Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/749 E. 2018/455 K. 04.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2017/749 Esas
KARAR NO : 2018/455
DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 24/08/2017
KARAR TARİHİ : 04/04/2018
Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyası davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesi ile, … Şti ünvanlı şirketin 16/10/2014 tarihinde ticaret sicilinden resen terkin edildiğini, ancak anılan şirket aleyhine İstanbul…Asliye Ticaret Mahkemesinin …esas sayılı dosyasında tasarrufun iptali davası ikame edilmiş olup, davanın derdest olduğunu, davada alınan bilirkişi raporunun şirketin resen terkin edilmesi sebebi ile tebliğ edilemediğini, bunun üzerine taraflarına ihya davası açıp kaydının açılmasını sağlamak üzere süre verildiğini beyanla, … Şti’nin ihya edilerek tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili vermiş olduğu cevap dilekçesi ile, davalı müdürlüğün, TTKnun 32.maddesine göre hareket ettiğini, TTK madde 32 ‘de “Sicil müdürü tescil için aranan kanuni şartların var olup olmadığını incelemekle yükümlüdür. Tüzel kişilerin tescilinde, özellikle şirket sözleşmesinin, emredici hükümlerine aykırı olup olmadığı ve söz konusu sözleşmenin kanunun bulunmasını zorunluluk olarak öngördüğü hükümleri içerip içermediği incelenir. Tescil edilecek hususların gerçeği tam olarak yansıtmaları, üçüncü kişilerde yanlış izlenim yaratacak nitelik taşımamaları ve kamu düzenine aykırı olmamaları şarttır” denilmek suretiyle ifade edildiğini, buna göre, yasal şartlar oluşmuşsa yapılan işlemle ilgili tescil kararı verildiğini, aksi halde tescil talebini gerekçe göstererek reddedildiğini, dava konusu olayda da Ticaret Sicil Müdürlüğünün 6102 sayılı TTKnun geçici 7.maddesi ile “Münfesih Olmasına veya Sayılmasına Rağmen Tasfiye Edilmemiş Anonim ve Limited Şirketleri ile Kooperatiflerin Tasfiyelerine ve Ticaret Sicil Kayıtlarının Silinmesine İlişkin Tebliği”hükümleri çerçevesinde işlem gerçekleştirildiğini, bu hükümler gereğince münfesih durumdaki ananomi ve limited şirketler ile kooperatiflerin sicil kayıtlarının ilgili düzenlemelerde belirtilen usulle resen terkin edildiğini, bu bağlamda davaya konu şirketin, mezkur hukuki düzenleme gereğince, hukuka uygun olarak sicilden terkin edildiğini, davalının davanın açılmasına sebep olmadığını beyanla, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Taraflara usulune uygun davetiye tebliğ edilmiş olup, İstanbul …Asliye Ticaret Mahkemesinin… esas sayılı dosyası, ihyası istenen şirketin ticaret sicil kayıtları celp olunmuştur.
İstanbul …Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacının … Bankası AŞ Genel Müdürlüğü, daalının …, … Şti ile bir kısım davalılara yönelik olup, mahkemece sicilden terkin edilen şirket yönünden davacı vekiline ihya davası açmak üzere süre verildiği görülmüştür.
Yapılan yargılama, davacı tarafın iddiaları, davalının beyanları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasındaki uyuşmazlığın; İstanbul Ticaret Sicil Müdürlğünün … sırasında sicile kayıtlı … Şti’nin TTK. Geçici 7. Maddesi uyarınca sicilden resen terkin edilmiş olması sebebiyle söz konusu şirket hakkında İstanbul … ATM’nin … Esas sayılı dava dosyası kapsamında yeniden ihyasına yönelik ihya davası olduğu, ihyası istenen şirketin incelenen ticaret sicil kayıtlarında şirketin … adresinde bulunduğu, TTKnun 547/1 maddesinde “Tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu anlaşılırsa, son tasfiye memurları, yönetim kurulu üyeleri, pay sahipleri veya alacaklılar, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki Asliye Ticaret Mahkemesinden, bu ek işlemler sonuçlandırılıncaya kadar, şirketin yeniden tescilini isteyebilirler.” denilmekte olup, ihyası istenilen şirketin ikametgahının mahkememiz yargı alanı dışında İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesinin yargı alanında olduğu, bu nedenle mahkememizin TTKnun 547/1 maddesi gereğince şirketin merkezinin bulunduğu yer itibariyle yetkisiz olduğu anlaşılmakla; mahkememizin yetkisizliğine, yetkili mahkemelerin İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunun tespitine, 6100 sayılı HMK.nun 20. maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden itibaren dosyanın iki haftalık süre içerisinde müracat edilmesi halinde yetkili/görevli İstanbul Anadolu Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ve dosya içeriğine göre;
1-Davacı tarafın dava dilekçesinin yetki nedeniyle REDDİNE,
2-Davaya bakmakla mahkememizin YETKİSİZLİĞİNE,
3-Yetkili mahkemenin İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunun tespitine,
4-HMK 20. Maddesi uyarınca hükmün kesinleşmesine müteakip taraflarca dosyanın yetkili İstanbul And. Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesi talep edilmesi halinde dosyanın ilgili mahkemeye gönderilmesine, 2 haftalık süre içerisinde gönderme talebinde bulunulmaması halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtarına (ihtarat yapıldı)
5-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
Başkan …
Üye …
Üye …
Katip …