Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/621 E. 2018/853 K. 03.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARARIDIR
ESAS NO : 2017/621
KARAR NO : 2018/853
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/07/2017
KARAR TARİHİ : 03/07/2018
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki ticari ilişki neticesinde fatura ve cari hesap alacağı doğmuş olup mevcut borca ilişkin herhangi bir ödeme yapılmadığını, alacağın tahsili amacıyla 14/06/2017 tarihinde İstanbul …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını, davalı tarafından borca, faize ve faiz oranına itiraz edildiğini, takibin durduğunu, karşı tarafın itirazında hiçbir dayanak göstermemiş olup iddiasını destekler herhangi bir delil de sunamadığını, bu nedenlerle davanın kabulü ile takibin devamına, davalının %20 icra inkar tazminatına mahkumiyetine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava dilekçesi davalıya usulüne uygun olarak tebliğ olunmuş, davaya cevap vermemiş, duruşmalara katılmamıştır.
Dosya mali müşavir bilirkişiye tevdi olunmuş, düzenlenen 29/01/2018 tarihli raporda; davacı tarafın 2016 yılı ticari defter ve belgelerinin 6102 Sayılı TTK.64.md.ve 213 sayılı VUK 221.md.göre açılış ve kapanış tasdiklerinin usulüne uygun tasdik edilmiş olduğu, HMK.222.maddesine göre kendi lehine delil vasfını taşıdığı, davacı ile davalı arasında davacıya ait işyerlerine davalı tarafından satılan malzeme bedelleri için dosyaya ekli C/H ekstrelerinden anlaşılacağı üzere 7.222,59 TL alacaklı olduğu, davalı incelemeye katılmadığı veya defter ve belgelerinin yerinde incelenmesi talebinde bulunmadığı, borca itiraz etmesine rağmen davacıya borcunu ödediğine dair bir belge sunmadığı, davacı tarafından başlatılan icra takibine davalının itirazının haksız ve yersiz olduğu, itirazın iptali gerektiği belirtilmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ olunmuş, davalı vekili 26/02/2018 tarihli bilirkişi raporuna beyan ve itiraz dilekçesinde; ekte sundukları cari hesap ekstresi ve ödeme belgelerinden de görüleceği üzere davacının alacağının 3.176,21 TL olduğunu, dava dilekçesi ve tensip zaptının tebliğ edildiği davalı adresinin değiştiğini, TK.35’e göre tebligat yapılması gerekirken yapılmadığını, tebligatın usulsüz olduğunu, davalı şirketin ticari defter ve kayıtlarının incelenemediğini, alacağın likit olmadığını, bu nedenlerle dosyanın ek rapor alınmak üzere bilirkişiye tevdine ve icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmesini talep etmiş, 29/03/2018 tarihli celsede sunmuş oldukları belgelerin ödeme belgeleri olup yargılamanın her aşamasında sunulabileceğini, dolayısı ile bahse konu ödeme belgelerini sunmak ve şirketteki adres değişikliğine ilişkin bilgi ve belgeleri sunmak üzere süre talep ettiklerini, tebliğin yapıldığı bildirilen …’nun şirketi çalışanı olmadığını beyan etmiş, talebi doğrultusunda 29/03/2018 tarihli celsenin 1 nolu ara kararı ile davalı vekiline ödemeye ilişkin bilgi ve belgelerini dosyaya sunabilmesi için 2 haftalık kesin süre verilmiş, aksi takdirde delil sunmaktan vazgeçmiş sayılacağı ihtar olunmasına rağmen kesin süreye rağmen dosyaya herhangi bir ödeme belgesi ya da yeniden inceleme yapmayı gerektirecek delil sunulmamıştır.
İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünden yazımız doğrultusunda şirketin kuruluşundan itibaren merkez adres değişikliği ile ilgili olarak dosyasına intikal eden sicil kayıtlarının ilan edildiği sicil gazetelerinin birer fotokopisi gönderilmiştir. Buna göre 01/12/2017 tarih ve 9464 sayılı ticaret sicil gazetesinde şirketin Mahkememize tebligat gönderilen ve şirket çalışanı … adına tebliğ edilen adresinin 20/11/2017 tarihli karar ile değiştirilmesine karar verildiği, mahkememizce davalıya gönderilen davetiyelerin adres değişikliği yapılmadan önce tebliğ edildiği anlaşılmıştır.
