Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/136 E. 2021/801 K. 19.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2018/136 Esas
KARAR NO: 2021/801

DAVA:İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:13/02/2018
KARAR TARİHİ:19/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan itirazın iptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalının müvekkili şirkete 15/09/2006 ödeme tarihli 8.886,95-TL kaçak elektrik tüketim borçlarını ödememesi üzerine …. İcra Müd.’nün … Esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını ancak davalı borçlunun takip konusu alacağa karşı kötü niyetli olarak itirazda bulunması nedeniyle takibin durdurulduğunu, söz konusu itirazların haksız ve yasal dayanaklardan yoksun olduğunu, bu nedenle davalı borçlunun vaki itirazlarının iptali ile takibin devamını, %20’den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına karar verilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini talep etmiştir.
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu alacağın bulunduğu yerin kendisi tarafından 22/05/2006 tarihinde kiralandığını, kira sözleşmesinin akabinde 29/05/2006 tarihinde Yenibosna Vergi Dairesi tarafından gelinerek işe başlama / bırakma yoklama fişi düzenlendiğini, söz konusu fişte de görüleceği üzere 24/05/2006’da işe başlama tarihi ve fason ütü – paketleme işi ile iştigal edildiğinin belirtildiğini, 02/06/2006 tarihinde Elektrik Kaçak Takip Şefliği tarafından kiralanan taşınmaza gelerek tutanak tutulduğunu ve müvekkili … adına yeni abonelik açılması talebinde bulunduklarını, hazırlanan tutanakla 02/06/2006 tarihinde müvekkilinin taşınmazı kiralamadan önceki zaman dilimi olan 21/03/2005 tarihinde kaçak kullanım tespit edilmesi sonucu elektriğin kesildiği, 05/05/2006 tarihinde tekrar gelinerek arada elektrik kullanımı olup olmadığına bakıldığını, 02/06/2006’daki tutanakta borçlarla müvekkilin bir ilişkisinin olmadığını, taşınmazın faaliyete geçmemiş ve tadilat aşamasında olduğu sırada sayacın önceden tespit edilen … tesisat numaralı …’a ait mühürsüz sayaç olduğu tespit edildiğini, 05/06/2006 tarihinde … .. A.Ş gelerek tadilat aşamasında kullanılan elektriğe istinaden kaçak elektrik tespit tutanağı düzenlediğini ancak 08/06/2006 tarihinde 117.01-TL elektrik faturasının müvekkiline ibraz olduğunu ve süresi içerisinde bu fatura tutarının ödendiğini, kira sözleşmesinin sona ermesi ile elektrik aboneliğinin de müvekkili tarafından sona erdirildiğini ve abonelik sona erdiğinde cari hesap borç dökümü ile müvekkilinin herhangi bir borcunun bulunmadığının görülebileceğini, kabul anlamına gelmemek kaydıyla söz konusu alacağın da zamanaşımına uğradığını, izah edilen nedenlerle davanın reddi ile başlatılan haksız icra takibinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
ÇEKİŞMELİ VAKIALAR HAKKINDA TOPLANAN DELİLLER :
(1)Taraflara usulüne uygun olarak tebligatlar yapılmış olup; …. İcra Müd.’nün … Esas sayılı dosyası, … … .. A.Ş.’nin 19/04/2018 tarihli müzekkere cevabı, davalı vekilinin cevap dilekçesi ekinde “kira sözleşmesi, işe başyala / bırakma yoklama fişi, kaçak elektrik takip şefliği talep yazısı, kaçak elektrik tespit tutanağı, tahsilat makbuzu, enerji satış sözleşmesi, cari hesap borç dökümü, kaçak kayıt formları, önceki kiracılara ilişkin kira kontratları” Mahkememiz dosyası arasına alınmıştır.
(2)Tarafların iddia ve savunmaları, dosyada toplanan deliller nazara alınarak, bankacı bilirkişi …’a tevdii edilen dosyada tanzim olunan 22/11/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle; dava konusu takibin asıl alacak bedelini oluşturan tutarın davalılar tarafından 14/08/2016 tarihinde sayaçsız kaçak elektrik kullanıldığı gerekçesiyle düzenlenen B/348757 seri numaralı tutanağa istinaden başlatıldığını, davalılar vekilinin cevap beyanları irdelendiğinde itirazlarında haklı olamayacağı kanaatine varıldığını, dava konusu tutanak döneminde mevzuata aykırı bir şekilde hiç ölçülmeden elektrik tüketilmesi durumu kaçak elektrik tüketimi olarak kabul edilmesi gerektiğinden Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği’nin 13. maddesi gereği tüketilen elektriğin kaçak elektrik tüketimi sayılacağını, davacı kurumca EPDK. 622 sayılı Kurul Kararı gereği sayaçsız kaçak elektrik enerjisi kullanımına ilişkin süre başlangıcı doğru bulgu ve belgelere dayandırılmadığından yapılacak hesaplamada 90 gün süre esas alındığını oysa ki gerek kira sözleşme örneği gerekse Vergi Yoklama Fişi kayıtlarından davalılarca 22/05/2006 tarihinde mahallin kiralandığı, bu nedenle kaçak tahakkukuna esas 22/05/2006 – 14/08/2006 tarihleri arasındaki 84 günlük sürenin dikkate alınması gerekeceğinden davalılar)n 8.294,48-TL kaçak elektrik tüketim tahakkukundan sorumlu tutulmaları gerekeceği kanaatine varıldığını, kaçak tespit tutanakları aksi sabit oluncaya kadar geçerli sayıldığını, kaçak elektrik kullanımının haksız fiil olması nedeniyle sonuçlarından da haksız fiili işleyen kişi sorumlu olduğnu, sözleşme vasıtasıyla faydalanacağı yerde sözleşme yapmaksızın karşılıksız ve kaçak olarak elektrik enerjisinden yararlanan davalı davacı idarenin belirlediği kurallara uygun bedeli ödemekle yükümlüdür.” şeklindeki yerleşik içtihatlar da dikkate alınarak takibin 8.294,48-TL asıl alacak, 15.119,04-TL avans faizi, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun E.2012/7-502; K.2012/707 T.10.10.2012 emsal ilamındaki içtihadına göre 2.721,43-TL avans faiz K.D.V.’si olmak üzere toplam 26.134,95-TL tutar üzerinden devam etmesi gerekeceğini, kira sözleşmesi davalı … adına düzenlendiğini, ayrıca yoklama fişinde mükellefin davalı … göründüğünü, Bedaş ile abonelik müracaatlarında tarafın davalı … olup diğer davalı …’un sorumluluğu hususunda takdirin sayın Mahkemede olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirmiştir.
(3)Bilirkişi raporu taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş olup, tarafların beyan ve itirazlarının değerlendirilmesi dosya yeniden bilirkişi heyetine tevdii edilerek 28/04/2021 tarihinde tanzim olunan bilirkişi ek raporunda özetle; taraf vekillerinin itirazları bakımından kök rapordaki kanaatinin aynen devam ettiği yönünde yönünde görüş bildirmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Dava; kaçak elektrik faturasından kaynaklı alacağın tahsiline ilişkin yapılan icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır.
…. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyası incelendiğinde; … A.Ş. tarafından borçlu … – …’ aleyhine 8.886,95 TL enerji bedeli, 16.208,91 TL gecikmiş gün faizi, 2.917,60 TL faizin KDV’si olmak üzere toplam 28.013,46-TL üzerinden icra takibi yapıldığı, borçlunun itirazı üzerine alacaklı tarafından itirazın iptali davası açıldığı anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı kurum tarafından 14/08/2006 tarihinde sayaçsız kaçak elektrik kullanıldığından bahisle tanzim edilen tutanak nedeniyle davalılara icra takibi yapılmıştır. Mahkememizce elektrik mühendisi bilirkişiden rapor alınmış, alınan rapor uyarınca; tutanak tarihi itibariyle tesisatta takılı sayacın bulunmadığı, davacı kurum ile davalılara arasında abonelik sözleşmesi de bulunmadığından davalı tarafça 14/08/2006 tutanak tarihi itibariyle tüketilen elektriğin kaçak elektrik tüketimi olduğu, EPDK 622 Sayılı Kurul Kararı uyarınca sayaçsız kaçak elektrik enerji kullanımına ilişkin süre başlangıcının doğru bulgu ve belgelere dayandırılmadığından yapılacak hesaplamada 90 günlük sürenin esas alındığı belirtilmiştir. Dosya arasındaki mevcut kira sözleşmesinde belirtilen adresin bodrum katının, davalılardan kiracı …’a 22/05/2006 kira başlangıç tarihli olarak kiralandığı, bu nedenle 22/05/2006 – 14/08/2006 tarihleri arasındaki 84 günlük sürenin dikkate alınarak enerji aktif tüketim bu 84 günlük süreye göre hesaplandığı, EPDK 622 Sayılı kurul hükmü gereği fonsuz tarifenin 1.5 katı ile çarpılarak kaçak enerji hesaplamasının mevzuata uygun olduğu ve 8.294,48 TL kaçak tahakkukun hesaplandığı, fatura son ödeme tarihi ile takip tarihi arasındaki dönemde 8.294,48 TL tutarındaki kaçak tahakkuk için 15.119,04 TL avans faizi hesaplanmıştır. Bilirkişi tarafından mevzuata uygun olarak yapılan tespitler ve hesaplamalar da dikkate alınarak davacı kurum tarafından düzenlenen tutanağın davalı(lar) tarafından tüketilen elektriğin kaçak olması sebebiyle düzenlenmiş tutanak olduğu kanaatine varılmıştır. Davacı kurum davalılara icra takibi ve akabinde itirazın iptali davası açmışsa da; davacı kurumla davalılardan herhangi birisiyle abonelik sözleşmesi bulunmadığı ancak kaçak elektrik tutanağının düzenlendiği adreste davalılardan …’un kira sözleşmesi ile bodrum katını kiraladığı, yoklama fişinde …’un adının bulunduğu, kaçak elektrik tutanağından sonra abonelik başvurusunun yine … tarafından yapıldığından … adına herhangi bir tutanak tanzim edilmediği anlaşılmakla … yönünden davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir. Öte yandan davalılar her ne kadar sayacın kendilerine ait olmadığına yönelik cevap dilekçesi sunmuş iseler de yapılan tespitlerle davalı tarafça bildirilen numaranın sayaç numarası olmadığı, abonelik numarası olduğu, B/348757 seri numaralı tutanak kaydı olan dava konusu tutanakta geçen vergi numarasının Yenibosna Vergi Dairesi görevlilerince düzenlenen yoklama fişindeki …’a ait olduğu, … tarafından daha sonra abonelik başvurusu yapıldığı, bu yönüyle icra takibi ve davanın davacı kurumca …’a yöneltilmesinde isabetsizliğin bulunmayıp husumetin doğru yöneltildiği anlaşılmıştır. Belirtilen bu sebeplerle davalılardan …’un abonesiz kaçak elektrik tüketiminin mevcut olduğu, yapılan hesaplama neticesinde 84 günlük yukarıda izahı yapılan sürede 8.294,48 TL tahakkukun hesaplandığı ve davacı kurumun bu enerji bedelinden kaynaklı alacağının bulunduğu anlaşılmakla; davanın … yönünden pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine, … yönünden davanın kısmen kabulü ile, davacı kurumun 8.294,48 TL enerji bedeli alacağının bulunduğundan davalı tarafça yapılan itirazların kısmen iptali ile takibin 8.294,48-TL asıl alacak, 15.119,04-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 26.134,95-TL üzerinden devamına, fazlaya ilişkin taleplerin reddine, ayrıca İİK 67/2. Maddesi uyarınca davalı …’un abonesiz olarak kaçak elektrik kullandığını bildiği dikkate alınarak ve alacağın belirli veya belirlenebilir olduğu nazara alınarak alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalı …’dan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
(1)Davanın … yönünden pasif husumet yokluğu nedeniyle REDDİNE,
(2)Davanın … yönünden KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile; davalının …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyasına yapmış olduğu itirazların kısmen iptali ile, takibin 8.294,48-TL asıl alacak, 15.119,04-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 26.134,95-TL üzerinden devamına, asıl alacak tutarına takip tarihinden alacak tahsil edilinceye kadar yıllık %16,80 oranında gecikme faizi ve işleyecek gecikme faizine %18 oranında KDV işletilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
(2)İİK 67/2. mad. uyarınca alacağın %20’si oranında (5.226,99-TL) icra inkar tazminatının davalı …’dan alınarak davacıya verilmesine,
(3)Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 1.785,27 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 478,40-TL’nin harçtan mahsubu ile bakiye 1.306,87-TL harcın davalı …’dan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
(4)Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 478,40-TL peşin harcın davalı …’dan alınarak davacıya ödenmesine,
(5)Davacı tarafından yapılan; 35,90-TL başvuru harcı, 750,00-TL bilirkişi ücreti, 226,50-TL tebligat, posta ve müzekkere masraflarından oluşan toplam 1.012,40-TL yargılama masrafından davanın kabulü reddi oranında yapılan hesaplama neticesinde 944,51-TL yargılama masrafının davalı …’dan tahsili ile davacı tarafa verilmesine, bakiye kısmın davacının üzerinde bırakılmasına,
(6)Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden, kabul edilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca yapılan hesaplama neticesinde 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalı …’dan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
(7)Davalı … duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden, reddedilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca yapılan hesaplama neticesinde 1.878,51-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile adı geçen davalıya verilmesine,
(8)Davalı … duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden, AAÜT uyarınca yapılan hesaplama neticesinde 4.080,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile adı geçen davalıya verilmesine,
(9)Dosyada kullanılmayan bakiye gider avansının HMK.’nın 333. ve HMK. yönetmeliğinin 47/1. maddeleri uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa ödenmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, 5235 sayılı Kanun’un 33-(1), 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341-(1) ve devamı maddeleri uyarınca, gerekçeli kararın usulen taraflardan her birine tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre dahilinde, Mahkememize dilekçe ile başvurmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 19/10/2021

Katip …
✍e-imzalıdır.

Hakim …
✍e-imzalıdır.