Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/509 E. 2019/445 K. 27.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/509
KARAR NO : 2019/445

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ: 30/05/2012
KARAR TARİHİ: 27/05/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; kredili mevduat hesabı sahibi olan müvekkilinin internet bankacılığı yoluyla dolandırıldığını, müvekkilinin hesabında 1.000 TL mevcut iken 15.000 TL’de kredili mevduat hesabından kullandırılarak toplam 16.000 TL’nin başka bir hesaba aktarıldığını, krediden aktarılan 15.000 TL ‘yi davalı banka müvekkilinden istediği için müvekkilince açılan menfi tespit davasının kabul edildiğini, müvekkilinin bir kusurunun olmadığının anlaşıldığını, menfi tespit hükmünün Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin 2011/736 E. – 2011/ 12445 K. sayılı kararı ile onandığını, davalı bankanın parayı tahsil etmesi ve kesinleşen menfi tespit davasında istirdata karar verilmemesi nedeniyle alacağın tahsili için girişilen icra takibine haksız olarak itiraz edildiğini ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına, % 40 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu olayın oluşumunda davalı bankanı hiçbir şekilde hatasının ve ihmalinin bulunmadığını beyanla davanın reddi ile davacının hesabına para aktarılan Şeyh Halil Bayram’a ihbarını talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava İİK nun 67. Maddesine dayalı itirazın iptali istemine ilişkindir.
Anılan maddede ” Takip talebine itiraz edilen alacaklı , itirazın tebliğ tarihinden itibaren 1 sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını, ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir ” düzenlemesine yer verilmiştir.
Eldeki uyuşmazlıkta davacı alacaklı davalı borçlu aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında 65.597,47.TL üzerinden ilamsız takipte bulunduğu, borçlunun süresinde itirazı üzerine takibin durduğu, iş bu davanın 1 yıllık hak düşürücü süre içinde ikame edildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama sonunda verilen 26/03/2015 tarihli karar ile, davanın kısmen kabul ve reddi ile takibin 27.304.64 TL asıl alacak, 27.019, 40 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 54.324.04 TL üzerinden asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen ve değişecek oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle devamına, fazla istemin reddine, asıl alacağın % 40’ı oranındaki icra inkar tazminatının, davalıdan tahsiline karar verilmiş, hükmün davalı vekili tarafından temyizi üzerine Yargıtay 19.Hukuk Dairesinin 2015/11599 esas, 2016/4995 karar sayılı, 21/03/2016 tarihli ilamı ile, Davanın temelini oluşturan icra takibinde asıl alacak 16.000 TL olduğu halde mahkemece kurulan hükümde asıl alacak olarak 27.304,64 TL gösterilmesi talep aşımı niteliğinde olup ayrıca bu miktarın içinde faiz de bulunduğundan bu şekli ile kurulan hüküm faize faiz yürütülemeyeceğine ilişkin TBK’nın 121/son maddesi hükmüne aykırılık oluşturduğundan hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkememizce yeniden yapılan yargılamada davacı vekili bozma ilamına karşı direnilmesini, davalı vekili ise bozma ilamına uyulmasını talep etmiş, mahkememizce usul ve yasaya uygun bulunan Yargıtay bozma ilamına uyulmasına karar verilmiş, davacı vekilleri tarafından talep edilen alacaklara yönelik bilirkişi incelemesi yaptırılması talep edilmiştir.
Dosya daha önce rapor sunmuş olan bankacı bilirkişiye tevdi edilerek Yargıtay bozma ilamında belirtildiği üzere asıl alacak miktarı olarak talep edilen 16.000 TL yönünden TBK.madde 121/son gereğince faize faiz yürütülmeden takip talebinde yer alan her bir talep yönünden ayrı yarı değerlendirme yapılarak rapor tanzimi istenmiş, düzenlenen 24/04/2019 tarihli rapor ile; Yargıtay bozma kararına göre yapılan hesaplamara göre davacının fazlaya dair haklarını saklı tutması dolayısı ile talep edebileceği asıl alacak tutarı 16.527 TL, işlemiş faiz 26.585,11 TL olmak üzere toplam alacağının 43.112,11 TL olduğu, davacının alacağının asıl alacak tutarına takip tarihinden sonra tahsil edileceği tarihe kadar TCMB.nin kısa vadeli krediler için öngördüğü avans faizi talep edebileceği belirtilmiştir.
Tarafların iddia ve savunmaları, toplanan deliller, Yargıtay bozma ilamı ile birlikte tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde; Yargıtay bozma ilamı doğrultusunda yeniden yaptırılan bilirkişi incelemesi sonunda taleple bağlı kalınarak icra takibinde asıl alacak 16.000 TL olduğundan takibin 16.000 TL asıl alacak, 26.585,11 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 43.112,11 TL üzerinden iptali ile takibin bu miktar üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden tahsil tarihine kadar TCMB.nin belirlediği değişen ve değişecek oranlarda avans faizi uygulanmasına, alacağın likit olması nedeniyle asıl alacağın %40’ı oranında icra inkar tazminatına karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile, davalının İstanbul … İcra müdürlüğünün … takip sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın, 16.000,00 TL asıl alacak, 26.585,11 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 43.112,11 TL üzerinden İPTALİNE, takibin bu miktar üzerinden devamına, asıl alacağın takip tarihinden tahsil tarihine kadar TCMB’nin belirlediği değişen ve değişecek oranlarda avans faizi uygulanmasına, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
2-İİK 67/2 gereğince 16.000,00 TL asıl alacağın %40’ı oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar tarifesi gereği alınması gereken 2.945 TL nispi karar ve ilam harcından, peşin alınan 646,72 TL’nin mahsubu ile bakiye 2.298,28 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği kabul ve ret oranına göre hesap ve takdir olunan 5.092,33 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği kabul ve ret oranına göre hesap ve takdir olunan 2.725 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 671,17 TL harç, 1.250 TL bilirkişi ücreti ve 134,85 TL posta masrafı olmak üzere toplam 2.056,02 TL yargılama giderinin kabul ve ret oranına göre 1.351,26 TL’sinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından yapılan 700 TL bilirkişi ücreti, 207 TL posta masrafı olmak üzere toplam 907 TL yargılama giderinin kabul ve ret oranına göre 473,05 TL’sinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine, bakiyesinin davalı üzerinde bırakılmasına,
8-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde Yargıtay Temyiz yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.

Katip

Hakim