Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/278 E. 2021/258 K. 26.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2018/278 Esas
KARAR NO:2021/258

DAVA:İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ:29/03/2018
KARAR TARİHİ:26/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesi ile, davacı tarafından davalı hakkında ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı borçlu tarafından haksız itiraz üzerine takibin durduğunu, itirazın yasal dayanaktan yoksun olduğunu, davacının bir otomobil yedek parça satıcısı olup, … bir müşterisine davalı … kargo aracılığıyla 29.903,37TL bedelli bir araç motoru gönderisi yaptığını, 14/09/2017 tarihinde … taşıma irsaliye numaralı … gönderi takip numarasına sahip gönderinin, 15/09/2017 tarihinde 85,15TL ücret karşılığında davalı şirket tarafından … …Ltd Şti’nin … Sok No:… …San Sit …/… adresine ulaştırıldığını, davacı tarafından gönderilinin plastik ambalaj içerisinde gönderilmek üzere sağlam bir şekilde davalı firmaya teslim edildiğini ve ürünün davalı tarafından sağlam bir şekilde teslim alındığını, davalı firmanın ürünü ahşap sandık içerisine yerleştirerek …’e ulaştırdığını, acılı müşteri tarafından gönderinin ulaşması ile ürün paketinin davalı kargo firması çalışanı huzurunda açıldığını, fakat paket açıldığında ürünün kırıldığı ve kullanılmaz hale geldiğinin görüldüğünü, bu durum üzerine alıcı müşterinin ürünü teslim almaktan imtina ettiğini ve hasara ilişkin tutanak tanzim ederek, ürünün davalı kargo firmasına iade edildiğini, mevcut durumun alıcı müşteri tarafından davacıya bildirilmesi üzerine, davacı tarafından davalı kargo şirketine, meydana gelen hasar sonucu gereğinin yapılması için bildirim yapılmış ise de, bugüne kadar herhangi bir geri dönüş sağlanmadığı gibi, ürünün hasarlı şekilde de olsa davacıya iade edilmediğini, davalı şirkete kullanılmaz hale gelen araç motor hasarının tazmini için ihtarname gönderildiğini, ancak davalı tarafından geri dönüş olmadığını, bunun üzerine davalı hakkında icra takibi başlattıklarını, davalının icra takibine itirazının haksız olduğunu beyanla, haksız itirazın iptali ile takibin devamına, alacağın %20sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili mahkememize vermiş olduğu cevap dilekçesi ile, davacının iddialarının haksız olduğunu, davalı şirketin üzerine düşen edimleri tam ve eksiksiz olarak ifa ettiğini, davalı tarafından kargo alıcısına teslim edilmek istendiğini, ancak alıcının kargoyu almaktan imtina ettiğini, gönderici tarafından da kargonun kabul edilmediğini, kargonun davalı şirketin … Aktarma Merkezine çekildiğini ve burada halen muhafaza edildiğini, mezkur taşımada davalı şirkete izafe edilebilecek hiçbir kusur bulunmadığını, şayet ortada bir zarar var ise zarardan davacının sorumlu olup, davalı şirketin hiçbir sorumluluğu bulunmadığını, taşımada gecikme ve hatta ziya karinesinin uygulanmasını gerektirecek bir durumun söz konusu olmadığını, ortada herhangi bir zarar da olmadığını, zira kargonun aynen muhafaza edildiğini, kargonun aynı şekilde … Aktarma Merkezinde muhafaza edilmekte olup, ortada herhangi bir zarar yokken teslim alınmayan işbu kargo için tazmin müessesesinin gündeme gelmeyeceğinin ortada olduğunu, davalı şirkete izafe edilebilecek bir kusurun bulunmadığını, davalı şirketin kendisine taşınmaz üzere teslim edilen kargonun içeriğini araştırma (açarak içine bakma vs) hak ve yetkisi bulunmadığından içerik konusunda teslim edenin beyanına itibar edileceğinin açık ve tartışmasız olduğunu, davacının kusuru ve TTK 878/1/b-d hükmü gereği kargonun niteliğinden ve yetersiz ambalajlamadan dolayı davalı şirketin sorumluluktan kurtulduğu ortada olup, kendi kusuru ile şayet var ise bir zarara uğrayan davacının davalıdan herhangi bir talepte bulunamayacağını, olayda tam tazminata hükmedilmesini gerektiren koşullar bulunmadığını, davacının davalı şirketten herhangi bir alacağı bulunduğunun ispat edememesi üzerine icra takibine itiraz edildiğini beyanla, haksız davanın külliyen reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Taraflara usulune uygun davetiye tebliğ edilmiş olup, ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası, fatura, kargo teslim alma belgesi, fotoğraflar, bildirim yazısı, ihtarname, kargo hareketleri, celp olunmuştur.
…İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı … Şti tarafından borçlu … AŞ aleyhine 29.903,37TL asıl alacak, 383,42TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 30.286,79TL alacak üzerinden takip başlatıldığı, itiraz üzerine takibin durduğu görülmüştür.
Tarafların iddia ve savunmaları, dosyada toplanan deliller nazara alınarak, dosya bilirkişiye gönderilmiş olup, talimat yolu ile yapılan bilirkişi incelemesi sonucu bilirkişi Otomotiv Pr Em Öğr Üyesi Dr … tarafından tanzim olunan 29/04/2019 tarihli raporunda; taşımaya konu araç motorunun hasarlı olduğunu, motor blogu üzerinde bir bağlantı parçasının blok gövdesinden çarpmaya bağlı kopmuş olduğunu, bahse konu hasarın taşımadan kaynaklı olduğunu, emtia üzerinde yapılan inceleme neticesinde emtianın mevcut durumunda motor blok kısmında çarpmaya bağlı döküm bir parçanın koptuğu ve motorun hasarlandığını, davalının ürünü alırken gerekirse kontrol etmesi gerektiğini, yükün (emtianın) 100 kg gibi ağır bir yük olduğunu, taşıma sırasında hem kendisine hem de etrafındaki emtialara zarar vermemesi için özel, sağlam bir ambalaj ile taşınması gerektiğini, taşıyıcı davalının, teslim aldığı ürünü adresine tam ve eksiksiz teslim etmekle yükümlü olduğunu, taşınan emtianın zayi olmasının esas sebebinin, ambalaj yetersizliği, kargo taşıması ve istiflemeye özen göstermek açısından gerekli özenin gösterilmemesi olduğunu, emtianın hasarlanmasında davalı taşıma firmasının gerekli özeni göstermediği ve nezaret görevini yeteri kadar ifa edemediğini, hasarlanan motor bloğunun tek parça satılmadığını, tamir edilemeyeceğini, dolayısıyla motorun hurda değeri olacağını, bununla beraber motor bloğuna montajlı diğer parçaların yaklaşık 1,5 yıldır korunaksız ve uygun olmayan koşullarda beklediğinden, oksitlenme, paslanma ve korozyon riski olduğunu, bu nedenle kullanmadan önce bakım gerektirdiğini, tüm bu parçaların değerini olumsuz etkileyeceğini ve değer ürünü olarak ikinci el değerine düşeceğini, yarım motorun olay tarihindeki sıfır ve hasarsız fatura bedelinin KDV dahil 29.903,37TL olduğunu, hali hazırda ekonomik değerinin, sovtaj değeri olduğunu, yapılan piyasa araştırmasında mevcut durumdaki bedelinin (sovtaj) 9.500TL olduğunu, tamirat ile mevcut hasarın giderilemeyeceğini, taşıma kaynaklı zarar oluştuğu ve emtianın zararının (29.903,37TL – 9.500,00TL= ) 20.403,37TL olduğunu, davacının sorumluluğunun olmadığını, davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun 20.403,37TL olduğunu belirtmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş olup, rapora karşı beyan ve itirazlar dosyaya ibraz edilmiş, itirazlar doğrultusunda dosya Karayolu Taşımacılık Uzmanı Bilirkişi …’ye tevdi edilmiş olup, tanzim olunan 25/12/2019 tarihli bilirkişi raporunda; davalının davacıdan taşınmaz üzere teslim aldığı 1 KOLİ 100kg/desi ağırlıklı kargo emtiasının hasarlanmasında ortak müteferrik kusurunun etkili olduğunu, yurt içi değer konulmamış veya sigortalanmamış posta kargosu veya kargo gönderilerinin kaybolması, çalınması veya tamamının hasarı halinde, ödenecek tazminatın, kilogram başına en fazla 8,33SDR ile sınırlı sorumlu olduğunu, dava konusu kargonun ağırlığının 1 koli 100 kg/desi olduğunu, 14/09/2017 gönderi tarihli TCMB (özel çekme hakkı) SDR kuru 4,9072TL olduğu hesabı ile (8,33x100kgx4,9072) = 4.087,69TL tazmin tutarına bu taşımanın bedeli 85,15TL ilave edileceğini, toplam tazminat tutarının 4.172,85TL olarak hesaplanması gerektiğini belirtmiştir. Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş olup, rapora itirazlar doğrultusunda tanzim olunan 09/11/2020 tarihli ek raporda; dava dosyası ve sektör uygulamaları üzerinde yapılan değerlendirmeler çerçevesinde, önceki raporun sonucunun değişmediğini, toplam tazminat tutarının 4.172,85TL olarak hesaplanması gerektiğini belirtmiştir. Bilirkişi ek raporu taraflara tebliğ edilmiştir.
Dava, taşıma sözleşmesi kapsamında yapılan taşıma sırasında malda meydana gelen zararın tazmini istemi ile yapılan takibe vaki itirazın iptali talebine ilişkindir.
Yapılan yargılama, davacı tarafın iddiaları, davalının beyanları, icra takip dosyası, tanzim olunan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Davacı tarafından dava dışı alıcıya davalı şirketin 14/09/2017 tarih … taşıma irsaliyesi ile 1 koli 100 Kg yazılı emtianın gönderildiği, yapılan incelemede gönderilen emtianın … Motor olduğu ve taşıma sırasında çarpmadan kaynaklı olduğu değerlendirilen mordaki bağlantı parçasının kopmuş olması nedeni ile motorda hasar meydana geldiği, hasar tutarının 20.403,37-TL olduğu anlaşılmıştır.
Bilirkişi ek raporunda davalı taşıyıcıya %40 kusur izafe edilmiş ve taşıyıcının sınırlı sorumluluğuna ilişkin olarak hesap yapılmak sureti ile kök rapordan farklı tazminat miktarı hesaplanmış olsa da kusur değerlendirmesi ve taşıyıcının sorumluluğuna ilişkin değerlendirmeler hakime ait olan hukuki değerlendirmeler olduğundan bu konuda yeniden rapor aldırılmamıştır.
Her ne kadar davalı tarafça davacının kargo içeriğinin bildirmediği, taşınanın değersiz koli olarak işleme alındığı bu sebeple kargo içeriğinin bilinmediği iddia edilmiş olsa da, taşınanın ağırlığı, taşıyıcı kargo firması tarafından taşınanın ambalajının yetersiz bulunup inisiyatif alınarak ayrıca tahta kafes ile ambalajladığı dikkate alındığında davalının taşınanın mahiyetini bildiği, bilebilecek durumda olduğu, bu itibarla somut olayda taşıyanın sınırlı sorumluluğunu düzenleyen TTK’nın 882vd. Maddelerinde düzenlenen sınırlı sorumluluk hükümlerinin uygulanmasının hakkaniyete uygun olmayacağı, taşınanın mahiyetinin bilinmesine rağmen davalı tarafça yetersiz olarak tahta kafes yapılarak taşınması, bu konuda davacının uyarılmaması, taşınanın taşınması sırasında gerekli özenin gösterilmemesi (motordaki bağlantı parçasının kopmasına sebebiyet verecek kadar) nedeni ile davalının hasarın meydana gelmesinde tam kusurlu olduğu kanaatine varılmıştır. Öte yandan davacının da düzenlenen taşıma belgesine de itiraz etmediği, taşınan adi kargo olarak girilmesi nedeniyle düşük taşıma bedeli ödediği, bu nedenle tazimattan %20 oranında indirim yapılmasının hakkaniyete uygun olacağı değerlendirilerek taşınandaki hasardan kaynaklı olarak davacının davalıdan 16.322,696-TL talep edebileceği, davalının ihtarın tebliği tarihinden 10 gün sonrası olan 05/01/2018 tarihinde temerrüte düştüğü, temerrüt tarihinden takip tarihi olan 22/02/2018 tarihine kadar geçen 48 günlük süre için 209,29-TL avans faizi talep edebileceği kanaatine varılarak davanın kısmen kabulü ile takibin 16.322,696-TL asıl alacak ve 209,29-TL işlemiş faiz üzerinden devamına, alacağın tespitinin yargılamayı gerektirmesi nedeniyle şartları oluşmayan icra inkar tazminatı talebinin reddine dair, hasar miktarı ile takibin devamına karar verilen tutar arasındaki fark takdiri indirimden kaynaklandığından reddedilen bu miktar (4.080.674-TL) yönünden davacı aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesizin aşağıdaki şekilde karar verilmiştir
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ve dosya içeriğine göre;

1-Davanın KISMEN KABUL-KISMEN REDDİ ile davalının … İcra Müdürlüğü’ nün … esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptaline, takibin 16.322,969 TL asıl alacak ve 209,29 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 16.532,259 TL yönünden devamına, takipte asıl alacak yönünden takip tarihinden alacak tamamen ödeninceye kadar avans faizi uygulanmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Davacı vekilinin icra inkar tazminatı talebinin reddine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir olunan 4.080,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 1.408,04TL karar ve ilam harcından peşin olarak alınan (365,80TL dava açılırken + 151,43TL icrada) 517,23TLnin mahsubu ile bakiye 890,81TLnin davalıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
5-Davacı tarafından bilirkişi ücreti ve posta gideri olmak üzere yapılan toplam 2.944,90TL yargılama giderinin davanın kısmen kabul kısmen red oranına göre (%67) hesaplanan 1.973,08TLsinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın kendi üzerinde bırakılmasına,
Ayrıca davacı tarafından dava açılırken yatırılan 365,80TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 26/03/2021

Katip …
E-İMZALI

Hakim …
E-İMZALI