Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/712 E. 2020/790 K. 14.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2017/712
KARAR NO :2020/790

DAVA:Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ:11/08/2017
KARAR TARİHİ:14/12/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı …’ya sigortalı … plaka sayılı otomobilin davacının yönetimindeki … plaka sayılı motora çarptığını, davacının davaya konu kaza neticesinde yaralandığını ve uzun süre tedavi gördüğünü, davacının uğramış olduğu bedensel zararlar nedeniyle manevi yönden büyük acı ve ızdırap çektiğini, geçirdiği tedavi süreçlerinden dolayı sosyal ve psikolojik yönden de büyük zarara uğradığını, davacıda kaza sebebiyle geçici ve kalıcı vücut fonksiyon kaybının meydana geldiğini, kazaya sebebiyet veren … plaka sayılı aracın davalı … şirketine Trafik Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğunu, maluliyet teminatının tamamından ve … tarafından karşılanmayan tedavi ve bakıcı giderleri teminatının tamamından sorumlu olduğunu, davalı … şirketine başvuru yapıldığı ancak başvuruya rağmen davacının zararlarının karşılanmadığını, kazaya tam kusuru ile sebebiyet veren aracın maliki ve sürücüsünün maddi tazminattan sigorta şirketi ile müştereken ve müteselsilen sorumlu olup ayrıca manevi tazminattan da sorumlu olduğunu, davacının kazada kusursuz olduğunu belirterek öncelikle davacının müşkül vaziyeti ve kaza suretiyle düştüğü fakru zaruretin gözetilerek Adli Yardımdan yararlandırılmasına, yaralanmalı Trafik Kazası Nedeniyle, HMK md. 107 gereğince belirlenecek bedeni zarara istinaden maddi tazminatın ve davacı müvekkilinin içine düşmüş olduğu, elem ve ıstırabın telafisi için manevi tazminatın sürücü ve araç malikinin kaza tarihi itibariyle sigorta şirketinin ise temerrüt tarihi itibariyle ticari temerrüt avans faiziyle tahsil edilerek davacıya ödenmesine, yargılama gideri, harç ve tazminat kalemleri için ayrı ayrı vekalet ücretinin de davalılara müştereken ve müteselsilen yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekilinin dava dilekçesinde … plaka sayılı aracın trafik kaydına üçüncü şahıslara devrine engel olmak için tedbir konulmasını talep etmesi üzerine Mahkememizin 21/08/2017 tarihli ara kararı ile ihtiyati tedbir talebinin HMK 381.maddesi gereğince ancak dava konusu olan şey üzerine ihtiyati tedbir konulabileceğinden HMK 389/1 ve 390/3 maddesi gereğince koşulları taşımayan ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.
CEVAP: Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının uyuşmazlığının çözümlenmesi için gerekli belgelerle birlikte davalı şirkete başvurması gerektiğini, davacı tarafın eksik evraklar ile davalı … şirketine başvuruda bulunduğunu, buna ilişkin eksik evrak yazısı davacıya ulaştırılmıştır, dava tarafın gerekli belgeleri davalı şirkete ibraz etmemek ve ödeme süresinin dolmasını beklemek ile kanunda belirtilen başvuru şartını yerine getirmemiş olduğundan dava ikame etme hakkının bulunmadığını, dava şartının yerine getirilmemesi sebebi ile davanın usul yönünden reddinin gerektiğini, trafik sigortacısı şirketin üçüncü kişilerin uğramış olduğu bedeni zararlardan sigorta poliçesinde belirtilen azami limitlerle ve işletenin veya işletenin eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru oranında maddi tazimat ile sorumlu tutulabileceği, kazanın trafik iş kazısı olduğunu ve bu nedenle … tarafından davacıya ödeme yapılıp yapılmadığının tespit edilmesi gerektiğini, Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları uyarınca geçici iş göremezlik taleplerinin teminat dışında olduğundan davalı şirketin davaya konu taleplerle bakımından herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını belirterek 6704 sayılı Torba Yasasının 5.maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri kanununun 114. ve 115. maddeleri gereğince davanın usulden reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … cevap dilekçesinde özetle; davanın husumet yokluğu nedeniyle reddinin gerektiğini, kazaya karışan motosiklet sürücüsü … olduğu halde eşinin dava açmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, 2015 yılında meydana gelen kaza ile ilgili olarak da zaman aşımı süresinin de dolduğunu, …’nin o dönem kaza nedeni ile patronu olan … ile anlaşmış ve kaza nedeni ile oluştuğunu iddia ettiği zarara karşılık 2.500,00 TL para aldığını ve karşılığında dava haklarından vazgeçtiğini de açıkça beyan ettiğini, kazada bir kusurunun olmadığını, otoparktan çıkmaya çalıştığı sırada kullandığı araca çarpanın dikkatsiz ve aşırı hızlı olarak motosiklet kullanan sürücü …olduğunu, düzenlenmiş bir maddi hasarlı trafik kazası tespit tutanağı ve hukuk Mahkemelerince yapılmış bir tespitin olmadığını, herhangi bir kusur söz konusu olsa dahi kendisinden kaynaklanmadığını, aracın da sigortasının, kaskosunun, poliçe vs. tüm belgelerinin eksiksiz ve tam olması sebebi ile oluşan hasarı ödemesi gerekenin sigorta şirketi olduğunu, kazada hiçbir kusuru ve kastının bulunmadığını belirterek haksız ve mesnetsiz davanın reddine ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Dava dilekçesi davalı …’e usulüne uygun olarak tebliğ olunmuş, süresi içinde davaya cevap vermemiş, 19/11/2018 tarihli celsede, kazanın meydana gelmesinde davacının kusurlu olduğunu, ayrıca olay tarihinde kaza sırasında tutanak tutulmasını talep ettiklerini, ancak davacının tutanak tutulmasını istemediğini, ayrıca savcılıkta şikayetinden de vazgeçtiğini, kendisine 2.500 TL para verdiklerini, buna ilişkin imzalı beyanınında bulunduğunu, tazminata hükmedilecek olursa bu bedelinde mahsubunu talep ettiklerini beyan etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava trafik kazasından kayaklanan cismani zarar nedeniyle maddi, manevi tazminat ve tedavi giderleri talebine ilişkindir.
… Asliye Ceza Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası UYAP sistemi üzerinden celb edilmiştir.
Davalı … şirketinden poliçe ve hasar dosyası, ilgili hastanelerden davacının tedavisine ilişkin tüm bilgi ve belgeler getirtilmiştir.
Dosya davacı …’nin maluliyetin tespiti için … ATK.Başkanlığına gönderilmiş … ATK 2. İhtisas kurulunun 29/04/2019 tarih ve … karar sayılı raporu ile davacının geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanmasının 30/03/2013 tarih ve … sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik Hükümleri kapsamında fonksiyonel araz bırakmadan iyileşmiş olduğu, kişinin tüm vücut engellilik oranının %0 (yüzdesıfır) olduğu, iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 3 (üç) aya kadar uzayabileceği belirtilmiştir.
Dosya Kusur bilirkişi, Aktüer bilirkişi ve Doktor bilirkişiden oluşan bilirkişi heyetine tevdi edilmiş düzenlenen 03/04/2020 tarihli raporda; davalı … tarafından … plakalı araç için tanzim olunan ZMMS Poliçesinin tanzim tarihi 17/09/2015 olmakla yeni Genel Şartlar’ın yürürlüğe girdiği 01/06/2015 tarihinden sonra olduğu, Yasal Mevzuat, Güncel İstinaf Mahkemeleri Kararları ve Güncel Yargıtay İlamları gereğince, 01/06/2015 tarihinden sonra düzenlenen Poliçe dönemine giren trafik kazasına bağlı bedensel zararlarda 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları uygulanacağından işbu Genel Şartlarında belirlenen kriterlere göre hesaplama yapıldığı, … plaka sayılı otomobil sürücüsü …’ün %100 oranında kusurlu olduğu, davacı sürücü (… plaka sayılı motosiklet sürücüsü) …’nin olayın oluşumunda kusursuz olduğu, davacı …’ye ait … Hizmet Döküm Cetveli’ nin incelenmesi sonucunda; davacının olay tarihinden itibaren geriye doğru son 3 aylık vergilendirilmiş brüt ücretinin, aynı yıl ülkemizde uygulanan brüt asgari ücretin 1,021 katı düzeyinde olduğu tespit edildiğinden hesaplamanın buna göre yapıldığı, ATK 2. Adli Tıp İhtisas Kurulu’nun 29/04/2019 tarihli raporu ile davacının tüm vücut engellilik oranının %0 (sıfır) olduğu tespit edildiğinden sadece 3 aylık geçici iş göremezlik dönemi boyunca %100 malul kaldığının kabulü ile hesaplama yapıldığı, hesaplamaya konu kazada Davacı …’ye, … tarafından iş kazası ve meslekhastalığı sigorta dalından, davalı … şirketine rücu edilebilecek peşin sermaye değerli ödeme yapılıp yapılmadığı dosya münderecatından anlaşılmadığından peşin sermaye değeri tenzili yapılamadığı, davacı …’nin geçici iş görmezlik dönemine ait maddi zararının 7.120,56 TL olduğu, 100,00 TL evde pansuman, bakım için gerekli tıbbi malzemeler ve ilaç giderleri için, 1.000,00 TL hastanelere kontrollere gidiş-geliş esnasında ulaşım ve diğer sosyal giderleri için olmak üzere toplam 1.100,00 TL gideri olduğu, bakıcı gideri olmadığı, kazanın meydana gelmesinde kusuru olmadığından 1.100,00 TL tedavi giderinin tamamını talep edebileceği, talep edebileceği 1.100,00 TL tedavi giderinden davalıların sorumlu olup olmadıkları ve sorumlu iseler sorumluluk miktarlarının Mahkememiz takdirinde olduğu belirtilmiştir.
… … … Müdürlüğü yazı cevabında davacıya 1.733,33 TL iş kazası nedeni ile rücuya tabi geçici iş göremezlik ödemesi yapıldığı, sürekli iş göremezlik gelirinin bağlanmadığından rücuya tabi herhangi bir davanın açılmadığı bildirilmiştir.
Davacı vekili 21/10/2020 tarihli talep artırım dilekçesi ve 11.12.2020 tarihli ıslah dilekçesi ile 500,00 TL geçici iş göremezliğe bağlı maddi tazminat miktarı 6.620,56 TL artılarak 7.120,56 TL’ye, 250,00 TL … tarafından karşılanmayan tedavi – yol – yemek – refakatçi ve sair tedaviye bağlı ek giderler 850,00 TL artırılarak 1.100,00 TL’ye , kalıcı meslekte kazanma gücü kaybına bağlı maddi tazminat 100,00 TL, geçici ve tespit edilebilirse kalıcı bakıcı gideri ihtiyacına ilişkin maddi tazminat 150,00 TL olmak üzere toplam 7.470,56 TL arttırarak dava değerini 8.470,56 TL’ye çıkarmış, ıslah harcını yatırmıştır.
Tarafların iddia ve savunmaları, toplanan deliller, alınan ATK ve bilirkişi raporları ile tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde; 18/09/2015 tarihinde davalı tarafa sigortalı araç sürücüsü … yönetimindeki … plaka sayılı otomobil ile seyir halindeyken olay mahalline geldiğinde kontrolsüzce sola yönelerek U dönüşü yaptığı, motosiklet sürücüsünün hızını ve uzaklık ve hızını dikkate almadığı, motosikletin istikametini kapatarak olayın meydana gelmesine sebebiyet verdiği, otomobilinin ön kısımları ile davacı sürücü yönetimindeki … plaka sayılı motosikletin ön kısmına çarpması sonucu davacının yaralandığı anlaşılmıştır. Dosya içeriğiyle uyumlu ve hükme esas alınabilir raporu dahilinde oransal şekilde yapılan kusur ayrımının dosya içeriğiyle de uyumlu olduğu değerlendirilmiştir.
ATK.2.ihtisas kurulu tarafından davacının geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanmasının 30/03/2013 tarih ve … sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik Hükümleri kapsamında fonksiyonel araz bırakmadan iyileşmiş olduğu, kişinin tüm vücut engellilik oranının %0 (yüzdesıfır) olduğu, iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 3 (üç) aya kadar uzayabileceği belirtilmiştir.
… plaka sayılı araç davalı … nezdinde kaza tarihini de kapsayacak şekilde ZMMS poliçesi ile sigortalanmış olup sigorta şirketinin, davalı sürücünün ve araç malikinin/işletenin meydana gelen zarardan kusur nispetinde 6098 Sayılı TBK 49, 54,56, 2918 Sayılı KTK 85,90,91, 6102 Sayılı TTK 1401 ve 1409. maddeleri uyarınca sorumlulukları esastır.
Davalı … vekili tarafından 01/06/2015 tarihli trafik genel şartları gereği sağlık gideri teminatından …’nın sorumlu olduğundan bahisle davalı kurumun geçici iş göremezlik tazminatına ilişkin sorumluluğunun olmadığı iddia edilmiş olmakla birlikte yeni genel şartların A.5.b maddesinde tedavi süresine ilişkin çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderler sağlık giderleri teminatı kapsamında ve bu teminatın da …’nun sorumluluğunda olduğu, bu nedenle sigorta şirketlerinin sorumluluğunun bulunmadığı açıklanmış ise de, 6111 Sayılı yasa ile değişik 2918 Sayılı yasanın 98.maddesinde … tarafından karşılanacak tedavi giderleri arasında geçici iş göremezlik tazminatının sayılmadığı, bu durumda …nun sorumluluğunun alt norm düzeyinde genel şartlar ile genişletilemeyceğinden sözü geçen ilgili genel şart hükmünün uygulanma kabiliyetinin bulunmadığı, geçici iş göremezlik tazminatının da teminat kapsamında kaldığı anlaşılmaktadır.( Emsal için bknz BAM 40.HD’nin 2019/4182 E., 2019/656 K. Sayılı kararı).
Mahkememizce kusur ve maluliyet oranları dikkate alınarak yeterli izahatı içerir, denetlenebilir ve hükme esas alınabilir nitelikteki aktüer ve doktor bilirkişi tarafından hazırlanan rapora göre davacının geçici iş göremezlik zarar tutarı (davalı sürücünün % 100 kusuru oranında) 7.120,56 olarak hesaplanmıştır. İş bu bedelden davacıya … tarafından yapılan 1.733,33 TL rücuya tabi geçici iş göremezlik ödemesi yapıldığı anlaşılmakla bu bedelin mahsubu sonucu 5.387,23 TL geçici iş göremezlik tazminatının davalı … yönünden temerrüt tarihi 18/05/2017 tarihinden itibaren davalı sürücü, araç işleteni/maliki yönünden olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiştir. Her ne kadar davacı tarafça sürekli iş göremezlik tazminatı da talep edilmiş olmakla birlikte düzenlenen ATK raporunda davacının sürekli maluliyetinin bulunmadığı tespit edilmekle sürekli iş göremezlik tazminatı yönünden ve doktor bilirkişi tarafından davacının kazadaki yaralanması nedeniyle başkasının desteğine ihtiyacı olmadığı değerlendirilmekle bakıcı gideri yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekmiştir.
Öte yandan davacı tedavi ve yol gideri de talep etmekle, doktor bilirkişi tarafından yapılan tespitler nazarında 100 TL evde pansuman, bakım için gerekli tıbbi malzemeler ve ilaç giderleri için, 1.000 TL ise hastanelere kontrollere gidiş geliş esnasında ulaşım ve diğer sosyal giderler için olmak üzere toplam 1.100 TL tedavi ve yol gideri tazminatının davalı … yönünden temerrüt tarihinden itibaren, davalı sürücü, araç işleteni/maliki yönünden olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiştir.
