Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/316 E. 2018/779 K. 08.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/53
KARAR NO : 2018/768
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 17/01/2017
KARAR TARİHİ : 07/06/2018
Mahkememizde görülmekte olan tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
(I) TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
(1)Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 16.02.2012 tarihinde …’ın sevk ve idaresindeki ve davalı … şirketine sigortalı bulunan … plakalı aracın kusurlu olarak kontrolünü kaybederek kaza yapması sonucu aynı araçta yolcu olarak bulunan müvekkili …’ın malul kaldığını, müvekkilinin kaza sonrasında çeşitli hastanelerde tedavi gördüğünü, müvekkilinin maluliyet oranının dikkate alınarak ömür boyu bakıma muhtaç olmasından mütevellit bakıcı gideri tazminatı ile …’ca karşılanması ve fatura ile ispatı mümkün görünmeyen tedavi giderlerinin tespit edilmesi gerektiğini belirterek, müvekkilinde oluşan cismani zarar nedeniyle 6100 Sayılı Yasanın 107. maddesine göre belirlenecek maddi tazminatın sigorta şirketi açısından temerrüt tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile yargılama giderleri ve avukatlık ücretiyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
(2)Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin, sigortalının kusurlu olması halinde söz konusu olacağını, sigortalı aracın sürücüsünün kusuru yoksa işletene düşen bir sorumluluğunun da olmadığını, öncelikle kusur tespit yapılması gerektiğini, dava konusu kaza nedeniyle müvekkili şirket tarafından davacının maluliyeti nedeniyle 25/11/2016 tarihinde %50 kusur ve %5 maluliyet oranları esas alınarak 23.193,00 TL ödeme yapıldığını, geçici dönem bakıcı giderine yönelik talebin haksız ve mesnetsiz olduğunu, talep edilen faizin de yasal faiz olması gerektiğini belirterek, geçici dönem bakıcı gideri tazminat talebinin reddine, aleyhlerine hüküm kurulması halinde yargılama masrafı ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
(II) ÇEKİŞMELİ VAKIALAR HAKKINDA TOPLANAN DELİLLER :
(1)Taraflara usulüne uygun olarak tebligat yapılmış olup, SGK’dan, …Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nden, …Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nden,…Devlet Hastanesi’nden, … İlçe Emniyet Müdürlüğü’nden, Bolu Emniyet Müdürlüğü’nden müzekkere cevapları, davalı … şirketinden hasar dosyası celbedilmiş, İstanbul Anadolu CBS’nin … Soruşturma nolu dosyası celp olunmuştur.
(III) DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Dava; trafik kazası sonrası maluliyete bağlı tazminat istemine ilişkindir.
Mahkememizce yapılan yargılama devam ederken; davalı vekili tarafından ibraz edilen 14/02/2018 tarihli beyan dilekçesinde özetle; taraflar arasında akdedilen protokol sonucunda sulh olduklarını, protokol kapsamında yapılan ödeme ile birlikte tarafların birbirlerine dava konusu olay sebebi ile ibra ettiklerini, davacının da davadan feragat etmesi halinde taraflarınca hiçbir vekalet ücreti ve yargılama gideri talebinde bulunulmayacağını talep ettiği görülmüştür.
HMK’nın 315. maddesi gereğince; “Sulh, ilgili bulunduğu davayı sona erdirir ve kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur.” Tarafların dava konusu uyuşmazlıkla alakalı sulh oldukları, karşılıklı olarak yargılama gideri vekalet ücreti talepleri bulunmadığı görülmekle dava hakkında sulh nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına dair karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
(IV) HÜKÜM SONUCU :
1-Taraflar arasında sulh sağlanmış olduğu görülmekle davanın esası hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2- Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 35,90 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 31,40 TL harçtan mahsubu ile bakiye 4,5 TL harcın davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Talep gibi sulh nedeniyle taraflar yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
4-Taraflarca yapılan yargılama masraflarının kendi üzerlerinde bırakılmasına,
5-Dosyada kullanılmayan bakiye gider avansının HMK.’nın 333. ve HMK. yönetmeliğinin 47/1. maddeleri uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa ödenmesine,
Dair taraf vekillerinin yokluğunda 5235 sayılı kanunun 33-(1), 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341-(1) ve devamı maddeleri uyarınca, gerekçeli kararın usulen taraflardan her birine tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre dahilinde, Mahkememize dilekçe ile başvurmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.
Katip …
¸e-imzalıdır
Hakim …
¸e-imzalıdır

“5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”