Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/497 E. 2020/791 K. 14.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2017/497
KARAR NO :2020/791

DAVA:İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:30/05/2017
KARAR TARİHİ:14/12/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ….Ltd.Şti.ile davacı banka arasında Genel Kredi Sözleşmesi imzalandığını ve diğer davalı …’ın sözleşmeyi müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığını, davalı borçluya … nolu kredi kartı, … nolu tek hesap, … nolu kredi ve … nolu kredi tahsis edilerek kullandırıldığını, davalıların borçlarını ödememesi nedeniyle ….Noterliğinin 24/10/2016 tarih ve … yevmiye sayılı ihtarname gönderilmiş ise de bir sonuç alınamaması üzerine ….İcra Müdürlüğünün… esas sayılı dosya ile 104.048,48 TL talep edildiğini, davalıların itirazı üzerine takibin durduğunu, bu nedenlerle itirazın iptali ile takibin devamına, itiraz olunan kısım üzerinden %20 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı bankanın icra takibinde asıl alacak üzerinden işletmiş olduğu kat öncesi işlemiş %27,46 gecikme faizi, kat önceki işlemiş gecikme faizinin %5 gider vergisi, işlemiş %27,46 temerrüt faizi ve temerrüt faizinin başlama tarihi, ayrıca temerrüt faizinin %5 gider vergisinin hukuka ve hakkaniyete aykırı olup asıl alacağa işletilen faiz ve diğer giderlere ayrıca ve açıkça itiraz ettiklerini, söz konusu bedellerin hakkaniyete aykırı şekilde fahiş miktarda kesinti yapıldığını, faizin başlama tarihi olan 31/12/2016’nın kabul edilemeyeceğini, temerrüde düşürmenin söz konusu olmadığını, akdi temerrüt faiz oranının ticari işlerde %27,50 olduğunu, adi işlerde de %18 olduğunu, söz konusu iş ticari iş olmadığı için davacı bankanın taraflar arasında imzalanan sözleşme gereği bankanın defter ve kayıtlarının geçerli, bağlayıcı ve kesin delil olmadığını, bankanın kredi sözleşmelerine koyduğu dikkat çekicilikten uzak, küçük puntolarla yazılmış ve müşteri aleyhine maddelerin haksız şart niteliğinde olduğunu, Yargıtay kararlarının bu maddeleri istikrarlı şekilde haksız şart saydığını ve geçersiz kıldığını, sözleşmenin davalı tarafından ayrıca ve açıkça şartsız kabul ve taahhüt edilmediğini, söz konusu hukuka ve hakkaniyete aykırı olan sözleşmeye istinaden başlatılan takibinde hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu, davalının davacıya hiçbir borcu olmadığını, faiz oranlarının hakkaniyete aykırılık teşkil ettiğini, faize ve tüm ferilerine itiraz ettiklerini, söz konusu sözleşmenin tüketici ile yapılan sözleşme olup akdi faiz uygulanması gerekirken temerrüt faizi uygulandığını, davalının tacir olmadığını, ticari işlerde alınan faiz alınmış olup icra takibinde haksız faiz oranı uygulandığını, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava İİK.’nın 67. Maddesine dayalı itirazın iptali istemine ilişkindir.
Anılan maddede “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. (Değişik fıkra: 09/11/1988 – 3494/1 md.) Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın (Değişik ibare:02/07/2012-6352 S.K./11.md.) yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir. “hükümlerine amirdir.
İstanbul 3.İcra Müdürlüğünün… esas sayılı takip dosyasının taraflar arasındaki uyuşmazlık konusu icra takibi olduğu, borçlunun itirazını 7 günlük yasal süre içinde yaptığı, iş bu davanın 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Dosya bankacı bilirkişiye tevdi olunmuş, düzenlenen 11/04/2018 tarihli raporda; davacı banka tarafından noter aracılığıyla davalılara keşide edilen ihtarnamenin muhataplarına tebliğ edilememesi nedeniyle davalıların takip tarihi itibarı ile temerrüde düşürüldükleri, bu nedenle takip tarihi itibarı ile davacı bankanın alacağının hesaplanmasında ilgili kredilerin akdi faiz oranlarının esas alındığı, yapılan hesaplamalar sonucunda davacı bankanın davalı … Org.Tan.Malz.San.ve Tic.Ltd.Şti.nden takip tarihi itibarı ile faizler dahil toplam 104.588,40 TL alacağının bulunduğu tespit edilmekle birlikte taleple bağlılık ilkesi gereğince davacı tarafından talep edilebilecek alacak tutarının 104.048,48 TL olduğu, davacı banka tarafından muhataplara keşide edilen hesap kat ihtarnamesinde davalı …’ın sadece …, … ve … nolu kredilerden sorumlu olduğunun belirtildiği dikkate alınarak davacının davalı …’dan takip tarih itibarı ile talep edebileceği alacak tutarının 96.179,44 TL olduğu belirtilmiştir.