Her ne kadar davalı … davacının davasını geri almasına karşılık 2.500,00-TL ödeme yaptığını ileri sürmüş ise de davacı vekili söz konusu tutarın ceza dosyasının geri alınması ile ilgili olduğunu beyan etmiş, davalı tarafından dosyaya sunulan 16.03.2020 tarihli beyan dilekçesi ekinde mevcut senedin 24.11.2016 düzenleme tarihli/vadeli olduğu (dava tarihinden önce düzenlendiği), senedin arkasında geçen “…davamdan vazgeçtiğim için alıyorum, hiçbir hakkım yoktur.” şeklindeki ifadenin Mahkememiz nezdinde açılan işbu davadan vazgeçildiğine ilişkin olduğuna dair açık bir ibare olmaması nedeniyle itibar edilmemiştir.
Manevi tazminat talebi yönünden; manevi tazminatın hukuki niteliği, bu kapsamda zenginleşmeye meydan vermemesi ve fakat aynı zamanda davacıdaki manevi zararı giderecek nitelikte olması gözönüne alınarak, duyduğu elem’i gidermek bakımından davacı lehine kazanın tarihi, oluş şekli, tarafların kusur durumları, davacının yaşı, yaralanmasının niteliği, maluliyet oranı, paranın alım gücü, tarafların dosyaya yansıyan ekonomik ve sosyal durumları dikkate alınarak davacı için 2.000 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı sürücü, araç işleteni/malikinden müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
1-)Maddi tazminat yönünden;
1-a) Geçici iş göremezlik tazminatı yönünden davanın KISMEN KABULÜ ile, 5.387,23-TL geçici iş göremezlik tazminatının, davalılardan …A.Ş. yönünden temerrüt tarihi 18.05.2017 tarihinden itibaren, davalılar … ve … yönünden olay tarihi 18.09.2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte ( davalı … şirketinin ZMMS poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere ) davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
1-b)Tedavi, yol vs. gideri yönünden davanın KABULÜ ile, 1.100,00-TL tedavi ve yol gideri tazminatının, davalılardan …A.Ş. yönünden temerrüt tarihi 18.05.2017 tarihinden itibaren, davalılar … ve … yönünden olay tarihi 18.09.2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine,
1-c) Sürekli İş Göremezlik tazminatı yönünden davanın REDDİNE,
1-d) Bakıcı gideri yönünden davanın REDDİNE,
2-)Manevi tazminat yönünden, 2.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 18.09.2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan … ve …’dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
3-)Dava açılırken harç yatırılmadığı anlaşılmakla harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 443,14 TL nispi karar harcından 139,00 TL ıslah harcından mahsubu ile bakiye 304,14 TL nispi harcın davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak hazineye irad kaydına,
-Kabul edilen maddi tazminat miktarı üzerinden hesaplanan ve karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince 4.080,00 TL ücreti vekaletin davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
-Red edilen maddi tazminat miktarı üzerinden hesaplanan ve karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince 1.983,33 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak kendini vekil ile temsil eden davalı … şirketine verilmesine,
-Davalılar tarafından yapılan ve dosyaya yansıyan yargılama gideri bulunmadığından hüküm kurulmasına yer olmadığına,
4-)Kabul edilen manevi tazminat miktarı üzerinden hesaplanan ve karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince 2.000,00 TL ücreti vekaletin davalılar … ve …’tan müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5-)Davacı tarafından yapılan 139,00 TL harç, 1.800,00 TL bilirkişi ücreti, 355,40 TL posta, müzekkere ve tebigat masraf olmak üzere toplam 2.294,40 TL yargılama giderinin kısmen kabul ve redde göre hesaplanan 1.950,56 TL’sinin davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
6-)Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider/delil avansının talep halinde ve karar kesinleştiğinde taraflara İADESİNE,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafların yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.14/12/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır