Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/764 E. 2020/295 K. 16.03.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/764
KARAR NO : 2020/295

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/09/2017
KARAR TARİHİ : 16/03/2020

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafın davacı aleyhine İstanbul …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile alacak takibi başlattıklarını, en son 2012 yılında yenilenen takibin ilk olarak … esas sayısı ile işlem gördüğünü, 27/12/2016 tarihinde davalıların bono cirantası …’in mirasçıları sıfatıyla talep ile icra dosyasına taraf olduklarını, davacının takibe konulmuş olan bononun bedelini ödemiş olup bu ödeme ile ilgili imzaları karşılaştırıldığında alacaklının elinden çıktığı belli olan protokol ile anlaşmaya vardıklarını, bu anlaşma gereğince davaya konu bono yerine yeni bono düzenlenip onunla ilgili de ödemeler yapıldığını, davacı ödemesi yapılan bonoyu iade almadığı için davalı tarafın kötü niyetli olarak icra takibine devam ettiğini, davacının 23/12/2008 tanzim 28/02/2009 vade tarihli senet karşılığı olarak 22/08/2012 tanzim ve 30/10/2013 vade tarihli 100.000 USD senet düzenleyerek bu bono ile ilgili de ödeme yaparak kalan 12.000 Dolar için ödeme planı düzenlendiğini, düzenlenen ödeme planının aksine davalı tarafın kötü niyetli davranarak hem İstanbul …İcra Müdürlüğünün… esas sayılı dosya ile icra işlemlerine devam ettiğini hem de İstanbul …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı yeni icra takibi işlemleri başlattığını, bu nedenlerle öncelikle takibin durdurulması ve dava sonunda iptaline, davacının borçlu olmadığının tespitine, davalının kötü niyetli olmasından dolayı %20 kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.

CEVAP: Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; muris…’in mirasçılarının sadece davalılar olmayıp … ile …’e vesayeten …’ya da husumet yöneltilmesi gerektiğini, mirasçı… vesayet altında olduğundan davacının sulh mahkemesine müracaat ederek husumete izin kararı alması gerektiğini, ödendiği iddia edilen bono bedelinin hangi suretle ödendiğinin anlaşılamadığını, taraflar arasında birden çok borç ilişkisi bulunmakta olup murisin sağlığında davacının kendisinden sürekli bir şekilde borç aldığını, elindeki belgenin mahiyeti bu aşamada bilinmemekle birlikte murisin daha önceki borç ilişkisi nedeniyle düzenlediği belgenin bu davada kullanma gayreti içinde bulunulduğunu, dava taraf borcun ödendiği savı ile menfi tespit davası açmış ise de İstanbul …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında herhangi bir ödeme kaybı bulunmadığını, davacının icra dosyasında kapak hesabı yaptırarak tahsil harçlarını yatırması ve ödediği miktarları icra dosyasına derç ettirmesi gerekirken takibin başlangıcından itibaren 6 yıl geçtikten sonra menfi tespit davası açmasının kötü niyetinin karinesi olduğunu, ayrıca aynı ödeme belgesini davacının hem eldeki dava dosyasında hem de İstanbul …Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyasında delil olarak sunduğunu, davacının hiçbir ödeme yapmadığı halde üzerinde tahrifat bulunan ve kimin eli ürün olduğu bilinmeyen yazı ve imzalar ile bezeli belgeyi borç ödeme belgesi olarak ibraz edip ihtiyati tedbir talep ettiğini, özellikle icra takibine girişildikten sonra menfi tespit davası açılarak takibin durdurulamayacağını, biran için talebin kabul edilmesi düşünülse dahi icra dosya borcunun tamamı ile %15’i teminat ilave edilmek suretiyle borç garanti altına alındıktan sonra ancak icra takip dosyasına yatırılan paranın alacaklıya ödenmemesi yönünde karar ihdas edilebileceğini, davanın dayanağını oluşturan belge aslının kasaya alınarak incelenmek üzere taraflarına süre verilmesini , belgedeki yazı ve imzalar incelenip sahte üretildiği tespit edildiği taktirde davacı hakkında suç duyurusunda bulunacaklarını, bu nedenlerle davanın reddi ile kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava menfi tespit davasıdır.
İstanbul …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası getirtilerek incelendiğinde; … tarafından davacılar aleyhine 118.000 asıl alacak, 16.500 TL %12 işlenen faizi olmak üzere toplam 134.500 TL üzerinden takip başlatıldığı, takip dayanağının 28/02/2009 tarihli 118.000 TL değerli bono olduğu, 24/08/2012 tarihinde borçlular tarafından 71.799,80 TL ödeme yapıldığı anlaşılmıştır.
İstanbul …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası getirtilerek incelendiğinde, … tarafından davacılar aleyhine 100.000 USD senet, 10.471,23 USD işlemiş faiz, 926,43 TL komisyon olmak üzere toplam 342.072,64 TL üzerinden takip başlatıldığı, takip dayanağının 30/10/2013 vade tarihli, 22/08/2012 keşide tarihli 100.000 USD bedelli senet aslı olduğu anlaşılmıştır.
İstanbul …Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyası getirtilerek incelendiğinde; davacının …, davalının …, davanın 05/09/2017 tarihinde açılan menfi tespit davası olduğu, dosyanın derdest olup duruşmasının 09/07/2020 tarihinde atılı bulunduğu anlaşılmıştır.
Davacılar vekili 15/02/2018 tarihli ön inceleme duruşmasında, icra dosyasına konu senet kapsamında davacılar ile davalılar murisi arasında borcu sonlandıracak şekilde protokol hazırlandığını, ancak senet aslının davacılar tarafından geri alınmadığını, protokol aslının kendilerinde olduğunu, eğer imza inkarı olacaksa imza incelemesi yapılmasını talep ettiklerini, menfi tespit istemlerinin İstanbul …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasından yürütülen icra takibine ilişkin olduğunu, bu takip kapsamında borçlu bulunmadıklarını beyan ettiklerini, İstanbul …İcra Müdürlüğünün dosyasının da yine taraflar arasında imza edilen bir başka alacağa ilişkin olup adı geçen dosyayı bu nedenle dilekçede gösterdiklerini beyan etmiştir.
Mahkememiz 15/02/2018 tarihli ön inceleme duruşması ile İİK.nun 72.maddesi uyarınca kambiyo senetlerine mahsus takiplerde takip kesinleştikten sonra durdurulmasına karar verilemeyeceğinden davacı tarafça borcun tamamının söz konusu icra dosyasına depo edilmek ve alacağın %15’i kapsamında teminat mahkememize yatırılmak suretiyle yatırılan paranın davalı alacaklılara ödenmesinin tedbiren durdurulmasına, davacı vekilinin tedbir talebinin bu şartlar dahilinde kabulüne karar verilmiştir.
Mahkememizce davacılar vekiline …’in yasal mirasçılarını gösterir veraset ilamını çıkartması için yetki verilmiş, davacılar vekili bila tarihli dilekçesi ile 25/05/2018 tarihli mirasçılık belgesini dosyaya ibraz etmiş, mirasçılar … ve …’nun davaya dahil edilmesini talep etmiştir.
Dava dilekçesi ve dahili dava dilekçesi davalı … mirasçılarına; … İstanbul …Sulh Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dosyası ile vesayet altına alındığından ve vasi … olduğundan …’in vasisi sıfatıyla ve kendisi adına …’ya tebliğ edilmiştir. (TMK 462/8 mad.gerekçesinde belirtildiği üzere, açılan davada vesayet altındaki kişiyi temsilen vasinin davayı yürütmesi için ayrıca vesayet makamından izin alınmasına gerek bulunmamaktadır).
Davacılar vekiline 15/02/2018 tarihli ön inceleme duruşması ile İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası kapsamında takip çıkış bedeli 134.500 TL olmakla eksik harcı ikmal etmesi için 2 haftalık süre verilmiş, aksi taktirde talebin dava dilekçesinde yer alan 118.000 TL üzerinden dikkate alınacağı ihtar edilmiş, davacılar vekili tarafından eksik harç ikmal edilmemiştir.
Davacılar vekili tarafından protokol aslı dosyaya sunulmuş, İstanbul ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasından senet aslı gönderilmiştir.
Davacılar vekili tarafından davalıların murisinin yazı ve imzalarının bulunduğu resmi kurum yada kuruluşlar bildirilmiş, davalılar murisine ait pasaport,ehliyet ve vergi dairesine vermiş olduğu dilekçe asılları dosyaya sunulmuş, mahkememizce …Vergi Dairesi Müdürlüğünden ıslak imzalı belge asılları getirtilmiştir.
Dosya grafolojik inceleme yapılması için ATK Garfoloji uzmanı …’a tevdi olunmuş, düzenlenen 13/09/2019 tarihli raporda; inceleme konusu belge aslında … ismine atfen atılmış imzanın …’in eli ürünü olduğu belirtilmiştir.
Tarafların iddia ve savunmaları, toplanan deliller, alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde; her ne kadar davacı taraf, 23/12/2008 tanzim 28/02/2009 vadeli senet karşılığı (işbu davaya konu İst….İcra Müd.nün … sayılı takibe konu edilen 23.12.2008 tanzim tarihli, 28.02.2009 vade tarihli 118.000,00-TL bedelli bono) olarak 22/08/2012 tanzim ve 30/10/2013 vade tarihli 100.000 USD senet düzenleyerek bu bono ile ilgili de ödeme yaparak kalan 12.000 USD için ödeme planı yapıldığını, buna ilişkin de protokol düzenlendiği iddia edilmiş ise de, söz konusu protokol incelendiğinde başlıksız bir belge olduğu, herhangi bir isim içermediği, 22/08/2012 tanzim tarihli 30/10/2013 vadeli 100.000 USD senet için ödeme planı yapıldığı, kalan borç 12.000 USD ödendiğinde borcun biteceğinin belirtilmiş olduğu, protokolde geçen senet bilgilerinin İstanbul …Asliye Ticaret Mahkemesinin …esas sayılı dosyasıyla açılan menfi tespit davasına konu edilen İstanbul …İcra Müdürlüğünün 2016/33501 sayılı takipte bilgileri verilen senede(22.08.2012 tanzim tarihli, 30.10.2013 vade tarihli 100.000,-USD’lik bono) ilişkin olduğu, işbu dosyada davaya konu edilen senetle bir ilişkisinin olmadığı, davacı tarafça menfi tespit davasına dayanak başkaca bir iddiada bulunulmadığı ve bu yönde dosyaya başkaca yazılı delil de sunulmadığı anlaşılmakla davacının davasının ispatlanamadığı anlaşıldığından sübut bulmayan davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-İhtiyati tedbir kararının uygulanmamış olması nedeniyle İİK 72/4 maddesi uyarınca davalı lehine tazminata hükmedilmesine yer olmadığına,
3-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 54,40 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 2.015,15 TL harçtan mahsubu ile fazla yatıralan 1.960,75 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacılara iadesine,
4-Davacılar tarafından yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalılar duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 15.160,00 TL vekalet ücretinin davacılardan tahsil edilerek davalılara verilmesine,
6-Dosyada kullanılmayan bakiye gider avansının HMK.’nın 333. ve HMK. yönetmeliğinin 47/1. maddeleri uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa ödenmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır