Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/489 E. 2018/1225 K. 19.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2017/489 Esas
KARAR NO : 2018/1225
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 26/05/2017
KARAR TARİHİ: 19/11/2018
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesi ile, davalı şirketin özel okul olarak hizmet verdiğini, şirketin kurucularının ve yetkililerinin yabancı şahıslar olduğunu, davalı şirket hakkında başlatılan Gaziosmanpaşa …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası ile işlem yapıldığını, davalı şirketin haksız yere işbu ödeme emrine itiraz ettiğini ve takibin durmasına neden olduğunu, davacının, davalı tarafın özel okul olarak kullanmayı düşündüğü iki ayrı binada da büyük tadilat işlerini yapma işini üstlendiğini, bina iç kısmında sınıf şeklinde bölümler oluşturulduğunu, kapılar takıldığını, tuvaletlerin oluşturulduğunu, ara koridorların kurulduğunu, fayansların yapıldığını, boya, alçıpan, yerlere şap, bahçe kısmına beton atıldığını, kısacası davacının normal eski bir binadan bir okul meydana getirdiğini, bir kısım faturaların ödendiğini, takibe konu bedeller için fatura kesilmediğini çünkü önceki ödenen faturalarda davalının önceden davacıya ödeme yapacağını bildirdiği ve fatura keserek… Şubesine ibraz etmesini istediğini, bankanın da doğrudan kesilen faturalara ilişkin ödeme yaptığını, takibe konu bedeller için ise davalının açıkça ödemeyi şu an için yapamayacağını, 2017 Eylül ayına kadar beklemesi gerektiğini söylediğini, bu yüzden fatura düzenlenmediğini, bu nedenle davacıya hiçbir kusurun atfedilemeyeceğini, davalı şirket yetkililerinin kötü niyetli olduklarını ve davacının kendilerine olan güvenini kötüye kullandıklarını, gelen hiçbir evrakı da tebliğ almadığını, davalının icra takibine ödeme zamanı kazanmak amacıyla kötü niyetli şekilde itiraz ettiğini beyan ederek davaya konu icra takibine yapılan itirazın iptali ile takibin devamına ve alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesi ile, davalı aleyhine açılan işbu davayı kabul etmediklerini, HMK’nın “Senetle İspat Zorunluluğu” başlıklı 200. maddesine göre: Davacı tarafın dava dilekçesinde belirtmiş oldu harca esas değerin tutarının 261.000,00 Türk Lirası olduğunu, bu itibarla, davacı tarafın iddia ettiği alacağın varlığının ve miktarının yazılı delille ispatlanması zorunluluğu son derece açık olduğunu, davacı tarafın dava dilekçesinde de belirtmiş olduğu üzere; taraflar arasında herhangi bir yazılı sözleşme bulunmadığını, kesilmiş ve tarafların ticari defterlerine işlenmiş herhangi bir fatura bulunmadığını, davacı tarafça dosyaya sunulan yegane unsurlar, yazılı delil niteliği taşımayan ve davalı tarafın da imzasını içermeyen sipariş fişleri olduğunu, davacı tarafından dosyaya sunulmuş olan ve herhangi bir imza içermeyen sipariş fişlerinden bağımsız olarak, davacı tarafın da dilekçesinde belirtmiş olduğu üzere, taraflar arasında sözlü bir anlaşma yapıldığını ve bu anlaşmanın gereği olan tutarın da davacıya ödendiğini, bu nedenle davalı şirketin herhangi bir borcu bulunmadığını, huzurdaki itirazın iptali davasına konu haksız ve hukuka aykırı icra takibinde, varlığı iddia edilen borç ile ilgili, taraf ehliyetine sahip olmadığı hukuken son derece açık olan, davalı şirket yetkilisi ile aile bireylerinin de borçlu olarak gösterildiğini ve ödeme emri gönderildiğini, yasal itiraz sürelerini kaçırılanlar bakımından, bunların bir kısmının mal varlığına hacizler tatbik edildiğini, konuyla ilgili menfi tespit davası açıldığını, hacizlerin kaldırılması için de yasal işlemler devam ettiğini, bu itibarla davacı tarafın kötüniyetli olarak hareket ettiğini belirterek haksız ve hukuka aykırı olarak açılan davanın reddine, davacı aleyhine %20’den az olmamak kaydıyla kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini savunmuştur.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Gaziosmanpaşa … İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı takip dosyası getirtilmiş, anılan takip dosyasında alacaklının … – …. Dekorasyon olduğu, borçluların …Şti. (… Okulu) ile …, …, … – …, … -…, … – …olduğu, takip konusu alacağın 183.144,00 TL … Okulu … Şubesi Yapı ve Dekorasyon Ücreti, 28.066,19 TL işlemiş faiz, 59.906,00 TL … Okulu… Şubesi Dekorasyon Ücreti ve 8.646,16 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 279.762,35 TL alacağa istinaden olduğu, yapılan icra takibine borçlulardan … Şti ve… vekili 01/03/2017 tarihli itiraz dilekçesi ile, borçluların alacaklıya herhangi bir borcu bulunmadığını, borca, faiz oranına, işlemiş faize ve tüm ferilerine itiraz ettiğini beyan etmiş olduğu ve itiraz üzerine takibin bu borçlular yönünden durdurulmuş olduğu anlaşılmıştır.
