Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/670 E. 2019/508 K. 18.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2017/670 Esas
KARAR NO: 2019/508

DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 27/07/2017
KARAR TARİHİ: 18/06/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı banka davalılar aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … esasına kayıtlı dosyası ile Genel Haciz Yoluyla ilamsız icra takibi başlattığını, örnek no:7 ödeme emrinin davalılara tebliğ edildiğini, bunun üzerine davalı … tarafından itiraz yapıldığını, itidaz neticesinde takibin durduğunu, davacı banka ile asıl borçlu …A.Ş arasında 21/03/2014 tarihinde 2.000,000,00 TL limitli Genel Kredi Sözleşmesi akdedildiğini, diğer davalı …’nin müştereken borçlu müteselsilen kefil olduğunu, davaya konu kredi ve sözleşmelerden doğan sorumluluğun yerine gitirilmemesi nedeniyle davacı bankanın sözleşmelerin ilgili maddeleri ve İİK’nın 68/b maddesi gereği … Noterliği’nin 03/02/2017 tarih,… yevmiyi numaralı ve 31/01/2017 tarih itibariyle kat edildiğini, ancak davalıların herhanği bir ödeme yapmadıklarını, davalını yapmış olduğu itirazın haksızlığının tespiti ile iptalini ve takibin devamını, dava değerinin %20’den az olmamak kaydıyla davalını icra inkar tazminatına hükmadilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı yanca dosya kapsamında sunulan “Genel Kredi Sözleşmesi” başlıklı sözleşmenin eklerinin tetkikinde “yükümlülük altına girdiğini” gösterir açık bir ifadenin yer almadığını, nitelikli şekil şartına uyulmadığının anlaşıldığını, davacının dava dilekçesinin eklerinde davacını asıl borçluyu başvurduğunu gösterir hiçbir emarenin olmadığını, davacının asıl borçluyu başvurmaksızın davalıya icra takibi yöneltmesinin hukuka aykırı olduğunu, davalının kefalet sözleşmesi ile bağlı olduğunun kabul edilse dahi ilk olarak asıl borçluya başvurma şartının gerçekleşmediğini, davacı yanca dava dilekçisi ile asıl borçlunun temerrüd tarihine ilişkin bir belge sunulmadığını, talep olunan faiz oran ve sürelerine itiraz haklarının saklı tutulmasını, davanın reddini, davacı tarafından davalının borçlu olmadığının bilinmesine rağmen kötü niyetle ikame edilin dava nedeniyle dava değerinin %20’sinden aşağı olmamak kaydı ile davacı aleynine kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yüklenilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

BİLİRKİŞİ RAPORU: Taraflar arasındaki uyuşmazlığın tespiti bakımından dosya bilirkişi Bankacı…’a tevdii edilmiş olup; 28/02/2018 tarihli raporda özetle; Asıl Alacak : 207.372,63 TL, İşlemiş Akdi Faiz (Temerrüt öncesi %15.75) : 12.610,85 TL %5 BSMV (Akdi Faizin) : 654,54 TL İşlemiş Temerrüt Faizi (Temerrüt/Takip arası 09/02/2017-07/03/2017 arası 26 gün %50) 7.488,45 TL %5 BSMV :374,42 TL = 228.500,89 TL toplam alacak hesaplandığını, davalı borçludan takipte : … Nolu Krediden takipte talep edilen alacak 207.372,63 TL asıl alacak, 24.303,64 TL işlemiş faiz, 1.119,49 TL ferileri olmak üzere toplamda 232.795,76 TL alacak talebinde bulunulduğunu, talebin asıl alacak yönünden uygun, işlemiş faiz ve ferileri yönünden ise fazla talebin uygun olmadığını, takipten (07/03/2017) tarihinden itibaren 207.372,63 TL asıl alacak için %50 temerrüt faiz talebinin taraflar arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesine, Bankacılık uygulama ve teamüllerine uygun olduğu şeklinde görüş bildirmiştir.

DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, dava dışı …A.Ş. İle davacı arasında imzalanmış olan, davalının da müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatı ile imzalamış olduğu, 21/03/2014 tarihli 2.000.000,00-TL limitli genel kredi sözleşmesi davacı bankadan kullanılan krediden kaynaklana alacağın tahsili için davacı tarafından İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün…Esas sayılı dosyası ile başlatılan takibe davalı tarafından yapılan itirazın iptaline ilişkindir.
Davacı tarafından İstanbul… İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı dosyası takip alacağı 20/10/2017 tarihli temlik sözleşmesi ile … A.Ş’ye temlik edilmiştir.
İcra dosyanın incelenmesinde davalı tarafından borca ve ferilerine itiraz edildiği, davanın hak düşürücü süre içinde açıldığı, davalının 15/03/2017 tarihli şikayeti (icra memur muamelesini şikayet) nedeni ile İstanbul … İcra hukuk mahkemesinin 12/06/2018 tarihli … Esas, …Karar sayılı kararı ile ödeme emrinin iptaline karar verildiği, anlaşılmıştır. Davacı tarafından tekrar ödeme emri gönderildiği, ödeme emrinin davalıya 20/12/2018 tarihinde tebliğ edildiği, davalı tarafça 24/12/2018 tarihli dilekçe ile borca ferilerine itiraz edildiği bu itibarla dava şartının bulunduğu anlaşılmıştır.
Davalı tarafça (cevap dilekçesinde özetle) kefalet yönünden şekil şartına uyulmadığı, geçerli bir kefaletin bulunmadığı, TBK 586/2. Maddesi gereği öncelikle rehinin paraya çevrilmesi gerektiği iddia edilmektedir.
Dosya kapsamından dava dışı borçlu …A.Ş. Ye …Noterliği’nin 03/02/2017 tarih ve…yevmiye numaralı hesap kat ihtarının 07/02/2017 tarihinde tebliğ edildiği, davalının genel kredi sözleşmesini müteselsil kefil sıfatı ile imzaladığı, kefil olunan miktarın el yazısı ile 2.000.000,00-TL olarak yazıldığı, “müteselsil” ibaresinin de el yazısı ile yazılmış olduğu bu itibarla geçerli bir kefalet sözleşmesinin bulunduğu anlaşılmaktadır. Öte yandan rehinin asıl borçlunun borcuna teminat teşkil etmesi nedeniyle müteselsil kefilin icra yolu ile takibi mümkündür.
Delillerin celbinden sonra yaptırılan bilirkişi incelmesi sonucu düzenlenen 28/02/2018 tarihli bilirkişi raporunda; imzalan genel kredi sözleşmesi kapsamında 23/06/2015 tarihinde kullanılan… nolu taksitli ticari kredinin ödenmeyen dört taksidi nedeniyle davacının 207.372,63 TL ana para alacağının olduğu, hesap kat ihtarının dava dışı borçlu ile davalıya 07/02/2017 tarihinde tebliğ edildiği, bu itibarla mehil sonunda ödeme yapılmaması nedeniyle davalı açısından 09/02/2017 tarihinde temerrütün gerçekleştiği, sözleşmeden belirlenen akdi faiz oranın %15,75-TL olduğu, yine sözleşmeye göre (temerrütün gerçekleştiği tarih itibarıyla bankaca ticari kredilere uygulan en yüksek faiz oranı olan %25’in %100 fazlası) temerrüt faizi oranın %50 olduğu, davacının davalıdan 207.372,63 TL asıl alacak, 12.610,85 TL işlemiş akdi faiz (temerrüt öncesi), 7.488,45 TL temerrüt faizi alacağı bulunduğu hesaplanmıştır. Dosya kapsamı da dikkate alınmak suretiyle denetime elverişli olarak düzenlen bilirkişi raporu mahkememizce hüküm kurmaya elverişli kabul edilmek suretiyle (temlik alan davacının banka olmaması nedeniyle davanın BSMV yönünden reddi ile) davanın kısmen kabulüne, fazlaya ilişkin talebin reddine, alacağın belirlenebilir olması nedeniyle İcra İflas Kanun’unun 67/2. maddesi uyarınca asıl alacak miktarının (227.471,93 TL) %20.’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, davacının takipte kötü niyetli olduğu sabit olmadığından davalının tazminat talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi ayrıntılı kararda açıklanacağı üzere,
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile İstanbul … İcra Müdürlüğü’ nün … esas sayılı takip dosyasında davalı tarafından yapılan itirazın KISMEN İPTALİNE, takibin 207.372,63 TL asıl alacak, 12.610,85 TL işlemiş akdi faiz (temerrüt öncesi), 7.488,45 TL temerrüt faizi olmak üzere toplam 227.471,93 TL üzerinden takip talebindeki şartlar ile devamına, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
2-İcra İflas Kanun’unun 67/2. maddesi uyarınca asıl alacak miktarının (227.471,93 TL) %20.’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Davalının kötü niyet tazminatı talebinin davacının takipte kötü niyetli olduğu sabit olmadığından REDDİNE,
4-Alınması gerekli harçtan peşin alınan harcın mahsubu ile bakiye kalan 13.293,24 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
5-Davacının yapmış olduğu harç posta müzekkere masrafı toplam 3.341,26 TL’nin kabul ve ret oranına göre 3.264,00-TL sinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
6-Davalının yapmış olduğu masraf bulunmadığından bu hususta hüküm kurulmasına yer olmadığına,
7-Davacı yargılamada kendini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden AAÜT sine göre tespit olunan 19.598,32 TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
8-Davalı yargılamada kendini vekil ile temsil ettirdiğinden reddedilen miktar üzerinden AAÜT sine göre tespit olunan 2.725,00- TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve temyiz harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

“Bu belge 5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”