Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1041 E. 2021/649 K. 16.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2018/1041 Esas
KARAR NO:2021/649

DAVA:Menfi Tespit (Kefalet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:09/11/2018
KARAR TARİHİ :16/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kefalet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının, …. Noterliğinin 27.08.2009 gün ve … yevmiye nolu ihtarnamesi ile 1994-1995 yıllarına ait 5.849,89-TL gayri nakdi kredi, 77.581,95-TL yasal faiz toplam 83.431,84-TL ve ayrıca 54.335,18-TL’ye baliğ olan nakit borcun ödenmesini ihtar ettiğini, bu ihtara dayanarak T.C. …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile 43.193,97-TL anapara olmak üzere kendilerince hesapladıkları faizler dahil 148.880,92-TL toplam alacak ve 84.447,63-TL gayri nakdi alacak tutarı olarak toplamda 233.328,55-TL alacak talepli icra takibi başlatıldığını, işbu takibin 24.12.2012 günü yenilenerek T.C. …. İcra Müdürlüğünün … Esas numarasını aldığını ve bu dosya üzerinden 18.01.2018 günlü talimat üzerine davacının… Mevkii 676/2 ada parselde kayıtlı 6 ve 9 nolu bağımsız bölümler ile 676/3 ada parselde kayıtlı olan 1.069,32 m2 alanlı arsası üzerine 23.01.2018 tarihinde 1069 yevmiye numarası ile faizler dahil 233.328,55-TL tutarında haciz şerhi konulduğunu, aynı icra dosyasında, kefil borçlu olarak kayıtlı … …’nun borca itirazı üzerine … ATM …/… Esas sayılı dosyası ile açılan itirazın iptali davasında, davalı bankanın 17.693,25-TL anapara alacağı olduğunu iddia ettiğini, dava sonunda davalı bankanın 4.500,00-TL alacaklı olduğunun tespit edildiğini, davacıya gönderildiğinden bahsedilen, ancak tebliğ edilmeyen ihtarnamede talep edilen alacakların son tarihinin 1995 senesi olduğunu, ihtarın 27.08.2009 günü çekildiğini, alacağın zamanaşımına uğradığını, icra dosyasına sunulan kredi sözleşmelerinde müvekkilinin kefil olduğunu, kefil olduğu miktarların 3.500,- TL, 500,-TL, 500,- TL ve 8.900,- TL olmak üzere toplam 13.400,- TL olduğunu, işbu miktarın da kabullerinde olmadığını beyan ile bu miktardan fazlasının kendisinden talep edilemeyeceğini, gayri nakdi olarak talep edilen teminat mektuplarının paraya çevrilmemiş olduğunu, davalının bunlara dayalı alacak hakkı ve faiz talep hakkının muaccel olmadığını, asıl borçlunun, nakit borcunun da olmadığını, ayrıca asıl borçlunun, tüm borçlar için vermiş olduğu ipotekler olduğunu, bu durumda ipoteğin karşılamadığı borç tespit edilmedikçe, ipotek açığı belgesi almadan kefillere takip yapılamayacağını beyanla zamanaşımı nedeni ile menfi tespit davasının kabulünü, davalıya, faizler hariç 5.849,89-TL gayri nakdi, 43.193,97-TL nakit borçları bulunmadığının tespitini, menfi tespit taleplerinin ana paralara hesaplanacak faizlerin, harçları yatırıldıktan sonra hesaplanacak meblağ artırılarak bulunacak meblağ kadar borçlu olmadıklarının tespitini, dava konusu icra takibinin iptalini, işbu takip nedeni ile taşınmazlar üzerine konulan ve diğer tüm hacizlerin fekkini, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davayı kabul anlamına gelmemek üzere davanın öncelikle esasa geçilmeksizin, dava dilekçesinin yasal koşulları taşımadığından, hukuki yarar yokluğundan ve harca esas değer olarak dava dilekçesinde 49.043.86-TL olarak belirtildiği, ancak hesaplanacak faizleri de kapsadığının belirtildiği eksik harcın tamamlattırılması aksi halde davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, esas yönünden ise, davacının zamanaşımı itirazının haksız ve hukuki temelden yoksun olduğunu, 5411 sayılı bankacılık kanunun 141 maddesi, aynı yasanın geçici 11 maddesi ve yürürlükten kaldırılan 4389 sayılı yasanın ek 3 maddesi ile yasal düzenlemeler, Anayasa Mahkemesi ve Yargıtay kararları gözetildiğinde davalı bankanın alacaklarının 20 yıllık zamanaşımına tabi olduğundan davacının zamanaşımı itirazının reddinin gerektiğini, davacının, genel kredi sözleşmelerini müteselsil kefil olarak imzaladığını sözleşmeler kapsamındaki borçtan sorumluluğu bulunduğu, kat ihtarlarının tebliğ edilmiş olmasına rağmen borçların ödenmediğinden davacı/borçlu aleyhine …. İcra Md. … Esas sayılı (Yeni … Esas) dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı/borçlu tarafından takibe itiraz edilmediğini ve takibin kesinleştiğini, borçlular hakkında başlatılan takibe konu alacağın meri teminat mektuplarından kaynaklanan komisyon borçları ve meri teminat mektupların deposundan kaynaklı olduğunu, Yargıtay kararlarında da meri teminat mektuplarının bankaya iade edilinceye kadar davalı bankanın komisyon talep etme hakkı bulunduğu yönünde kararları bulunduğu, davacının, sözleşmelerde kefil olduğunu, kefalet miktarının 13.400,00-TL olduğunu belirttiği, ancak aynı cümlenin devamında bu miktarın da kabul edilmediği ve miktardan fazlasının kendisinden istcnemeyeceğini beyan ettiği ifadenin çelişkili olduğunu, kefilin ayrıca kendi temerrüdünün faiz ve ferilerinden de sorumlu olduğunu, kefilin sadece imzaladığı sözleşme tutarından sorumlu olduğu iddiasının hatalı olduğunu, sözleşmenin 8. maddesinde, faiz, komisyon, vergi, masraflar ve diğer yükümlülüklerin düzenlendiğini, sözleşmenin 21. maddesinde kefaletle ilgili hükümlere yer verildiğini, sözleşmenin 39. maddesinde teminat mektupları ve kontrgarantilerle ilgili hükümlere yer verildiğini, sözleşmenin 44. maddesinde temerrütle ilgili hükme yer verildiğini ve temerrüt faizi olarak yetkili mercilerce belirlenen en yüksek faiz oranın 40 puan ilavesiyle bulunacak oranda temerrüt faizi ödeneceğinin müşteri ve kefil tarafından taahhüt edildiğini, teminat mektuplarının depo talebinin kefillerden de talep edilebileceğinin sözleşmenin 12. Maddesi ile taahhüt edildiğini, nakde dönüşmemiş teminat meklupları için icra takibi başlatılmasının yasal olduğunu, teminat mektubunun kefilden de talep edilebileceğini, Yargıtay yerleşik kararlarının bu doğrultuda olduğunu, davalı bankanın, teminat mektup komisyonlarından kaynaklı nakit alacağı ve teminat mektuplarının deposuna ilişkin gayri nakdi alacağı için icra takibi başlatılmasında yasaya aykırı bir yan bulunmadığını, takibe konu teminat mektuplarının Gümrük Müdürlüklerine hitaben verilen teminat mektupları olduğunu ve düzenlendiği tarihten itibaren faiz işlediğini, davalı banka alacağının teminatında olan her hangi bir ipotek bulunmamakla birlikte ipotek takibi ve ilamsız icra takibinin birlikte açılmasında hukuka aykırı bir yan olmadığını, emsal olarak gösterilen dava dosyasının ayrı bir borçlu ile ilgili olduğunui Mahkemece verilen kararında kesinleşmediğini, icra takibinin iptali ve hacizlerin fekki taleplerinin haksız olduğunu, işbu dava konusu ile ilgili olmadığını, ayrıca, söz konusu taleplerin mahkemenin görev alanı içinde olmadığını, davacı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesi gerektiğini, fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması ve uğranılan tüm zararların talep ile tebliğ edilmeyen tüm belgelere karşı beyan ve itiraz haklarının saklı kalması kaydıyla, öncelikle eksik harcın tamamlanmasına karar verilmesini, eksikliklerin giderilmemesi halinde davanın reddini, davacı yanın haksız davasının usülden reddini, zamanaşımı ve diğer tüm iddia ve taleplerin reddini, davalının alacağının geç tahsilinden dolayı uğrayacağı zararlardan ve davacının haksız ve kötü niyetli olması nedeniyle davacının %40’dan aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatı ile cezalandırılmasını, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
ÇEKİŞMELİ VAKIALAR HAKKINDA TOPLANAN DELİLLER:
(1)Taraflara usulüne uygun davetiye tebliğ edilmiş olup, ihtarname, genel kredi sözleşmesi, ….İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası, … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin… Esas sayılı dosyası celp olunmuştur.
(2)Tarafların iddia ve savunmaları, dosyada toplanan deliller nazara alınarak, bankacı …’a tevdii edilen dosyada tanzim olunan 12/09/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davalı … A.Ş bünyesinde birleşen … A.Ş. (… A.Ş/… Şubesi) ile dava dışı asıl borçlu … … A.Ş arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmeleri, Davacı … ile Dava dışı M. …’nun müşeterek borçlu müteselsil kefil olarak imzaladığı, davacı, tarafından dava dışı asıl borçlu … Giyim Ticaret ve San A.Ş firması lehine verilen Türk Lirası teminat mektuplarından kaynaklanan ve halen meri olan 5.849,89-TL (Yeni Türk Lirası) Gümrük Teminat mektuplarından kaynaklanan gayri nakdi risk bulunduğunun tespit edildiği, taraflar arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmeleri, Sözleşme limitlerinde müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatı ile imzalayan davacı/borçlu …’in davalı/alacaklı bankaya karşı 13.400,00-TL limit üzerinden ve ayrıca kendi temerrüdünden sorumlu olduğunun değerlendirildiği, davalı banka tarafından tahsis ile kullandırılan ve halen meri olan 15 adet Gümrük Teminat mektuplarının güncel değerleri ve ödenmeyen devre komisyonlarına işletilen gecikme faizlerinin tahsili için asıl borçlu ve kefillere, alacaklı banka tarafından en son olarak …. Noterliğinin 27.08.2008 tarih 21973 yevmiye numaralı ihtarnamesinin keşide edildiği, ihtarname keşide tarihi olan 27.08.2009 tarihine kadar, kredi veren bankanın faiz dışında müşterilerinden TCMB genelgelerine uygun olarak tahsil edeceği ücret, komisyonlara ilişkin duyurusunda teminat mektuplarından oransal olarak yıllık asgari %2 oranında, maktuen ise her bir mektuptan Eski TL olarak 50.000 TL / Yeni TL olarak ise 0.05 TL komisyon tahakkuk ve tahsil edileceği uygulamasına uygun olarak yapılan hesaplamada, toplamda 15 adet teminat mektubunun her birinden 3 ayda bir %0.5 oran üzerinden hesaplanan devre komisyonu, %5 BSMV ve işbu devre komisyonlarına 27.08.2009 İhtarnamc tarihine kadar banka tarafında ilan edilen akdi faizler üzerinden işlemiş faiz ve faizin %5 BSMV esas alınarak yapılan hesaplamada, kat tarihi itibariyle davalı/alacaklı bankanın nakit asıl alacağının 7.741,57-TL olarak hesaplandığı, ancak alacaklı banka tarafından, geciken ve ödenmeyen teminat mektubu devre komisyonlarına ilişkin olarak her bir teminat mektubu için 19.09.1998 / 26.10.2002 tarih aralığında maktuen 20.00 TL, 26.10.2002 / 27.08.2009 tarih aralığında da 30.00 TI. devre komisyonu tahakkuk ettirerek yapmış olduğu hesaplamaya ilişkin komisyon hesaplama ve işlemiş faizlerine ilişkin tabloların, davalı bankanın 05.12.2018 tarihli yazısı ekinde delil olarak dosyaya sunulduğu, alacaklı banka tarafından yapılan komisyon hesaplaması ile ilgili olarak gerek kat/temerrüt tarihleri gerekse takip tarihi itibariyle yapılmış olan hesaplamalara göre, …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasındaki nakit alacak, mektuplara maktuen 20 TL ve 30 TL devre komisyon tutarları esas alınarak hesaplandığı ve takip borçlularının da takibe her hangi bir itirazlarının olmaması üzerine kesinleştiğinin anlaşıldığı, davacı banka tarafından TCMB’na yapmış olduğu 15.10.2001 tarihli bildirimine uygun olarak tarafından yapılan komisyon hesaplamasında davalı / alacaklı bankanın meri teminat mektuplarından kaynaklanan teminat mektup komisyon toplam alacağının 7.741,57-TL olarak hesaplandığı ve banka tarafından hesaplanan tutar ile arasında herhangi bir tutarsızlık bulunmadığının değerlendirildiği, dava dışı asıl borçlu şirketin taraflar arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesinin 53. maddesine göre, sözleşmede belirtilen adresin yasal ikametgah olarak belirlendiği ve işbu adrese yapılacak her türlü tebliğlerin geçerli olacağı, yasal ikametgahın yazılı olarak bankaya Noter yoluyla bildirilmemesi halinde her türlü tebtiğatın geçerli olacağı ve her hangi bir itirazda bulunulmayacağı kararlaştırıldığı, sözleşmenin işbu maddesi gereğince dava dışı asıl borçluya 04.09.2009 tarihinde keşide edilen ihtarname ve ihtarnamede verilen 2 günlük mehil sonu 07.09.2009 tarihinde temerrüde düşüldüğünün mütalaa edildiği, asıl borçlu dava dışı … A.Ş’nin 7.741,57-TL nakit alacağına 07.09.2009 temerrüt tarihine kadar %55 akdi faiz, 07.09.2009 temerrüt tarihinden takip tarihine kadar da %95 temerrüt faizi işletilmesi gerektiği, alacaklı banka tarafından dava dışı asıl borçlu … Giyim Tic. ve San. A.Ş ve müteselsil kefiller aleyhine …. İcra Müdürlüğünün 27.04.2010 tarihinde … Esas (Yeni Esas: …) sayılı icra takibinde; masraf dahil 148.880,92-TL nakit, meri olan 5.849,89-TL gayri nakdi alacağının güncel değeri olarak hesaplanan 84.447,63-TL’nın depo edilmesine ilişkin 27.04.2010 tarihindeki icra takibine takip borçlularınca itiraz edilmemesi üzerine kesinleştiği, kesinleşen takip dosyasından, takip borçlusu …’in icra takibindeki 148.880,92-TL borçlu olmadığının tespiti için işbu menfi tespit davası açıldığı, yapılan inceleme, tespit ve hesaplamalar sonucunda; davacı/borçlu …’in, …. İcra Müdürlüğü’nün 27.04.2010 tarihinde … Esas (Yeni Esas: …) sayılı icra takibinde; takip tarihi itibariyle 7.741,57-TL’si asıl alacak olmak üzere toplamda 11.001,84-TL borçlu olduğu, bu tutardan fazla olarak davalı/alacaklı bankanın alacak talebinin yerinde olmadığı, davacının taraflar arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmelerindeki toplamı kefaletinin 13.400 TL olduğu ve takip tarihi itibariyle tespit edilen 11.001,84-TL banka alacağının kefalet limiti içinde kaldığı, davacının ayrıca kendi temerrüdünden de sorumlu olduğu, dava tarihi olan 09.11.2018 tarihi itibariyle ise; davacının davalı bankaya karşı 7.741,57-TL asıl borç olmak üzere işlemiş faiz ve ferilerden toplam borcunun 77.884,81-TL olarak hesaplandığı yönünde görüş ve kanaat bildirmiştir.
(3)Bilirkişi raporu taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş olup, tarafların beyan ve itirazlarının değerlendirilmesi için dosya yeniden bilirkişiye tevdii edilmiş, bankacı … tarafından 24/02/2020 tarihinde tanzim olunan bilirkişi ek raporunda özetle; kök rapordaki inceleme, tespit ve değerlendirmelerde herhangi bir isabetsizlik olmadığı, kök raporun sonuç kısmında da yer verildiği üzere: “Kesinleşen takip dosyasından takip borçlusu …’in icra takibindeki 148.880,92-TL borçlu olmadığının tespiti için huzurdaki Menfi tespit davası açıldığı, davacı/borçlu …’in …. İcra Müdürlüğünün 27.04.2010 tarihinde … E. (Yenilen …) sayılı icra takibinde; takip tarihi itibariyle, 7.741,57-TL’si asıl alacak olmak üzere toplamda 11.001,84-TL borçlu olduğu bu tutardan fazla davalı/alacaklı banka alacak talebinin yerinde olmadığı, davacının taraflar arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmelerindeki toplam kefaletinin 13.400 TL olduğu ve takip tarihi itibariyle tespit edilen 11.001,84-TL banka alacağının kefalet limiti içinde kaldığı, davacının ayrıca kendi temerrüdünden de sorumlu olduğu, dava 09.11.2018 tarihi itibariyle ise; davacının davalı bankaya karşı 7.741,57-TL asıl borç olmak üzere işlemiş faiz ve ferilerden toplam borcunun 77.884,81-TL olarak hesaplandığı, tarafların diğer taleplerinin Sayın Mahkemeniz takdirleri içinde kaldığı,” şeklindeki görüş ve kanaatinin tekrar ettiğini bildirmiştir.
(4)Bilirkişi ek raporu taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş olup, taraf vekillerinin itirazlarının irdelenerek değerlendirilmek ve itiraza konu hususların tek tek aydınlatılması bakımından dosyaya nitelikli hesaplama uzmanı da eklenerek ek rapor alınması için dosya bilirkişi heyetine tevdii edilmiş, Bankacı … ve Nitelikli Hesaplama Uzmanı … tarafından 14/06/2021 tarihinde tanzim olunan bilirkişi raporunda özetle; davalı bankanın kefil yönüyle temerrüdün oluştuğu yönündeki itirazlarının kök ve ek bilirkişi raporunda emsal niteliğindeki Yargıtay kararları ile yerinde olmadığı belirtilmiş olduğu, bu yönde farklı bir değerlendirme yapmayı gerektirir bir duruma rastlanmadığı, davalı bankanın meri teminat mektuplarına ilişkin teminat mektubu komisyonlarının 5 kuruş değil de 50 TL olması gerektiği yönündeki itirazına ilişkin olarak, davalı/alacaklı bankanın en son olarak 01.05.2002 tarihinden itibaren uygulanacak komisyon oranlarına ilişkin banka yönetimi tarafından belirlenen ve tüm şubelere gönderilen teminat mektupları komisyonları hakkındaki duyuru metnine göre, devralınan teminat mektubu komisyon oranlarının 01.05.2002 tarihinden geçerli olmak üzere yıllık %2, devrevi minimum 30.000.000,00 TL (eski) olarak belirlendiği, bankacılık uygulama ve teamülleri gözetildiğinde devrevi %1 olmak üzere yıllık %4 teminat mektup komisyonu uygulanmakta ise de, davacı bankanın devrevi binde 5 olmak üzere yıllık %2 teminat mektup komisyonu talebinde bulunduğu, banka yönetimince de yıllık %2 komisyon oranı uygulanacağına karar verildiği görülmüş, %2 komisyon oranı üzerinden davacı banka alacağının hesaplanmasında da herhangi bir isabetsizlik olmadığının değerlendirildiği, her ne kadar, minimum komisyon oranının 30.00 TL ( Yeni TL) alınacağı belirlenmiş ise de, Eski Türk Lirası üzerinden düzenlenen ve Yeni Türk Lirası karşılığı teminat mektuplarının tutarlarından daha yüksek bir tutarda yıllık komisyon talebinin de hakkaniyete uygun olmayacağının değerlendirildiği, diğer yandan, davacı bankanın tek taraflı olarak banka yönetimi tarafından belirlenen teminat mektup komisyonlarına ilişkin minimum komisyon tutarının borçlulara bildirim yapıldığı ve bu hususta mutabakat sağlandığı, işbu minimum teminat mektubu komisyolarından itiraz edilmeden yapılan somut tahsilat olup olmadığı hususunda da dosyaya sunulu her hangi bir belge bulunmadığı, işbu ek açıklamalar çerçevesinde, gerek kök, gerekse ek rapordaki dava konusu teminat mektupları ile ilgili olarak %2 oranı üzerinden yapılan hesaplamalarda bir isabetsizlik olmadığı, kök ve ek raporda tespit edilen tutarlar üzerinden davacının davalı bankaya borçlu olacağının değerlendirildiği, ancak, mahkemece, davalı/alacaklı bankanın söz konusu teminat mektuplarına devresel olarak 30.00 TL minimum komisyon talebinin yerinde olduğunun benimsenmesi halinde, tamamen mahkemenin takdirinde olmak üzere, davalı/alacaklı banka talebine uygun olarak her bir mektup için 19.09.1998 / 26.10.2002 tarihli arasında her bir teminat mektubu için devresel olarak 20.00 TL, 26.10.2002 tarihinden sonraki devrelerde ise her bir teminat mektubundan 30.00 TL maktu komisyon talebine uygun olarak talep edilebilecek teminat mektup komisyonu hesaplamalarına ilişkin olarak 27.08.2009 kat tarihi itibariyle 15.450,00-TL komisyon tutarı + 772,50-TL BSMV %5 + 54.493,34-TL işlemiş faiz + 2.724,67-TL faizin %5 BSMV = 73.440,51-TL olarak hesaplandığı, davacı/müteselsil borçlu …’in dava dışı asıl borçlu şirkete müteselsil kefaletinin 13.400,00-TL olduğu, davacının 27.04.2010 tarihinde temerrüde düştüğü ve kat tarihi itibariyle hesaplanan borcun kefalet limiti olan 13.400,00-TL’den ve 27.04.2010 takip/temerrüt tarihinden itibaren kendi temerrüdünden sorumlu olduğu, takipten itibaren 13.400,00-TL asıl borç için %95 temerrüt faizi talep edilebileceği, davalı alacaklı banka tarafından asıl borçlu ve müteselsil kefil davacı … aleyhine başlatılan ve kesinleşen takip dosyasından, takip borçlusu …’in icra takibindeki 148.880,92-TL borçlu olmadığı, tarafların diğer taleplerinin mahkemenin takdirinde olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirmişlerdir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Dava; banka ile imzalanan kefalet sözleşmesinden kaynaklı davalı bankanın yapmış olduğu icra takibinde davacının borçlu olmadığının tespiti için açılan menfi tespit davasıdır.
Tüm dosya kapsamında bilgi ve belgeler birlikte değerlendirildiğinde; davalı banka ile dava dışı asıl borçlu … Giyim Ticaret ve Sanayi A.Ş arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmelerinde davacı … ile yine dava dışı …’nun müşterek borçlu müteselsil kefil olarak sözleşmeyi imzaladığı, davacının bankaya 13.400,00 TL limit üzerinden kefil olduğu anlaşılmaktadır. Bilirkişi tarafından alınan raporla yapılan tespitlerden; banka tarafından kullandırılan 15 adet Gümrük teminat mektubundan kaynaklanan ve ödenmeyen devre komisyonları, teminat mektuplarının güncel değerleri ve işletilen gecikme faizlerinin bulunduğu, bunların tahsili için davalı bankanın …. Noterliği’nin 27/08/2008 tarihli ihtarname gönderdiği, ilgili ihtarnamenin asıl borçlu şirkete 04/09/2009 tarihinde tebliğ edilemeden iade döndüğü, davacı kefile ise adresten ayrılması nedeniyle iade edildiği tespit edildiğinden ihtarname asıl borçlu şirkete ve kefile usulüne uygun tebliğ edilemediği tespit edilmiştir. Bu durumda banka takip tarihinden önce borçluyu temerrüde düşürmediğinden davacı müteselsil kefil, takip tarihi olan 27/04/2010 tarihinde temerrüde düştüğü kanaatine varılmıştır.
Davaya konu olan 15 adet gümrük teminat mektuplarından talep edilen maktu komisyon bedelleri ile teminat mektuplarıyla ilgili bilirkişi raporları, tarafların itirazları da dikkate alınarak düzenlenen 14/06/2021 tarihli raporda da değinildiği üzere tasarruf mevduatı Sigorta Fonu’na temlik edilmiş ancak meri teminat mektubu riski bulunan firmalara uygulanacak komisyon oranı yıllık %2, devrevi minimum komisyon oranının ise 30.000.000 TL(eski) olarak belirlendiği, bu durumda asıl borçlu şirketin 27/08/2009 tarihi itibariyle 15.450,00 TL komisyon tutarı, 772,50 TL BSMV %5, 54.493,34 TL işlemiş faiz, 2.724,67 TL faizin %5 BSMV’si olmak üzere toplam 73.440,51 TL’den sorumlu olduğu tespit edilmiştir. Davacı kefilin ise; sözleşmeye göre belirlenen azami kefil miktarı 13.400,00 TL olduğundan kefalet limiti dahilinde kalan asıl borç ve kendi temerrüdünden bu miktarla sorumlu olduğu, takip tarihinde temerrüde düştüğünden; 13.400,00 TL asıl borçtan 27/04/2010 takip tarihinden itibaren %95 işleyecek temerrüt faizinden borçlu olduğu tespit edilmiştir.
Somut olayda davaya konu icra dosyası incelendiğinde davalı banka tarafından davacı …’in de borçlu sıfatıyla gözüktüğü …. İcra Müdürlüğü’nün … (eski … E.) Esas sayılı dosyasında davalı banka 43.193,97 TL anapara, 100.370,42 TL faiz, 5.074,02 TL BSMV, 242,51 TL masraf olmak üzere toplam 148.880,92 TL üzerinden icra takibi yaptığı anlaşılmıştır. Davacı müteselsil kefil ise belirtilen sebeplerle kefil olduğu miktarla sınırlı olmak kaydıyla temerrüt tarihinin takip tarihi olduğu gözetilerek bu tarihten sonra işleyecek faizden sorumlu olduğu, takip öncesi usulüne uygun temerrüde düşmediğinden işlemiş faizden sorumlu olmadığı kanaatine varılmıştır. Bu durumda icra dosyasındaki asıl alacak miktarı 43.193,97 TL olarak talep edildiği ancak davacının sorumlu olduğu miktarın ise 13.400,00 TL olduğu dikkate alınarak 29.793,97-TL asıl alacaktan sorumlu olmadığının tespitiyle; davanın kısmen kabulü ile davacının …. İcra Müdürlüğü’nün … (eski … E.) Esas sayılı dosyasında 29.793,97-TL asıl alacaktan, takip öncesi temerrüt oluşmadığından 100.370,42-TL faiz, 5.074,02-TL BSMV.’den ve davalı tarafça dosyaya sunulmuş herhangi bir dekont yahut masrafa ilişkin belge bulunmadığından 242,51-TL masraf olmak üzere toplam 135.480,92-TL nakit alacaktan borçlu olmadığı ve ayrıca sözleşmede gayrinakit alacağın kefillerden talep edilebileceğine yönelik herhangi bir düzenleme olmadığı, gayrinakit alacağın asıl borçlu şirketten talep edilebileceği, kefilden talep edilemeyeceğinden 84.447,63-TL gayri nakdi alacaktan borçlu olmadığının tespitine yönelik karar verilmiş, İİK 72. Maddesinde düzenlenen kötü niyet tazminatı için zararın oluşmadığı ve şartlar oluşmadığından kötüniyet tazminatının reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
(1)Davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile; davacının …. İcra Müdürlüğü’nün … (eski … E.) Esas sayılı dosyasında 29.793,97-TL asıl alacak, 100.370,42-TL faiz, 5.074,02-TL BSMV., 242,51-TL masraf olmak üzere toplam 135.480,92-TL nakit alacaktan ve 84.447,63-TL gayri nakdi alacaktan borçlu olmadığının tespitine,
(2)Şartları oluşmayan kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
(3)Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 10.170,05-TL karar ve ilam harcının peşin alınan (dava açılırken 837,55-TL + tamamlama harcı 1.749,37-TL) 2.586,92-TL harcın mahsubu ile bakiye 7.583,13-TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
(4)Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 837,55-TL peşin harç ve tamamlama harcı olarak yatırılan 1.749,37-TL olmak üzere toplam 2.586,92-TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
(5)Davacı tarafından yapılan; 35,90-TL başvuru harcı, 1.800,00-TL bilirkişi ücreti, 75,00-TL tebligat, posta ve müzekkere masraflarından oluşan toplam 1.910,90-TL yargılama masrafından davanın kabulü reddi oranında yapılan hesaplama neticesinde 1.801,16-TL yargılama masrafının davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
(6)Davalı tarafından yapılan 31,00-TL masrafın davanın kabulü reddi oranında yapılan hesaplama neticesinde 1,86-TL’lik kısmının davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine, bakiye kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
(7)Kabul edilen nakit alacaklar yönünden; Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir olunan 16.820,69-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
(8)Davalı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden reddedilen miktar itibariyle AAÜT uyarınca 4.080,00-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsil edilerek davalı tarafa verilmesine,
(9)Dosyada kullanılmayan bakiye gider avansının HMK.’nın 333. ve HMK yönetmeliğinin 47/1 maddeleri uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa ödenmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, 5235 sayılı Kanun’un 33-(1), 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341-(1) ve devamı maddeleri uyarınca, gerekçeli kararın usulen taraflardan her birine tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre dahilinde, Mahkememize dilekçe ile başvurmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 16/09/2021

Katip …
✍e-imzalıdır.

Hakim …
✍e-imzalıdır.