Bilirkişi raporu taraf vekillerine tebliğ olunmuş, taraf vekilleri tarafından rapora karşı beyan ve itiraz dilekçeleri dosyaya ibraz edilmiştir.
Dosya yeniden bilirkişiye tevdi olunarak itirazın iptaline konu icra dosyasında ticari krediler, kredi kartı ve hesaptan kaynaklı olduğu bildirilen alacak kalemleri yönünden davacı banka ticari defter ve kayıtları bizzat yerinde incelenmek suretiyle gerek asıl alacak gerek takip öncesi işlemiş faiz, gerek faizin gider vergisi hesaplamalarının tek tek ve ayrı ayrı yapılarak davalıdan tahsilinin belirtilen alacak miktarları yönünden yerinde olup olmadığı, ayrıca rapora itiraz kapsamında davalı asilin genel kredi sözleşmesinde imzası bulunduğu dikkate alınarak kredi kartı alacağından kaynaklı borcun hesaplanması yönünden değerlendirme yapılarak ek rapor tanzimi istenmiş, düzenlenen 20/09/2018 tarihli ek raporda; kök raporda yer verilen alacak tutarlarının her bir kredi için tek tek faiz hesaplamalarının yapıldığı, yapılan hesaplamalar sonucunda, davacı bankanın davalı şirketten takip tarihi itibariyle 104.588,40 TL. alacağının bulunduğu hesaplanmış olup, bu sebeple kök raporda bir değişiklik yapılmadığı, tarafların beyan ve itirazlarının bir kez daha irdelenip değerlendirildiği, Ancak, kök raporda değişiklik yapılmadığı, bu nedenle, kök rapordaki görüş ve kanaatlerine aynen bağlı bulunduğu sonuç ve kanaatine ulaşıldığı, davacı tarafın icra takibinde yer alan % 48 temerrüt faiz oranının, taraflarca imzalanan Genel Kredi Sözleşmesinin II -10. Maddesindeki “… temerrüde düşmesi halinde müşteri temerrüdün doğduğu tarihten İtibaren fiili ödemeyi gerçekleştirdiği güne kadar geçecek günler tçln Banka’ca tespit edilmiş en yüksek kredi faiz oranının yıllık % 50 fazlası olarak hesaplanacak oranda temerrüt faizini (geçmiş günler faizini) ödeyeceği…” hükmünden kaynaklandığı, davacı banka tarafından … Bankası’na yazılan 18.03.2016 tarih ve 46 sayılı yazı ile; 24 ay ve üzeri vadeli işletme kredileri için yıllık % 32 faiz oranı uygulanacağı bildirildiğinden, talep edilen faiz oranının sözleşmeye uygun olduğu; “Kredili Mevduat Hesabı ve Kredi Kartı” alacağı İle ilgili faiz oranının ise, … Bankasının 2013/8 ve 2014/5 sayılı tebliğine İstinaden …Bankası tarafından belirlendiği, … Bankasınca yayımlanan duyurulara göre, gecikme/temerrüt faiz oranının yıllık % 30,24 olduğu, bu sebeple davacı tarafından talep edilen faiz oranının yasal mevzuata uygun olduğu kanaatine varıldığı belirtilmiştir.
Bilirkişi ek raporu taraf vekillerine tebliğ olunmuş, taraf vekilleri tarafından ek rapora karşı beyan ve itiraz dilekçeleri dosyaya sunulmuştur.
