Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/556 E. 2019/955 K. 03.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2018/556 Esas
KARAR NO: 2019/955

DAVA : Tazminat (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 22/06/2018
KARAR TARİHİ: 03/12/2019
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesi ile, davacı ile davalı arasında 02/11/2012 tarihinde imzalanan acentelik sözleşmesi kapsamında bir süre çalışıldığını, davalı sigorta şirketi 04/04/2017 tarihli ihtarname ile acentelik sözleşmesinin olağan feshetme kararı aldığını ve ihtarın davacı tarafa 06/04/2017 tarihinde tebliğ edildiğini, bu kapsamda sigorta şirketi tarafından üç ay sonra hüküm ifade etmek üzere 06/07/2017 tarihi itibariyle sözleşmenin sona erdirildiğini, TTK 122/4 mad göre denkleştirme isteminden önceden vazgeçilemeyeceğinin, denkleştirme istem hakkının sözleşme ilişkisinin sona ermesinden itibaren bir yıl içinde ileri sürülmesi gerektiğinin düzenlendiğini, buna istinaden denkleştirme taleplerinin bulunduğunu, denkleştirme talep hakkının fesih tarihinden itibaren 1 yıl içinde kullanılması gerektiğinin TTK’da düzenlendiğini, TTK 122.mad belirtilen doğrultuda davacının sözleşme ile edindiği sorumluluk ve yükümlülüklerini hakkıyla yerine getirdiğini beyanla, denkleştirme tazminat taleplerinin kabulü ile, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla, şimdilik 1.000TLnin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.

CEVAP: Davalı vekili mahkememize vermiş olduğu cevap dilekçesi ile, denkleştirme tazminatı talep etmenin ön koşulunun taraflar arasında tanzim edilen sözleşmenin haksız feshedilmesi olup, söz konus feshin haksız olmadığını, TTK 121/1 mad uyarınca belirsiz süreli acentelik sözleşmesinin, taraflardan her birinin üç ay önceden ihbarda blunmak şartıyla feshedilebileceğinin düzenlendiğini, davalı şirketin şirket uygulaması gereği almış olduğu karar neticesinde davacı yanın acentelik sözleşmesini 3 ay sonra etkisini doğurmak üzere fesh ettiğini, tarafların tacir olup, her tacirin ticari işletmesinin menfaatlerini gözetmek ve korumakla yükümlü olduğunu, ticari işin niteliği gereği davacı ve davalı şirket arasında verimli bir çalışma gerçekleştirmek için her ticari işin niteliği gereği kazanç sağlama amacıyla çalışma esaslarını düzenleyen acentelik sözleşmesinin imzalandığını, iki taraflı ticari işletmenin amacının karlılık ve kazanç olduğunu, taraflardan birinin sürekli zarar ediyor olmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğnu, bir tarafın sürekli zarar etmeye katlanmasının söz konusu olamayacağını, davacı acentenin, davalı şirket dışında da sigorta şirketleriyle çalışmakta olduğunu, acentelik sözleşmesinin haklı nedenle feshedilmesi nedeni ile davacı acentenin portföy tazminatı alacağı talebinin bir dayanağı bulunmadığını beyanla, haksız davanın reddini talep etmiştir.

DELİLLER VE GEREKÇE:
Taraflara usulune uygun davetiye tebliğ edilmiş olup, acentelik sözleşmesi, fesih ihtarnamesi, acentelik tescil belgesi, poliçe üretim raporu celp olunmuştur.
Dava, acentelik sözleşmesinin davalı tarafından feshi nedeni ile tazminat (denkleştirme tazminatı) talebine ilişkindir.
Yapılan yargılama, davacı tarafın iddiaları, davalı tarafın savunması, dosyada toplanan deliller birlikte değerlendirildiğinde;
Dava değerinin Yüz Bin Türk Lirasının altında olması nedeni ile 7101 Sayılı Yasanın 61. maddesiyle değişik 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanununun 4-(2) fıkrası uyarınca yargılamanın basit yargılama usulüne göre yapıldığı, 6100 sayılı HMK’ nın 320/4. Maddesine göre basit yargılama usulüne tabi davalarda işlemden kaldırılmasına karar verilmiş olan dosyanın yenilenmesinden sonra takipsiz bırakılması halinde davanın açılmamış sayılacağının düzenlendiği, 19/03/2019 tarihli celsede taraflarca takip olunmayan dosyanın yenileninceye kadar işlemden kaldırılmasına karar verildiği, davacı vekilinin talebi üzerine yenilenen dosyanın 03/12/2019 tarihli celsesine davacı yada vekilinin mazeret sunmaksızın katılmadığı anlaşılmakla HMK’nın 320/4. Maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ve dosya içeriğine göre;
1-Davanın AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
2-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 44,40TL karar harcından peşin olarak alınan 35,90TL nin mahsubu ile bakiye 8,50TLnin davacıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince; 1.000,00TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak kendini vekil ile temsil ettiren davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansının talep halinde ve karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
Dair taraf vekillerinin yokluğunda, (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip
e-imzalı

Hakim
e-imzalı

İşbu evrak 5070 sayılı Elektronik İmza Yasası kapsamında imzalanmıştır