Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/561 E. 2019/178 K. 28.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/561
KARAR NO : 2019/178
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ: 07/06/2006
KARAR TARİHİ: 28/02/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
(I) TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
(1)Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin, davalıya satmış olduğu iplik bedellerinden dolayı doğan alacağının ödenmemesi nedeni ile davalı aleyhine Bağcılar …İcra Müdürlüğü’nün… E.sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının itirazı ile takibin durdurduğunu beyan ederek itirazın iptaline vaki huzurdaki davayı ikame etmiştir.
(2)Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın hukuki mesnetten yoksun olduğunu, ayıp iddiasının üretimden sonra davacıya bildirildiğini, ipliklerin hatalı olmasından dolayı yapılan üretimin de hatalı çıktığını, bunun ise 1.060 adet ürün üzerinden davalıya fatura edildiğini, davacının fatura ile 1.749,08 YTL borçlu duruma düştüğünü beyanla davanın reddini talep etmiştir.
(II) ÇEKİŞMELİ VAKIALAR HAKKINDA TOPLANAN DELİLLER :
(1) Bozma sonrası taraflara usulüne uygun olarak tebligatlar yapılmış olup, Mahkememizce… E. Sayılı dosyası üzerinden yargılamaya devam edilmiştir.
(2) Mahkememizin …Esas sayılı dosyası üzerinden davanın kabulüne ilişkin verilen karar Yargıtay …Hukuk Dairesi’nin … esas, … karar, 17/06/2013 tarihli ilamıyla; ayıp ihbar süreleri üzerinde durulması gerektiği gerekçe gösterilerek bozulmuştur.
Bozma üzerine mahkememizin … Esas sayılı dosyası üzerinden verilen hüküm bu kez Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin 2015/14650 esas, 2016/5187 karar sayılı, 22/03/2016 tarihli ilamıyla; “Taraflar tacir olduğundan somut olay bakımından uyuşmazlıkta dava tarihinde yürürlükte olan 6762 sayılı TTK’nun 25. maddesi hükümleri uygulanır. Buna göre alıcı yasanın öngördüğü süreler içinde ve aynı Kanun’un 20/3. maddesinde belirtilen şekilde ayıp ihbarını satıcıya yapmak ile yükümlüdür. Davalı alıcı tarafından, davacıya 6762 sayılı TTK’nun 25. maddesine göre süresinde ve 20/3. maddesine uygun şekilde ayıp ihbarında bulunulduğuna dair belge sunulmadığı halde salt tanık beyanına dayalı olarak ayıp ihbarının yapıldığının kabulü ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir..” denilmek suretiyle bozulmuş olup dosya yeniden mahkememize tevzi edilmiş ve yargılamaya bu minvalde devam edilmiştir.
(III) DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Dava, itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizce bozma ilamına uyulmasına karar verilmekle incelemenin özellikle bu minvalde yapılması gereklidir.
Davalının takip dayanağı cari hesaba ilişkin iplik satışından kaynaklı sözleşme ilişkisine bir itirazı bulunmamaktadır. Satış işleminin varlığı kabul edilmekle birlikte ürünlerin ayıplı olduğu iddia edilmiştir. Ancak tarafların tacir oldukları da dikkate alınarak Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin 2015/14650 esas, 2016/5187 karar sayılı ilamında da ifade edildiği üzere ayıp ihbarının faturaların teslimini müteakip süresi dahilinde ve yine yasada belirtilen şekilde yapılması gerekmekte olup somut olayda ihbarın usulüne uygun şekilde yapıldığına dair herhangi bir yazılı belge ibraz edilmediğinden ayıp incelemesine yönelik inceleme ya da tenzilat yapılamayacağının kabulüyle davanın kabulüne ve itirazın iptaline hükmedilmesi gerekmiştir.
Fatura alacağı kapsamında kabul edilen miktar likit ve belirlenebilir olduğundan (emsal için bknz. Yargıtay 19. H.D. 2016/5503 E. 2017/3917 K. Sayılı ilamı) ayrıca kabul edilen miktar üzerinden icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiği kanaatiyle neticeden aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
(IV) HÜKÜM SONUCU :
(1)Davanın KABULÜ ile;
Davalının (Kapatılan) Bağcılar… İcra Müdürlüğünün… E. Sayılı dosyasına vaki itirazının iptaliyle takibin 15.589,73-TL asıl alacağı takip tarihinden itibaren avans faizi uygulanmak suretiyle kaldığı yerden devamına,
(2)Alacak likit ve belirlenebilir olduğundan takip tarihi itibariyle kabul edilen miktarın %40’ı üzerinden hesaplanan 6.235,89-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, (Takip tarihi itibariyle % 40 üzerinden hesaplama yapılmıştır.)
(3)Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 1.064,93 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 217,70 TL harçtan mahsubu ile bakiye 847,23 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
(5)Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden kabul edilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca yapılan hesaplama neticesinde 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
(6)Davacı tarafından tahsilde tekerrür oluşturmayacak şekilde bozma öncesi yapılan 2.625,00 TL bilirkişi ücreti, 253,20 TL keşif harcı, 174,00 müzekkere posta gideri olmak üzere toplam 3.052,20 TL yargılama gideri ile bozma sonrasında yapılan; müzekkere, posta, tebligat masrafının oluşan 32,50 TL olmak üzere toplam 3.084,70 TL yargılama giderinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
(7)Davalı tarafından bozma sonrası yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına,
(8)Dosyada kullanılmayan bakiye gider avansının HMK.’nın 333. ve HMK. yönetmeliğinin 47/1. maddeleri uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa ödenmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, 5235 sayılı kanunun 33-(1), 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341-(1) ve devamı maddeleri uyarınca, gerekçeli kararın usulen taraflardan her birine tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre dahilinde, Mahkememize dilekçe ile başvurmak suretiyle Yargıtay nezdinde temyiz yasa yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.
Katip …
¸e-imzalıdır
Hakim …
¸e-imzalıdır
“5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”