Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1016 E. 2021/34 K. 18.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2018/1016
KARAR NO:2021/34

DAVA:Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:05/11/2018
KARAR TARİHİ:18/01/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirket yüklenici firma …. ve A.Ş. ile muhatap işveren firma…. A.Ş. arasında 25/04/2017 tarihinde … inşaatı elektrik tesisatı işleri sözleşmesi imzalandığını, ilgili sözleşmenin konusunun yüklenici tarafından … Mahallesi … Caddesi No:… … adresinde … ada, … parselde tanımlanan arazinin üzerinde yapılacak inşaat ve lojistik amaçla kullanılacak olan depo binasına ait …bloklar elektrik tesisatı işlerinin yapımına ilişkin olduğunu, davacı yüklenici şirket … San ve Tic. A.Ş., işveren … Tic. ve San. A.Ş’ye … Tesisatı işleri için … Bankası A.Ş nezdinde 03/05/2017 tarihli ve … sayılı kesin teminat mektubu kapsamında 230.000,00 (iki Yüz Otuz Bin Türk Lirası) TL teminat sunmuş olduğu, …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nden teminat mektubunun bozdurulmaması amacıyla tesisini talep ettiğimiz ihtiyati tedbir kararının, … Değişik İş dosyasında %15 karşılığında ihtiyati tedbir talebine konu … Bankası A.Ş. tarafından düzenlenen 03/05/2017 tarih, … sayılı 230.000,00 TL bedelli kesin ve süresiz teminat mektubunun nakde tahvilinin ihtiyatı tedbiren önlenmesine ilişkin karar verildiği, …. Asliye Ticaret Mahkemesince hükmedilen %15 oranında ve 34.500,00 TL tutarında teminat; ihtiyati tedbir talebinin uygulanması talebimiz akabinde 22/10/2018 tarihinde mahkeme veznesine depo edildiğini, ihtiyati tedbir kararı sonrasında; HMK 397. maddesi uyarınca, ihtiyati tedbir talebinin uygulanmasını talep ettikleri 22/10/2018 tarihinden başlayan 2 haftalık kanuni süresi içinde işbu alacak davasını ikame etme zorunluluğu hasıl olduğunu, ilgili sözleşmede “Madde 9. Ödemeler” başlığı altında kararlaştırılmış olan ödeme düzenine davalı yanca itibar edilmemiş olup 30/07/2018 tarihi itibarı ile davalı yanın şirketimizdeki cari hesabı 268.76,03 TL / 2.563,32 Euro / 22.820,27 USD borç bakiye verdiğini, davacı şirket yetkililerince davalı yan ile iletişime geçildiğini, ödeme için verilen sözlere güvenilmişse de; bakiye borçun verilen ödeme sözlerine rağmen ödenmediğini, davacı şirketin iyi niyetli tavırlarının suiistimal edildiğini, davalı yanca sözleşme hükümlerine ve dürüstlük kuralına aykırı hareket edildiğini, bunun üzerine davacı şirket tarafından davalı yana TBK md. 117 uyarınca …. Noterliği aracılığı ile … sayılı ve 06/08/2018 tarihli ihtarname gönderilerek 5 gün ödeme süresi tayin edildiğini, davalı yanın iş yeri daimi temsilcisi tarafından 07/08/2018 de gönderilen ihtarnamenin tebliğ alındığını, tebliğ sonrasında verilen ödeme süresi içerisinde herhangi bir ödeme yapılmadığının anlaşıldığını, belirlenen süre zarfında herhangi bir ödeme yapmayarak temerrüde düşen davalı yana davacı şirket tarafından TK 123 uyarınca ek mehil tayin etme amacıyla 2.bir ihtarname gönderildiğini, …. Noterliği aracılığı ile gönderilen 15/08/2018 tarihli ve … numaralı ihtarnamede davalı şirkete ödeme için son bir süre olarak 15 günlük mehil verildiğini ve bu süre zarfında ödeme yapılmaması halinde sözleşmenin feshedilmiş sayılacağının davalı yana bildirildiğini, ihtarnamenin davalı yanın işyeri daimi temsilcisi tarafından 17/08/2018 tarihinde tebliğ alındığını, verilen 15 günlük ödeme süresinin son günü olan 01/09/2018 tarihi itibarıyla da davacı şirkete herhangi bir ödemede bulunulmadığının anlaşıldığını, bunun üzerine sözleşme 02/09/2018 tarihi itibarıyla feshedildiğini, fesih tarihi sonrasında da davalı yanca davacı şirkete herhangi bir ödeme yapılmadığını belirterek davalı yanca … … İşleri Sözleşmesi kapsamında davacı şirkete ödenmesi gereken şimdilik 10.000,00 TL tutarın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı şirket ile davacı şirket arasında 25/04/2017 tarihli elektrik tesisatı işleri sözleşmesinin karşılıklı imza altına alındığını, davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, davalı şirketin şirket merkezinin … olduğunu, yetkili mahkemenin … Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, dava şartı yokluğundan davanın reddi gerektiğini, talep konusu miktarın taraflar arasında tartışmazın veya açıkça belirli ise belirsiz alacak davası açılmayacağından davanın reddi gerektiğini, iş bu davanın belirsiz alacak davası şeklinde açılmasının mümkün olmadığını, davalı şirket hakkında ve aleyhinde ikame edilen işbu davanın usulden reddine karar verilmeksizin esasa girilmesi halinde davanın esastan reddini talep ettiklerini, davacı tarafından beyan edilen …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … D.iş sayılı dosyası üzerinden verilen ve taraflarına tebliğ edilen herhangi bir ilamın söz konusu olmadığını, söz konusu dosya üzerinden verilen kararın kesinleşmesinin beklenilmesini ve bu dosyanın bekletici mesele yapılması gerektiğini, karşı tarafın ihtiyati haciz talebine dayanak davacı tarafın tek taraflı olarak cari hesap ekstresini ve faturaları vb. sunarak ihtiyati tedbir talebine dayanak yapması hukuken ve usulen kabul edilmesi gerektiğini, ihtiyati tedbir kurumun alacaklı bakımından aranan şartlarından birinin ihtiyati tedbir isteyen tarafın alacaklı sıfatını taşıması gerektiğini, davalı şirketin karşı tarafa henüz muaccel olmuş bir borcunun bulunmadığını, karşı tarafın yani sözleşmeye göre yüklenicinin kesin kabulü yapmamış ve davalı şirketinde muaccel olan bir borcunun doğmadığını, karşı tarafın işi bırakmış olmasının tek başına alacağının varlığını ve muacceliyetini ispatlamaya yetmeyeceğini, karşılıklı akdedilen sözleşme gereğince davalı şirketçe yapılan %5teminat kesintilerinin karşı tarafa iade edilebilmesi ödenebilmesi için kesin kabulün yapılması gerektiğini, dolayısıyla sözleşmenin çok açık ve net olduğunu, sözleşmenin 42.5 maddesi gereğince karşı tarafça talep edilen alacak %5 teminat kesintilerinin iadesinin şartları sayıldığını, karşı taraftan sözleşmeden doğan işbu yükümlülüklerini yerine getirmediğini, dolayısıyla sözleşme gereği kesin kabul olmamakla muaccel alacağın da söz konusu olmadığını, kaldı ki karşı tarafın yükümlülüğünün kendisinde olmasına rağmen sözleşmenin imza tarihinde damga vergisi ödemediğinden dolayı yine teminat kesintilerine ilişkin kendisine bir ödeme yapılmasının düşünülemeyeceğini, karar verilebilmesi için bir borç ikrarının havi belgenin bulunması gerektiğini, taraflarına tebliğ edilen herhangi bir ilam bulunmadığını, karşı tarafın henüz kesinleşmiş bir alacağının bulunmadığını, davacı şirketin sözleşmeden doğan yükümlülüklerini yerine getirmediğini belirterek davanın usulden reddine, esasa girilmesi halinde esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, alacak davasıdır.
…. Asliye ticaret Mahkemesinin … D.İş sayılı dosya aslı celb edilmiştir.
Davalı vekili tarafından davacı ile davalı arasında imzalan akdedilen 25/04/2017 tarihli elektrik tesisatı işleri sözleşmesinin bir sureti dosyaya sunulmuştur.
…. Noterliğinden … yevmiye numaralı, 15/08/2018 tarihli ihtarname ve tebligat parça suretleri celb edilmiştir.
Dosya Mali Müşavir, Hakediş Uzmanı ve Elektrik Mühendisinden oluşan bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, düzenlenen 07/05/2020 tarihli raporda; davacı şirketin 2017-2018-2019 yıllarına ait ibraz ettiği ticari defterlerinin açılış tasdiklerinin zamanında ve usulüne uygun olarak yaptırılmış olduğu, defterlerin birbirini teyit eder şekilde tutulduğu, kayıtların düzenli ve yasalara uygun tutulduğu, ticari defterlerin HMK 222 maddesi uyarınca sahibi lehine delil vasfına haiz olduğu, davalı şirketin 2017-2018-2019 yıllarına ait ibraz ettiği ticari defterlerinin açılış tasdiklerinin zamanında ve usulüne uygun olarak yaptırılmış olduğu, defterlerin birbirini teyit eder şekilde tutulduğu, kayıtların düzenli ve yasalara uygun tutulduğu, ticari defterlerin HMK 222 maddesi uyarınca sahibi lehine delil vasfına haiz olduğu, davacı şirketin sahibi lehine delil niteliğine haiz ticari defterlerine göre davalı şirketten 400.000,00 TL, 14. 299,97 USD ve 2.097,26 Euro alacaklı olduğu, davalı şirketin sahibi lehine delil niteliğine haiz ticari defterlerine göre davacı şirkete 400.000,00 TL, 14.299,98 USD ve 2.097,26 Euro borçlu olduğu, sözleşme gereği düzenlenen Yüklenici Hakkediş Raporlarına göre davacı ve davalı şirketin alınan teminat, verilen sipariş avansları hesaplarında muhasebe kayıtlarında birbiri ile örtüştüğü, davacı …. ve AŞ.’nin davalı…. AŞ.’nden verilen Depozito ve Teminat tutarı 73.464,25 TL alacaklı, alınan sipariş avanslarında ise Davalı…. AŞ.`nin 168.484,71 TL borçlu olduğu, dosya kapsamında davacı ve davalı şirketin cari hesap mutabakatının bulunduğu ve teminat hesaplarındaki bakiyelerin cari hesaptan düşüm yapılması suretiyle 09/05/2018 tarihi itibariyle davalı…. AŞ.’nin davacı …. ve AŞ.’ne 304.979,54 TL, 2.097,00 Euro ve 14.299,97 USD borçlu olduğu, taraflar arasında akdedilen sözleşmenin “9. Ödemeler” maddesi kapsamında alacağın talep edilebilmesi için davacı Yüklenici SGK’dan borcu yoktur yazısı alıp davalı İşveren’e ibraz etmediği ve bu yönde de dosya kapsamında belge sunulmadığı anlaşıldığından borcu yoktur yazısının ibrazı sonrasında alacağın talep edilebileceği sonucuna varıldığı belirtilmiştir.
Davacı vekili 24/06/2020 tarihli dilekçesi ile, davacı şirket tarafından SGK’dan alınan 09/08/2017 tarihli “Borcu Yoktur” yazısının 23/08/2017 tarihinde davalı şirkete iletildiğini, yine 18/10/2018 tarihinde gönderilen bir e-mail ile SGK’dan alınan aynı tarihli “Borcu Yoktur” yazısının davalı şirkete iletildiğini, son olarak davacı şirket tarafından 08/05/2020 tarihinde de SGK’dan “Borcu Yoktur” yazısı alındığını belirterek işbu yazıları ve e-mail çıktılarını dilekçe ekinde ibraz etmiştir.
Davacı vekili 26/10/2020 tarihli ıslah dilekçesi ile bilirkişi raporu doğrultusunda dava değerini 10.000,00 TL’den 304.979,54 TL, 2.097,00 Euro ve 14.299,97 USD’ye yükselttiklerini, ıslah edilen miktarlar için ıslah tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı şirketten alınıp davacı şirkete ödenmesini talep etmiş, 23/12/2020 tarihli dilekçesi ile, TL cinsinden toplam alacaklarının 440.137,198 TL olduğunu beyan etmiştir.
Yapılan yargılama, davacının iddiaları, davalının beyanları, ibraz edilen deliller, mahkememizce aldırılan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında 25/04/2017 tarihinde “…” akdedildiği, dosyada mevcut bilgi ve belgeler kapsamında bilirkişi tarafından yapılan ve mahkememizce de denetime elverişli olduğuna kanaat getirilen bilirkişi raporu dahilinde taraflar arasında cari hesap mutabakatı bulunduğu, 09/05/2018 tarihi itibarı ile davalının davacıya 304.979,54 TL, 2.097,00 Euro ve 14.299,97 USD borçlu olduğu hususunda mutabakat sağlandığı, davacı şirket tarafından davalıya … Bankası A.Ş.nezdinde 03/05/2017 tarih ve … sayılı kesin teminat mektubu kapsamında 230.000 TL teminat sunulduğu, davacı tarafın talebi üzerine ….ATM.nin … D.iş esas, … karar sayılı dosyasında verilen 05/11/2018 tarihli karar ile teminat mektubunun nakde tahvilinin önlenmesine dair ihtiyati tedbir kararı verildiği, sözleşmeye konu iş ile ilgili toplam 7 adet yüklenici hakediş raporu düzenlendiği, hakediş raporuna konu faturaların taraf ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, hakediş raporlarına göre tarafların alınan teminat, verilen sipariş avansları hesaplarında muhasebe kayıtlarının birbiri ile örtüştüğü, davalı tarafın eksik, ayıplı imalat yapıldığına dair bir iddiası bulunmamakla 7 numaralı hak ediş ile işin tamamlandığı anlaşılmaktadır. Buna göre 7 numaralı hakediş kesin hakediş olarak kabul edilmekle davacının 09/05/2018 tarihi itibari ile davalıdan 304.979,54 TL, 2.097,00 Euro ve 14.299,97 USD olmak üzere toplam 440.137,19 TL alacaklı olduğu, davacı tarafça sözleşmenin 9.maddesi uyarınca SGK’dan alınan borcu yoktur yazısının dosya kapsamında sunulduğu anlaşılmakla davanın kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜ ile,
1- Taraflar arasında düzenlenen 25/04/2017 tarihli “…” kapsamında davacının yüklenici sıfatıyla yapmış olduğu işler nedeniyle hak ediş alacağından kaynaklanan, 304.979,54-TL, 2.097,26-EURO karşılığı 19.971,40-TL ve 14.299,97-USD karşılığı 115.186,25-TL olmak üzere toplam 440.137,19-TL alacağın 10.000,00-TL’sinin dava tarihinden itibaren, 430.137,19-TL’sinin ıslah tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 2/2 maddesi uyarınca işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-…. ATM’nin … D.İş sayılı dosyasında verilen ihtiyati tedbir kararının karar kesinleşinceye kadar devamına,
4-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 30.065,77 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 170,78 TL+ 7.500,00 TL ıslah olmak üzere toplam 7.670,78 TL harcın mahsubu ile bakiye 22.394,99 TL harcın davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
5-Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden kabul edilen değer üzerinden AAÜT uyarınca 39.056,86 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan; 7.711,88 TL harç, 2.700,00 TL bilirkişi ücreti, 124,50 TL müzekkere, posta, tebligat masraflarından oluşan toplam 10.536,38 TL yargılama masrafının davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
7-Dosyada kullanılmayan bakiye gider avansının HMK.’nın 333. ve HMK. yönetmeliğinin 47/1. maddeleri uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa ödenmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.18/01/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır