Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1132 E. 2021/757 K. 05.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2018/1132 Esas
KARAR NO:2021/757

DAVA:Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ :04/12/2018
KARAR TARİHİ:05/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesi ile, 05/09/2018 tarihinde sürücü … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracı ile … istikametine seyri esnasında bölünmüş yolda karşı yol bölümüne girerek aracının sağ ön kısmı ile kendi şeridinde seyreden Van istikametinden … istikametine seyreden … plakalı aracın sağ ön ve yan kısımlarına çarpması sonucu çift taraflı yaralamalı trafik kazası meydana geldiğini ve … plakalı araçta yolcu olan davacının yaralandığını, trafik kaza tespit tutanağına göre … plakalı aracın sürücüsü …’ın kusurlu bulunduğunu, davacının kaza nedeniyle hastanede tedavi gördüğünü, kazaya sebebiyet veren aracın davalı sigorta şirketine zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi ile kaza tarihinde sigortalı bulunduğunu, kaza nedeniyle meydana gelen sakatlanma neticesinde oluşan maddi zararın davalıdan karşılanması amacıyla davalı sigorta şirketine başvurulduğunu, ancak davacının maluliyet oranını bildirir engelli sağlık kurulu raporunun kaza tarihinden itibaren 1 yılın dolmamış olması nedeniyle temin edilme imkanı bulunmadığından davalı sigorta şirketine teslim edilemediğini, 26/10/2018 tarihli başvuru dilekçesinde sunduğu maluliyet beyanı ile sigorta şirketinden medikal inceleme neticesinde sakatlık oranının tespit edilmesinin talep edilmiş olup, talebin neticesinde sigorta şirketi tarafından herhangi bir dönüş olmadığını beyanla, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla 3.500TL daimi maluliyet (sakatlık)( ve 100TL geçici iş göremezlik olmak üzere toplam 3.600TL tazminatın davalı sigorta şirketine başvuru tarihi olan 26/10/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili mahkememize vermiş olduğu cevap dilekçesi ile, davalının temerrüde düşmediği gibi dava açılmasına da sebebiyet vermediğini, davacının zmms genel şartları gereğince özürlü sağlık kurul raporu ve son 3 aylık gelir belgesini sunmak zorunda olduğunu, bu belgelerin sunulmadığını, gelir belgesi sunulmadan davacının tazminat hesabı yapmasını sağlayacak bilginin eksik olduğunu, bu nedenle öncelikle dava şartı noksanlığı sebebiyle davanın reddini talep ettiklerini, davalı şirketin sorumluluğunun poliçe teminatı ile sınırlı olup bedeni zarar halinde maddi tazminat taleplerinin şahıs başına sınırlı poliçe teminat limitleri ile sınırlı olduğunu, sigortalı araca izafe edilen kusuru kabul etmediklerini, kusur yönünden inceleme yapılması gerektiğini, davacının kaza sebebi ile kalıcı arazları, özürlülük durumlarının mevcut olmadığını, dosyada buna dayanak olacak bir belgenin de mevcut olmadığını, davacının taleplerinin haksız olduğunu beyanla, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Taraflara usulune uygun davetiye tebliğ edilmiş olup, tarafların delilleri dosyaya celp olunmuş, mahkememizce Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesince inceleme yaptırılmış olup, 26/08/2019 tarihli adli tıp raporunda sürücü …’ın %100 oranında kusurlu, sürücü …’un kusursuz olduğu, davacı yolcu Kamile Kaya’nın yaralanmasında Kamile Kaya’nın ve araçta bulunan görevlilerin kusurları olmadığının tespit edildiği görülmüştür.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan maluliyet nedeni ile tazminat talebine ilişkindir.
Yargılama aşamasında davacı vekilinin 30/09/2021 tarihli dilekçesi ile, tarafların sulh olduklarını, davanın konusuz kaldığını bu nedenle yargılama gideri ve vekalet ücreti talepleri olmadığını beyan ettikleri, davalı vekilinin 01/10/2021 tarihli dilekçesi ile de, davacı taraf ile sulh olduklarını, masraf ve vekalet ücret talepleri bulunmadığını, konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesini talep ettikleri, davacı vekili Av…’ün vekaletnamesinin incelenmesinde, sulhe yetkisi olduğu görülmüştür.
Yapılan yargılama ve tarafların sulhe ilişkin beyanları birlikte değerlendirildiğinde; 01/10/2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK.nun 313. maddesindeki koşullara uygun olarak tarafların sulh oldukları, aynı yasanın düzenlemesi ile sulhün, Mahkemenin hiçbir hükmüne gerek kalmaksızın davaya son veren usuli bir sözleşme olduğundan ve sulh HMK 308 ve 311.maddeleri uyarınca kesin hüküm gibi sonuç doğurduğundan davada sulh sebebiyle karar verilmesine yer olmadığına, taraf vekillerinin vekalet ücreti ve yargılama gideri talepleri olmadığından, taraf vekillerine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, yapılan yargılama giderlerinin tarafların üzerinde bırakılmasına karar verilerek, aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ve dosya içeriğine göre;
1-Tarafların sulh olduğu anlaşıldığından HMK 308 ve 311 Maddeleri uyarınca SULH SEBEBİYLE KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Taraf vekillerinin beyanları nazara alınarak, taraf vekilleri lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, taraflarca yapılan masrafların kendileri üzerinde bırakılmasına,
3-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 59,30TL karar ve ilam harcından peşin olarak alınan 35,90TLnin mahsubu ile bakiye 23,40TLnin davacıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
4-Taraflarca yatırılan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu, tarafların yokluğunda, kesin olmak üzere karar verildi. 05/10/2021

Katip …
E-İMZALI

Hakim …
E-İMZALI