Dosyan yeniden bilirkişiye tevdi edilerek tarafların beyan ve itirazları da nazara alınmak ve nihai taktir mahkemeye bırakılmak üzere temerrüt tarihinin tebliğ evrakında yazılı olduğu belirtilen

26/10/2016 tarihinden itibaren de seçenekli olarak tanzim edilmesi istenmiş, düzenlenen 02/04/2019 tarihli 2.ek raporda; kat ihtarnamesinin davalılara tebliğ edilmemiş olmakla birlikte, taraflar arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesinin X – 4 Tebligat Maddesi uyarınca, kat ihtarnamesinin tebliğ yapılmış sayılabileceğinin de düşünülebileceği, bu sebeple, takip tarihi itibariyle alacak tutarının hesaplanmasında, davalıların temerrüde düştükleri tarihe göre iki seçenekli olarak hesaplama yapıldığı, Genel Kredi Sözleşmesinin X – 4 Tebligat Maddesi uyarınca, davalıların 26.10.2016 tarihinde temerrüde düştüklerinin kabulü halinde, davacı bankanın, davalı asıl borçludan takip tarihi itibariyle alacak tutarı 107.940,82 TL olarak hesaplandığı, takip talebinde ise 104.048,48 TL talep edildiği, bu durumda, taleple bağlı kalınmasının yerinde olacağı, kat ihtarnamesinin tebliğ edilmemiş olması nedeniyle davalıların takip tarihinde temerrüde düştüklerinin kabulü halinde ise, davacı bankanın, davalı asıl borçludan takip tarihi itibariyle alacak tutarı 104.588,40 TL olarak hesaplandığı, takip talebinde ise 104.048,48 TL talep edildiği, bu durumda da, taleple bağlı kalınmasının yerinde olacağı, davacı banka tarafından keşide edilen kat ihtarnamesinde, davalı kefil …’ın … no.lu, … no.lu ve … no.lu krediler sebebiyle müteselsilen sorumlu tutulduğu, ayrıca takip talebinde de “Kefil, kefil olduğu borçlardan sorumludur.” açıklaması ile kat ihtarında belirtilen kredilere atıf yapıldığı değerlendirildiği, zaten taraflar arasında 19.02.2016 tarihinde imzalanan Şirket Kredi Kartı Üyelik Sözleşmesi’nde de, davalı …’ın sadece davalı asıl borçlu şirketi temsilen imzasının mevcut olduğu, kendi adına “Garantör” sıfatıyla imzası bulunmadığı, bu durumda, taleple bağlı kalınarak, davalı kefilin takip tarihi itibariyle 95.563,10 TL’lık borçtan (= 21.390,77 TL Kredili Mevduat Hesabı + 74.172,33 TL Taksitli Ticari Krediler toplamı) -tahsilde mükerrerlik olmamak üzere- sorumlu tutulabileceği, sayın Mahkeme tarafından görüşlerine itibar edilmemesi halinde ise, davalı kefilin borcun tamamından (104.048,48 TL) sorumlu tutulabileceği, davalı tarafın Genel Kredi Sözleşmesinin geçerliliğine ilişkin beyanlarının değerlendirilmesinin Mahkemenin takdirinde olduğu belirtilmiştir.
Yargılama safahatinde davacı banka tarafından alacak … A.Ş.’ye temlik olunmuş, 30/09/2019 tarihli temlik sözleşmesi dosyaya ibraz edilmiştir.
Bilirkişi 2.ek raporu taraf vekillerine tebliğ olunmuş, taraf vekilleri tarafından rapora karşı beyan ve itiraz dilekçeleri dosyaya ibraz edilmiştir.
Mahkememizce mevcut bilirkişi raporunun denetime elverişli olmaması nedeniyle dosyanın başka bir bankacı bilirkişiye tevdii edilerek takibe konu kredi bedellerine ilişkin olarak davacı defter ve kayıtları bizzat yerinde incelenerek her bir alacak kaleminin asıl alacak, takip öncesi işletilen akdi faiz, temerrüt faizi ve %5’lik gelir vergisi yönünden davalı müşterek müteselsil kefilin sorumluluk yükümleri de irdelenerek davacıya karşı ödemekle mesul olduğu miktarların ayrı ayrı belirtilmesi suretiyle rapor tanzimi istenmiş, düzenlenen 13/05/2020 tarihli raporda; öncelikle tarafların tacir olduğu ve davalı asıl borçlu şirket tarafından davacı bankadan kullanılan kredilerin tamamının da ticari kredi niteliğinde olduğu, davacı banka tarafından davalı asıl borçlu … … Malz. San. Tic. Ltd Şti. lehine diğer davalı …’ın müteselsil kefaleti ile kullandırılan nakdi kredilerden kaynaklanan nakit alacaklarının tahsili için borçlular aleyhine girişilen ….