Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/672 E. 2018/1128 K. 22.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/672 Esas
KARAR NO : 2018/1128
DAVA : İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 27/07/2017
KARAR TARİHİ: 22/10/2018
Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirketin ortak ve yetkililerinin aynı olduğu ve dava dışı olan …Şti adına ve hesabına 20/07/2017 tarihinde… Bankası… Şubesi…numaralı hesabından ödenmesi gereken 22.500,00 TL’nin ödenmesi için şirket muhasebe çalışanına talimat verildiğini, söz konusu talimata rağmen muhasebe çalışanının 22.500,00 TL’yi dava dışı şirket adına ve hesabına ödemesi gerekirken sehven davacı şirketle daha önce ticari ilişkisi bulunan ve davacı şirketin kullandığı internet bankacılığı hesap gönderim listesinde kayıtlı olan davalı …Şti adına ve hesabına ödeme yapıldığını, davacı şirketin davalı şirkete hiçbir borcu bulunmadığını, söz konusu tutarın şirket çalışanının hatası sonucu davalı şirket hesabına gönderildiğini, anılan nedenlerle öncelikle yapılan havale işlemine ilişkin bedelin davalı şirket tarafından kullanılmaması ve 3.şahıslara ödemmesei adına HMK 389/1 maddesi doğrultusunda tedbir kararı verilmesi ile davalı şirket hesabına sehven gönderilen 22.500,00 TL’nin istirdatı ile yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkememizce davacı vekilinin tedbir talebine ilişkin; HMK.390/3.maddesi gereğince ihtiyati tedbir kararı verilebilmesi için talepte bulunan davacının davaya konu bu meblağın davalı şirket banka hesabına sehven gönderildiği yönündeki iddiasının dava dilekçesi ekinde sunacağı delilerle yaklaşık olarak ıspat etmesi gerekmekte olup dosya kapsamına nazaran HMK.390/3.maddesi kapsamında koşulları oluşmayan ihtiyati tedbir isteminin yerinde görülmediğinden reddine karar verildiği görülmüştür.
Davacı vekili tarafından, mahkememizce verilen tedbir talebinin reddine ilişkin karar İstinaf edilmiş olup, İstinaf ..Hukuk Dairesi’nin…Esas … Karar ve 07/03/2018 tarihli karar ile davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK 353/1-b1 maddesi gereğince reddine karar verildiği görülmüştür.
Bilahare mahkememizce yapılan 05/03/2018 tarihli celsede; davacı şirket tarafından davalı şirket hesabına 20/07/2017 tarihinde gönderilen 22.500,00 TL’nin halen davalı şirket hesabında bulunması durumunda hesap üzerine %15 teminatla ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmiş, davacı vekilince tedbire ilişkin teminatın mahkememiz veznesine depo edildiği görülmüştür.
CEVAP: Davalı … Bankası AŞ vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu edilen 22.500,00 TL’nin transfer işleminin BK 555 ve devamı maddelerinde düzenlenmiş olan havale ilişkisi olduğunu, davalı bankanın davacı şirketin talimatı çerçevesinde işlem yaptığını, davalı bankanın talimat gereği yükümlülüğünü yerine getirerek ödemeyi dava dışı şirket hesabına gönderdiğini, havale işlemi tamamlandıktan sonra dava konusu tutarın davacı şirkete geri ödenebilmesi için dava dışı şirketin yazılı rızası olması gerektiğini, davalı banka tarafından dava dışı şirketin yazılı rızası olmadan geri ödeme yapılmasının imkansız olduğunu, kaldı ki davalı bankanın müşterisi davacının havale alıcısına herhangi bir borcunun bulunup bulunmadığını bilecek durumda olmadığını, anılan nedenlerle haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
Davalı şirket tarafından davaya cevap dilekçesi sunulmamıştır.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, davacı tarafından davalı şirkete gönderilen 22.500,00 TL bedelli havalenin sehven gönderildiğinden bahisle davalı şirkete borçlu olmadığının tespiti ile sehven gönderilen havale bedelinin istirdatına ilişkin istirdat davasıdır.
