Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/784 E. 2020/234 K. 02.03.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/784
KARAR NO : 2020/234

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 21/01/2016

BİRLEŞEN DOSYA : İSTANBUL 16.ATM.NİN 2018/710 E.2018/742 K.
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 26/07/2018
KARAR TARİHİ : 02/03/2020

İstanbul …Asliye Hukuk Mahkemesinin… esas, … karar sayılı, 25/05/2017 tarihli görevsizlik kararı üzerine Mahkememize tevzi edilen ve Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
ASIL DAVA: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; … Tip Kapalı Cezaevi Müdürlüğü’nün işleteni olduğu ve aynı kurumda çalışan … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracın, 18/05/2015 tarihinde hız sınırları içinde seyrederken Bilecik ili Gülümbe rampalarında otoyolunda kusurlu olması sebebiyle trafik kazası yaptığını, olay sonucu davacıların maddi destek sağlayanı …’ın vefat ettiğini, müteveffanın kaza öncesi cezaevinde memur olduğunu, geriye mirasçıları olarak eşi ve iki çocuğunun kaldığını, davacı eş …’ın ev hanımı olup çalışmadığını, diğer davacıların ise öğrenci olduklarını, kazaya karışan aracın davalı sigorta şirketi tarafından sigortalı olduğunu, davalı şirketten maddi destekten yoksun kalma sebebiyle tazminat talep edilmiş ise de davalı şirketin 01/12/2015 tarihli yazısı ile müteveffanın araç sürücüsü olması nedeniyle tazminat hakkı düşmediği gerekçesi ile taleplerinin reddedildiğini, davaya konu kazada davacıların 3.kişi konumunda olup kaza sebebiyle oluşan zararın doğrudan davacıların üzerinde oluştuğunu, müteveffanın hiçbir mal varlığı olmaması, çocukların öğrenci, eşinin ev hanımı olması sebebiyle davacıların devamlı bir şekilde desteğe muhtaç kaldıklarını, davacıların memur olan müteveffanın maaşından başka bir gelirlerinin olmadığını, bu nedenlerle adli yardım taleplerinin kabulüne, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla ve yargılama sırasında yoksun kalınan zarar miktarının bilirkişice tespitinden sonra HMK.107 maddesi uyarınca artırılmak üzere davacı eş için şimdilik 5.000 TL, çocukların herbirine şimdilik 5.000’er TL olmak üzere toplam 15.000 TL maddi destekten yoksun kalma tazminatının sigorta şirketinin sorumlu olduğu limitle sınırlı kalmak kaydıyla olay tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
17/02/2016 tarihli tensip ara kararı ile davacılar vekilinin adli yardım talebinin dosyada delil bulunmadığından reddine karar verilmiştir.

BİRLEŞEN DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacıların müteveffa …’ın anne ve babası olduğunu, müteveffanın …plaka sayılı servis aracını kullanırken otoyolda kaza geçirerek vefat ettiğini, kazaya karışan ve müteveffanın kullanımda olan … plakalı aracın davalı …A. Ş, Tarafından poliçe ile sigortalı olduğunu, sigorta şirketine destekten yoksun kalma tazminatı talebinde bulunulduğunu ancak şirketin talebi reddettiğini, müteveffanın annesi ve babasının destekten yoksun kaldığını, bu nedenlerle her iki davacı açısından da yükseltmek üzere HMK. 107 uyarınca şimdilik davacı … için 1.000,00 TL, davacı … için 1.000,00 TL destekten yoksun tazminatının davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.

CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; kazaya karışan … plaka sayılı aracın davalı şirket nezdinde Trafik Sigortası ile sigortalı olup davalı şirketin sorumluluğunun poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, ölüm halinde maddi tazminat talepleri için ölen şahıs başına azami poliçe teminat limitinin 290.000 TL ile sınırlı olduğunu, davalı şirketin poliçeden kaynaklanan maddi tazminat talebinden doğan sorumluluğunun sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve poliçe limiti ile sınırlı olup, söz konusu sorumluluğun aynı zamanda davacıların yoksun kaldıkları gerçek destek miktarı ile sınırlı olduğunu, dava konusu kazada müteveffanın kendi kusurundan dolayı tazminat talep edildiğini, Karayolları Trafik Kanunu, Poliçe Genel Şartları ve Kökleşmiş Yargıtay kararları uyarınca davacının talebinin teminat kapsamında olmadığını, Yargıtay 17.HD.’nin yeni tarihli içtihatında da benzer şekilde müterafik kusurun uygulanması ve kişinin kendi kusurundan yararlanamayacağı şeklinde olduğu, farklı YHGKK arasında çelişkinin giderilmesi için Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararına ihtiyaç bulunduğunu, mahkemece kanunlara aykırı HGKK içtihatına itibarı edilmeyerek kişinin kendi kusurundan yararlanamayacağı ve yansıma yolu ile mirasçılarınında yararlanamayacağı kökleşmiş içtihatlara göre davanın reddine karar verilmesini talep ettiklerini, TBK.nun 50 ve 52.maddelerinde de tazminat yükümlüsünün sorumluluktan kurtulması halinin düzenlendiğini, 50.madde de zarar verenin kusurunun ispatlanması gerektiği hükmü bulunduğunu, yine 52.madde de zarar görenin zararın doğmasında ve artmasında etkili olması halinde tazminatın indirileceği veya tamamen kaldırılabileceği hükmü bulunduğunu, ölümün zarar görenlerin dektekçisinin kusuru neticesi gerçekleştiğini, BK.ilgili maddeleri uyarınca işletenin ve dolayısı ile sigortacının sorumluluğu cihetine gidilemeyeceğini, bu nedenlerle davanın reddine, aksinin kabulü halinde sorumluluğun azami poliçe teminatı ile sorumlu tutulmasına, aleyhe hüküm kurulması halinde poliçe limiti ve sigortalının kusuru oranı dikkate alınarak hüküm kurulmasını talep etmiştir.

DELİLLER VE GEREKÇE:
Asıl ve birleşen dava, trafik kazası sonucu oluşan ölüm nedeniyle ölenin yakınlarının 6098 Sayılı TBK.nun 53.(818 Sayılı BK.nun 45/2) madesi gereği, destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
…M Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürlüğünden kazadan önce kurumda şöför olarak görev yapmakta olduğu bildirilen müteveffanın 2014 yılına ait 7 aylık, 2015 yılına ait ise 5 aylık maaş bordro dökümleri gönderilmiştir.
Davalı sigorta şirketinden hasar dosyası getirtilmiştir.
Davalı vekili bila tarihli dilekçesi ile davanın …’ya ihbarını, …’ya karşı dava açılması için önel verilmesini ve bu davanın sonuna kadar işbu davanın bekletici mesele yapılmasını talep etmiştir.
SKG’nın 24/03/2017 tarihli cevabi yazısı ile müteveffanın vefatı ile 15/06/2015 tarihinden itibaren eşi …’a 511,97 TL aylık bağlandığı, 66.106,28 TL ikramiye ödendiği, oğlu…’a 255,99 TL aylık bağlandığı, 335,22 TL ikramiye ödendiği, oğlu a …’a 335,22 TL aylık bağlandığı, 335,22 TL ikramiye ödendiği, baba …’a 102,39 TL aylık bağlandığı, 167,61 TL ikramiye ödendiği, anne …’a 102,39 TL aylık bağlandığı, 167,61 TL ikramiye ödendiği belirtilmiş, bağlanan aylığın peşin sermaye değeri hesap tablosu yazı ekinde gönderilmiştir.
Dosya kusur ve aktüer bilikişiden oluşan bilirkişi heyetine tevdi olunmuş, düzenlenen 28/03/2018 tarihli raporda; davacı taraf yakını maktul sürücü …’ın yönetimindeki … plaka sayılı minibüs ile yerleşim yeri dışında gündüz vakti yağmurlu havada Balıkesir ili istikametinden … Beldesi istikametine seyir halinde iken gereken dikkatini yola vermediği, mahal şartlarını ve yol özelliklerini dikkate alarak hızını tedbir alabilecek düzeye düşürüp kontrollü şekilde seyrine özen göstermediği, önündeki aracı kontrolsüz şekilde geçmeye çalıştığı sırada direksiyon hakimiyetini kaybederek karşı istikamete geçtiği ve karşı istikamette seyir halinde olan çekiciye çarparak olayın meydana gelmesine sebebiyet verdiği anlaşılmakla dikkatsiz ve özensiz davranışlarından dolayı olayda %100 oranında kusurlu olduğu, davalı tarafa sigortalı araç sürücüsü dava dışı…’ın yönetimindeki … plaka sayılı çekici ve çekiciye takılı … plaka sayılı yarı römork ile Bilecik istikametine seyir halinde iken olay mahalline geldiğinde karşı istikametten gelen ve direksiyon hakimiyetini kaybederek şeridine yönelen maktul sürücü yönetimindeki … plaka sayılı minibüse çarpmamak için sağa direksiyon tedbirine başvurmuş ise de tespit edilen noktada çarpışmaları sonucu karıştığı olayda araçların son konumları, hasar durumları ve olay yeri fotoğrafları da dikkate alındığında olayı önlemek bakımından alabileceği herhangi bir önlemi bulunmadığından kusursuz olduğu, davacı eş …’ ın toplam maddi zararının 441.875,99 TL olduğu, yaş dilimine göre evlenme oranının % 17 olduğu (AYİM) ve 18 yaşından küçük olan 2 çocuğu için evlenme oranından % 10 tenzili sonrası nihai talep edebileceği Destekten Yoksun Kalma tazminatının 374.268,96 TL olduğu, …’ ın babasının vefatı sonrası 22 yaş sınırına kadar talep edebileceği Destekten Yoksun Kalma tazminatının 61.445,70 TL olduğu, …’ ın babasının vefatı sonrası 22 yaş sınırına kadar talep edebileceği Destekten Yoksun Kalma tazminatının 71 .075,69 TL olduğu, müteveffanın vefatının 18/05/2015 kaza tarihinde meydana geldiği, davalı sigorta şirketi tarafından sigorta poliçesinin 07/08/2014 tarihinde tanzim edildiği, Karayolları ZMMS Genel şartlarında son yapılan değişikliklerin 01/06/2015 tarihinden sonra meydana gelen kazalar için geçerli olduğunun Resmi Gazete de yayımlanarak yürürlüğe girdiği ve aynı zamanda yine genel şartlarda yapılan işbu değişikliğin 01/06/2015 tarihinden sonra tanzim edilen poliçeler için geçerli olduğunun kabulü halinde davacıların üçüncü şahıs olarak Destekten Yoksun Kalma tazminatı talep edebileceklerinin takdirinin mahkemeye ait olduğu, davacıların ve dava dışı müteveffanın hayatta olan anne ve babasının talep edebilecekleri tazminat tutarlarının davalı sigorta şirketi tarafından tanzim edilen ZMMSP üst limiti olan 290.000,00 TL ‘nin üzerinde olması nedeni ile oranlama yolu ile davacıların, davalı Sigorta Şirketinden talep edebilecekleri azami tazminat tutarlarının, davacı eş için 147.475,01 TL olduğu, oğlu … için 24.211,75 TL olduğu, oğlu… için 28.006,30 TL olduğu, … tarafından davacılara ödenen rücuya tabi ilk peşin değer ödemelerinin tenzilinin oranlama sonrası yapılması ile davalı sigorta şirketinin sorumluluğu bulunmadığı belirtilmiştir.
Bilirkişi raporu taraf vekillerine tebliğ olunmuş, taraf vekilleri tarafından rapora karşı itiraz ve beyan dilekçeleri dosyaya sunulmuştur.
Dosya taraf vekillerinin itirazları kapsamında yeniden rapor alınması için bilirkişi heyetine tevdi olunmuş, düzenlenen 09/07/2018 tarihli raporda; davacıların ve dava dışı müteveffanın hayatta olan anne ve babasının talep edebilecekleri tazminat tutarlarının davalı sigorta şirketi tarafından tanzim edilen ZMMSP üst limiti olan 290.000,00 TL ‘nin üzerinde olması nedeni ile oranlama yolu ile davacıların, davalı Sigorta Şirketinden talep edebilecekleri azami tazminat tutarlarının, davacı eş için 147.475,01 TL olduğu, oğlu … için 24.211,75 TL olduğu, oğlu … için 28.006,30 TL olduğu, …-Emeklilik Hizmetleri Genel Müdürlüğünün Kamu Görevlileri Emeklilik Daire Başkanlığının cevabi yazısı ile 15/06/2015 tarihli rücuya tabi ilk peşin ödeme tablolarında davacı eş …’a 111.852,34 TL, …’a 25.728,53 TL, Mustafa …’a ise 28.942,95 TL hesaplandığı, … tarafından davacılara ödenen rücuya tabi ilk peşin değer ödemelerinin tenzilinin oranlama sonrası yapılması ile sigorta şirketinin bakiye sorumluluğunun davacı eş … için söz konusu olduğu, ödenebilcek tazminat tutarının 35.622,67 TL olabileceği, oğlu … ve … için talep edebileceği DYK tazminatının bulunmadığı , dosyada mübrez … Birliğinin 04/08/2016 tarih 2016/3611 sayılı cevabi yazıda … nolu hasar dosyasının 02/07/2015 tarihinde sigorta şirketine ihbar sonrası açıldığı ve dosyanın halen açık olduğu, bu itibarla 8 işgünü sonrası 14/07/2015 tarihinin temerrüt tarihi olarak kabulünün mahkemenin taktirinde olduğu belirtilmiştir.
İstanbul …ATM.nin… esas ve karar sayılı dosyasının 13/08/2018 tarihinde HMK.166 maddesi uyarınca mahkememiz dosyası ile birleştirilmesine karar verilmiştir.
Dosya aktüer bilirkişiye tevdi edilerek birleşen dosyadaki davacılar yönüyle destekten yoksun kalma tazminatının hesaplanması istenmiş, düzenlenen 08/07/2019 tarihli raporda; davacı eşin toplam maddi zararının 507.289,31 TL olduğu, yaş dilimine göre evlenme oranının % 17 olduğu (AYIM) ve 18 yaşından küçük olan 2 çocuğu için evlenme oranından % 10 tenzili sonrası, nihai talep edebileceği Destekten Yoksun Kalma tazminatının 471,779,32 TL olduğu, …’ın babasının vefatı sonrası 22 yaş sınırına kadar talep edebileceği destekten Yoksun Kalma tazminatının 73.361,22 TL olduğu, …’ın babasının vefatı sonrası 22 yaş sınırına kadar talep edebileceği destekten Yoksun Kalma tazminatının 85.509,59 TL olduğu, birleşen davada;anne…’ın destekten Yoksun Kalma tazminatının 98.509,04 TL olduğu, baba …’ın destekten Yoksun Kalma tazminatının 107.560,54 TL olduğu, davalı sigorta şirketi tarafından tanzim edilen ZMMSP üst limiti olan 268.000,00 TL ‘nin üzerinde olması nedeni ile oranlama yolu île davacıların, davalı Sigorta Şirketinden talep edebilecekleri azami tazminat tutarlarının eş … için 151.116,09 TL, … için 23.498,42 TL, … için 27.418,50 TL, anne… için 31.514,15 TL, baba … için 34.452,84 TL olduğu, müteveffanın kendi kusurundan dolayı ölümüne neden olduğu, ancak … tarafından Rücu’ya Tabi İlk Peşin tutarın hesaplanan DYK tazminatından tenzilinin Sayın Mahkemece kabulü durumunda; davacıların sigorta şirketinden talep edeceği Destekten yoksun tazminatının eş … için 39.263,75 TL, anne… için 15.151,08 TL, baba … için 19.734,11 TL olduğu belirtilmiştir.
Bilirkişi raporu taraf vekillerine tebliğ olunmuş, davacı vekili 13/11/2019 tarihli dilekçesi ile raporun hatalı bir şekilde düzenlendiğini beyanla dosyanın dava konusunda uzman bir bilirkişiye verilmesini talep etmiştir.
Dosya yeniden bilirkişi heyetine tevdi edilerek hesaplanacak gerçek zarardan … müzekkere cevabında bildirilen rücuya tabi ödemelerin ilk peşin değerlerinin mahsup edilerek davacıların talep edebilecekleri tazminat miktarlarının tespiti ile tespit edilen miktarların kaza tarihindeki poliçe limitini aşması halinde poliçe limiti dikkate alınarak garameten yeniden hesap yapılması yönünden ek rapor tanzimi istenmiş, aktüer bilirkişi tarafından düzenlenen 02/12/2019 tarihli ek raporda; 18.05.2015 tarihinde meydana gelen trafik kazasında hayatını kaybeden …’ın desteğinden yoksun kalan anne, babası, eşi ve çocukların toplam Destekten Yoksun Kalma tazminatının, eş … için 471.779,01 TL, … için 73.361,22 TL, …için 85.599,56 TL, anne… için 98.386,04 TL, baba … için 107.560,54 TL olduğu, … tarafından rücuya tabi ilk peşin ödeme tablolarında 5510 S.K.madde 30 kapsamında rücu edilecek miktarlarının eş… için 111.852,34 TL, … için 25.728,53 TL, … için 28.942,95 TL, baba…için 14.718,73 TL, anne… için 16.363,07 TL olduğu, … tarafından davacılara ödenen rücuya tabi ilk peşin değer ödemelerinin tenzili sonrası davacıların destekten yoksun kalma tazminatlarının Eş … için 359.926,67 TL, … için 47.632,69 TL, … için 56.656,61 TL, anne…için 82.022,97 TL, baba İbrahim için 92.841,81 TL olduğu, davacıların hesaplanan toplam 639.080,75 TL destekten yoksun kalma tazminatı sigorta şirketinin 2015 yılı teminat limiti olan 290.000 TL’den fazla olması nedeniyle garameten hesaplama yapılarak her bir davacının davalı sigorta şirketinden talep edeceği destekten yoksun kalma tazminatının eş … için 163.326,36 TL, … için 21.614,61 TL, … için 25.709,45 TL, anne … için 37.220,12 TL, baba İbrahim için 42.129,46 TL olduğu, türkiye sigorta birliğine başvuru tarihinden sonra 8 işgünü olan 14/07/2015 tarihinin temerrüt tarihi olacağı belirtilmiştir.
Davacılar vekili 30/12/2019 tarihli talep artırım dilekçesi ile, bilirkişi raporu doğrultusunda, … yönünden 5.000-TL olarak talep edilen tutarı 158.326,36-TL arttırarak 163.326,36-TL’ye,… yönünden 5.000-TL olarak talep edilen tutarı 16.614,61-TL arttırarak 21.614,61-TL’ye, Mustafa … yönünden 5.000-TL olarak talep edilen tutarı 20.709,45-TL arttırarak 25.709,45-TL’ye, birleşen dosyada … yönünden 1.000-TL olarak talep edilen tutarı 41.129,46-TL arttırarak 42.129,46-TL’ye, … yönünden 1.000-TL olarak talep edilen tutarı 36.220,12-TL arttırarak 37.220,12-TL’ye arttırdıklarını, buna göre asıl dosya yönünden toplam 15.000 TL olan taleplerini 195.650,42 TL artırarak toplam 210.652,42 TL’nin temerrüt tarihi olan 14/07/2015 tarihinden itibaren, birleşen dosya yönünden toplam 2.000 TL olan taleplerini 77.349,58 TL artırarak toplam 79.349,58 TL’nin sigorta şirketinin ret cevabı olan temerrüt tarihi olan 06/06/2018 tarihinden itibaren toplam 290.000 TL’nin avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Tarafların iddia ve savunmaları, toplanan deliller, alınan bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde;
Davacılar murisi …’ın kullanmış olduğu … plakalı minibüs ile seyrettiği sırada önündeki aracı kontrolsüz şekilde geçmeye çalıştığı sırada direksiyon hakimiyetini kaybederek karşı istikamete geçtiği, karşı istikamette seyir halinde olan çekiciye çarparak meydana gelen trafik kazası nedeniyle vefat ettiği, kusur bilirkişisi tarafından davacılar murisinin dikkatsiz tedbirsiz ve kurallara aykırı hareket emesi nedeni ile %100 oranında kusurlu olduğu, karşı yönden gelen çekicinin sürücüsünün ise kural ihlali yapmamış olması ve kazayı önleme imkanı bulunmaması nedeniyle kusurunun bulunmadığı mütalaa edilmiştir.
TBK.’nun 53.maddesi gereği, ölüm neticesi olarak diğer kimseler müteveffanın yardımından mahrum kaldıkları taktirde, onların bu zararını da tanzim etmek lazım gelir. Yasa metninden de anlaşılacağı gibi destekten yoksun kalma tazminatının konusu, desteğin yitirilmesi nedeniyle yoksun kalınan zarardır. Buradaki amaç, destekten yoksun kalanların, desteğin ölümünden önceki yaşamlarındaki sosyal ve ekonomik durumlarının korunmasıdır. Olaydan sonraki dönemde de, destek olmasa bile, onun zamanındaki gibi aynı şekilde yaşayabilmesi için muhtaç olduğu paranın ödettirilmesidir.
Davalı vekili tarafından kazanın davacılar murisinin kendi ağır kusurundan kaynaklı olarak gerçeklemiş olması nedeniyle davacıların tazminata hak kazanamayacağı iddia edilmiş olsa da, poliçe tarihinin (07/08/2014) Zorunlu mali Mesuliyet Sigortası Genel Şartlarının yürürlüğe girdiği 01/06/2015 tarihinden önce olması ve destekten yoksun kalma tazminatına konu davacılar zararının, desteğin ölümü nedeniyle destekten yoksun kalan sıfatıyla doğrudan kendileri üzerilerinde doğan zarar olması, bu zarardan doğan hak desteğe ait olmadığına göre, onun kusurunun bu hakka etkili olmaması nedeniyle davacıların destekten yoksun kalma tazminatı talep edebileceği, tazminata hükmedilebilmesi için destekten yoksun kalma tazminatı talebinde bulunacak olan kişiye ölen kişinin fiilen bakıyor olması ya da fiili bir bakma bulunmasa bile ileride bakma ihtimalinin bulunmasının yeterli olduğu, davacıların ölenin eşi, çocukları, anne ve babası olduklarına göre ölenin desteğine muhtaç olduklarına kanaat edilmekle aktüer incelemesi yaptırılmıştır.
Aktüer Bilirkişinin PMF 1931 yaşam tablosunu esas alarak düzenlemiş olduğu raporunda davacıların ayrı ayrı destekten yoksun kalma tazminat miktarları hesaplanmış, hesaplanan bu tazminatlardan … tarafından davacılara ödenen rücuya tabi ilk peşin değer ödemeleri tenzil edilmiş, hesaplanan toplam destekten yoksun kalma tazminat miktarının sigorta şirketinin 2015 yılı teminat limitinden fazla olması nedeniyle garamete hesabı yapılarak davacı eş … ‘ın 163.326,36 TL, …’ın 21.614,61 TL, …’ın 25.709,45 TL, anne Güllizar’ın 37.220,12 TL, baba İbrahim’in 42.129,46 TL davalı sigorta şirketinden talep edeceği destekten yoksun kalma tazminatı olduğu belirlenmiştir.
Kaza tarihi itibarı ile yürürlükte bulunan 818 Sayılı BK.’nun “tazminat miktarının tayini” başlıklı 43.maddesinde de (6098 Sayılı TBK 51.md) hakimin, tazminatın türü ve kapsamının derecesini, durum ve mevkiinin gereğine ve hatanın ağırlığına göre belirleyeceği belirtilmiş; “tazminatın tenkisi” başlıklı (6098 Sayılı TBK 52.madde) ise; zarar gören taraf, zarara razı olduğu veya kendisinin eylemi zararın doğmasına ya da zararın artmasına yardım ettiği ve zararı yapan kişinin durum ve mevkiini ağırlaştırdığı taktirde hakimin, zarar ve ziyan tutarını indirebileceği veya zarar ve ziyanı hüküm altına almaktan vazgeçebileceği açıklanmıştır.
Somut olayda davacılar desteği önündeki aracı kontrolsüz şekilde geçmeye çalışması neticesinde direksiyon hakimiyetini kaybetmiş ve karşı istikamete geçerek davalı sigorta şirketine sigortalı araca çarparak kendi ölümü ile sonuçlanan kazanın meydana gelmesine sebebiyet vermiştir. Buna göre aktüer bilirkişi tarafından hesaplanan destekten yoksun kalma tazminatlarından her bir davacı için ayrı ayrı %20 indirim yapılmak suretiyle ayrıca TBK’nun 51. ve 52. maddelerinden kaynaklanan hakkaniyet ve takdiri indirimler nedeniyle, davanın kısmen reddedilmesi halinde, indirimden dolayı reddedilen kısım için davalı yararına vekalet ücreti takdir edilemeyeceği göz önüne alınarak kısmen reddedilen kısım için davalı lehine vekalet ücreti takdir edilmeksizin (aynı yönde Yargıtay 17.HD’nin 2017/2928 E., 2019/10602 K.sayılı kararı) asıl davanın ve birleşen davanın kısmen kabulü ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
A-Asıl Dava Yönünden;
Davanın KISMEN KABULÜ ile,
1)Maddi tazminat istemi yönünden, eş … için 130.661,08-TL, … için 17.291,68-TL, Mustafa Serkan için 20.567,56-TL tazminat alacağının, temerrüt tarihi 14.07.2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte (ZMMS Poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere) davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
B-Birleşen İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/710 Esas, 2018/742 Karar sayılı dosyası Yönünden;
Davanın KISMEN KABULÜ ile,
1)Maddi tazminat istemi yönünden, … için 29.776,09-TL, … için 33.703,57-TL tazminat alacağının temerrüt tarihi 14.07.2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte (ZMMS Poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere) davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
Asıl dava yönünden;
-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 11.511,62 TL nispi karar harcından peşin alınan 256,17 TL + ıslah harcı 3.341,22 TL toplamı 3.597,39 TL’nin mahsubu ile bakiye 7.914,23 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre 19.959,43 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
Birleşen dava yönünden;
-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 4.336,29 TL nispi karar harcından peşin alınan 35,90 TL + ıslah harcı 1.320,93 TL toplamı 1.356,83 TL’nin mahsubu ile bakiye 2.979,46 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre 9.052,36 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
3-Asıl ve birleşen dava yönünden davacı tarafından yapılan 5.024,52 TL harç, 1.800 TL bilirkişi ücreti, 310,50 TL posta, müzekkere masrafı olmak üzere 7.135,02 TL yargılama giderinin kısmen kabul ve red oranına göre hesaplanan 5.708,01 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacılara ödenmesine,
4-Davalı tarafından sarf edilen 50 TL yargılama giderinin kısmen kabul ve red oranına göre hesaplanan 10 TL’sinin davacılardan alınarak davalıya ödenmesine,
5-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır