Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1034 E. 2020/558 K. 06.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2018/1034 Esas
KARAR NO:2020/558

DAVA:İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:08/11/2018
KARAR TARİHİ:06/10/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesi ile, davacının alacağının tahsili bakımından davalı aleyhine ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile genel haciz yolu ile icra takibi yapıldığını, borçlu tarafın itirazı üzerine takibin durduğunu, tarafların ticari defter ve kayıtları incelendiğinde borçlunun davacıya borçlu olduğu ve itirazında haksız olduğunun anlaşılacağını beyanla, davalının vaki itirazının iptali ile takibin 56.700,84TL asıl alacak üzerinden devamına, işleyecek faizin de tarafların tacir oldukları nazara alınarak icra takip başlangıç tarihi olan 12/09/2018 tarihinden itibaren ticari temerrüt faizi olarak ödetilmesine, davlının kötü niyetli olması nedeniyle %20den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkumiyetine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili mahkememize vermiş olduğu cevap dilekçesi ile, davalının …’in … ve … yetkili servisi hizmeti vermek ve ikinci el araçlarının satışını yapmak üzere 2018 yılında faaliyete geçtiğini, bu faaliyete geçiş aşamasında da davacı firmadan piyasa fiyatlarının çok üzerinde olmasına karşın kaliteli olduğu inancıyla tornavida, pense vs.tamir aletleri ve servis setlerini temin ettiğini, ancak davalı şirketin bu yetkili serviste kullanılacak el aletlerinin uygunluğuna ilişkin …’in distribütörü olduğu … merkezli … …’den onay almak durumunda olduğunu, bu süreçte bir kısım teslim alınan aletlerin kalite ve standartlara uygunluk onayı olmadığının kendilerine şifahen ve yazılı olarak bildirildiğini, davacının bu ayıplı ürünleri değiştirmediğinden davalı tarafından ödeme yapılmaktan imtina edildiğini, ayrıca faturalandırılan ürünlerin tamamını da davalıya teslim edilmemiş olduğundan söz konusu borcu kabul etmediklerini beyanla, davanın reddine, davacının %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Taraflara usulune uygun davetiye tebliğ edilmiş olup, ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası, fatura suretleri, ticari defter ve kayıtlar celp olunmuştur.
….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı … ve Tic AŞ tarafından borçlu …AŞ aleyhine 56.700,84TL asıl alacak, 999,64TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 57.700,48TL üzerinden takip başlatıldığı, borçlu vekilinin itirazı üzerine takibin durduğu görülmüştür.
Tarafların iddia ve savunmaları, dosyada toplanan deliller nazara alınarak, dosya rapor tanzimi için bilirkişiye tevdi edilmiş olup, bilirkişi SMMM … tarafından tanzim olunan 30/12/2019 tarihli bilirkişi raporunda; taraflar arasındaki uyuşmazlığın 3 adet fatura konusu olduğunu, davalı tarafın faturalara itiraz ettiği görülse de, somut olayda 8 günlük süre içerisinde davalı tarafın faturaya itiraz etmediğini ve dava konusu olan 3 adet faturaların davalı tarafın ticari defter ve kayıtlarında yer aldığını, davacının icra takip tarihi itibariyle davalıdan kaydi olarak 56.700,84TL asıl alacak, 999,64TL işlemiş faiz olmak üzere toplamda 57.700,48TL alacaklı olduğunu belirtmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş olup, rapora karşı beyan ve itirazlar dosyaya ibraz edilmiştir.
Dava, cari hesap ilişkisinden kaynaklandığı iddia edilen alacağın tahsili amacı ile yapılan takibe vaki itirazın kısmen iptali talebidir.
Yapılan yargılama, davacı tarafın iddiaları, davalının beyanları, icra dosya kapsamı ve tüm dosya birlikte değerlendirildiğinde; takibe konu faturaların taraflar arasındaki satış işlemi ve vade farkı alacağına ilişkin olduğu, ilgili faturaların her iki tarafın da ticari defterine kayıtlı olduğu, faturalardan15.400,84-TL tutarlı vade farkı alacağına ilişkin faturanın davalı tarafça ticari defterlerine işlenmiş olsa da süresinden sonra iade edildiği görülmüştür. Davalı tarafça satılan ürünlerin ayıplı olduğu ve eksik teslim edildiği iddia edilmiş olsa da bu hususta dosyaya sunulmuş herhangi bir delil ya da ayıp ihtarı bulunmamaktadır. İlgili faturanın davalının ticari defterlerine de kaydedilmiş olması nedeniyle bir an için malın ayıplı olduğu varsayılsa dahi, davalı tarafça malın ayıplı haliyle kabul edilmiş sayılması gerektiği, yine aynı nedenle malların da tam olarak teslim edilmiş sayılması gerektiği kabul edilmiştir. Vade farkına ilişkin fatura ise davalı tarafça süresinden sonra iade edilmiş olsa da, vade farkı alacağının oluşabilmesi için taraflar arasında buna ilişkin bir sözleşme bulunması ya da satışın yabancı para cinsinden olması, satış faturasının da yabancı para cinsinden düzenlenmesi, veya bu husus faturada belirtilmek suretiyle düzenlenmiş olması gerekmektedir. Satışa ilişkin faturaların TL cinsinden düzenlendiği, taraflar arasında vade farkına alınabileceğine ilişkin bir sözleşme ya da yerleşmiş bir uygulama bulunmadığı, davacının davalıyı daha önce temerrüte düşürdüğüne dair dosyada belge bulunmadığı gibi buna ilişkin harcı ödenerek açılmış bir dava da bulunmadığı, bu nedenle işlemiş faiz talep edilemeyeceği anlaşılmakla davanın kısmen kabulüne, alacak belirlenebilir olduğundan kabul edilen kısım üzerinden (41.300,00 TL’nin) İcra İflas Kanununun 67/2 maddesi uyarınca %20′ si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, reddedilen kısım yönünden davacının takipte kötü niyeti sabit olmadığından kötü niyet tazminatı talebinin reddine, dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ve dosya içeriğine göre;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile davalının …. İcra Müdürlüğü’ nün … esas sayılı takip dosyasında yapmış olduğu itirazın kısmen iptaline, takibin 41.300,00 TL asıl alacak üzerinden devamına, takibe takip tarihinde alacak tamamen ödeninceye kadar avans faiz uygulanmasına, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
2-İcra İflas Kanununun 67/2 maddesi uyarınca (41.300,00 TL’nin) %20′ si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Reddedilen kısım yönünden davacının takipte kötü niyeti sabit olmadığından kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir olunan 6.169,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir olunan 3.400,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 2.821,20TL karar ve ilam harcından peşin olarak alınan 968,31TL (bu davada 679,81TL + 288,50TL icrada)nin mahsubu ile bakiye 1.852,89TLnin davalıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
7-Davacı tarafından yapılan 550,00TL bilirkişi ücreti ve 647,40TL posta masrafı olmak üzere toplam 1.197,40TLnin davanın kabul ve red oranına göre (0,72 ) hesaplanan 862,12TLsinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, bakiye kısmın kendi üzerinde bırakılmasına, Ayrıca davacı tarafından dava açılırken yatırılan 679,81TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı tarafından yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
9-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansının talep halinde ve karar kesinleştiğinde İADESİNE,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.. 06/10/2020

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı
ı Elektronik İmza Yasası kapsamında imzalanmıştır.