Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/45 E. 2021/360 K. 26.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/45
KARAR NO : 2021/360

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/01/2018
KARAR TARİHİ : 26/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı ile davalı arasında 15/01/2016 tarihinde …, .Ekipmanları, … Yapıştırıcı Satın Alma Sözleşmesi imzalandığını, davalı tarafından icra müdürlüğüne sunulan itiraz dilekçesinde, ticari ilişkinin de red edilmediğini, taraflarca akdedilen sözleşmenin 4.2 maddesinde “… fatura bedeli, vadesi fatura tarihinden itibaren başlayacak olan 60 gün vadeli çek ile satıcıya ödenecektir.” denilmek suretiyle, ödeme vadelerinin taraflarca belirlendiğini, sözleşme uyarınca taraflar arasında ticari ilişkinin bir müddet sürdüğünü, davacının davalıya sattığı birçok malın sevkiyatının karşılığı olan tutarın davacıya sözleşmeye aykırı olarak vadesinden sonra da olsa ödendiğini, fakat takibe dayanak faturaların karşılığının ödenmediğini, davacının ihtarnamesinde izah edildiği gibi, tarafların sipariş usulü çalıştıklarını, herhangi bir tedarik programının bulunmadığını, davalı tarafından verilen siparişlere ve sözleşmeye istinaden, davacı tarafından davalıya icra dosyasına mübrez takibe dayanak faturalara konu malların eksiksiz olarak süresinde teslim edildiğini, fatura konusu malların teslimine ilişkin her bir faturanın davalı yanca imzalı sevk irsaliyelerinin mevcut olduğunu, davalı tarafından faturaya konu malların tesliminde herhangi bir ihtirazi kayıt sunulmadığı gibi faturalara yasal süresinde itirazın da edilmediğini, çünkü malların süresinde ve eksiksiz olarak teslim edildiğini, davalının sevk irsaliyeleri ile teslim aldığı aşikar olan icra takibine dayanak faturalara konu mallar için davacıya herhangi bir ödeme yapmadığını, kaldı ki takibe konu alacağın ticari defterler ile de sabit olduğunu, yine taraflar arasındaki ticari ilişkideki teslim edilen mallara ilişkin fatura durumunu gösteren ve vergi dairesinde de kaydı mevcut olan, taraflarca vergi dairelerine yapılan bildirim mahiyetinde olan BA-BS formlarından da davacı firmanın davalıdan faturalara konu mallardan dolayı alacaklı olduğunun aşikar olduğunu, davacıya ödenmeyen fatura bedellerini taraflarca akdedilen sözleşmeye göre işleyen faizi ile talep etmiş ancak davalı yanca davacıya ödeme yapılmadığını, dolayısıyla, davalının tamamen haksız ve kötü niyetle, davacının alacağına kavuşmasını engellemek maksadıyla takibe itiraz ettiğini belirterek davalının, takibe itirazının iptaline, takibin devamına ve ayrıca likit ve muaccel olan alacaklarına haksız ve kötü niyetli itiraz nedeniyle %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkûmiyetine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı ile davalı şirket arasında 25/01/2016 tarihide tarihinde T.C. Devlet Demiryolları İşletmesi …(Fevzipaşa) Varyantı üzerine inşa edilecek demiryolu hattı projesinde segment malzemelerinin temin edilmesi amacıyla, “…, …Ekipmanları, … Alma Sözleşmesi” imzalandığını, taraflar arasında akdedilen sözleşmede, malzemelerin her ne kadar tedarik programına uygun olarak teslim edileceği belirtilmiş ise de zaman içinde tarafların sipariş usulü ile çalışmaya devam ettiğini ancak verilen siparişlerin sürekli olarak aksadığını ve zamanında teslim edilmediğini, davacı tarafın kendisinden kaynaklanan nedenlerden dolayı yaşamış olduğu finansal sorunlar nedeni ile davalı şirket ile arasındaki sözleşme uyarınca temin etmesi gereken malzemeleri hiçbir zaman süresinde teslim etmediğini, buna rağmen davalı şirketin ödemelerini yaptığını ve davacı şirkete herhangi bir borcun olmadığını belirterek dava dilekçesinin sonuç ve talep kısmında belirtilen hususların talep edildiğini ifade etmektedir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, ticari satıma dayalı fatura alacağından kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik olarak başlatılan takibe vaki itirazın iptali davasıdır.
İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyası getirtilerek incelendiğinde; davacı tarafından davalı aleyhine 277.119,96 TL fatura, 2.444,00 TL (%9) işlemiş faiz ( değişen oranlarda adi kanuni faizi) olmak üzere toplam 279.563,96 TL üzerinden takip başlatıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durduğu, işbu davanın yasal süresi içinde açıldığı anlaşılmıştır.
…Dairesi Müdürlüğüne yazılan müzekkere cevabında davalı şirketin 2017 yılı BA-BS formları celp edilmiştir.
Gaziantep … Asliye Ticaret Mahkemesi müzekkere yazılarak davacı tarafın ticari defter ve belgeleri üzerinde Mali Müşavir bilirkişi aracılığı ile inceleme yaptırılmış olup talimat yolu ile alınan 05/03/2020 tarihli raporda; davalı … tarafından Malileye bildirilen BA (mal alım) formlarına göre 2017 yılında 1.043.610,00 TL tutarında KDV hariç davacı …firmasından mal alımı gerçekleştirdiği, BS formuna göre …firması tarafından maliyeye bildirilen BS (Mal satım) formuna göre … Yapı’ya aynı tutarlı mal satımı gerçekleştirdiği tespit edildiği, … Firmasının Yevmiye defteri kayıtlarına göre 01.01.2017 tarih 1 nolu açılış yevmiye maddesinde 120.01.002 Alıcılar Hesabının (… Yapı A.Ş.) 57.922,56 TL Borç kaydı açılışı yapıldığının görüldüğü, 31.12.2017 tarih ve … nolu kapanış yevmiye maddesine göre 120.01.002 Alıcılar Hesabının (… Yapı A.Ş.) 420.454,02 TL bir sonraki yıla devrettiği görüldüğü, davacı … Ltd.Şti. nin İstanbul … İcra Müdürlüğünde … Esas No’lu dosya ile 15.12.2017 tarihinde davalı …Ş. aleyhine 37 adet faturaya istinaden 277.119,96 TL fatura ve işlemiş faiz olmak üzere 279.563,96 toplam alacak üzerinden takibe geçtiği 37 adet faturanın olduğu tespit edildiği, davacı … Ltd.Şti. nin 2017 yılı yevmiye defterlerine göre 37 adet faturanın yevmiye defterine kayıtlı olduğu, ancak fatura toplamının 277.119, 96 TL değil 278.191,70 TL olduğu ancak takip talebi 277.119,96 TL oiduğu için takdiri mahkemenize ait olmak üzere bu tutar üzerinden faiz hesabı yapıldığı, kapsamında sunulan belgeler ve yapılan incemeler neticesinde icra takibine konu faturalar yönünden 277.119,96 TL asıl alacak, 2.118,25 TL kanuni faiz olmak üzere toplam alacak 279.238,21 TL olarak tespit edildiği, …firması ile … Yapı firmasının BA- BS formlarındaki faturaların analizinden ve yevmiye defterleri üzerinde yapılan incelemeden ticari alışverişi olduğu anlaşıldığı, ancak yerinde inceleme yetkisinin, vergi incelemesi için defterleri bulunduran Vergi Müfettişi …’da olan yevmiye defterleri üzerinden verildiğinden, incelemenin sadece defterler üzerinde yapıldığı, ticari alışverişin 2016’dan bu yana devam ettiğinden dolayı … tarafından … firmasına var ise çek ile veya diğer ödeme kanallarıyla yapılan ödemelerin hangi faturalara karşılık yapıldığı veya alt muavin hesapların dökümü tespit edilemediğinden ve iki firmanın cari hesap ayrıntıları görülemediğinden sözleşme kapsamındaki ödeme kısımları ile ilgili tespit yapılamadığı belirtilmiştir.
Dosya tarafların ticari defter ve belgelerinin karşılıklı olarak incelenmesi için Mahkememizce seçilen Mali Müşavir bilirkişiye tevdi edilmiş, düzenlenen 07/01/2021 tarihli raporda; davacı ve davalı şirket arasında 15.01.2016 tarihinde, T.C. Devlet Demiryolları İşletmesi, 6. Bölge Müdürlüğü Mıntıkasında, … (Fevzipaşa) üzerine inşa edilecek demiryolu hattı projesinde “…, …ekipmanları, …Yapıştırıcı Satın alma sözleşmesi” akdedildiği, davalı tarafın defterlerinin, sair vesaikin, muhasebe kayıtlarının 6102 Say. TTK. m. 64,65,66 ve 82. Mad. VUK. m. 220-226,229,230,231,232 hükümlerine uygun şekilde tanzim edildiği, HMK. m. 222 gereğinde mevcut haliyle davalının ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu, 25.03.2019 Tarihli …Yevmiye Numaralı Alacak Devir Sözleşmesi ile, Davacı …Ltd. Şti. alacağını …Müteahhitlik ve Mühendislik Yapı İnş. San. Tic. Ltd. Şti.’ne devrettiğinin görüldüğü, davacı tarafından davalıya kesilen faturaların FORM BA (Mal ve Hizmet Alışlarına İlişkin Bildirim Formu) beyanı ile ilgili vergi dairesine kanuni süre içinde beyan edildiğinin tespit edildiği, davacı tarafından davalıya kesilen faturaların FORM BS (Mal ve Hizmet Satışlarına İlişkin Bildirim Formu) beyanı ile ilgili vergi dairesine kanuni süre içinde beyan edildiğinin tespit edildiği, 09.12.2017 İcra Takip Tarihinden sonra davalı tarafından davacıya ödeme yapılmadığının tesit edildiği, takip ve dava tarihi arasında davalı tarafından davacıya yapılan bir ödemenin olmadığı, davalı tarafından davacıya, dava tarihinden sonra yapılan bir ödemeye rastlanmadığı, davacının davalıdan alacaklı olduğunun tespit edildiği, icra takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 277.119,96 TL asıl alacak alacağı olduğunun tespit edildiği, icra takip tarihi olan 09.12.2017 itibariyle davalı yanın ticari defter ve belgelerine göre, davalının davacıya 415.255,63 TL borçlu olduğunun tespit edildiği, bununla beraber, davacının davalıdan icra takibinde sadece 37 adet fatura alacağını talep etmiş olduğu göz önünde bulundurulduğunda, 37 adet faturanın 278.191,70 TL tutarında olduğu, fatura tutarlarının davalı defterlerinde de kayıtlı olduğu, taleple bağlı kalınarak davacının davalıdan 277.119,96 TL alacaklı olduğunun tespit edildiği, davacı … Ltd. Şti.’nin Ticari Defterler, Faturalar, Sevk İrsaliyeliyeleri ve BA-BS formları karşılıklı olarak incelendiğinde, davalı …Ş.’den taraflar arasında düzenlenmiş sözleşmeye ve cari hesap ilişkisine dayalı olarak 09.12.2017 icra takip tarihi İitibariyle 277.119,96 TL ana para alacağı olduğunun tespit edildiği, 09.12.2017 icra takip tarihinden itibaren herhangi bir ödeme makbuzu ve dekontun olmadığı anlaşıldığından bu borcun cari hesap alacağı niteliğinde kalan ödenmemiş fatura bakiye borcu olabileceğinin anlaşıldığı, davacı alacağının kabulü halinde, davacının 09.12.2017 Takip Tarihi itibariyle 277.119,96 TL asıl alacak ve 1.332,45 TL işlemiş faiz alacağı olmak üzere toplam (277.119,96 + 1.332,45=) 278.452,41 TL alacağı olduğu, 09.12.2017 takip tarihinden itibaren asıl alacağa yıllık % 9 (ticari değişen oranlarda) faiz talep ettiği, 3095 sayılı Kan.Tacirler arasında faiz oranı olması nedeniyle uygun olduğu, değişen oranlarda uygulanması gerektiği belirtilmiştir.
