Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/711 E. 2018/844 K. 28.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/711
KARAR NO : 2018/844
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/08/2017
KARAR TARİHİ : 28/06/2018
Mahkememizde görülmekte olan tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
(I) TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
(1)Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Davalı Şirkete sigortalı…’ın malik ve işleteni olduğu … Plakalı aracın 13/01/2016 tarihinde … ‘e ait … Plakalı araca çarparak hasırlanmasına sebebiyet verdiğini, davalıya sigortalı araç sürücüsünün dosya kapsamındaki maddi hasarlı trafik kazası tespit tutanağından da anlaşılacağı üzere, kazanın oluşumunda %100 kusurlu olduğunu, … plakalı aracın 13/07/2016/2017 vade tarihli … Nolu Zorunlu Mali Mesuliyet Poliçesi ile davalıya sigortalı olduğunu, davalının değer kaybından poliçe limitleri dahilinde sorumlu olduğunu, meydana gelen hasar neticesinde müvekkiline ait araçta değer kaybı oluştuğunu, davalı Sigorta Şirketine değer kaybı alacağının temlik alan tarafa ödenmesi için 18/04/2017 tarihinde başvuru yapılmışsa da iş bu davanın açıldığı güne kadar herhangi bir ödeme yapılmadığını, davalının 28/04/2017 tarihinde temerrüde düştüğünü, …’in davalı sigorta şirketinden alacağını BK M. 183 vd. maddeleri gereği, hukuka uygun olarak ve şekil şartlarını da sağlamak suretiyle alacağın temliki yoluyla müvekkili impact… ‘ye devrettiğini beyan ile, değer kaybı hasarına ilişkin uyuşmazlık sebebi ile talep edebilecekleri miktarın bilirkişi marifeti ile tespit edilmesinden sonra alacak miktarını belirlenecek miktar kadar arttıracaklarını belirterek, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla şimdilik 500,00-TL değer kaybı bedelinin poliçe limitleri dahilinde muhatap şirketin temerrüt tarihi olan 28/04/2017 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsilini, her türlü başvuru, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
(2)Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; …plakalı aracın müvekkili şirket…Sigorta tarafından 13/07/2015-2016 tarihleri arasında geçerli olmak üzere… no.lu Trafik. Sigorta Poliçesi ile sigortalandığını, davacı yanın dava konusu kazanın meydana geldiğini ispat etmesi gerektiğini, davacı yana ait olduğu iddia edilen aracın ruhsatının celbi ile davacıya ait olup olmadığının tespit edilmesini, davaya konu talebin zamanaşımına uğradığını, müvekkili şirket tarafından davacı yanın kasko sigortacısına 28/03/2016 tarihinde 2.659 TL maddi hasar ödemesi yapıldığını, davacının aracında bu kaza nedeniyle herhangi bir değer kaybı söz konusu olmadığını, gerek hasar miktarının bu derece az olması, gerekse de söz konusu aracın daha önce karıştığı diğer kazalar göz önüne alındığında değer kaybı hesaplanmasının mümkün olmadığını, müvekkili şirketin sorumluluğunun trafik poliçesindeki limitler ve sigortalıların kusuru ile sınırlı olduğunu belirterek, sigortalı araç sürücüsüne atfı kabil kusur bulunmaması ve karşı araçta değer kaybı olmaması nedeniyle davanın reddini, mahkeme masraf ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
(II) ÇEKİŞMELİ VAKIALAR HAKKINDA TOPLANAN DELİLLER :
(1)Taraflara usulüne uygun olarak tebligat yapılmış olup, davalı sigorta şirketinden hasar dosyası, …A.Ş’den rucü ödemesine ilişkin dosya celp olunmuştur.
(III) DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Dava; trafik kazası sonrası araçta meydana gelen değer kaybına istinaden tazminat istemine ilişkindir.
Mahkememizce yapılan yargılama devam ederken; davalı vekili tarafından ibraz edilen 21/06/2018 tarihli beyan dilekçesinde özetle; taraflar arasında akdedilen protokol sonucunda sulh olduklarını, sulh anlaşması gereği davacı taraf ile karşılıklı şekilde avukatlık vekalet ücreti ve yargılama gideri taleplerinin olmadığını, davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
Davacı vekili ise 28/06/2018 tarihli celsede; karşı tarafla sulh olduklarını, davanın konusuz kaldığını, karşılıklı vekalet ücreti ve yargılama gideri taleplerinin olmadığını bildirmiştir.
HMK’nın 315. maddesi gereğince; “Sulh, ilgili bulunduğu davayı sona erdirir ve kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur.” Tarafların dava konusu uyuşmazlıkla alakalı sulh oldukları, karşılıklı olarak yargılama gideri vekalet ücreti talepleri bulunmadığı görülmekle dava hakkında sulh nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına dair karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
(IV) HÜKÜM SONUCU :
1-Taraflar arasında sulh sağlandığı anlaşıldığından ve dava konusuz kaldığından davanın esası hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2- Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 35,90 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 31,40 TL harçtan mahsubu ile bakiye 4,5 TL harcın davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Talep gibi sulh nedeniyle taraflar yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
4-Taraflarca yapılan yargılama masraflarının kendi üzerlerinde bırakılmasına,
“5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”
5-Dosyada kullanılmayan bakiye gider avansının HMK.’nın 333. ve HMK. yönetmeliğinin 47/1. maddeleri uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa ödenmesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı , 5235 sayılı kanunun 33-(1), 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341-(1) ve devamı maddeleri uyarınca, gerekçeli kararın usulen taraflardan her birine tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre dahilinde, Mahkememize dilekçe ile başvurmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.
Katip
¸e-imzalıdır
Hakim
¸e-imzalıdır

“5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”