Mahkememizce davacı şirketin ticari defter ve belgeleri ile davalı banka kayıtları üzerinde inceleme yapılarak, davacı ile davalı şirket arasında herhangi bir ticari ilişki bulunup bulunmadığı, davacı tarafından davalı şirkete gönderilen 22.500,00 TL’lik havalenin davacı ticari defterlerinde kayıtlı olup olmadığı ve söz konusu bedelin çekilip çekilmediği hususlarında bilirkişiler Mali Müşavir … ile Bankacı …’den rapor aldırılmasına karar verilmiş, sunulan bilirkişi raporunda; davacı ile davalı şirket arasında herhangi bir ticari ilişki bulunmadığı, bu nedenle davacı tarafından sehven davalı şirkete 20/07/2017 tarihinde gönderilen 22.500,00 TL ödemenin davacı tarafa geri iadesinin gerektiği, davacı tarafındandavalı şirkete yapılan havalenin halen diğer davalı … AŞ’de davalı şirketin hesabında blokeli olarak durduğu ve bu tutarın davalı tarafından hesabından çekilmediği bildirilmiştir.
04/06/2018 tarihli celsede 7101 sayılı Kanun’un 61. Maddesi ile 6102 sayılı TTK’nun 4.maddesinin 2.fıkrasında yapılan değişiklik uyarınca söz konusu kuralın bir usul kuralı olması ve usul kurallarının derhal yürürlüğe girmesi gözönüne alınarak yargılamada bu aşamadan sonra basit yargılama hükümlerinin uygulanmasına karar verilmiş, yine davacı vekili tarafından ayın celsede davalı …’ne sehven dava açıldığını, bu nedenle …Bankası yönünden açılan davayı takip etmediklerini beyan etmesi üzerine davacı tarafından davalı T. …aleyhine açılan davanın HMK 320.maddesi uyarınca taraflardan biri tarafından yenileninceye kadar işlemden kaldırılmasına karar verildiği görülmüştür.
Yapılan yargılama, davacının iddiaları, davalının beyanları, aldırılan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı şirket tarafından 20/07/2017 tarihinde davalı … Bankası AŞ’ne verilen havale talimatı ile davalı şirkete 22.500,0 TL ödeme gönderildiği, yapılan inceleme neticesinde taraflar arasında herhangi bir ticari ilişki bulunmadığı, davacı tarafından, dava dışı alacaklı hesabına havale gönderecek iken sehven davalı şirket hesabına 22.500,00 TL ödeme gönderildiği, bu para aktarımında davalı bankanın ve diğer davalı şirketin herhangi bir kusurunun bulunmadığı, yapılan havalenin davalı şirketin hesabında durduğu, davalı şirketin hesaplarının blokeli durumda olduğu, sonuç itibariyle davacı şirket ile davalı şirket arasında herhangi bir ticari ilişki bulunmaması ve ödemenin sehven gerçekleştiği anlaşıldığından davacı tarafından davalı şirket aleyhine açılan davanın kabulü ile 22.500,00 TL ödemenin davalı şirketten alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş, yine davalı … AŞ aleyhine açılan davanın taraflarca takip edilmemesi nedeniyle açılmamış sayılmasına karar verilmiş, aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi ve ayrıntısı yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı …aleyhine açılmış bulunan davanın taraflarca takip edilmemesi nedeniyle açılmamış sayılmasına,
2-Davalı …Şti. hakkında açılan davanın kabulü ile davacı tarafından davalı hesabına sehven gönderilen ve halen davalı adına…şubesinin …nolu hesabında bulunan 22.500,00 TL’nin davacıya ödenmek suretiyle davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bu hususta hüküm kesinleştiğinde ilgili bankaya müzekkere yazılmasına,
3-Teminat iadesi ile ilgili HMK 392/2 maddesi uyarınca işlem yapılmasına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 1.536,97 TL nispi karar harcından peşin alınan 384,25 TL’nin mahsubu ile bakiye 1.152,72 TL’nin davalı şirketten tahsili ile hazineye irat kaydına,
5-Davacı tarafından yatırılan 384,25 TL peşin harcın davalı şirketten alınarak davacıya verilmesine,
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği hesap ve takdir olunan 2.700,00 TL ücreti vekaletin davalı şirketten alınarak davacıya verilmesine,
7-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği hesap ve takdir olunan 2.700,00 TL ücreti vekaletin davacı şirketten alınarak davalı bankaya verilmesine,
8-Davacı tarafından yapılan 1.400,00 TL bilirkişi ücreti ve 255,00 TL posta masrafı olmak üzere toplam 1.655,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
9-Davalı banka tarafından yapılan 28,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
10-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
Katip …
Hakim …