Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/867 E. 2019/894 K. 18.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2017/867
KARAR NO: 2019/894

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ: 10/10/2017
KARAR TARİHİ: 18/11/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının itiraza konu takibe dayanak irsaliyeli faturalara konu emtiayı davalı borçlu şirkete sattığını ve teslim ettiğini, takibe yapılan itiraz ile icra müdürlüğünün yetkisinede itiraz edildiğini, bu itirazın yerinde olmadığını, hem davacı hem de davalı şirketlerin ticaret sicil adresleri bakımından İstanul icra daireleri mahkemelerinin yetkili olduğunu, davalı tarafın takibe dayanak faturaları kapalı fatura şeklinde düzenlediğini iddia ettiğini oysa faturaların hiçbirinin kapalı olmadığını, evrakın üst kısmı davacı şirket yetkilisince imzalanmış olup faturaların tamamının açık fatura şeklinde düzenlendiğini, doslayısıyla bedellerinin teslim sırasında veya öncesinde ahzolunmadığının sabit olduğunu,davalı tarafın söz konusu faturalara yasal süresi içinde itiraz etmediğini kabul ettiklerini, teslim olgusunu inkar etmek suretiyle borcundan kurtulma gayreti içerisinde olduklarını, itiraz dilekçelerinde kabul ettikleri üzere söz konusu irsaliyeli faturaları defterlerine işlediklerini, sonradan ise tek taraflı olarak kayıtlarından çıkardıklarını beyan ettiklerini, bu konuda davacıya bir bildirimin olmadığı gibi iade faturası da kesilmediğini, faturaya konu malların teslim edilmediği iddiasının gerçeği yansıtmadığını, ödeme emrine işlemiş herhangi bir faiz taleplerinin de olmadığını, olmayan kalemlere dahi itiraz ettiklerini belirterek likit alacaklarına kavuşmalarına mani olmak adına yapılan İstanbul … İcra müdürlüğünün …esas sayılı ilamsız takiplerine vaki itirazın iptaline ve takibin devamına, %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükemdelimesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP: Davalıya dava dilekçesi usulüne uygun olarak tebliğ olunmuş, davaya cevap vermemiş, duruşmalara katılmamıştır.

DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, davacının davalı şirketten olan alacağının tahsili amacı ile başlatılan icra takibine davalının itirazı üzerine açılan itirazın iptali talebine ilişkindir.
İstanbul …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası getirtilerek incelendiğinde, davacı tarafından davalı aleyhine 55.000,00 TL asıl alacağın tahsili amacıyla icra takibi başlatıldığı anlaşılmıştır.
Dosya mali müşavir bilirkişiye tevdi olunmuş, 06/07/2018 tarihinde dosyaya sunulan bilirkişi raporunda; davacı şirketin 2016-2017 yılına ait ticari defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin yasal sürelerde yaptırıldığı, davacı ticari defterlerinin HMK.m.222 çerçevesinde davacı lehine delil teşkil edeceği, davacı tarafın yevmiye defteri kayıtlarının incelenmesi sonucu 25/07/2017 takip tarihi itibarı ile davalı taraftan 59.851,62 TL alacaklı olduğu, davalı tarafın inceleme için ticari defter kayıt ve belge ibraz etmediği, davacı tarafın davalı tarafa 11 adet toplamı 163.077,99 TL’lik irsaliyeli fatura düzenlediği, bu faturalardan 3 adet toplamı 30.851,00 TL olan faturaların kapalı fatura olarak düzenlediği, 8 adet toplamı 132.226,99 TL olan faturaları açık fatura olarak düzenlendiği, davacı tarafın davalı tarafa 5 adet toplamı 69.924,00 TL’lik irsaliyeli fatura içeriği mallları davalı tarafa teslim ettiği, 3 adet irsaliyeli fatura toplamı 62.302,99 TL’lik malın teslimine ilişkin bir bilgi veya belge bulunmadığı, davacının 69.924,00 TL’lik fatura alacağının doğmuş olduğu, davalı taraftan 102.375,37 TL’lik tahsilat yapımış olduğu, davacı tarafın takip tarihi itibari ile davalı taraftan alacaklı olmadığı, davacı tarafın %20 inkar tazminatı talebinin mahkememiz taktirinde olduğu belirtilmiştir.
Bilirkişi raporu davacı vekili ve davalı tarafa tebliğ olunmuş, davacı vekili tarafından rapora itiraz ve beyan dilekçesi sunulmuş, davacı vekili davalı tarafın ticari defterlerinin HMK 220 maddesi kapsamında incelenmesini, ayrıca BA/BS formlarının da dosya içerisine alınarak ve dosyaya sundukları bilirkişi raporunda kayıtlara geçmediği bildirilen alacağa yönelik ticari deftern ilgili nüshalaranı dosyaya sunduklarını, sunmuş oldukları belge ve kayıtlarda nazara alınarak bilirkişi raporu aldırılmasını talep etmiştir.
… Vergi Dairesi ve … Vergi Dairesinden taraf şirketlerin Ocak 2016- Nisan 2017 yılı BA/BS formları getirtilmiştir.
Dosya yeniden bilirkişiye tevdi edilerek celse arasında celb edilen BA, BS formları ile davacı vekilinin sunmuş olduğu fiş listesi ve davacıya ait ticari defter ve kayıtları üzerinde davacı vekilinin beyan ve itirazları doğrultusunda rapor tanzim edilmesi istenmiş, bilirkişi tarafından düzenlenen 30/07/2019 tarihli ek raporda;davacı tarafın sunmuş olduğu fiş listesine göre 13.829,49 TL bedelli faturayı kredi kartı ile tahsil ettiği, 120 01 24 Alıcılar hesabında izlemediği, bu nedenle davacının davalı taraftan olan alacağını izlemiş olduğu cari hesabında görülmediği, davacı taraf BS formlarına göre 18 adet fatura karşılığı KDV hariç 168.371 TL bedelli mal veya hizmet sattığı, davalı taraf BA formlarına göre 18 adet fatura karşılığı KDV hariç 178.344 TL bedelli mal veya hizmet aldığının bildirildiği, BA-BS formlarında mal alış ve mal satış fatura adedi ve KDV hariç tutarı bildirim zorunluluğu olup fatura içeriği malların teslimine ilişkin bir bilgi bulunmadığı, bir başka deyişle BA-BS formu doldurmuş olmasının fatura içeriği malın teslim edildiği anlamını taşımadığı, davacı taraf itarazlarının kök raporda değişiklik yapılmasını gerektirmediği, davacı tarafın davalı tarafa 12 adet toplamı 176.907,48 TL’lik irsaliyeli fatura düzenlendiği, bu faturalardan 3 adet toplamı 30.851,00 TL olan faturaların kapalı fatura olarak düzenlendiği, 1 adet toplamı 13.829,49 TL olan faturayı kredi kartı ile tahsil ettiği, 8 adet toplamı 132.226,99 TL olan faturaları açık fatura olarak düzenlendiği, davacı tarafın davalı tarafa 5 adet toplamı 69.924,00 TL’lik irsaliyeli fatura içeriği malları davalı tarafa teslim ettiği, 3 adet irsaliye fatura toplamı 62.302,99 TL’lik malın teslimine ilişkin bir bilgi veya belge bulunmadığı, davacının ibraz olunan defter kayıt ve belgelere göre 69.924,00 TL’lik fatura alacağının doğmuş olduğu, davalı taraftan 102.375,37 TL’lik tahsilat yapmış olduğu, davalı taraftan takip tarihi itibarı ile alacaklı olmadığı belirtilmiştir.
Davacı tarafın iddiaları, toplanan deliller, alınan bilirkişi kök ve ek raporu ile tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde;
Taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ilâ 85 maddeleri uyarınca ticari defter ve belgeler nezdinde mali yönden bilirkişi incelemesi yapılması yoluna gidilmiştir.
Rapor dahilinde takip konusu cari hesap alacağına dayanak nitelikteki faturaların davacının ticari defterlerinde işlenmiş olduğu ifade edilmiştir. Ancak fatura tek başına alacağın varlığını kanıtlamaz ve davacı defterlerinde davalı yanın borçlu görülmesi başlı başına davacının alacaklı olduğunu göstermez. Davacı tarafından davalı tarafa düzenlenen 3 adet toplamı 30.851 TL olan faturaların kapalı fatura olarak düzenlendiği, kapalı faturanın, ödemenin peşin yapıldığına dair karine teşkil ettiğinden, dava konusu bu faturalar yönünden ispat yükünün aksini iddia eden davacı üzerinde olduğu, davalı tarafa 5 adet toplamı 69.924 TL tutarlı irsaliyeli fatura içeriği malları teslim ettiği, 28/02/2017 tarih … numaralı 27.435 TL tutarlı, 31/03/2017 tarih 88209 numaralı 16.475,01 TL tutarlı, 31/03/2017 tarih 88210 numaralı 18.392,98 TL tutarlı olmak üzere 3 adet davalı adına kesilen isimsiz ve imzasız, açık fatura şekilde düzenlenen irsaliyeli fatura toplamı 62.302,99 TL.lik malın teslimine ilişkin bilgi ve belge bulunmadığı, davacı, cari hesap alacağına temel teşkil eden faturaları davalıya usulüne uygun olarak tebliğ – teslim ettiğini veya fatura bedeline konu hizmet ediminin – mal tesliminin yerine getirildiği ve karşı tarafa verildiğini yazılı delille ispatlamak zorundadır. İspat külfeti bizatihi davacıda olup davalının davaya cevap vermemesi keza defterlerini incelemeye sunmaması davacının bu yükümlülüğü ortadan kaldırmaz.Kaldı ki; davaya cevap verilmemesi davanın ve ileri sürülen vakıaların zımnen reddi anlamına gelmektedir. Davacının 69.924 TL’lik fatura alacağına karşı davalı taraftan 102.375,37 TL tahsilat aldığı, davalı tarafdan alacaklı olmadığı anlaşıldığından dava ispatlanamayıp sübuta ermediğinden reddine karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.

HÜKÜM : Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 44,40 TL karar harcının peşin alınan 664,27 TL.den mahsubu ile 619,87 TL.nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansının talep halinde ve karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır