Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1137 E. 2022/632 K. 18.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2018/1137 Esas
KARAR NO :2022/632

DAVA:Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ:05/12/2018
KARAR TARİHİ:18/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesi ile, davacının 14/12/2011 tarihinde davalı … Hesabının sorumluluğunda olan … plakalı aracın sebebiyet verdiği kaza neticesinde sakat kaldığını, kazanın oluşumunda davacının herhangi bir kusurunun bulunmadığını, tüm kusurun davalı … Hesabının sorumluluğunda olan araçta olduğunu, bu nedenle meydana gelen zarardan davalının sorumlu olup, maddi tazminatın ödenmesinden ilgili poliçe limiti kapsamında maluliyete istinaden maluliyetten teminatının tamamından ve SGK tarafından karşılanmayan tedavi ve bakıcı giderleri için tedavi teminatının tamımından sorumlu olduğunu, davalı … Hesabına başvuru yapıldığını ancak bu başvuruya rağmen davacının zararının karşılanmadığını beyanla, geçici iş göremezliğe bağlı tazminat, kalıcı meslekte kazanma gücüne bağlı tazminat, SGK tarafından karşılanmayan tedavi yol yemek refakatçi ve sair tedaviye bağlı ek giderlerine bağlı maddi tazminat taleplerin nedeniyle belirlenecek tazminat tutarlarına temerrüt tarihi itibariyle ticari temerrüt-avans faiziyle tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
ISLAH: Davacı vekili vermiş olduğu 27/01/2022 tarihli dilekçesinde davalarını ıslah ederek, davacı … için 200TL bakıcı gideri, 400TL geçici iş göremezlik maddi tazminatı ve 65.801,00TL kalıcı iş göremezlik maddi tazminatının kaza tarihinden itibaren ve yahut davalı şirketin temerrüt tarihi sayılan davalı şirketin eksik ödeme tarihi olan 13/01/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tazmin ve tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; zarar gören tarafından davalıya başvuruda bulunularak kaza neticesinde oluşan kayba ilişkin hesaplanacak tazminat tutarının kendilerine ödenmesinin talep edildiğini, hasar servisince yapılan inceleme sonucunda trafik kazası sebebiyle hak sahibine %48 maluliyet oranı için kusur indirimi yapılmamak üzere 13/01/2017 tarihinde 134.199TL maluliyet tazminatı ödemesinde bulunulduğunu, dosyada bulunan makbuz ve ibraname gereğince davacı tarafın tüm tazminat alacaklarına ilişkin olarak davalı kurumdan başka bir alacağının kalmadığını davalının iş bu kaza ile ilgili olarak ibra ettiğini, davacı tarafın sigorta tahkim komisyonu nezdinde dava konusu kazaya ilişkin başvuruda bulunduğunu, yapılan ödemenin yetersiz olduğu ve maluliyet raporu yönünden çalışma gücü ve meslekte kazanma yönetmeliğinin dikkate alınması için başvuruda bulunulmuşsa da hakem heyetine bu rapor süresinde sunulmadığı için başvurunun reddine karar verildiğini, dosya kapsamında ödemeye ilişkin evraklar incelendiğinde davacılara zaten ilgili yönetmeliğe göre %48 oranında ödeme yapıldığını, davacının başka hak ve alacağı bulunmadığını ve başvuranın davalı kurumu ibra etmiş olması nedeniyle işbu davanın açılmasının hukuken geçerli olmadığını malul kaldığı iddia edilen davacının trafik kazası esnasında emniyet kemeri koruyucu tedbiri olmadan binmiş olduğundan müterafik kusurlu olduğunu, ayrıca kazaya kusuru ile sebebiyet veren açta yolcu olarak bulunan davacının hatır için taşındığı dosyanın münderecatından anlaşıldığını, başvuru konusunun trafik kazasında hatır taşıması söz konusu olduğundan başvuran lehine tesis edilecek bir tazminat varsa indirim yapılması gerektiğini, davalı kurumun geçici ve kalıcı bakım gideri ücreti, tedavi, yol, yemek, refakatçi ve sair giderler yönünden davalının sorumluluğu bulunmadığın, yine davalının sorumluluğunun teminat limiti ile sınırlı olduğunu, davalının temerrüde düşmediğini beyanla, davanın karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER ve GEREKÇE:
Taraflara usulune uygun davetiye tebliğ edilmiş olup, hasar dosyası, bilirkişi raporu, hastane kayıtları, tedavi evrakları, kaza tespit tutanağı, … Cumhuriyet Başsavcılığı … sor nolu dosyası, SGK kayıtları hasar dosyası, makbuz, ibraname celp olunmuştur.
Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinin 02/01/2020 tarihli 16364 sayılı raporunda; sürücü …’in sevk ve idaresindeki otomobille seyir halinde iken yola gereken dikkatini vermesi, seyrini istikametine göre yolun sağ tarafında sürdürmesi gerekirken bu hususlara riayet etmediği, kontrolsüzce seyri sırasında karşı istikametten gelen otomobilin seyir istikametine girmesi sonucu meydana gelen kazada asli kusurlu olduğu, sürücü …’ın sevk ve idaresindeki otomobille seyir halinde iken olay mahalline geldiğinde istikametine giren otomobile karşı yapmış olduğu sağa manevraya rağmen çarpışmaları sonucu meydana gelen kazaya etken kural ihlali görülmediğinden atfı kabil kusuru bulunmadığı tespit edilmiştir.
Adli Tıp Kurumu 2.İhtisas Kurulunun 29/09/2021 tarihli 15933 karar sayılı raporunda; davacının E cetveline göre %70 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme süresinin olay tarihinden itibaren 18 aya kadar uzayabileceği belirtilmiştir.
Tarafların iddia ve savunmaları, dosyada toplanan deliller nazara alınarak dosya bilirkişiye tevdi edilmiş olup, bilirkişi Aktüeryal Hesap Uzmanı … ve Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Op Dr … tarafından tanzim olunan 18/01/2022 tarihli bilirkişi raporunda; 14/12/2011 tarihinde meydana gelen yaralanmalı trafik kazasında davacıya ilişkin tazminat tutarlarının hesaplandığını, buna göre davacının geçici iş göremezlik tazminatı 13.412,06TL, işlemiş dönem tutarı 110.763,93TL, aktif dönem tutarı 0,00, hak edilmiş pasif dönem tutarı 498.512,66TL olmak üzere toplam 622.688,65TL olduğunu, hesaplanan tazminatın poliçe limitini aşması nedeni ile Yargıtay kararı doğrultusunda 13/01/2017 tarihinde ödenen 134.199TL güncellenmeden poliçe üst limitinden düşüldüğünü, olay tarihindeki sigorta poliçesindeki sakatlanma ve ölüm için kişi başına teminat limitinin 200.000TL olması nedeniyle davacının davalı şirketten talep edebileceği bakiye tutarın 200.000TL – 134.199TL = 65.801,00TL olduğunu, davacının bakıcı ve tedavi gideri değerlendirildiğinde, 4.785,49TL 4 aylık bakıcı, 2.000TL pansuman, ilaç bakım için gerekli tıbbi malzemeler ve yardımcı ortopedik malzemeler için 2.000TL sağlık kurumlarına ulaşım ve bu süreçteki sosyal giderler olmak üzere dönemsel rayiç bedellerle toplam 8.785,49TL bakıcı ve tedavi gideri olduğunu, 8.785,49TL bakıcı ve tedavi giderinin davalının 200.000TL tedavi gideri limiti dahilinde olduğunu belirtmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş olup rapora karşı beyanlar dosyaya ibraz edilmiş, itirazlar doğrultusunda tanzim olunan ek raporda; itirazların tek tek incelenerek yeniden hesaplamalar yapıldığını, hesaplanan tazminatın poliçe limitini aşması nedeni ile 13/01/2017 tarihinde ödenen 134.199TL güncellenmeden poliçe üst limitinden düşüldüğünü, olay tarihindeki KTK zorunlu mali sorumluluk poliçesindeki sakatlanma ve ölüm için kişi başına limitinin 200.000TL olması nedeniyle davacının davalı şirketten talep edebileceği bakiye tutarın 65.801TL olduğunu, yine davacının bakıcı ve tedavi giderleri hesaplandığında, toplam 8.785,49TL bakıcı ve tedavi gideri bulunduğunu ve tedavi gideri limitinin dahilinde olduğunu belirtmişlerdir.
Dava, trafik kazası sonucu yaralanan davacının oluşan zararının davalı kurumdan tahsili talebine ilişkin tazminat davasıdır.
Yapılan yargılama, davacı tarafın iddiaları, davalının savunması, icra takip dosyası, tanzim olunan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; 14.12.2011 günü saat 18:00 sıralarında sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı otomobil ile … köyü yönünden … istikametine seyir halinde iken olay mahalline geldiğinde karşısından gelerek kendi istikametine giren sürücü …’in sevk ve idaresindeki … plakalı otomobile çarpmamak için yolun sağına doğru manevra yaptığı, sürücü …’in de sola doğru manevra yapması sonucu her iki aracın karşılıklı çarpışması neticesi … plakalı otomobilde yolcu olarak bulunan davacı yolcu …’in yaralanmasına konu trafik kazası meydana geldiği, taraflar arasındaki uyuşmazlığın, meydana gelen kaza sonucu malul olan ve tedavi gören davacının oluşan zararı ile bakıcı ve tedavi giderlerinin davalı kurumdan tahsili noktasında toplandığı, yapılan adli tıp incelemesinde davacının yolcu olarak bulunduğu … plakalı aracın sürücüsü …’in %100 oranında kusurlu olduğu, yine yapılan adli tıp incelemesinde ise davacının E cetveline göre %70 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme süresinin olay tarihinden itibaren 18 aya kadar uzayabileceğinin tespit edildiği, mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu tanzim olunan ve mahkememizce de kabul gören bilirkişi raporuna göre, davacının geçici iş göremezlik tazminatı 13.412,06TL, işlemiş dönem tutarı 110.763,93TL, hak edilmiş pasif dönem tutarı 498.512,66TL olmak üzere toplam 622.688,65TL olduğu, hesaplanan tazminatın poliçe limitini aşması nedeni ile Yargıtay kararı doğrultusunda 13/01/2017 tarihinde davalı kurum tarafından ödenen 134.199TL güncellenmeden poliçe üst limitinden düşüldüğü, davacının ödeme tarihi itibarı ile talep edebileceği tazminat tutarı ile ödenen meblağ arasında fahiş fark bulunduğu, olay tarihindeki sigorta poliçesindeki sakatlanma ve ölüm için kişi başına teminat limitinin 200.000TL olması nedeniyle davacının davalı şirketten talep edebileceği bakiye tutarın 200.000TL – 134.199TL = 65.801,00TL olduğu, davacının bakıcı ve tedavi gideri değerlendirildiğinde, 4.785,49TL 4 aylık bakıcı, 2.000TL pansuman, ilaç bakım için gerekli tıbbi malzemeler ve yardımcı ortopedik malzemeler için 2.000TL sağlık kurumlarına ulaşım ve bu süreçteki sosyal giderler olmak üzere dönemsel rayiç bedellerle toplam 8.785,49TL bakıcı ve tedavi gideri olduğu, davacının teminat limiti içinde toplam 65.801,00TL tazminat talep edebileceği, işbu tutarın davalıdan tahsilinin talep edilebileceği, davanın KTK 111/2. Maddesinde düzenlenen hak düşürücü süre içinde açıldığı, davalıya başvurunun 04/11/2015 tarihinde davalıya tebliğ edildiği, 8 iş günü sonrası olan 05/12/2018 tarihinde temerrütün oluştuğu, hesaplanan zarara kalemlerinin gerçek zarar olduğu ve kazaya sebep olan aracın ZMMS’si bulunmaması nedeniyle bu zararın davalı … hesabından teminat limiti ile sınırlı olarak sorumlu olduğu, davacının araç sürücüsünün oğlu olması nedeniyle hatır taşımasının bulunmadığı, müterafik kusur iddiasının ispat edilemediği, aksi halde dahi hesaplanan tazminat miktarı dikkate alındığında tazminat tutarında bir değişiklik olmayacağı, aracın ticari olmaması nedeniyle yasal faiz uygulanması gerektiği kanaatine varılmakla, davanın kısmen kabulü ile, 65.801,00-TL maddi tazminatın dava tarihi olan 05/12/2018’den itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ve dosya içeriğine göre;
DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE;
1-65.801,00-TL maddi tazminatın dava tarihi olan 05/12/2018’den itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir olunan 10.528,16TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 4.494,86TL karar ve ilam harcından peşin olarak alınan 259,90TL (dava açılırken 35,90TL + ıslah ile 224,00TL)nin mahsubu ile bakiye 4.234,96TLnin davalıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan adli tıp masrafı (820,00TL), bilirkişi ücreti ve posta masrafı (3.177,75TL) olmak üzere toplam 3.997,75TLnin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
Ayrıca davacı tarafından yatırılan 259,90TL (dava açılırken 35,90TL + ıslah ile 224,00TL) harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansının talep halinde ve karar kesinleştiğinde İADESİNE,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, 5235 sayılı Kanun’un 33-(1), 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341-(1) ve devamı maddeleri uyarınca, gerekçeli kararın usulen taraflardan her birine tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre dahilinde, Mahkememize dilekçe ile başvurmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 18/10/2022

Katip …
E-İMZALI

Hakim …
E-İMZALI