Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/140 E. 2022/331 K. 17.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2018/140 Esas
KARAR NO :2022/331

DAVA:İtirazın İptali (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:14/02/2018
KARAR TARİHİ:17/05/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesi ile, davacı ile davalı arasında tek satıcılık sözleşmesi imzalandığını, sözleşme kapsamında davalının ödemesi gereken miktarları ödemediğini, davacı tarafından davalının sözleşmesinin fesih edildiğini, davacı ile borç ödeme konusunda yapılan görüşmelerin de sonuç vermediğini, davalı aleyhine İstanbul …İcra Müdürlüğünün… esas sayılı dosyası ile 14.062,99TL bedelli takibin başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, itirazın haksız olduğunu, davacı ile davalı arasında 05/11/2014 tarihinde ürün bazında yetkili satıcı sözleşmesinin imzalandığını, sözleşme gereği davacı ve davalı arasında işbirliğinin başlamış olup, davalının davacının tek satıcısı olduğunu, taraflar arasında iş birliği sürerken davalının sözleşme gereği ödemesi gereken faturaları tebliğ almasına rağmen ödemediğini beyanla, haksız itirazın iptali ile takibin devamına, asıl alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatı ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalaya usulune uygun davetiye tebliğ edilmiş olup, davaya cevap dilekçesi sunulmamıştır.
DELİLLER ve GEREKÇE:
Taraflara usulune uygun davetiye tebliğ edilmiş olup, ….İcra Müdürlüğünün… esas sayılı dosyası, ürün bazında yetkili satıcı sözleşmesi, cari hesap kayıtları, muhasebe fişleri, Ba-Bs formları, ticari defter ve kayıtlar celp olunmuştur.
….İcra Müdürlüğünün… esas sayılı dosyasının incelenmesinde ; alacaklı … Hiz Bilg San ve Tic AŞ tarafından borçlu … aleyhine 14.062,99TL alacak üzerinden takip başlatıldığı, itiraz üzerine takibin durduğu görülmüştür.
Tarafların iddia ve savunmaları, dosyada toplanan deliller nazara alınarak dosya bilirkişiye tevdi edilmiş olup, bilirkişi SMMM … tarafından tanzim olunan 15/10/2018 tarihli bilirkişi raporunda; davacı tarafın ticari defter ve kayıtlarının sunulduğunu, davalı tarafın ticari defter ve kayıtlarının sunulmadığını, taraflar arasında yazılı olmasa da sözlü bir sözleşmenin bulunduğunu, aralarında temel bir ticari ilişkinin kurulduğunu, taraflar arasında 2016 yılından itibaren hesap ilişkisinin olduğunu, davacının kesin delil vasfı taşıyan ticari defter ve kayıtlarında davacının davalıdan cari hesap ilişkisi içinde 14.062,99TL alacaklı gözüktüğünü, 14.062,99TL cari hesap alacağını 8.710,76TLlik faturanın ödenmeyen 7.299,14TLlik kısmı ile bedelleri ödenmeyen 292,73, 404,74, 634,84, 420,08, 4.035,60 ve 975,86TL tutarlı faturaların oluşturduğunu, davacının davalı adına düzenlediği davacının 14.062,99TLlik cari hesap alacağını oluşturan 7 adet faturanın davacının kesin delil vasfı taşıyan ticari defterlerinde kayıtlı olduğunu, 292,73TL tutarlarındaki 1 adet faturanın vade farkı ile ilgili olarak diğer 6 adet faturanın ise bilgisayar paket yazılım programları satışı ile ilgili olarak düzenlendiğini, davacı tarafın dava dosyasına vade farkına ilişkin herhangi bir yazılı sözleşme veya vade farkı konusunda taraflar arasında alışılagelmiş bir uygulama ibrazında bulunmamakla, faturaları davalıya gönderdiğine ve tebliğ ettirdiğine, fatura konusu paket yazılım programlarını davalıya teslim etmiş olduğuna ilişkin olarak da dava dosyasına herhangi bir bilgi ve belge sunmadığını, davacının iddiasını ispat etmiş olduğunun kabulü halinde davacının davalıdan icra takip tarihi itibariyle 14.062,99TL alacaklı olduğunu ve takip tarihinden itibaren %9 ve değişen oranlarda yasal faiz talebinde bulunabileceğini belirtmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş olup rapora karşı beyanlar dosyaya ibraz edilmiş, itirazlar doğrultusunda tanzim edilen 12/06/2019 tarihli ek raporda ise, davacının Ba ve Bs formlarının incelenmesi sonucunda kök raporda sunulan görüş ve kanaatleri değiştirecek bir husus bulunmadığını belirtmiştir.
Bilirkişi ek raporuna yönelik beyanlar dosyaya sunulmuş, bilirkişi tarafından tanzim olunan 26/07/2021 tarihli ikinci ek raporda; davacının davalı adına düzenlediği takip konusu faturaların ve davalı tarafından yapılan ödemelerin davacı ticari defterlerinde kayıtlı olduğunu, davacı kayıtlarında davacının faturadan cari hesap ilişkisi içinde 20/11/2017 takip tarihi itibariyle 14.062,99TL alacaklı olduğunu, takip tarihinden ve 14/02/2018 dava tarihinden sonra davalı tarafından davacıya yapılmış bir ödeme bulunmadığını, davalının celp olunan 2015, 2016 ve 2017 yılı Ba formlarının incelenmesinde, davalının 2014 yılı Ba formunda 2 adette toplam KDV hariç 5.725TL, 2015 yılı Ba formunda 9 adette KDV hariç toplam 25.122TL bedelli faturanın kayıtlı olduğunu, 2017 yılı Ba formunda ise kayıtlı faturanın bulunmadığını, davacının davalı adına 2016 ve 2017 yıllarında düzenlediği takip konusu faturaların toplam adedinin 8 olup, 1 adet faturanın 5.000TLnin üstünde, diğer 7 adedinin ise 5.000TLnin altında olduğundan ve davalının 2016 ve 2017 yıllarındaki Ba formlarında fatura adet ve tutarının global olarak kayıtlı olduğundan davacının kayıtlarında kayıtlı olan takip konusu faturalar ile davalının Ba formlarında kayıtlı olan faturaların fatura bazında karşılaştırılmasının yapılmasının mümkün olmadığını, davalının Ba formlarının incelenmesi ve davalının ödemeleri yönünden yapılan ek inceleme sonucunda kök rapor ve birinci ek rapordaki görüşlerin değişmediğini belirtmiştir.
Dava, davacı ile davalı arasında bulunan ticari ilişki sebebiyle oluşan cari hesap ve faturaya dayalı davalı hakkında başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali talebine ilişkindir.
Yapılan yargılama, davacı tarafın iddiaları, icra takip dosyası, tanzim olunan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı ile davalı arasında 05/11/2014 tarihli ürün bazında yetkili satıcı sözleşmesi imzalandığı, davacının davalı ile imzaladığı sözleşme nedeniyle davalı adına faturalar düzenleyerek davalıya bilgisayar paket yazılım programları satışı yaptığı, taraflar arasındaki uyuşmazlığın ise davacı tarafından davalı adına düzenlenen faturaların davalı tarafça ödenmemesi üzerine alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine davalının itirazı noktasında toplandığı, mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu tanzim olunan ve mahkememizce de kabul gören bilirkişi raporuna göre, davacının davalı adına düzenlediği ve takip konusu yapılan faturaların ve davalı tarafından yapılan ödemelerin davacı ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, 20/11/2017 takip tarihinden ve 14/02/2018 dava tarihinden sonra davalı tarafından yapılan ödeme bulunmadığı ve davacının toplam 14.062,99TL alacaklı bulunduğu, 6100 sayılı HMKnun 222/3.maddesi gereğince davalı tarafından bilirkişi incelemesine esas olmak üzere ticari defter ve kayıtların sunulmadığından davacı tarafın ticari defter ve kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebileceği, bu bağlamda davacının ticari defter ve kayıtlarına göre tespit olunan 14.062,99TL alacağın tahsili amacıyla başlattığı icra takibinde davalının itirazında haksız olduğu anlaşılmakla, davacının davasının kabulü ile, davanın …. İcra Müdürlüğü’nün… esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline takibin takip talebindeki miktar ve şartlar ile aynen devamına, ayrıca alacak belirlenebilir olduğundan İİK 67/2 md uyarınca 14.062,99-TL’nin %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ve dosya içeriğine göre;

1- Davanın KABULÜ ile davanın …. İcra Müdürlüğü’nün… esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline takibin takip talebindeki miktar ve şartlar ile aynen devamına,
2-İİK 67/2 md uyarınca 14.062,99-TL’nin %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir olunan 5.100,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 960,64TL karar ve ilam harcından peşin olarak alınan 240,17TLnin mahsubu ile bakiye 720,47TLnin davalıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan bilirkişi ücreti ve posta masrafı olmak üzere toplam 1.135,10TLnin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
Ayrıca davacı tarafından dava açılırken yatırılan 240,17TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansının talep halinde ve karar kesinleştiğinde İADESİNE,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, 5235 sayılı Kanun’un 33-(1), 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341-(1) ve devamı maddeleri uyarınca, gerekçeli kararın usulen taraflardan her birine tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre dahilinde, Mahkememize dilekçe ile başvurmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.17/05/2022

Katip …
E-İMZALI

Hakim …
E-İMZALI

İşbu evrak, 5070 sayılı Elektronik İmza Yasası kapsamında imzalanmıştır.