Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/543 E. 2018/822 K. 22.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARARIDIR
ESAS NO : 2018/543 Esas
KARAR NO : 2018/822
DAVA : Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/06/2018
KARAR TARİHİ : 22/06/2018
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde; satış temsilcisi pozisyonunda istihdam edilmek üzere davalı ile 14/09/2015 tarihinde belirsiz süreli iş sözleşmesi ve yine aynı tarihte iş sözleşmesi ile bağlantılı olarak gizlilik sözleşmesi imzalandığını, şirketin çalışma prensibi, plan ve proglamlaması ve şirketin veri tabanının davalı ile paylaşıldığını, satış faaliyetlerinde kullanması ve şirket veri tabanına erişmesi için bilgisayar, cep telefonu ve sim kartın davalıya teslim edildiğini, davalının imzalamış olduğu iş sözleşmesi ve gizlilik sözleşmesi hükümlerini ihlal ettiğini, davalının sözleşmelerdeki yükümlülüklere riayet etmemesi halinde ödemesi gereken cezai şartın sözleşmelerde düzenleme altına alındığını, davalının henüz davacı işyerinde çalıştığı zaman diliminde davacı şirketin faaliyet alanı ile aynı, görseller, açıklamalar, ifadeler ve çalışma planı ile benzer nitelikte istesta alan adı ile yeni bir internet sitesi açtığını, davalının 11/02/2016 tarihinde istifa etmek suretiyle iş akdini tek taraflı feshettiğini ancak sözleşme hükümleri gereği iade etmesi gereken şirket veritabanını iade etmediğini, rekabet yasağına aykırı hareket ederek davacı şirketin faaliyet kolu ile aynı kolda “…” adı altında ve kendi nam ve hesabına ticari faaliyet yürüttüğünü, herhangi bir reklam çalışması yapılmadan ve davacının müşteri portföyünü kullanarak hızlı bir şekilde ticari hayata atılındığını ve haksız rekabet teşkil eden fiiller sebebi ile davacının zarara uğratıldığını, şirket veri tabanında yer alan gayrimenkulleri yine şirket veritabanında yer alan müşteri portföyüne kendi nam ve hesabına haksız bir surette sattığını, davacı şirkette çalıştığı süre içerisinde satış temsilcisi olarak irtibata geçtiği müşterilerle işten ayrıldıktan sonra tekrardan irtibata geçtiğini ve davacı şirketin bitirme aşamasına getirdiği satışları iptal ettirerek kendi nam ve hesabına tekrardan sattığını, bu nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davalının iş sözleşmesini ihlal etmesi nedeniyle 70.000 TL, gizlilik sözleşmesini ihlal etmesi nedeniyle 150.000 TL cezai şarta, miktarı yargılama sırasında net olarak tespit edilebilecek 220.000 TL.lik cezai şartı aşan maddi zararlarının şimdilik 1.000 TL.sinin tazminine karar verilmesini talep ve dava ettiği anlaşıldı.
Dava, rekabet yasağının ihlali nedeniyle tazminat talebinden ibarettir.
Davacı tarafça davalı işçinin davacı işverenle iş akdinin devam ettiği süre içerisinde ve sonrasında rekabet yasağına aykırı hareket ettiğinin iddia edildiği anlaşılmaktadır.
HMK’nın 114. Maddesi hükmünde, dava şartları düzenlenmiş olup 114/1-c maddesinde “mahkemenin görevli olması”ndan açık bir şekilde bahsedilmiştir. HMK’nın 115. Maddesi düzenlemesine göre; “mahkeme dava şartlarının mevcut olup olmadığını davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır.. Mahkeme dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. Ancak, dava şartı noksanlığının giderilmesi mümkün ise bunun tamamlanması için kesin süre verir. Bu süre içinde dava şartı noksanlığı giderilmemişse davayı dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddeder.
Yasal düzenleme kapsamında dava şartlarının yargılamanın her aşamasında aşamasında değerlendirilmesinin gerekli olduğu, boşuna zaman ve masraf kaybına neden olunmaması gözetilerek yargılamanın sürüncemede kalmaması ve hızlandırılması, usul ekonomisi ilkesi gereğince dava şartı olan görev değerlendirilmiştir. Görev dava şartı noksanlığı giderilebilecek bir husus olmadığından eksikliğin tamamlanması amacı ile davacıya süre verilmesi mümkün olmamıştır.
Tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğninde; davaya dayanak sözleşmenin işçi ile işveren arasında düzenmiş olduğu ve hem işverenle çalıştığı süreyi hem de işten ayrıldıktan sonraki dönemi kapsadığı görülmüştür, Yargıtay … Hukuk Mahkemesinin … esas …karar numaralı Yargıtay İlamından da görüleceği üzere mahkememizin davaya bakma görevi bulunmadığı, görevli ve yetkili mahkemenin İstanbul İş Mahkemesi olduğu belirlenmekle HMK’nın 115. Maddesi düzenlemesinde dava şartlarının yargılamanın her aşamasında resen değerlendirilebileceği usul kuralı dikkate alınarak, aşağıdaki şekilde görevsizlik kararı verilmiştir.
HÜKÜM :Ayrıntısı gerekçeli kararda açıklanacağı üzere;
1-Davanın görev yönünden reddi ile mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, talep halinde dosyanın görevli mahkeme olan İstanbul Nöbetçi İş Mahkemesine gönderilmesine,
2-HMK 20. maddesi uyarınca hükmün kesinleşmesinden itibaren iki haftalık süre içersinde taraflardan biri tarafından görevli mahkemeye gönderilmesi talep edilmesi halinde dosyanın İstanbul İş Mahkemesine gönderilmesine, taraflarca süresi içersinde gönderme talebinde bulunulmadığı takdirde davanın açılmamış sayılabileceğinin ihtarına,
3-Yargılama, harç ve masrafların görevli mahkemece dikkate alınmasına,
4-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve temyiz harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda karar verildi.
Katip …
Hakim …
¸