vekalet ücreti taktir edilemeyeceğinin gözönüne alınmaksızın, davalı sigorta şirketi yararına hatır taşıması nedeniyle yapılan indirimden dolayı reddedilen kısım için vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiştir.
. . .Davalı Gücence Hesabı vekilinin istinaf itirazları bakımından; . . . Davalı … vekili cevap dilekçesinde; plakasız ve tescilsiz motorsiklet nedeniyle müvekkilinin sorumluluğunun olmadığını, motosikletin tescile tabi olup olmadığının tespit edilmesi gerektiğini savunmuş, istinaf dilekçesinde de, tescil edilmeyen motorlu araçların, zorunlu trafik sigorta poliçelerinin olmamasının doğal olduğu ve bu sebeple müvekkili kuruma sorumluluk yüklenemeyeceğini ileri sürmüştür. Kazaya neden olan tescilsiz vasıta, dosya içerisinde yer alan kaza tespit tutanağında … marka tescil plakasız motorsiklet olarak geçmektedir. Dosya kapsamından, aracın trafik sigortası yaptırması zorunlu bir araç olup olmadığı anlaşılamamaktadır. O halde mahkemece araç üzerinde gerektiğinde bilirkişi incelemesi yaptırılmak sureti ile aracın cinsi, modeli, silindir hacmi, trafik sigortası yaptırması zorunlu araçlardan olup olmadığı belirlenerek, sonucuna göre karar verilmesi gerekir iken, eksik inceleme ile karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Dava dilekçesinde, murisin köy korucusu olduğu, ayrıca kendisine ait traktörle taşımacılık, ekip, biçme, hasat ve patoz işleri yaparak gelir elde ettiği ileri sürülmüş, dinlenilen tanıklar murisin, traktörle gelir elde etmesi yanında dükkan işleterek de gelir elde ettiğini beyan etmişler, aynı zamanda davacı olan ve köy muhtarı olduğu anlaşılan … ve dava dışı şahıslar tarafından hazırlanan belgeler ile murisin vefatından önceki gelirine ilişkin tespit yapılmış, bilirkişi tarafından, davacılar vekilinin, müteveffanın ticari işleri karşılığında asgari ücret ile işçi çalıştırabileceğine dair muvafakat ettikleri, müteveffanın gelirinin bordrolu ücreti + ticari faaliyetleri yerine ikame edilecek işçinin asgari ücreti üzerinden belirlenerek hesap yapılmasını talep ettiği, davacılar vekilinin beyanının yerinde görüldüğü belirtilerek, murisin gelirinin bordrolu ücret + asgari ücret toplamı üzerinden tespit edilerek, hesaplama yapılmıştır.
Tanıklar, murisin dükkan işlettiğine dair beyanda bulunmuşlar ise de, dava dilekçesinde bu husus ileri sürülmediği gibi, 10/09/2012 tarihli …’ın da ismi bulunan “İlgili Makama sunulmak üzere” başlıklı belgede, dükkandan bahsedilmemiş, murisin bu işi yaptığına dair dosyaya herhangi bir kayıt, belge vs. ibraz edilmemiştir. Sadece tanık beyanları ile murisin dükkan işlettiği ve bu işten gelir elde ettiğinin kabulü mümkün değildir.
Ancak, … plaka sayılı traktörün, müteveffa …’a ait olduğuna dair dosyaya ruhsat kaydı sunulmuştur. Her ne kadar desteğin ölümünden sonra traktör ile taşımacılık, ekip, biçme, hasat ve patoz işlerinin devam etmesi halinde davacıların gelir elde etmeye devam edeceği kabul edilmeli ise de, mahkemece, desteğin yerine başkasının çalıştırılması imkanı gözönüne alınarak, ona ödenecek ücret ya da ödenmesi gereken ücret temel esas alınarak bu miktar üzerinden destek zararının hesaplanması gerekmektedir. Bu hususta mahkemece herhangi bir araştırma yapılmamış, davacılar vekilinin beyanı ve talebi doğrultusunda hazırlanan rapora göre karar verilmiştir.
Buna göre traktör ile taşımacılık, ekip, biçme, hasat ve patoz işleri ile uğraşan desteğin, bedensel ve yönetsel katkısının ve bu kişinin yerine başkasının çalıştırılması halinde ona ödenecek ücretin ne kadar olduğu araştırılarak, belirlenmeli, desteğin traktör ile ilgili çalışmalarında fiili emeği ile elde edeceği net gelirin ne kadar olacağı tespit edilip, gerekirse bu hususta uzman bilirkişiden rapor alınıp, sonucuna göre hesap bilirkişisinden ek rapor alınarak, karar verilmelidir.
Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davacı eş …’nin, rapor tarihindeki yaşı esas alınarak yeniden evlenme ihtimali hesaplanmıştır. Yargıtay 17. H.D.nin yerleşik uygulamalarına göre sağ kalan eşin evlenme ihtimalinin hesaplanmasında rapor tarihi değil, olay tarihindeki yaş esas alınarak AYİM tablosuna göre değerlendirme yapılmalı, 18 yaşından küçük her bir çocuk için bu orandan %5 indirime gidilmelidir. (Yargıtay 17. H.D. 2015/7973-2017/4351, 2014/8166-2016/3277, 2013/15731-3973 esas-karar sayılı emsal kararlar) Bu hali ile, davacı eşin evlenme ihtimalini rapor tarihindeki yaşına göre belirleyen rapora istinaden karar verilmesi doğru görülmemiştir.
İhbar Olunan … ve … tarafından karar istinaf edilmiş ise de; … ve …’ın, davada taraf sıfatları bulunmadığından, kararı istinaf etme hakları da bulunmamaktadır.
Bu nedenlerle, taraf vekillerinin istinaf başvurularının kabulü ile, HMK’nın 353/1(a)6. maddeleri uyarınca ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın yeniden görülmesi için dosyanın mahkemesine gönderilmesine, İhbar Olunan … ve …’ın istinaf başvurularının, HMK’nın 352.maddesi uyarınca reddine” karar verilerek dosya mahkememize gönderilmiş, mahkememizin 2018/592 esas numarasına kaydı yapılarak taraflara usulune uygun davetiye gönderilmiş ve yargılamaya devam olunmuştur.
Tarafların iddia ve savunmaları, İstinaf bozma ilamı dikkate alınarak rapor tanzimi için dosya bilirkişiye tevdi edilmiş olup, bilirkişi Sigorta ve Aktüeryal Uzmanı … tarafından tanzim olunan 01/07/2019 tarihli bilirkişi raporunda; teminat limiti dahilinde kalan maddi zararların; davacı eş …’ın 293.376,19TL olduğu, hatır taşıması ve müterafik kusur indirimlerinin yapılması gerektiği kanaatine varılması halinde ise davalıdan talep edebileceği maddi zararının 234.700,96TL olduğunu, davacı …’ın maddi zararının 101.972,40TL olduğunu, hatır taşıması ve meterafik kusur indirimlerinin yapılması gerektiği kanaatine varılması halinde ise zararın 81.577,92TL olduğunu, davacı anne …’ın maddi zararının 42.985,86TL olduğunu, hatır taşıması ve müterafik kusur indirimlerinin yapılması gerektiği kanaatine varılması halinde ise 34.388,68TL olduğunu, davacı baba …’ın maddi zararının 11.665,55TL olduğunu, hatır taşıması ve müterafik kusur indirimlerinin yapılması gerektiği kanaatine varılması halinde ise maddi zararın 9.332,44TL olduğunu belirtmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş olup, rapora karşı beyan ve itirazlar doğrultusunda dosya yeniden bilirkişiye tevdi edilmiş olup, tanzim olunan 08/01/2020 tarihli bilirkişi ek raporunda; davacıların yoksun kaldığı desteğe ilişkin toplam maddi zararın 392.269,10TL (… plakalı araç yönünden) + 100.869,19TL (tescilsiz motorsiklet yönünden) = 493.138,29TL olmakla, her iki araç için kişi başına sakatlanma ve ölüm halinde poliçe teminat limiti toplamı olan 450.000,00TL ile sınırlı sorumlu olduğu, davacıların poliçe limiti dahilinde kalan maddi zararlarının eş … için 308.314,98TL, kız … için 94.444,70TL, anne … için 37.618,55TL, baba … için 9.621,77TL olduğunu belirtmiştir. Bilirkişi ek raporu taraflara tebliğ edilmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan, vefat nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
Yapılan yargılama, davacı tarafın iddiaları, davalı tarafın beyanları, tanzim olunan bilirkişi rapor ve ek raporları, istinaf bozma ilamı ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; olay tarihinde … İlçesi … Köyü İstikameti 2. Kilometresinde bölünmemiş çift yönlü asfalt yol üzerinde B sınıfı sürücü belgesi bulunmayan … sevk ve idaresindeki … plaka numaralı … marka araç ile A2 motosiklet ehliyeti bulunmayan …’in sevk ve idaresindeki tescil belgesi bulunmayan motosikletin yolun sol tarafında …’ın U dönüşü manevrası sırasında kazanın meydana geldiği, tescilsiz motosiklette yolcu olarak bulunan davacıların murisi …’ın motosiklet üzerinden fırladığı, ve kaldırıldığı hastanede hayatını kaybettiği, kaza tespit tutanağına göre her ikisinin de koruyucu kask takmadığı, gerek kaza tespit tutanağı gerekse mahkememizce yaptırılan incelemeler sonucu düzenlenen bilirkişi raporları ve adli tıp raporlarına göre … plakalı araç sürücüsü …’ın %70 oranında tescilsiz motosiklet sürücüsü …’in ise %30 oranında tali kusurlu olduğu, kazanın bu şekilde meydana geldiği, davacıların murisinin ölmeden önce koruculuk yaptığı, ayrıca ilçede tek traktörü olan şahıs olduğu, traktörü ile para karşılığı iş yaptığı, köylülerin tarlalarını sürdüğü, ürünlerini hasat ettiği, dolayısıyla davacıların desteklerinin murisin koruculuktan aldığı maaşın yanında söz konusu traktör ile desteğin yerine ölümünden sonra başkasının çalıştırılması imkanı gözönüne alınarak ödenecek ücret yada ödenmesi gereken ücret temel esas alınarak bu miktar üzerinden de destek zararının hesaplanması gerektiği, bu kapsamda davacıların destek zararının hesaplanmasında destekleri müteveffanın koruculuktan aldığı maaş yanında onun ölümünden sonra ona ait traktörün başkası tarafından ücretli olarak kullandırılması suretiyle gelir elde edeceği ihtimali ile hesaplama yapılması hususunda bilirkişiden ek rapor alınmış, bilirkişi tarafından bozma sonrası aldırılan raporda davacıların yoksun kaldığı desteğe ilişkin toplam maddi zararının hesaplanmasında davacı …’ın toplam maddi zararının 653.194,88 TL olduğu, davacı …’ın yoksun kaldığı destekten kaynaklanan maddi zararının 227.039,03 TL olduğu, davacı …’ın destekten kaynaklanan maddi zararının 95.706,96 TL olduğu, davacı …’ın destekten yoksun kaldığı maddi zararının 25.973,06 TL olduğu, tüm davacıların toplam maddi zararının 1.001.913,93 TL olduğu, hatır taşıması ve müterafık kusur indirimleri yönünden bilirkişi her ne kadar önce poliçe limitlerini belirleyip daha sonra hatır taşıması ve müterafık kusur indirimi yapmış ise de yerleşmiş Yargıtay uygulamaları gereği B.A.M. Hukuk Dairesinin kaldırma kararında belirtildiği üzere öncelikle hatır taşıması ve müterafık kusur indirimlerinin gerçekleşen tam zarardan indirim yapılması gerektiği, gerçekleşen tam zarar üzerinden hatır taşıması indirimi ve müterafık kusur indirimi yapıldığında bu indirimler sonucu oluşan zarar poliçe limitini aşıyor ise poliçe limitinin tamamından davalının sorumlu olduğu, poliçe limitini aşmıyorsa bu durumda poliçe limitini aşmayan kısmından davalının sorumlu olduğu değerlendirilmiş, bu kapsamda %20 hatır taşıması indirimi ve kask takmama nedeniyle %20 müterafık kusur indirimi yapıldığında toplam zarar miktarı olan 1.001.913,93 TL’nin %20 hatır taşıması indirimi yapıldığında %20’ye tekabül eden 200.382,72 TL düşüldüğünde gerçek maddi zararın 801.531,21 TL olduğu, yine bu miktar üzerinden %20 kusur indirimi yapıldığında indirim miktarı olan 160.306,24 TL düşüldüğünde bakiye gerçek zararın 641.224,97 TL olduğu, hem … plakalı araç yönünden hem de tescilsiz motosiklet yönünden davalı … Hesabının her bir araç için 225.000,00 TL olmak üzere toplam 450.000,00 TL’lik poliçe limiti ile sorumlu olduğu ve gerçek zararın 450.000,00 TL’lik poliçe limitinin üstünde olduğu, bu kapsamda gerçek zararın poliçe limiti kapsamında oranlanması sonucu davacı eş …’ın talep edebileceği maddi zararın 293.376,19 TL olduğu, (ıslah edilen miktar 303.037,20 TL dir) davacı …’ın talep edebileceği maddi zararın 101.972,40 TL olduğu, (ancak davacı tarafın yargılama aşamasında sunmuş olduğu ıslah dilekçesi ile bu davacı yönünden talep edilen miktarın 94.560,42 TL olduğu) davacı …’ın yönünden talep edilebilecek maddi tazminatın 42.985,86 TL olduğu (ancak bu davacı yönünden de yargılama aşamasında sunulan ıslah dilekçesi ile talep edilen miktarın 34.537,72 TL olduğu), davacı …’ın talep edebileceği maddi zararın 11.665,55 TL olduğu (ıslah edilen miktar 17.864,66 TL dir) davacılar için hesaplanan tazminat miktarlarından ıslah edilen kısımlar da dikkate alındığında davacı …’ın ıslah ile talep edilen 303.037,20 TL’den bilirkişi tarafından hesaplanan 293.376,19 TL için davanın kısmen kabulüne, kalan kısmı yönünden ise reddine karar vermek gerekmiş, davacı … yönünden her ne kadar talep edebileceği maddi tazminat miktarın 101.972,40 TL olarak tespit edilmiş ise de davacı tarafça ıslah ile talep edilen miktar 94.560,42 TL olduğundan taleple bağlı kalınarak bu miktar için davanın kabulüne karar vermek gerekmiş, davacı … yönünden tespit edilen zarar miktarı 42.985,86 TL ise de ıslah ile talep edilen miktar 34.537,72 TL olduğundan taleple bağlı kalınarak 34.537,72 TL’ye hükmedilmiş, davacı … yönünden ise ıslah ile talep edilen miktar 17.864,66 TL ise de mahkememizce kabul gören bilirkişi raporuna göre bu davacının talep edebileceği miktar olan 11.665,55 TL yönünden davanın kısmen kabulü ile kalan kısımlar yönünden davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Her ne kadar davalı … tarafından tescilsiz motosikletin …nın sorumluğu kapsamında olup olmadığı noktasında itirazda bulunulmuş ise de ve bu doğrultuda mahkemenizce ilgili mahkemesine motosiklet üzerinde keşif yapılarak söz konusu motosikletin tescile tabi motosiklet olup olmadığı, motor gücü vesaire hususunda inceleme yapılması amacıyla talimat yazılmış ise de talimata verilen cevapta söz konusu motosikletin kaza sonrası hurdaya döndüğü ve hurda fiyatıyla bilinmeyen bir kişiye satıldığı, bu nedenle kazaya karışan motosiklet üzerinde bu doğrultuda bir inceleme yapılamadığı ancak kaza sonrası tutulmuş olan trafik kaza tespit tutanağındaki kazaya karışan motosikletin tescile tabi olmayan bir motosiklet olmadığı hususunda tutanağa yansımış bir düzenlemenin bulunmaması, bu kapsamda …nın motosikletin tescile tabi olmadığı yönündeki iddiasının soyut nitelikte kaldığı ve tutanağa göre motosikletin tescile tabi ancak tescil edilmemiş motosiklet konumunda bulunduğu anlaşıldığından …nın buna yönelik itirazlarına değer verilmemiş, ayrıca B.A.M. Hukuk Dairesinin kaldırma kararında belirtilen davalının ayrı ayrı poliçe limitleri kapsamında sorumlu olduğu, kazanın oluşumunda davacıların desteğinin kusurunun bulunmadığı, bu kapsamda kaza oluşumunda %70 – %30 kusur oranının dikkate alındığı, ancak oluşan zarar noktasında davacıların desteklerinin müterafık kusurunun bulunması sebebiyle toplam oluşan gerçek maddi zarardan ayrı ayrı %20 oranında müterafık kusur ve %20 oranında hatır taşıması indirimi yapıldığı, bu indirimler sonucu oluşan maddi zararın da her iki aracın toplam poliçe limitleri ayrı ayrı 225.000,00 er TL olmak üzere toplam 450.000,00 TL’lik poliçe limitinin üzerinde kaldığı, bu kapsamda …nın müteselsil sorumluluk kapsamında oluşan kazadan tüm poliçe limitiyle sorumlu olduğu ancak davacılardan … ve … yönünden ıslah edilen miktarın hesaplanan miktardan daha az olması sebebiyle taleple bağlı kalınarak bu miktarlara hükmedilmiş, davacılar … ve … yönünden ise ıslah edilen miktar daha fazla olmasına rağmen bilirkişi tarafından hesaplanan miktarlar daha az olduğundan bu davacılar yönünden davanın kabulüne karar verilmiş ayrıca ihtiyari dava arkadaşı olan davacılar yönünden her bir davacı için ayrı ayrı vekalet ücreti takdir edilmiş, yine reddedilen kısımlar üzerinden her bir davacı için davalı vekiline ayrı ayrı vekalet ücreti takdir edilmiştir. (kısmen reddedilen davalarda reddedilen kısmın red gerekçesi müterafık kusur indirimi ve hatır taşıması indirimi olmayıp söz konusu indirimler yapıldıktan sonra dahi poliçe limitinin aşılması sebebiyle davalı sigorta şirketinin tüm poliçe limitiyle sorumlu olması ancak davacıların ıslahla talep ettikleri miktar daha yüksek olmasına rağmen bilirkişi tarafından yapılan hesaplama sonucu talep edebilecekleri miktar daha düşük olduğundan ve red sebebi bu olduğundan davalılar vekiline de reddedilen kısım üzerinden ayrı ayrı vekalet ücreti hesaplanmıştır.)
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ve dosya içeriğine göre;
1-A) Davacı … yönünden davanın KISMEN KABULÜ ile, 293.376,19 TL tazminatın 23/10/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
A.a)Kabul edilen talep yönünden, Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir olunan 28.986,33 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile bu davacıya verilmesine,
A.b) Red olunan talep yönünden, Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir olunan 3.400,00TL vekalet ücretinin davacı …’dan tahsili ile davalıya verilmesine,
B) Davacı … yönünden davanın KABULÜ ile, 94.560,42 TL tazminatın 23/10/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
B.a)Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir olunan 12.933,24TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile bu davacıya verilmesine,
C) Davacı … yönünden davanın KABULÜ ile, 34.537,72 TL tazminatın 23/10/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
C.a)Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir olunan 5.180,66TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile bu davacıya verilmesine
D) Davacı … yönünden davanın KISMEN KABULÜ ile, 11.665,55 TL tazminatın 23/10/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
D.a)Kabul edilen talep yönünden, Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir olunan 3.400,00TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile bu davacıya verilmesine,
D.b) Red olunan talep yönünden, Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir olunan 3.400,00TL vekalet ücretinin davacı …’dan tahsili ile davalıya verilmesine,
2-Kalan kısımlar yönünden davacıların davasının ayrı ayrı REDDİNE,
3)-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 29.656,09TL nispi karar harcından peşin alınan 1.574,71TL (21,15TL dava açılırken+1.553,56TL ıslah ile)den mahsubu ile bakiye 28.101,38TLnin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4)-Davacılar tarafından yapılan istinaf bozma öncesi yapılan 1.515,50TL ve bozma sonrası bilirkişi ücreti, posta giderleri olarak yapılan 2.623,00TL olmak üzere toplam 4.138,50TL giderin davanın red ve kabul oranına (0,96) göre hesaplanan 3.972,96TLsının davalıdan alınarak davacılara verilmesine, bakiye kısmın davacılar üzerinde bırakılmasına,
Ayrıca davacılar tarafından dava açılırken peşin harç olarak ve ıslah harcı olarak yatırılan toplam 1.554,71TLnin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
5)-Davalı tarafından yapılan 120 TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan (0,04) 4,80TLsinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine,
6-)Davacılar tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansının talep halinde ve karar kesinleştiğinde İADESİNE,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 04/11/2020

Başkan …
¸
Üye …
¸
Üye …
¸
Katip …
¸