Dosyaya sunulan 25.03.2019 Tarihli …Yevmiye Numaralı Alacak Devir Sözleşmesi ile, Davacı …Ltd. Şti.’nin alacağını…Ltd. Şti.’ne devrettiğinin bildirildiği görülmüş olup, … Müteahhitlik vekili 02.05.2019 tarihinde sunmuş olduğu dilekçesinde devir işlemi kapsamında HMK 125/2 mad uyarınca alacağı devralan müvekkili … Müt…Ltd.Şti’nin davacı yerine geçmesini ve kendisinin de davacı vekili olarak kabulünü talep etmiştir. Davalı vekilinin alacağın temlikine karşı Beyoğlu …Noterliği’nin 29.03.2019 tarih …yevmiye no’lu ihtarnamesi ile itiraz ettiklerini, …Ltd.Şti.ile müvekkili şirket arasında imzalanan sözleşmeye göre müvekkili şirketin yazılı izni olmaksızın sözleşmeden doğan hak ve yükümlülüklerin üçüncü bir kişiye devir ve temlik edilemeyeceği sebebiyle alacağın devir ve temlikine itiraz ettiklerini, muvafakatlarının olmadığını bildirdiklerini beyan ederek, davanın bu nedenle reddine karar verilmesi gerektiğini, taraflar arasında İst….ATM’nin …E sayılı dosyasıyla görülen davada davacının aktif dava ehliyeti yokluğundan davanın usulden reddine karar verildiğini belirtmiştir. Davacı/temlik alan … Müteahhitlik vekili UYAP sistemi üzerinden göndermiş olduğu 03.07.2019 tarihli beyan dilekçesinde; müvekkili şirketin yapılan icra takibi dayanağı faturalar kapsamında alacağı devraldığını, devir konusu icra dosyasında devir yasağı olduğuna ilişkin herhangi bir kayıt bulunmadığını, TBK. 183/2 maddesi ile düzenlendiği üzere herhangi bir devir yasağı içermeyen fatura alacağına ilişkin icra dosyası kapsamında devir işlemi yapan iyiniyetli üçüncü kişi konumunda olduklarını, davalı tarafın aksi bir iddiasının bulunmadığını, davalı tarafça sunulan emsal kararlarına konu dava dosyalarında dava tarihinden önce temlik söz konusu olduğunu, işbu davada ise dava açıldıktan sonra temlik yapılmış olduğundan anılan kararların emsal nitelikte olmayacağı beyan edilmiştir.
Uyuşmazlığın temelinde, alacağı alacağı temlik eden … ile davalı şirket arasındaki “…, …Ekipmanları, …Yapıştırıcı Sanıtalma Sözleşmesi” 10.1 maddesi uyarınca temlik yasağı bulunmasına rağmen; dava devam ettiği esnada davacı şirkete yapılan temlikin geçerli olup olmadığı ve davacının aktif dava ehliyetinin bulunup bulunmadığı noktasındadır.
Somut olayda, davacı/temlik eden ve davalı şirket arasında 15.01.2016 tarihinde, T.C. Devlet Demiryolları İşletmesi, 6. Bölge Müdürlüğü Mıntıkasında, … (Fevzipaşa) üzerine inşa edilecek demiryolu hattı projesinde “… Contası, … ekipmanları, …Yapıştırıcı Satın alma sözleşmesi” akdedildiği, taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında davacı tarafından satılan malların davalıya teslim edilerek faturalandırıldığı, davalı tarafından ödenmeyen fatura alacağına dayalı olarak başlatılan takibe itiraz üzerine işbu dava açılmış bulunmaktadır. Davacı/temlik eden 25.03.2019 tarihli alacağın devri sözleşmesi başlıklı belge ile davadan sonra takibe konu alacaklarını devir alan … Müteahhitlik şirketine devretmiştir.
6100 sayılı HMK’nın 125. maddesinin 2. bendinde davanın açılmasından sonra, dava konusunun davacı tarafından devredilmiş olması halinde devir almış olan kişinin görülmekte olan davada davacı yerine geçeceği ve davanın kaldığı yerden itibaren devam edeceği hükmü getirilmiştir. Devreden satıcı ile davalı alıcı arasında düzenlenen sözleşmenin 10.1 maddesinde; tarafların işbu sözleşmeden doğan herhangi bir hak ve yükümlülüklerini karşı tarafın yazılı izni olmaksızın üçüncü bir kişiye devir ve temlik edemeyeceği kararlaştırılmıştır.
6100 sayılı HMK’nın 33. maddesi hükmünce hakim Türk Hukuku’nu re’sen uygulayacağından maddi vakıaları ileri sürüp kanıtlamak taraflara hukuki vasıflandırma hakime aittir. 25.03.2019 tarihli alacağın devri sözleşmesi başlıklı belge satıcı tarafından açılan davadan sonra düzenlenmiş olduğundan 6098 sayılı Borçlar Kanunu 183. ve devamı maddelerinde düzenlenen alacağın temliki sözleşmesi değil, 6100 sayılı HMK’nın 125/2. maddesinde ifade edilen dava konusunun devri işlemi ve sözleşmesidir. Alacağın temlikinde TBK’nın 183. maddesi hükmü gereği kanun, sözleşme veya işin niteliği gereğince alacağın temliki için borçlunun rızası aranabilir ise de; 6100 sayılı HMK’nın 125/2. maddesinde düzenlenen dava konusunun devri, borçlunun ya da davalının kabul ve onayına tabi tutulmamıştır. Herhangi bir koşul ve ön şart belirtilmeksizin dava konusunun devri halinde devralanın görülmekte olan davada davacı yerine geçeceği ve davanın kaldığı yerden devam edeceği hükmü getirilmiştir.
Bu durumda, açılan davadan sonra satıcı/temlik eden tarafından dava konusu alacak … Müteahhitlik….Ltd.Şti.’ne devredildiğinden HMK 125/2. hükmünce adı geçenin davacı yerine geçtiği kabul edilip davaya kaldığı yerden devam edilmesi gerekmiştir.(Emsal için bkz Yarg. 15 HD’nin 2019/655 E 2019/3667 K sayılı kararı). Kaldı ki; TBK 183/2 maddesinde “Borçlu, devir yasağı içermeyen yazılı bir borç tanımasına güvenerek alacağı devralmış olan üçüncü kişiye karşı, alacağın devredilemeyeceğinin kararlaştırılmış bulunduğu savunmasını ileri süremez.” hükmünü havi olup, davacı temlik alanın uyuşmazlığa konu 25.03.2019 tarihli alacağın devri sözleşmesi ile icra takibi dayanağı faturalar kapsamında alacağı devraldığı, devir konusu icra dosyasında devir yasağı içermeyen fatura alacağına istinaden(takibe dayanak belgeler arasında sözleşme bulunmamaktadır) alacağı temlik alanın iyiniyetli üçüncü kişi konumunda olduğu değerlendirilmelidir.
Tarafların iddia ve savunmaları, toplanan deliller, alınan bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde; taraflar arasında 15/01/2016 tarihinde … Cantası, … Ekipmanları, …Yapıştırıcı Sanıtalma Sözleşmesi akdedildiği, buna göre TC.Demiryolları İşletmesi 6.Bölge Müdürlüğü mıntıkasında …(Fevzipaşa) varyantı üzerine inşa edilecek demiryolu hattının şantiyesinde …contası ve …bağlantı elamanları malzemesinin sözleşmede öngörülen süre ve koşullar içerisinde davacı tarafından temininin yapılarak davalıya teslimi, davacının mücbir sebep oluşturabilecek olağanüstü haller dışında teslimatı hiçbir şekilde geciktiremeyeceği, malzemenin mücbir sebep ve haklı bir neden olmaksızın süresinde teslim edilmemesi halinde geciken her bir takvim günü için 5.000 TL gecikme cezası ödeneceği, malzemelerin davalıya tesliminde gecikme süresinin toplamda 15 günü geçmesi halinde ise davalının tek taraflı olarak sözleşmeyi feshedebileceği, bu durumda davacının kar mahrumiyeti v.b.herhangi bir hak talebinde bulanamayacağı kararlaştırılmıştır. Taraflar tacir olduğundan ve delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ilâ 85 maddeleri uyarınca ticari defter ve belgeler nezdinde mali yönden bilirkişi incelemesi yapılması yoluna gidilmiştir. Tarafların delil vasfına haiz ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi ile, davacının davalı adına düzenlediği faturaların tümüne sevk irsaliyeleri düzenlendiği ve davalı tarafından imza altına alındıkları, faturaların davalı tarafın ticari defterlerinde de kayıtlı olduğu, TTK 21/2. Maddesi uyarınca faturalara 8 gün içinde itiraz edildiğine ilişkin dosyada davalı tarafından sunulmuş herhangi bir belgenin bulunmadığı, davacının 2017 yılında toplam 149 adet 1.043.610,00 TL mal satışı gerçekleştirdiği, faturaların her iki tarafın da BA-BS beyanlarında verildiği, davacı tarafından davalıya kesilen 2017 yılına ait toplam 278.191,70 TL tutarındaki fatura ve malların davalıya teslim edildiği, ancak taleple bağlı kalınmak suretiyle davanın kısmen kabulü ile, takibin 277.119,96 TL asıl alacak, 614,98 TL işlemiş faiz olmak üzere(davacının takipte adi kanuni faiz talep ettiği dikkate alınarak temerrüt tarihi 30.11.2017 tarihi ile 09.12.2017 takip tarihi arası % 9 yasal faiz oranı üzerinden re’sen yapılan hesaplamaya göre 614,98-TL işlemiş faiz alacağı hesaplanmıştır) toplam 277.734,94 TL üzerinden devamına, alacağın faturaya dayanması nedeniyle İcra İflas Kanun’unun 67/2. maddesi uyarınca asıl alacak miktarının %20.’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜ ile,
1-İstanbul …İcra Müdürlüğünün… esas sayılı takip dosyasında davalı borçlu tarafından yapılan itirazın KISMEN İPTALİ ile, takibin 277.119,96-TL asıl alacak, 614,98-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 277.734,94-TL üzerinden DEVAMINA, anapara tutarına takip tarihinden tahsil tarihine kadar işleyecek % 9,00 oranında ve TCMB tarafından belirlenen değişen oranlarda yasal faizi uygulanmasına, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
2-İİK.67/2 maddesi uyarınca asıl alacak miktarının %20.si oranında hesaplanan 55.546,98-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Harçlar tarifesine göre alınması gereken 18.972,07 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 3.376,43 TL+icra veznesine yatan 1.397,82 TL olmak üzere toplam 4.774,25 TL’nin mahsubu ile bakiye 14.197,82 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden, kabul edilen dava değeri üzerinden 27.891,45 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 3.417,53 TL harç, 1.200,00 TL bilirkişi ücreti, 112 TL posta masrafından oluşan toplam 4.729,53 TL yargılama masrafından davada haklı çıkma oranına göre hesap olunan 4.700,00 TL yargılama masrafının davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine, bakiye kısmın davacının üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan 900 TL yargılama giderinin davada haklı çıkma oranına göre hesap olunan 6,00 TL’nin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, bakiyesinin davalı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden, reddedilen dava değeri üzerinden 1.829,02 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.26/04/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır