Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/952 E. 2018/1209 K. 12.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/952 Esas
KARAR NO : 2018/1209
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 03/11/2017
KARAR TARİHİ: 12/11/2018
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı dosyası ile davalı banka tarafından davacı ve lehtar aleyhine takip başlatıldığını, işbu icra takibinden dolayı borçlu olmadıklarının tespitine ilişkin mahkememizin … Esas sayılı dosyası ile dava açıldığını, ancak davanın sehven şirket yetkilisi adına açılması nedeniyle davanın aktif husumet yönünden reddine karar verildiğini, davacı şirketin davalılar arasında bir ticari ilişkisi bulunmadığı gibi davalılar arasında da bir ticari ilişki bulunmadığını, davaya konu edilen çeklerin davacı tarafından kaybedildiğini, çeklerin davacının rızası dışında elinden çıkması sebebiyle ödeme yasağı talepli olarak İstanbul …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile çek iptali davası açıldığını, mahkemece verilen ödeme yasağı kararının zamanında bankalara gönderilmemesi sebebiyle bankalar tarafından davaya konu çeklerin bir kısmının yazıldığını, çekte cirosu olan lehtar davalı …Şti unvanlı şirketin sicil kayıtlarına göre müdürlerinin … ve … olduğunu, çeklerdeki imzaların davalı şirket yetkililerine ait olması için kaşe üzerinde çift imzanın olması gerektiğini, ancak çek üzerinde tek imza bulunduğunu, davalı bankanın ise davaya konu çekleri bile bile kötü niyetli kişilerden alması nedeniyle yetkisiz hamil olduğunu, anılan nedenlerle öncelikle davaya konu çeklerdeki imzalara itiraz edildiği için HMK 209/1 maddesi uyarınca teminatsız olarak tedbir kararı verilmesini, davaya konu edilen çeklerle ilgili borçlu olmadıklarının tespiti ile çeklerin istirdatına ve icra takibinin iptaline karar verilmesi ile yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu çeklerin diğer davalı lehtar … Şti tarafından davalı bankadan kullanmış olduğu kredilerin tahsili amacıyla ciro yoluyla verildiğini, davalı bankanın bu nedenle iyiniyetli 3.kişi olduğunu, davacı tarafın bu davayı kötüniyetli olarak ödemeden kaçınma amacıyla açtığını, davacı tarafından İstanbul …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …Esas sayılı dosyasından verildiği bildirilen ödeme yasağı kararındaki çeklerin işbu dava konusu çeklerle uyumlu olmadığını, davacı tarafın söz konusuçekler üzerindeki imza ve yazılara da itirazı bulunmadığını, bu nedenle davacının basiretli bir tacir gibi davranmayarak kötü niyetli olduğunu, davacının mevcut borçların ödenmesini gecikme amacıyla işbu davayı açtığını, anılan nedenlerle haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
Diğer davalı …Şti tarafından davaya cevap dilekçesi sunulmamıştır.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, davacı tarafça verildiği iddia olunan çekler sebebi ile davacı hakkında başlatılan icra takibi ve bu icra takibine konu edilen çekler sebebiyle borçlu olmadığının tespitine yönelik menfi tespit davasıdır.
Mahkememizce tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş, bilirkişi olarak Mali Müşavir Naciye Gülnergiz tayin edilmiş, bilirkişi tarafından sunulan raporda; davalı …nin ticari defter ve kayıtlarını incelemeye ibraz etmediği, davacının 2016 yılı ticari defter ve kayıtlarını ibraz ettiği, taraflar arasındaki ticari ilişkinin 2016 yılından önce gerçekleştiğinin tespit edildiği, 2016 yılında herhangi bir işlem olmadığı, 2015 yılından devreden bakiyenin işlem görmeden 2017 yılına devrettiği, davalı …Şti’nin 200.270,05 TL alacaklı görüldüğü, 2015 yılı ticari defter ve kayıtları incelenemediğinden dava konusu çeklerin davacı kayıtlarına işlenip işlenmediği ile ilgili bir kanaat bildirmenin mümkün olmadığı yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Yapılan yargılama, davacının iddiaları, dava bankanın beyanları, ibraz edilen deliller, mahkememizce aldırılan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; her ne kadar davacı şirket tarafından borçlu olmadığının tespiti amacıyla menfi tespit davası açılmış ise de davaya konu çeklerin davacı firma tarafından keşide edildiği, davacı tarafça davaya konu çeklerdeki lehtar imzasının davalı …Şti’nin yetkililerinin çift imza ile imzalanması gerekirken tek imza ile imza edildiği ileri sürülmüş ise de bizzat davacıların davaya konu çeklerde keşideci konumunda oldukları, davacılar tarafından kendi imzalarına yönelik herhangi bir itirazda bulunulmadığı, imzaların istiklali prensibi gereği davacı şirketin çekteki kendi imzasından TTK 732.maddesi ve 687.maddeleri uyarınca hamile karşı sorumlu olduğu bu kapsamda davacının hamil …bank AŞ’ye karşı açmış olduğu davanın reddi gerektiği, yine davacı tarafın ticari defter ve belgeleri üzerinde mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu davacının diğer davalı …Şti’ne de ticari ilişki sebebi ile borçlu bulunduğunun sabit olduğu, bu kapsamda bu davalı yönünden de davanın reddi gerektiği anlaşıldığından subut bulmayan davacının davasının her iki davalı yönünden reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi ve ayrıntısı yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının subut bulmadığından REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar tarifesi gereği alınması gereken 35,90 TL karar ve ilam harcının, peşin alınan 170,78 TL’den mahsubu ile bakiye 134,88 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği hesap ve takdir olunan 2.180,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalı bankaya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
Katip …
Hakim …