…Müdürlüğünden davalı şirket bünyesinde 2017 yılı itibarı ile sigortalı çalışanların listesi getirtilmiştir. Buna göre davetiyelerin tebliğ edildiği …’nun davalı şirket çalışanı olduğu anlaşılmıştır.
Dava İİK.’nın 67. Maddesine dayalı itirazın iptali istemine ilişkindir.
Anılan maddede “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. (Değişik fıkra: 09/11/1988 – 3494/1 md.) Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın (Değişik ibare:02/07/2012-6352 S.K./11.md.) yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir. “hükümlerine amirdir.
İstanbul ..İcra Müdürlüğünün … takip sayılı dosyasının taraflar arasındaki uyuşmazlık konusu icra takibi olduğu, borçlunun itirazını 7 günlük yasal süre içinde yaptığı, iş bu davanın 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Tarafların iddia ve savunmaları, alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde ; taraflar arasındaki ticari ilişki sebebiyle cari hesap ilişkisinin oluştuğu, davacının bu cari hesaptan kaynaklı alacağının tahsili amacı ile İstanbul … İcra Müdürlüğü’ nün … esas sayılı icra takip dosyası üzerinden davalı aleyhine ilamsız takip başlattığı, davalının süresinde yapmış olduğu itiraz üzerine takibin durduğu, davacınının süresinde iş bu davayı açarak itirazın iptalini talep ettiği, yapılan bilirkişi incelemesi ile davacı tarafın delil vasfına haiz ticari defter ve kayıtlarına göre davalıdan 7.222,59 TL alacaklı olduğu, davalı tarafın mahkememizce yapılan ihtara rağmen bilirkişi incelemesine katılmadığı, defter ve kayıtlarını sunmadığı veya yerinde inceleme talebinde bulunmadığı, her ne kadar davalı tarafça davalı şirket adresindeki değişiklik nedeniyle tebligatların kendilerine ulaşmadığı, tebliğin yapıldığı bildirilen …’nun şirket çalışanı olmadığı iddia edilmiş ise de, İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünden getirtilen kayıtlara göre 01/12/2017 tarih ve 9464 sayılı ticaret sicil gazetesinde şirketin Mahkememize tebligat gönderilen ve şirket çalışanı … adına tebliğ edilen adresinin 20/11/2017 tarihli karar ile değiştirilmesine karar verildiği, mahkememizce davalıya gönderilen davetiyelerin adres değişikliği yapılmadan önce tebliğ edildiği, ayrıca yine … Müdürlüğünden getirtilen davalı şirket bünyesinde 2017 yılı itibarı ile sigortalı çalışanlara ait liste incelendiğinde davetiyelerin tebliğ edildiği …’nun şirket çalışanı olduğu, davalının ticari ilişkiyi inkar etmediği kendi kayıtlarına göre 3.176,21 TL davacının alacaklı olduğunu savunduğu ancak borç ödemesini ispata yarayacak herhangi bir delilin dosyaya sunulmadığı anlaşılmakla davacının sübut bulan davasının kabulü ile itirazın iptaline takibin aynen devamına karar vermek gerekmiş davalının itirazında haksız ve kötü niyetli olduğu alacağın likit olduğu dikkate alınarak asıl alacak miktarının %20 si oranında icra inkar tazminatına hükmolunarak miktar yönünden kesin olmak üzere aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM : Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının KABULÜ ile, İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasında davalı tarafından yapılan İTİRAZIN İPTALİNE, takibin aynen DEVAMINA,
2-İcra İflas Kanun’unun 67/2. maddesi uyarınca asıl alacak miktarının (7.222,59 TL) %20.’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Alınması gerekli harçtan peşin alınan harcın mahsubu ile bakiye kalan 370,02 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacının yapmış olduğu harç posta müzekkere masrafı toplam 941,15 TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
5-Davacı yargılamada kendini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT’sine göre tespit olunan 2.180,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara ödenmesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve temyiz harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.
Katip …
Hakim …
¸