İcra Md. 13.12.2016 tarih… E Sayılı İlamsız icra takibinde, Tahsilde tekerrür olmamak üzere: asıl borçlu yönünden talep edilebilecek toplam nakdi alacak; taksitli Ticari Kredilerden: 73.095.35 TL asıl alacak, 802.46 TL işlemiş Faiz, 40.13 TL BSMV olmak üzere toplamda 73.937.94 TL alacak talep edebileceği, 73.095.35 TL asıl alacak için Takip 13.12.2016 tarihinden itibaren % 27.18 Temerrüt faizi ve faizin %5 BSMV talep edilebileceği, davacı bankanın fazla alacak talepleri ile % 48 temerrüt faiz talebinin ise yerinde olmadığı, kredili Mevduat Hesabından : 20.813.65 TL asıl alacak, 213.75 TL işlemiş Faiz, 10.69 TL BSMV olmak üzere toplamda 21.038.09 TL alacak talep edebileceği, 20.813.65 TL asıl alacak için Takip 13.12.2016 tarihinden itibaren talebe uygun olarak % 24.24 Temerrüt faizi ve faizin %5 BSMV talebinin uygun olduğu, fazla taleplerin yerinde olmadığı, Şirket Kredi Kartından : 7.824.92 TL asıl alacak, 317.11 TL işlemiş Faiz, 6.70 TL BSMV olmak üzere toplamda 8.148.73 TL alacak talep edebileceği, 7.824.92 TL asıl alacak için Takip 13.12.2016 tarihinden itibaren talebe uygun olarak % 30.24 ve değişen oranlarda (TCMB tarafından belirlenen) Temerrüt faizi ve faizin %5 BSMV talebinin uygun olduğu, fazla taleplerin yerinde olmadığı, müteselsil kefil … yönünden : davalı/müteselsil kefil …’ın takip tarihi ile temerrüde düştüğü, 13.12.2016 takip tarihi itibariyle talep edilebilecek nakdi alacakların kredi

hesapları için ayrı ayrı hesaplandığı, buna göre Ticari Kredilerden dolayı talep edilebilecek toplam nakit alacak olarak 74.785.20 TL olarak hesaplandığı, ancak davacı banka işbu kredilerden dolayı 73.329.74 TL asıl alacak, 802.46 TL İşlemiş Faiz, 40.13 TL %5 BSMV olmak üzere toplamda 74.172.33 TL alacak talebinde bulunduğu, tespit ve hesaplanandan daha az banka talebinin talepte bağlılık gereğince uygun talep olarak değerlendirildiği, 73.329.74 TL asıl alacak için Takip 13.12.2016 tarihinden itibaren % 27.18 Temerrüt faizi ve faizin %5 BSMV işletilebileceği, davacının %48 Temerrüt faiz talebinin yerinde olmadığı, Kredili Mevduat Hesabından : Talep edilebilecek toplam alacak olarak 21.464.35 TL talep edilebileceği hesaplanmış ise de davacı Bankanın İcra Takibinde işbu krediden dolayı 21.166.33 TL asıl alacak, 213.75. TL işlemiş faiz 10.69 TL %5 BSMV olmak özere toplamda 21.390.77 TL alacak talebinde bulunduğu, tespit ve hesaplamalardan daha az olmak üzere davacı bankanın talepte bağlılık gereğince 21.390.77 TL toplam alacak talebinin uygun talep olarak değerlendirildiği, takip 13.12.2016 tarihinden itibaren talebe uygun olarak 21.166.33 TL asıl alacak için yine talebe uygun olarak % 24.24 Temerrüt faiz ve faizin %5 BSMV talebinin de yerinde olduğu değerlendirildiği, davalı müteselsil kefil …’ın davacı bankaya karşı 13.12.2016 takip tarihi itibariyle ödeme sorumluluğu olarak hesaplanan toplam borcun Kefalet limitleri içinde kaldığı, davalı kefilin takip tarihinden itibaren ayrıca kendi temerrüdünden de sorumlu olduğu belirtilmiştir.
Bilirkişi raporu taraf vekillerine tebliğ olunmuş, rapora karşı beyan ve itiraz dilekçeleri dosyaya ibraz edilmiştir.
Bilirkişi raporunda kefilin sorumluluğu yönünden yapılan incelemede takip tarihi itibarı ile temerrüde düştüğünün kabulü ile birlikte asıl borçlu yönünde yapılan hesaplamadan fazla hesaplama yapıldığı anlaşılmakla bu yönde çelişkiyi giderir ek rapor alınmak üzere dosya yeniden bilirkişiye tevdi olunmuş, düzenlenen 13/11/2020 tarihli ek raporda; Ticari Taksitli Kredilerle ilgili olarak davalı kefil … yönünden talep edilebilecek asıl alacak 70.104,98 TL olarak dikkate alınması gerekirken kök raporda sehven asıl alacağın 73.329,74 TL olarak belirtildiği, doğru hesaplama ve takdirin ise takip talebi de dikkate alınarak; 70.104,98 TL asıl alacak, 802,46 TL işlemiş faiz, 40.13 TL BSMV olmak üzere toplamda 70.947,57 TL alacaktan sorumlu olduğu ve asıl alacak için takip tarihinden itibaren kendi temerrüdü ile birlikte %27.18 temerrüt faizinden de sorumlu olduğu, davalı kefilin ayrıca KMH krediden dolayı 20.007,89 TL asıl alacak olmak üzere talebe uygun olarak 213,75 TL işlemiş faiz, 10.69 TL BSMV olmak üzere toplamda 20.232,33 TL toplam alacaktan sorumlu olduğu, asıl alacak için talebe uygun olarak %24.24 temerrüt faizi ve faizin %5 BSMV’den de sorumlu olduğu belirtilmiştir.
Bilirkişi ek raporu taraf vekillerine tebliğ olunmuş, rapora karşı beyan ve itiraz dilekçeleri dosyaya ibraz edilmiştir.
Tarafların iddia ve savunmaları, toplanan deliller, alınan bilirkişi kök ve ek raporları ile birlikte tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde; Bankacı bilirkişi tarafından banka kayıtları incelenmek ve sunulan evraklar bu surette tevsik edilmek suretiyle hazırlanan raporda; davalı asıl borçlu … Org.Tanıtım Malz.San.Tic.Ltd.Şti.ile temlik eden davacı banka arasında imzalanan 15/10/2014 tarih 100.000,00 TL limitli Genel Kredi Sözleşmesini ve 11/05/2016 tarih 80.000,00 TL limitli Genel Kredi Sözleşmesini diğer davalı …’ın 125.000 TL ve 100.000 TL limitler üzerinden müteselsil kefil olarak imzaladığı, kefalet sözlemesinin geçerlilik şartlarını taşıdığı, şirket lehine şirket KMH kredisi, Taksitli Ticari Kredi, Şirket Kredi Kartı vs.nakdi ve gayri nakdi kredilerin tahsis ve kullandırıldığı, temlik eden banka ile davalı asıl borçlu şirket arasında 19/02/2016 tarihli Şirket Kredi Kartı Üyelik Sözleşmesi imzalandığı, işbu sözleşmede davalı …’ın herhangi bir kefalet imzasının olmadığı, Şirket Kredi Kartı İstek Formunun davalı asıl şirket tarafından imzalı olduğu ve şirket kredi kartının … adına 10.000 TL limitli olarak düzenlenerek teslim edilmesinin talep edildiği, 24/10/2016 tarihli hesap kat ihtarının davalıların sözleşmede yazılı adreslerine gönderildiği, davalı asıl borçlu şirkete gönderilen ihtarın 26/10/2016 tarihinde iade olduğu, davalı kefil …’a gönderilen ihtarın ise tebliğ edilip edilmediğine ilişkin dosyada herhangi bir tespit yapılamadığı, sözleşmenin X/4 maddesi gereğince davalı asıl borçlu şirketin sözleşmede bildirilen ve banka tarafından bilinen en son kanuni ikametgahına gönderilen ihtarnamenin tebliğ edildiğinin kabulü ile 28/10/2016 tarihinde temerrüdünün oluştuğu, sözleşmenin işbu maddesinin kefil yönünden bağlayıcılığı olmadığından kefil …’ın takip tarihi itibarı ile

temerrüde düştüğü, gönderilen ihtarnamede kefil …’ın sadece … nolu, … nolu, … nolu kredi hesaplarından müteselsil sorumlu olduğunun belirtildiği, buna göre davalı kefil …’ın şirket kredi kartından kaynaklanan banka alacağından sorumlu olmadığı, yapılan mali inceleme ile davalıların davacı bankaya olan borcunun hesaplama yöntemince hükme esas alınması gereken bilirkişi raporu dahilinde taleple bağlı kalınarak ve tahsilde tekerrür olmamak üzere ayrıntısı bilirkişi raporunda gösterilen ve aşağıda hüküm kısmında belirtilen şekilde hesaplamanın yapıldığı anlaşılmakla tespit edilen miktarlar üzerinden davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin 2016/11340 Esas 2017/6361 Karar sayılı ilamında da ifade edildiği üzere alacak likit ve belirlenebilir olduğundan kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan icra inkar tazminat bedelinin de davalıdan tahsiliyle davacıya verilmesi gerekmiş ve neticeden aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜ ile, (tahsilde tekerrüre yer bırakmamak kaydıyla)