Gaziosmanpaşa … İcra Müdürlüğünün…Esas sayılı takip dosyası, davalı adına kesilen fatura ve sipariş formları, … Okulu Kampüsü İş Sözleşmesi, …Mahallesi … okulu Kampüsü İş Sözleşmesi, davalı şirkete ait sicil kaydı, tarafların iddia ve savunmaları ile tüm dosya kapsamında, dava konusu alacağa istinaden yapıldığı belirtilen her iki taşınmaz üzerinde mahkememizce yaptırılan keşif sonucunda dosya İnşaat Mühendisi, Mimar ve Mali Müşavir bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, davacı tarafından davalıya verildiği iddia olunan İnşaat ve İmalatların yapılış tarihindeki rayiç değerlere göre bedelinin tespiti ve söz konusu verildiği iddia edilen hizmetlerin hali hazırda mahalde bulunup bulunmadığı hususunda inceleme yapılıp yine tarafların ticari defter ve belgeleri de incelenmek sureti ile davacı tarafın davalıdan icra takip tarihi itibariyle alacaklı olup olmadığı varsa ne miktarda alacaklı olduğu hususunda inceleme yapılarak rapor tanzimi istenilmiş, bilirkişi heyeti raporu ile, taraflar arasında imzalı sözleşme, birim fiyat vb. Belgeler, yapılan işlere ait mimari proje olmaması sebebiyle, bilirkişi heyetince yapılan işlerin metrajı ile işin yapıldığı iddia edilen 2016 yılı birim fiyatlarına göre hesaplanması gerekeceği, davacı tarafından yapıldığı iddia edilen tadilat işlerinin tek tek ölçüldüğü, dava konusu tadilat işlerinin yapıldığı iddia edilen 2016 yılı için heyetçe resen yapılan piyasa araştırması sonunda hazırlanan birim fiyatları üzerinden hesaplandığında … adresindeki taşınmaz için yapılan işlerin toplam 207.345,47 TL + 37.322,18 TL (KDV) olmak üzere toplam 244.667,65 TL olarak, …Mahallesindeki taşınmazda ise 138.072,56 TL + 24.853,06 TL (KDV) olmak üzere toplam 162.925,62 TL olarak hesaplandığı, her iki taşınmazda yapıldığı iddia edilen işlerin toplamının 407.593,27 TL olarak hesaplanmış olduğu, ticari defter incelemesi sonucunda ise davalı işveren tarafından davacı firmaya yapılan ödeme tutarının toplamının ise 347.188,64 TL olduğu, kalan alacak bedelinin KDV dahil 60.404,63 TL olarak hesaplandığı, davacının incelenen 2016 yılı mali dönemine ait ticari defterlerinin yasal süreleri içerisinde açılış ve kapanış tasdiklerinin yaptırılmış olduğu, davacının ticari defter kayıtlarında toplam 7 adet fatura karşılığında 347.130,04 TL KDV dahil fatura kesmiş olduğu ve yine kesilen faturala bedellerinin aynı gün davacı firmanın … Bankası hesaplarına havale yolu ile 347.188,64 TL ödemenin kayıtlarında yer aldığı, ticari defter kayıtlarında davalı taraftan alacak bakiyesinin olmadığı, takip tarihinden önce işlemiş faiz talebinde bulunamayacağı, tespit edilmiştir. Bilirkişi raporu taraflara ayrı ayrı usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir. Davacı vekili yeniden yeni bir bilirkişi heyeti ile keşif yapılmasını talep ederek, bilirkişi raporunu kabul etmediklerini beyan etmiş, davalı vekili ise ticari defterlerde davalının borcunun bulunmadığını, ticari defter kayıtlarına göre bakiye alacağın bulunmadığını bu sebeple davanın reddine karar verilmesini beyan etmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın, davacı ile davalı arasında akdedilen sözlü eser sözleşmesi uyarınca davacı tarafından davalıya verilen hizmet bedellerinin tahsili içi davalı hakkında başlatılan icra takibine davalı tarafın itiraz etmesi üzerine itirazın iptaline yönelik itirazın iptali davası olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizin 19/11/2018 tarihli oturumunda tanık yoklamasının yapıldığı ve davacı tanıklarının hazır bulunduğu görülmekle huzura aldıkları, usulen yeminlerinin yaptırıldığı, davacı tanıkları; …; kendisinin davacının davalıya verdiği eser ve hizmet sözleşmesinde 1 okulda alçıpan işlerini yaptığını, davacı ile davalı arasındaki ilişkiye ait bir bilgisinin olmadığı beyan etmiştir. …; davacının taşeronluğunu yaptığı okulların elektrik işlerini yaptığını, ödemeleri, faturaların, elektrik malzemelerini satın aldıkları şirketin adına kesildiğini ve o şekilde ödeme aldıklarını, ödemelerinin yapılmadığını, kendi parasını … Elektrik’in verdiğini beyan etmiştir. …; davacının çalışanı olduğu, davalı şirketin okullarının işlerini yaptıklarını, alçıpan, boya ve kırım işlerini yaptıklarını, bahçelere beton döktüklerini, elektrik işlemlerinin ise başka bir şirket tarafından yapıldığını, ödemelerin …Bankası aracılığıyla yapıldığını, önce proforma fatura kesildiğini, ödeme yapıldıktan sonra gerçek fatura kesildiğini, son zamanlarda fatura kesilmediğini, kredi çıkmaya yakın fatura isteyeceklerini, işleri tamamladıklarını, ölçümleri de hatta davalı şirket yetkilileri ile birlikte yaptıklarını beyan etmiştir. …; davalı şirkete ait okullarda tesisat döşeme işini yaptığını, kendisinin davacıdan bağımsız olarak ayrı olarak yaptığını, davanın da davalıya fayans, kale bodur yapımı, sınıf bölmeleri, alçıpan vs. İşleri…’in yaptığını, önce proforma faturaların kesildiğini, bankaya verildiğini daha sonra ödeme yapılınca esas fatura kesilip davalıya verildiğini, kendilerinin de bu şekilde ödemeler aldıklarını, davacı…’e kredi için bazı ödemelerin yapılmadığını beyan etmiştir. …; okulun oda ve sınıf kapılarını taktığını, davacı…’a bağlı olarak çalıştığını, işe başladıktan sonra bir kısım ödeme aldığını ancak iş bittikten sonra bir kısım ödemenin kaldığını beyan etmiştir. …: kendisinin davalı okulda öğretmen olarak çalıştığını, okulun tadilatı gerektiğinden sınıf bölme, alçıpan, boya, tuvalet yapımı ve duvar yapımı gibi işlemlerin davacı tarafça yapıldığını, ödemelerin için önce proforma fatura kesildiğini sonra banka aracılığıyla ödeme yapıldığını ve gerçek fatura kesildiğini, daha sonra …’den kredi çıkmadı bu nedenle davalı işlerin tamamlanmasını işler tamamlandıktan sonra elden ödeme yapacağını söylediğini ayrıca başlangıçta ilk anlaşılan işler dışında ilave işlerin de yaptırıldığını kalan ödemeni yapılıp yapılmadığından bir bilgisinin olmadığını beyan etmiştir.
Yapılan yargılama, davacı tarafın iddiaları, keşif sonrası tanzim olunan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında davalı şirkete ait … ve …Mahallesinde bulunan özel okulların tadilat vs işlemlerinin davacı tarafından yapıldığı ve buna ilişkin faturaların kesildiği, ödemelerin yapıldığı, bir ticari ilişkinin varlığı hususunda herhangi bir çekişme yoktur. Davacı tarafından yapılan işlemlere ait bir kısım ödemelerin faturalar kesilerek davalıya gönderildiği ve bu faturaların zamanında ödendiği, daha sonra yapılan işlemler için ise herhangi bir sözleşmenin yapılmadığı ve buna ilişkin herhangi bir fatura vs kesilerek davalıya gönderilmediği ancak bu işlemlerin yaptırılan bilirkişi incelemesi ile tespit olunduğu üzere davacı tarafından yapıldığı hususu mahkememizce de kabul ve takdir edilmiştir. Ancak yapılan işlemlere ait herhangi bir fatura olmaksızın davacı tarafça belli bir miktar üzerinden takibin başlatıldığı ancak bu takibe konu alacak kalemlerinin tek tek belirlenebilir olmadığı, buna ilişkin herhangi bir kaydında yine mevcut olmadığı anlaşılmaktadır. Yapılan keşif sonrasında aldırılan bilirkişi raporu ile de tadilatın yapıldığı yıl olan 2016 yılı için heyetçe resen yapılan piyasa araştırması sonunda hazırlanan birim fiyatları üzerinden hesaplandığında Mahmutbey adresindeki taşınmaz için yapılan işlerin toplam 207.345,47 TL + 37.322,18 TL (KDV) olmak üzere toplam 244.667,65 TL olduğu, … Mahallesindeki taşınmazda ise 138.072,56 TL + 24.853,06 TL (KDV) olmak üzere toplam 162.925,62 TL olarak hesaplandığı, her iki taşınmazda yapıldığı iddia edilen işlerin toplamının 407.593,27 TL olarak hesaplanmış yine davacı şirketin ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi sonucunda ise davalı işveren tarafından davacı firmaya yapılan ödeme tutarının toplamının ise 347.188,64 TL olduğu, kalan alacak bedelinin KDV dahil 60.404,63 TL olarak hesaplandığı tespit edilmiş, bu tespitte mahkememizce dava konusu olaya, bilimsel verilere ve hayatın olağan akışına uygun bulunarak kabul ve takdir edilmiştir. Bilirkişi raporu ile tespit olunduğu üzere tüm ödemeler düşüldükten sonra davacının davalıdan bakiye 60.404,63 TL alacaklı olduğu anlaşıldığından davacının davasının kısmen kabul kısmen reddi ile Gaziosmanpaşa … İcra müdürlüğünün … sayılı dosyasına davalı tarafından yapılan itirazın 60.404,63 TL asıl alacak yönünden itirazın iptali ile takibin bu miktar üzerinden devamına takibe takip tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 2/a maddesi uyarınca değişen oranlarda avans faizi uygulanmasına, her ne kadar davacının dava dilekçesi ile İİK’nun 67/2 maddesi uyarınca %20’i oranında icra inkar tazminatı talep edilmiş ise de dava konusu alacağın yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucunda tespit edilmiş olduğu anlaşıldığından icra inkar tazminatı talebinin de reddine dair karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine ulaşılarak aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi ve ayrıntısı yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile Gaziosmanpaşa … İcra müdürlüğünün … sayılı dosyasına davalı tarafından yapılan itirazın 60.404,63 TL asıl alacak yönünden itirazın iptali ile takibin bu miktar üzerinden devamına takibe takip tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 2/a maddesi uyarınca değişen oranlarda avans faizi uygulanmasına, kalan kısımlar yönünden davanın REDDİNE,
2-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 4.126,24 TL harçtan peşin alınan 3.058,42 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.067,86 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince kabul edilen miktar üzerinden (60.404,63 TL) 7.654,51 TL nispi ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince reddedilen miktar üzerinden (200.595,37 TL) 17.985,72 TL nispi ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5- Bilirkişi ücreti 2.100,00 TL, 200,00 TL araç gideri ve 247,20 TL yargılama gideri olmak üzere toplam 2.547,20 TL yargılama giderinin (davanın kabul ve red oranına göre) (0,2314) 589,42 TL ile başlangıçta yatırılan peşin harç 3.058,42 TL olmak üzere toplam 3.647,84 TL davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının talep halinde ve karar kesinleştiğinde ilgilisine İADESİNE,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
Katip …
Hakim …