Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/549 E. 2019/431 K. 23.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/549
KARAR NO : 2019/431

DAVA : Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 21/06/2018
KARAR TARİHİ: 23/05/2019

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
(I) TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı bankanın …şubesinden ticari kredi kullandığını, kredilerinden 2100-TL ve 985-TL olmak üzere toplamda 3.085-TL kredi tahsis ücreti adı altında kesinti yapıldığını, haksız şart niteliğindeki bu meblanın tarafına iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı ile müvekkili banka arasında kredi genel sözleşmesi imzalanarak davacıya ticari kredi kullandırıldığı, taraflar arasındaki ilişkinin 4077 sayılı yasa kapsamında olmadığı, davacının basiretli tacir gibi davranması gerektiği, dosya masrafına ilişkin açık bilgilendirme yapıldığı nedenleriyle davanın reddini talep etmiştir.

(II) ÇEKİŞMELİ VAKIALAR HAKKINDA TOPLANAN DELİLLER :
(1)Mahkememiz kararının davalı vekili tarafından ve davacı tarafından temyizi üzerine dosya Yargıtay …Hukuk Dairesinin 22/01/2018 tarih … esas… karar sayılı ilamı ile; “TBK’nın 20-25. maddelerinde genel işlem koşulu denetimine ilişkin ilkelere yer verilmiş olup, mahkemece, sözleşmenin 01/07/2012 tarihinden sonra imzalanmış olması halinde 6098 sayılı TBK’nın m. 20 vd’daki genel işlem koşullarına ilişkin hükümlerinin uygulanmasına bir engel olmamakla birlikte, sözleşmenin yukarıdaki ilkeler doğrultusunda genel işlem koşulu denetimine tabi tutulması ve sözleşme hükmünün bu nitelikte olduğunun tespiti halinde, bu hükmün yazılmamış sayılması ve ortaya çıkan boşluğun da doldurularak, varsa davacıdan kesilen fazla masrafların iadesine karar verilmesi gerekirken, mahkemece eksik inceleme ve araştırmaya dayalı olarak yazılı gerekçeyle hüküm tesisi de doğru olmamış, kararın davalı yararına bozulmasını gerektirmiştir.” gerekçesiyle bozularak gelmiş olup, mahkememizin … Esas sırasına kaydı yapılmış olup, taraflara usulune uygun davetiye tebliğ edilmiş, mahkememizce usul ve yasaya uygun bulunan Yargıtay bozma ilamına uyulmasına karar verilerek, yargılamaya devam olunmuştur.
(2)Tarafların iddia ve savunmaları, dosyada toplanan deliller nazara alınarak bozma ilamı sonrası bilirkişi …’a tevdii edilen dosyada tanzim olunan 22/04/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Yargıtay bozma kararı da birlikte değerlendirildiğinde serbest iradeleri ile imzalanan 10/08/2012 tarihli 450.000,00-TL limitli ve 12/08/2013 tarihli 450.000,00-TL limitli Genel Kredi Sözleşmesine istinaden davacı tarafından davalı bankadan 350.000,00-TL ile 235.000,00-TL bedelli iki ayrı taksitli ticari kredi kullandığını, davacının da kabulünde olduğu üzere davalıdan kullanılan taksitli ticari kredilerden 6006479204 referanslı kredi için 2.100,00-TL + 105,00-TL BSMV dahil 2.205,00-TL masraf ve komisyon ücreti – 6007584362 referanslı kredi için 985,00-TL + 49,25-TL BSMV dahil 1.034,25-TL masraf ve komisyon ücreti tahsil edildiği hususunun tarafların kabulünde olduğunu, tahsil dekontlarında bedellerin davacıdan tahsil edildiğini, tahsil dekontları üzerinde davacı müşteri imzasının bulunduğunu, davacı tarafından yapılan işbu ödemelere ilişkin ödeme dekontlarında herhangi bir ihtirazi kayıt düşülmeden ödenmiş olmasının da işbu masraf ve komisyon ücretlerinin davacı tarafından kabul edildiğinin kabulünü gerektirdiğini, bu itibarla davacıdan masraf ve komisyon ücreti adı altında yapılan tahsilatların taraflar arasında imzalanan sözleşme hükümlerine ve bankacılık uygulama usul teamüllerine aykırı olduğunun değerlendirildiğini, ancak taraflar arasındaki sözleşme öncesi sözleşme hükümlerine ilişkin herhangi bir bildirim ve mutabakat sağlanmadığı yönünde kanaate varılması halinde davalı banka tarafından kredi kullandırım tarihlerinde davacıdan yapılan işbu davayla iadesi talep edilen toplam 3.085,00-TL tutarında masraf ve komisyon ücreti adı altında bedellerinin genel işlem koşullarına aykırılık nedeniyle davalıdan geri iade edilmesi gerektiği yönünde davacı talebinin yerinde olabileceği hususunda görüş ve kanaat bildirmiştir.

(III) DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Dava, ticari kredi sözleşmesinden doğan ve tahsil edilen masrafların iadesi talebine ilişkindir.
Taraflar arasında 10/08/2012 tarihinde 450.000 TL limitli, 12/03/2012 tarihinde de 450.000 TL limitli Genel Kredi Sözleşmelerinin akdedildiği sabittir. Dava konusu kredi “ticari kredi” niteliğinde olmakla uyuşmazlığın Tüketicinin Korunması Hakkındaki mevzuat hükümleri dahilinde irdelenemeyeceği açıktır. 6102 sayılı TTK’nın 20. maddesi uyarınca tacir olan veya olmayan bir kimseye, ticari işletmesiyle ilgili bir iş veya hizmet görmüş olan tacirin münasip bir ücret isteyebileceği ifade edilmektedir.
Bu minvalde dosya kapsamı, taraflar arasında akdedilen sözleşme hükümleri, bilirkişi raporu ve toplanan deliller bir arada değerlendirildiğinde; sözleşme öncesinde davalı banka tarafından davacı yana gereken bilgilendirmenin yapıldığı, tarafların irade beyanlarının tam olduğu, imza edilen genel kredi sözleşmelerine binaen davacının 350.000 ve 235.000 TL tutarlı taksitli ticari kredi kullandığı, davalı bankanın sözleşme kapsamında davacıdan masraf, komisyon ücreti olmak üzere BSMV dahil toplamda 1.034,00 TL ücret tahsil ettiği, emsal yöndeki araştırma bazında diğer bankaların aynı nitelik ve bedelli kredi sözleşmesine istinaden alacak olduğu toplam masraf bedelleri ortalaması ile kıyaslama yapıldığında da davalı bankanın davacıdan tahsil etmiş olduğu tutarın ortalama miktarın altında ve makul düzeyde kaldığı, iadesi lazım gelen bir tutarın bulunmadığı anlaşılmakta olup davanın sübut bulmadığı takdir edilmekle reddine karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.

(IV) HÜKÜM SONUCU :
(1)Davanın REDDİNE,
(2)Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 44,40 TL maktu karar ve ilam harcından peşin alınan 52,69 TL harçtan mahsubu ile bakiye 8,29 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
(3)Davacı tarafından yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına,
(4)Davalı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden AÜTT uyarınca 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,
(5)Davalı tarafından bozma sonrası yapılan toplam 51,50 TL tebligat, müzekkere posta giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
(6)Dosyada kullanılmayan bakiye gider avansının HMK.’nın 333. ve HMK. yönetmeliğinin 47/1. maddeleri uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa ödenmesine,
Dair, davacı asil ve davalı vekilinin yüzüne karşı, 5235 sayılı Kanun’un 33-(1), 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341-(1) ve devamı maddeleri uyarınca, gerekçeli kararın usulen taraflardan her birine tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre dahilinde, Mahkememize dilekçe ile başvurmak suretiyle Yargıtay nezdinde temyiz yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.

Katip

Hakim …

“5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”