1-….İcra Müdürlüğünün… esas sayılı takip dosyasında davalı borçlular tarafından yapılan itirazın KISMEN İPTALİ ile,
2-…-… no’lu Taksitli Ticari Krediden kaynaklanan alacağın, takip tarihi itibari ile 73.095,35-TL asıl alacak, 802,46-TL işlemiş faiz ve 40,13-TL işlemiş faizin BSMV’si olmak üzere toplam 73.937,94-TL üzerinden DEVAMINA(borçlulardan …’ın 70.104,98-TL asıl alacak, 802,46-TL işlemiş faiz ve 40,13-TL işlemiş faizin BSMV’si olmak üzere toplam 70.947,57-TL’sinden sorumlu tutulmak kaydıyla), anapara tutarına takip tarihinden tahsil tarihine kadar % 27,18 oranında ve TCMB tarafından belirlenen değişen oranlarda temerrüt faizii ile faizin % 5 BSMV’si olmak üzere uygulanmasına,
3-KMH Kredisi hesabından kaynaklanan alacağın; takip tarihi itibarı ile 20.813,65-TL asıl alacak, 213,75-TL işlemiş faiz ve 10,69-TL işlemiş faizin BSMV’si olmak üzere toplam 21.038,09-TL üzerinden DEVAMINA(borçlulardan …’ın 20.007,89-TL asıl alacak, 213,75-TL işlemiş faiz ve 10,69-TL işlemiş faizin BSMV’si olmak üzere toplam 20.232,33-TL’sinden sorumlu tutulmak kaydıyla), anapara tutarına takip tarihinden tahsil tarihine kadar % 24,24 oranında ve TCMB tarafından belirlenen değişen oranlarda temerrüt faizii ile faizin % 5 BSMV’si olmak üzere uygulanmasına,
4-Şirket kredi kartından kaynaklanan alacak yönünden; 7.824,92-TL asıl alacak, 317,11-TL işlemiş faiz ve 6,70-TL işlemiş faizin BSMV’si olmak üzere toplam 8.148,73-TL üzerinden DEVAMINA(borçlu …’ın şirket kredi kartından sorumluluğu bulunmamaktadır), anapara tutarına takip tarihinden tahsil tarihine kadar 5464 Sayılı Kanun çerçevesinde % 30,24 oranında ve TCMB tarafından belirlenen değişen oranlarda temerrüt faizii ile faizin % 5 BSMV’si olmak üzere uygulanmasına,
5-Fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
6-İİK.67/2 maddesi uyarınca asıl alacak miktarının(borçlu şirket yönünden 103.124,76-TL, kefil … yönünden 91.179,90-TL) %20.si oranında hesaplanan 20.624,95-TL(Borçlu …’ın 18.235,98-TL’sinden sorumlu tutulmak kaydıyla) icra inkar tazminatının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine,
7-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 7.044,45 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 1.256,65 TL harcın mahsubu ile bakiye 5.787,80 TL harcın davalılardan müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına, (davalı kefil … 4.971,84 TL’den sorumlu)
8-Davacı tarafından yapılan; 1.305,45 TL harç, 1.300,00 TL bilirkişi ücreti, 317,50 TL tebligat, posta ve müzekkere masraflarından oluşan toplam 2.922,95 TL yargılama masrafından davanın kabul reddi oranında yapılan hesaplama neticesinde 2.897,00 TL yargılama masrafının davalılardan müteselsilen tahsili ile temlik alan davacı tarafa verilmesine, bakiye kısmın davacının üzerinde bırakılmasına,
9-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri bulunmadığından hüküm kurulmasına yer olmadığına,
10-Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden, kabul edilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca 13.746,85 TL vekalet ücretinin davalılardan müteselsilen tahsili ile davacı temlik alan tarafa verilmesine, (davalı kefil … 12.612,09 TL’den sorumlu)
11-Davalılar duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden, reddedilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca 923,72 TL vekalet ücretinin davacı temlik alandan tahsili ile davalılara verilmesine,
12-Dosyada kullanılmayan bakiye gider avansının HMK.’nın 333. ve HMK. yönetmeliğinin 47/1. maddeleri uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa ödenmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalılar vekilinin yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.14/12/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır